• Haberler
  • Genel
  • 'Yeni Eczacılık Fakülteleri açılmamalıdır'

'Yeni Eczacılık Fakülteleri açılmamalıdır'

26'NCI BÖLGE ECZACI ODASI BAŞKANI İHSAN ORKUN YILMAZ: Kastamonu-Çankırı-Karabük illerini kapsayan, 26'ncı Bölge Kastamonu Eczacı Odası, 2016 Yılı Seçimsiz Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı'nı hafta sonu gerçekleştirdi. Eczacı Odası binasında gerçekleştirilen toplantıya Kastamonu Merkez ve ilçelerdeki eczacı ve oda üyelerinin yanı sıra Çankırı ve Karabük'ten de oda üyeleri eczacılar katılım sağladı. Genel kurul toplantısı açılış...

26’NCI BÖLGE ECZACI ODASI BAŞKANI İHSAN ORKUN YILMAZ: Kastamonu-Çankırı-Karabük illerini kapsayan, 26’ncı Bölge Kastamonu Eczacı Odası, 2016 Yılı Seçimsiz Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı’nı hafta sonu gerçekleştirdi. Eczacı Odası binasında gerçekleştirilen toplantıya Kastamonu Merkez ve ilçelerdeki eczacı ve oda üyelerinin yanı sıra Çankırı ve Karabük’ten de oda üyeleri eczacılar katılım sağladı. Genel kurul toplantısı açılış ve yoklamanın ardından divan başkanlığı seçimi ile devam etti. Divan başkan ve heyetinin belirlenmesinin ardından saygı duruşunda bulunuldu İstiklal Marşı okundu. Yönetim kurulu çalışma raporlarının okunmasıyla devam eden toplantıda, çalışma raporunun yanı sıra; mali rapor, denetleme kurulu raporu da okundu ve raporlar görüşülerek ibra edildi. 2016-17 tahmini bütçesinin okunmasının akabinde dilek ve temennilerle toplantı sona erdi. 26’ncı Bölge Kastamonu Eczacı Odası Başkanı İhsan Orkun Yılmaz, gerçekleştirilen toplantıda konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasına terör olaylarını kınayarak başlayan Yılmaz, ardından eczacılık alanındaki değişimler hakkında bilgiler verdi ve katılımcılara öngörülerini paylaştı. Yılmaz geniş yelpazeli tuttuğu konuşmasında ‘Eczacıların Özlük Hakları’ ve ‘Eczacılık Fakülteleri’ hakkında da değerlendirmelerde bulundu. YILMAZ’DAN TERÖR VE DARBE GİRİŞİMİ KINAMASI 26’ncı Bölge Kastamonu Eczacı Odası Başkanı İhsan Orkun Yılmaz, Doğu ve Güneydoğu’da yaşanan terör olaylarıyla ilgili olarak; “Oluşturulmak istenen korku ve kaos ortamında başta siyasi irade olmak üzere, demokrasinin tüm taşıyıcı unsurlarına ve tek tek bütün vatandaşlarımıza düşen görev, bugün her zamankinden daha çok kardeşliğe ve barışa duyulan özlem ile hareket etmek, bu kucaklaşmanın sağlanması için bütün gücüyle gayret etmektir. Ülkemizin üzerine adeta kara bir bulut gibi çöken kirli ellerin, bizleri ayrıştırmaya, bölmeye gücü yetmeyecektir” ifadelerini kullandı. “TÜRKİYE BÖYLE BİR TABLOYU KESİNLİKLE HAK ETMEMEKTEDİR” 15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili olarak ise Yılmaz; “Darbeler döneminin artık gerilerde kaldığını düşünürken yapılan bu korkunç girişim, ülkemizin demokrasi tarihinde kara bir leke olarak yerini alacaktır. Halkımız darbelerden ve askerî müdahalelerden çok çekmiş, bu süreçlerde büyük acılara tanıklık etmiştir. Türkiye’de demokratik bir siyasal ve toplumsal kültürün yeşermesinin önündeki en büyük engellerden birisi darbelerdir. 21’inci yüzyılda demokrasiler liginde olması gereken Türkiye böyle bir tabloyu kesinlikle hak etmemektedir” dedi. “NEREYE GİDECEĞİ BELLİ OLMAYAN BİR UZUN GECE ATLATILMIŞTIR” Darbe girişimi ile ilgili açıklamalarını sürdüren Yılmaz; “15 Temmuz’da sonu nereye gideceği belli olmayan bir uzun gece atlatılmıştır. Ancak şimdi iktidarıyla muhalefetiyle tüm siyasal aktörlere ve yurttaşlarımıza düşen görev; sağduyu ile hareket etmek, ülkeyi kardeş kavgalarına sürükleyecek maceralara karşı uyanık olmak, demokrasiyi ve toplumsal huzuru sonuna kadar savunmaktır. Sorunlarımızın çözümü demokratik cumhuriyetten ve anayasal