Nefise Köylü

Uygar İnsan Çevresinden Sorumludur

Nefise Köylü

Bu başlığı birçok doğa parkında, altın rengi bir kumsalda, gökyüzünün mavisini yeşiline hapseden bir ormanda, berrak sular ile beslenen bir göl kenarında, çocuklarımızın bahçesinde top koşturduğu okul girişlerinde, tedavi olduğumuz hastanenin yeşil alanında herhangi bir tabelada görebilirsiniz.

“Uygar insan çevresinden sorumludur.”

İnsan yaratılmış en üst düzey yaratık olduğundan akıl ve fikir (düşünme, karar verme) yetisine sahip olarak donatılmıştır. Bu özellikleri insanoğlunu diğer canlılardan tamamen ayırır.

İnsanoğlu düşünür, iyi ya da kötü karar verir ve harekete geçer. Kontrol tamamen kendisine bırakılmıştır. İlahi takdir…

Bu kamu spotu sözcükler insanoğlunun akıl ve fikir kabiliyetini uyarma amaçlı söylemiş olmalı diye düşünüyorum.

UYGAR İNSAN ÇEVRESİNDEN SORUMLUDUR…

Öyle olaylar yaşıyoruz, öyle anlara şahit oluyoruz ki bu sloganı bağıra çağıra sürekli ve sürekli söylemek geliyor içimden.

Uygarlık şöyle dursun, insani değerlere sahip olamayan fakat insan sıfatı taşıyan varlıklarla aynı dünyada yaşadığımız gerçeği ile her gün tekrar yüzleşiyoruz.

Uzun zamandır haberleri izlemekten son derece kaçınsam da malum gündemi, Filistin’in maruz kaldığı zulmü takip etmek adına haberleri izliyorum.

Aman Allah’ım ne vahşet!

Umutsuz şeyler yazmak istemiyorum ama haberlere konu olan olaylara eleştirmeden ve tarafsız bakmak mümkün değil.

Çok uzatmak da istemiyorum.

Bir yanda masum insanların zalimlerin zulmü altında kavrulduklarını görüyoruz, diğer yanda günlük hayatta yaşanan saçma sapan adi suçlar ve vicdansızlıklarla ilgili haberleri görüyoruz.

Güzel günler yakında mı bilemiyorum…

Her okuduğum ya da izlediğim haberde karamsarlığım daha fazla büyüyor. Benim karamsarlığımı, mutsuzluğumu, karanlığımı arttıran bu haberler bazılarımız tarafından oldukça sıradan ve makul karşılanabiliyor.

UYGAR İNSAN ÇEVRESİNDEN SORUMLUDUR…

-doğal güzellikleri korumalıyız,

-çevremizi kirletmemeliyiz,

-canlıları korumalı ve zarar vermemeliyiz…

Doğru olan bu davranışlar hepimiz tarafından genel kabul gördüğünü düşündüğümüz davranışlarla aynı varsayıyorum.

Peki benim kalbim Filistin halkına zulmeden İsrail’e ateş püskürürken, başka birinin kalbi bu durumu gayet tepkisizce karşılayabiliyorsa, bizim aynı derece ve aynı seviyede çevremizden sorumlu olmamız mümkün olabilir mi?

Buradan anlaşıldığı üzere artık temel etik yargılarımızda değişiyor.

Eskiden temel etik yargılar toplumun yüzde 90’ı tarafından kabul görürken, yeni dünya düzeninde etik yargı anlayışı yok olup gidiyor.

Filistin de öldürülen çocukların azabından ben rahat uyuyamazken ve bu rahatsızlığımı yazılarımda dile getirirken, yazılarımın altına ‘sende amma konuştun kardeşim, bana ne Filistin de öldürülen çocuktan, Filistin de olan savaştan, biz kendi halimize dert yanalım vb.’ şeyler yazan insanlar var.

Ben bu insanlarla aynı UYGARLIK SEVİYESİNDE OLMAK İSTEMİYORUM ARKADAŞ!

-Bunlar çevreye çöp atanları dilleri ile eleştirip, evinin manzarasını kapatıyor diye ağaçları kestirenler…

-Bunlar hayvan haklarını dilleri ile savunup, kapısının önüne sığınan hayvanları tekme ile kovalayanlar…

-Bunlar kendi göreceli vicdanlarına uyarsa eğer üç kuruş yardım yapıp, günlerce konuşanlar…

-Bunlar çağdaşlık kelimesinin altına sığınıp, her türlü yobazlığı yaparak görünmeyeceğini sananlar…

-Bunlar insan haklarından bahsedip kendi çıkarlarına ters düştüğünde, hak hukuk tanımayan magandalar…

-Bunlar kendileri, kendi çocukları söz konusu olduğunda aslan kaplan kesilen, başkasının çocuğuna bir şey olduğunda vicdanı sızlamayanlar…

Ben bu insanlarla aynı UYGARLIK SEVİYESİNDE OLMAK İSTEMİYORUM ARKADAŞ! HATTA BUNLARIN UYGARLIK SEVİYESİ BATSIN!

Son günlerde tüm yazılarım, tüm haykırışım Filistin’le ilgili ama başka ne olabilir ki. Yaşanan zulüm tüm benliğimi sarmış ve sarsmış durumda.

Her yazımın sonunda olduğu gibi tüm insanlığı sağduyuya davet ediyorum ve tüm kalbimle Filistin için dua ediyorum.

Aynı zamanda Kızılay ve İHH gibi devletimizin resmi kurumları üzerinden Filistin’deki kardeşlerimize yardımlarınızı ulaştırabilirsiniz unutmayın.

Güzel günler yakında mı bilemiyorum ama inancımı kaybetmiyorum. Dualarımız ve dileklerimiz güzel günler için.

Yazarın Diğer Yazıları