Nefise Köylü

Ne Güzel Söylemiş Mevlana

Nefise Köylü

Seni ancak gördükleri ve duydukları kadar anlayacaklar. Gördükleri, ancak kendi anladıkları kadar olacak... Mevlana’nın söylediği bu söz dünyanın en güzel meteforu olabilir diye düşünmüşümdür söz her aklıma geldiğinde.

Günlük yaşantımızda o kadar zorlanıyoruz ki zaman zaman duyduğumuz ve gördüğümüz şeylerin büyük bir şaka olduğunu düşünmek kadar normal bir psikoloji olamaz herhalde.

Tarih boyunca rahat ve refah seviyesinin toplumu mutlu edecek düzeye eriştiği bir dönem yaşandı mı diye düşünüyorum zaman zaman. Çünkü tarih boyunca her zaman insanların uğraşacağı büyük sınavları olmuş.

Hatta tarihe dönülüp bakıldığında şu tarihe dönerek o tarihte yaşasam diyerek hayaller kuran ve bu gün sahip olduğun olanaklardan vazgeçmek isteyen var mıdır? Göreceli!

Ne kadar zor olursa olsun ve ne kadar büyük bir şaka gibi gelse de zaman zaman yaşananlar bizler bu günün insanlarıyız 21. yüzyıl insanları…

Teknolojinin sınırsız nimetlerinden faydalanan, dünyanın tüm olanaklarına ulaşmakta engel tanımayan, bir tıkla ayağına tüm aradığı hizmeti getirtebilen bir nesiliz.

Hal böyle olunca, hayat çok hızlı aktığından zaman zaman çok hızlı yaşanan değişiklikler nedeniyle uyum sorunu yaşadığımız ve büyük bir şakanın içine düşmüşüz gibi hissedeceğimiz anlar gayet fazlasıyla yer alıyor hayatımızda.

Bin bir çaba ile İyi insanların güzelleştirmeye çalıştığı dünyamızda, hiçbir çaba göstermeden tüm iyilikleri yok eden kötülerin kurduğu denge bütünüyle bir metefor.

Ne zaman bir yerde bir iyilik yapılsa sanki kötülük mıknatıs gibi çekerek o iyiliği yok etmek için uğraşıyor.

Gözümün önünde geçen günlerde yaşanan ve gözlemlediğim bazı iyilik yutan kötülüklere bakalım;

- Erdem sahibi, eğitimli bir insan kendisinden kat kat eğitimsiz ve erdemsiz insanlara tevazu göstererek iyilik yapıyor. Karşısında ki cahil insanlar o kişinin gösterdiği iyiliğe minnet duyacaklarına tam tersi sanki iyilik yapan iyilik yapmak zorumdaymış gibi ukala ve arsızca iyiliği de, iyi niyeti de, vicdanı da yok ediyorlar.

- Yol yapımı için devlet şantiye kuruyor. Amacı kış gelmeden yolların bakımını tamamlamak. Yol yapımı esnasında şantiye kurup yolu daraltıyorlar diye şantiyede bin bir emekle çalışan devlet personeline, vatandaşına iyilik yapmak isteyen devletine atıp tutan kötülük erbapları da, iyiliği yok ediyorlar.

- Kırmızı ışıkta geçen sürücüyü kendi iyiliği için selektör yaparak uyaran duyarlı iyilik sahibi sürücüyü, tüm magandalığı ile “kardeşim sana mı kaldı beni uyarmak” diyerek dayılanan magandalarda iyiliği yok ediyorlar.

- Fakire, fukaraya yardım etmek için gayret eden iyi insanları, “sen bunların gerçekten fakir olduğunu nereden biliyorsun” diyerek akıllarına fitne sokmaya çalışan kötülerde iyiliği yok ediyorlar.

- Bin bir emekle iyi sebzeyi, iyi meyveyi, vatandaş yiyecek bunları diyerek yetiştiren iyilik dolu üreticinin emeğini vermeyip, üstelik onun emeği üzerinden komisyon koyarak o sebzeyi, meyveyi bize kaç katı fiyatla satanlarda iyiliği yok ediyorlar.

- Soğuk kış günü sokak hayvanlarına kıyamayarak binasının önünde, dükkanının önünde onlara yem veren iyi yürekli vatandaşa, alıştırma bunları buralara diyerek tepki gösteren kötülerde iyiliği yok ediyorlar.

Sadece iki gün sokakta yürüsen, trafikte çok kısa yol yapsan, üç beş insan görsen, sohbet etsen iyiliği yok eden kötülük her an gözüne batıyor.

Bu dünyanın kanunu mutlaka iyilik olan yerde mutlaka bir nifak ve bir kötülük olacaktır. Ama iyilik ağır basmalı diyor vicdanı olan insan.

Tam bu noktada kritik bir durum oluşuyor. İyilik yapan insanlarında, kötü niyetten bezerek iyilik yapmaktan, iyi düşünceden uzaklaşıyor olmaları durumu...

O zaman Mevlana’nın siz iyiler için söylediği söz aklımıza gelmeli; Seni ancak gördükleri ve duydukları kadar anlayacaklar. Gördükleri, ancak kendi anladıkları kadar olacak...

Yani kötü olanlar, kötücül düşünenler, fitne ve fesat peşinde koşanlar sizi asla anlamayacaklar! Sizi gördükleri kadarı ile değerlendirecekler. Ama gördükleri de kendi görmek istedikleri şekilde olacak.

“İnan Değil Sana Kastım Cahille Sohbeti Kestim” sözü de aklınıza gelsin dostlarım. Sizi ancak anlama kapasitelerinin yettiği kadar anlayacak kara cahille sohbeti kesmekten başka ne geliyor ki elden?

Etrafında çok insan olması mühim değil bu dünya düzeninde. Etrafında olan insanların kapasite sahibi olması önemli.

Sizi yaşamımızı güzelleştirecek iyilikleri yapmaktan alı koyan, vicdanınızı törpüleyip yok etmeye çalışan kara cahil, kötücül insanlarla ne işiniz var o halde?

İyilik- güzelliktir-güzellik -hayattır-hayat-fiziksel ve ruhsal sağlıktır. Bu bir çember. Kötülük karanlık ve sağlıksız bir yapıdır ve insanı tüketir.

Yazarın Diğer Yazıları