meşru zeminde siyasal mücadeleden geçmektedir. Türk Eczacıları Birliği olarak her türlü darbe ve darbe girişiminin karşısında; cumhuriyetin, ulusal egemenliğin, laik demokratik sosyal hukuk devletinin ve toplumsal barışın yanında olduğumuzu, ülkemize ve parlamenter sisteme bütün gücümüzle sahip çıkacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz. Bir daha asla yaşanmaması umuduyla tüm halkımıza başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor; hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz” cümlelerini kullandı. “DEĞİŞİM RÜZGARININ İÇİNDEN GEÇİYORUZ” Eczacıların değişim içerisinde olduğunu söyleyen Yılmaz; “Eczacılar olarak çok yönlü bir değişim rüzgârının içinden geçiyoruz. Bir yandan sağlık sistemi son sürat değişiyor. Diğer taraftan ise eczacılık hizmetleri tüm dünyada ve ülkemizde de çeşitleniyor, eczacılara gerek kamu gerekse meslek etiği ve uluslararası düzenlemeler yeni roller yüklüyor. Bizler, bütün amacı eczacılık yapmak, bilimsel temelli mesleğimizi daha iyi yapmak olan insanlar olarak; bütün bu değişime adapte olmakla yetinmeyip değişimin öncüsü olmak için çalışıyoruz. Ancak, sıklıkla ekonomik bariyerlere takılıyor, bazen de geçemiyoruz. Tüm kamuoyunun şunu çok net bilmesini istiyoruz: Eczacı, eczacılık yapabilmek, kurumlarla, bürokrasiyle, ekonomiyle değil, hastayla ilgilenebilmek için çaba sarf ediyor. Eczanesini şu anda bulunduğu yerde tutabilmek ve hastalara sürekli hizmet verebilmek için mücadele veriyor. Eczanelerde çalışan toplam 70 bin iş arkadaşımızı ve onların ailelerini korumak için uğraşıyor” dedi. “PROVİZYON SİSTEMİNİN KURULMASI ARTIK BİR ZORUNLULUKTUR” Eczanelerin varlıklarını sürdürebilmeleri ve daha iyi hizmet verebilmeleri için düzenlemelerin yapılması gerekenleri maddeler halinde sıralayan Yılmaz; “Verimli ve düzgün çalışan bir provizyon sisteminin kurulması artık bir zorunluluktur. Hekimler ve diş hekimleri için 14 Mart’ta verilen 5510 Sayılı Kanun'un ’"Fiili Hizmet Süresi Zammı’ başlıklı 40’ıncı Maddesinin İkinci Fıkrası kapsamına alınma müjdesine kamu eczacılarının da dahil edilmesini bekliyoruz. Kamu eczacılarının özlük haklarının ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi konusunda da mutlaka bir girişim yapılmalıdır. İlaç şirketlerinin eczane üzerinden verdiği ıskontolardan doğan zararın SGK ile ilaç firmaları arasında çözümlenmesi çok geç kalınmış bir meseledir. Eczacı ilaç şirketinin SGK’ya olan borcunu ödemek zorunda değildir. Bu zararların bir an önce telafi edilmesi ve bir daha böyle bir uygulamanın olmaması için önlem alınması gerekmektedir” sözleri ile maddeleri paylaştı. Ayrıca Yılmaz; yüzdesel ve sabit kar marjlarının iyileştirilmesi, eczane temelli verilen hizmetler için meslek hakkı verilmesi, stok zararlarının karşılanması, reçetesiz hiçbir surette ilaçta reklama ve ilacın market tezgâhlarından satışına izin verilmemesi gibi maddeleri de başlıklar halinde sıraladı. Bu başlıklar altında geniş değerlendirmelerde bulundu. “ARTIK YENİ ECZACILIK FAKÜLTESİ AÇILMAMALI” Eczacılık Fakültelerine yenilerinin eklenmesinin ilerleyen zamanlarda istihdam sorunu yaratacağını ifade eden 26’ncı Bölge Kastamonu Eczacı Odası Başkanı İhsan Orkun Yılmaz; “Var olan Eczacılık Fakültelerinin kontenjanları yeniden gözden geçirilmeli ve azaltılmalıdır. Bundan sonra on yıllık dönemlerde eczacı ihtiyacı değerlendirilerek, fakülte açılması ya da kontenjanların artırılması değerlendirilmelidir. Diğer yandan yeni Eczacılık Fakültelerinin öğretim elemanı açığı ve teknik altyapı eksiklikleri bir an önce giderilmelidir. Özellikle öğretim elemanı istihdamında eczacılar gözetilmelidir” ifadelerine yer verdi.

Bakmadan Geçme