
Not Almak İsteyen Yöneticilere Notu Kim Veriyor?
Nefise Köylü
Her hangi bir yönetim şeklinde bir şeyler olması gerekenin dışında yol almaya başladığında, insanlar durumun farkına çabucak varırlar ama yöneticilerin gözünü ego ve kaygı kör edebilir. Onlar bir türlü gidişatı kabul etmek istemez ve alternatif ararlar.
- Ben halen olması gereken gibi yönetiyorum…
- Krizi iyi idare ediyorum…
- İnsanlar durumun farkında değil ben manipüle edebiliyorum…
- Bir dedikodu yaratayım da gündem değişsin…
Bunlar, ego ve kaygı pençesinde doğru yönetim şeklini çoktan kaybetmiş bir yöneticinin boşuna avuntularıdır sadece.
Su akar yolunu bulur diye bir atasözümüz var biliyorsunuz. Akan su fizik kurallarına göre nasıl kendi yolunu buluyorsa, hayat da tıpkı akan su gibi manevi olarak sürekli geleceğe doğru ileri hareket ettiğinden kendine daima bir yol bulur.
Manipülasyon, çıkarına göre yönlendirme, başarısını olduğundan daha büyük gösterme, astlarına ve üstlerine kendisinden daha iyi bu işi yapabilecek kimse yokmuş algısı yaratma, vazgeçilmez sanılma…
Bunlar kronikleşmiş bozuk yönetici ahlakına örnektir.
Yönetici dediğimde aklınıza hemen siyasiler gelmesin. Aksine siyasiler yönetim kurallarına ve mevzuatlarına bağlı hareket ettiklerinden sınırlarını çok çiğneyemezler.
Yönetici derken, özellikle kurum ve kuruluşlarda ki başkan, müdür, yetkili, sorumlu gibi sıfatlar edinmiş insanlardan bahsediyorum.
Yönetilen birim ne olursa olsun ister bir belediye, ister bir şirket, ister bir şirketin herhangi bir birimi fark etmez.
Kötü yönetim önceleri anlaşılmasa da belli bir süre sonra kötü yönetime maruz kalan diğer insanlar tarafından fark edilerek eleştiriye maruz kalacak ve yıkım sürecine girecektir.
Sürekli bu döngüye şahit olabiliriz. Anlattıklarım kimseye yabancı gelmeyecektir. “Evet ya, aynen böyle oluyor.” dediğinizi duyar gibiyim.
Çok şahit olmuşsunuzdur, “Onların durumu çok iyiydi ne zaman battılar? Ne zaman bu hale geldiler? Çok yazık çok hızlı oldu…” diye arkasından konuşulan kurum ve kuruluşlara, yöneticilere…
Bu hızlı yükseliş ve hızlı çöküşün en belirgin nedeni KÖTÜ YÖNETİMDİR. Ego, görgüsüzlük, koltuk sevdası, manipülasyon, spekülasyon, deformasyon kötü yönetim yapan insanların başlıca en belirgin özelliklerindendir.
PEKİ, İYİ YÖNETİM VE İYİ YÖNETİCİ NASIL OLUNUR?
İyi bir yöneticinin sahip olması gereken özellikler, işletmenin geleceği için önemlidir. Ancak kimi zaman iyi bir yönetici olmak zor olabilir. Fakat iyi bir yöneticinin özellikleri nelerdir sorusunun cevabını bilmek ve bunu uygulamak gerekir.
İyi özelliklere sahip yöneticiler hem arkadaş hem de yönetici arasındaki orta yolu bulur. Bu açıdan iyi bir yöneticinin özellikleri arasında görevleri ve çıktıları denetlemekten fazlası vardır. Diğer bir deyişle güçlü yönetici özellikleri içinde diğerlerini güçlendiren bir beceri seti geliştirerek ekipleri etkin bir şekilde yönetme becerisi bulunur.
- Şeffaflık
- Başarıyı Paylaşmak ve Görev Paylaşımı
- Mükemmel İletişim
- Dinleme Becerileri
- Takım Çalışmasını Takdir Etmek ve Teşvik
- Tutarlı Olma
- Güvenilir Olma
- Hedef Belirleme Hareketi
- Karar Vermek ve Sorumluluğu Kabul Etmek
- Empati ve Duyarlılık
- Çalışanları Ödüllendirmek ve Tanımak
- Değişme İsteği
- Çatışma Çözümü
- Ekibinizi Güçlendirmek ve Motive Etmek
- İleriye Bakmak
İyi bir yöneticide bulunması gereken en belirgin özellikler arasında başı çekmektedir.
İyi ve ya kötü yönetici kavun değil ki koklayıp anlayasın. Bunu yazarken bende sizin okurken gülümsediğiniz gibi gülümsüyorum.
Kimse bir belediyeyi, bir holdingi, bir şirketi olduğu konumdan geri götürsün, gelişme kaydetmesin, iş ve verimlilik sürecinde aksaklık meydana getirsin diye yönetici seçmiyor tabi ki.
İnsanlar yenilik amaçlı bir yönetici seçiyorsa mutlaka kurum ya da kuruluşun olduğu konumdan daha iyi bir noktaya gelmesini isterler.
Tam da bu noktada kavun olmadığı için koklayamadığımız yöneticinin iyi ya da kötü yönetim şeklini bize zaman gösterir.
Daima ileri hareket eden zaman içinde başarı veya başarısızlık gözler önüne serilecektir. Hiçbir manipülasyon, hiçbir spekülasyon, hiçbir deformasyon gerçeklerin üzerini kapamaya yetmez.
Önümüzde bir yerel seçim var ve yönetimin en önemli mihenk taşlarından biri olan belediyeler için yeni yöneticiler seçilecekler.
Ülkemiz ve memleketimiz için tabiî ki en iyi yönetim becerilerine sahip en ideal yöneticilerin belediyelerin başına seçilmesini tüm kalbimle diliyorum.
İllerimiz için Belediye Başkan adayları tek tek açıklanırken GÖZLEMLEYEBİLİYORUZ. HALK NASILDA İYİ YÖNETİCİYİ- KÖTÜ YÖNETİCİDEN AYIRIYOR. Bazı adaylar mutluluk ile karşılanırken, bazı adayların aday adayı olmasını bile halk istemiyor.
DEDİĞİM GİBİ;
Su akar yolunu bulur diye bir atasözümüz var biliyorsunuz. Akan su fizik kurallarına göre nasıl kendi yolunu buluyorsa, hayat da tıpkı akan su gibi manevi olarak sürekli geleceğe doğru ileri hareket ettiğinden kendine daima bir yol bulur.
Manipülasyon, çıkarına göre yönlendirme, başarısını olduğundan daha büyük gösterme, astlarına ve üstlerine kendisinden daha iyi bu işi yapabilecek kimse yokmuş algısı yaratma, vazgeçilmez sanılma…
Bunlar kronikleşmiş bozuk yönetici ahlakına örnektir ve illaki notu insanlar tarafından verilir. ER YA DA GEÇ SONU GELİR.
Yaklaşan yerel seçimlerde, çalıştığımız kurum ya da kuruluşlarda, hayatımızın her alanında iyi yöneticilerle muhatap olmayı ve başta ilimiz olmak üzere ülke olarak da daima büyük hedeflere başarı ile ulaşmayı canı gönülden diliyorum.