Gezi Rotası: Çevrikköprü
Nefise Köylü
Bu haftaki yazımda size yılların eskitemediği, bu yollardan geçip de uğramayanın olmadığı, yemeklerini tadanın tadı damağında kaldığı, çoğunuza bilindik gelecek bir mekândan bahsetmek istiyorum. Ne zamandır gitmediğim ama kendini özleten bu mekân Çevrikköprü…
Malum birkaç gün öncesinde Fenerbahçe – Galatasaray derbisini izledik taraftarlar olarak. Biliyorsunuz ben Galatasaraylıyım, maçtan bir gün önce çok kıymetli Fenerbahçeli bir eğitimci dostumla oturup sohbet ederken iş maçın sonucu hakkında konulara geldi çattı. Ben Galatasaraylı olarak kendi takımıma güveniyorum kazanırız dedim, Fenerbahçeli dostumda bende takımıma güveniyorum kazanırız dedi. Sonuç birbirimize verdiğimiz yemek sözleri ile son buldu. Velhasıl maç günü geldi çattı ve yüzü gülen Galatasaraylılar olarak bizler olduk ve yemek sözümüzü istedik. Bu arada her zaman takımına güvenip Galatasaray’ı destekleyen ve fotoğrafta tam yanımda yer alan, koca yürekli küçük taraftar Sevgili Selin’ne ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum.
Kıymetli dostum Kamil hocam bizi kırar mı peki hemen sözünü yerine getirmek üzere harekete geçti. Gezi rotası da tam olarak bu şekilde ÇEVRİKKÖPRÜ’YE çevrilmiş oldu.
Çevrikköprü, çocukluğumdan bu yana her daim uğradığım bir mekân desem abartmış olmam. Yıllar yıllar evvel biz henüz ailecek İstanbul’da yaşarken ve yazları memleketimiz Kastamonu’ya doğru yola çıkarken plan yapardı babam, yolumuzun üzeri geçerken Çevrikköprü’ye uğrar bir yemek yeriz diye… o yüzden çoğunuz gibi benim içinde nostaljik bir mekandır Çevrikköprü.
Mekânın güzelliği, Batı Karadeniz bölgesinde yer alan İllerin bağlantı yollarının merkezinde kalıyor olması, yıllardır kaliteden ve yemeklerinin lezzetinden ödün vermemesi, ailelere keyifli bir yemek ortamı yaratacak huzuru sağlıyor olması sizin de geçerken uğramanız için neden yaratıyor.
Bizim memleketlerimiz cennet gibi memleketler. Kastamonu, Karabük, Sinop ya da diğer Batı Karadeniz incilerini hiç ayırmam hepsi birbirinden güzel iller. Fakat turizm açısından bir türlü yeterli gelişkinliğe ulaşamıyorlar. İllerimiz birer cevher ama bu cevherler parlatılmadıkça yeterince ilgi göremiyor ne yazık.
Bu illeri gündeme getirecek, ilgi çekici hale getirecek yerler tabi ki sosyal aktiviteye olanak sağlayan mekânlar. Bu sebeple kaliteden ödün vermeden, kendi marka değerini gün ve gün büyüten restoran, otel vb işletmeleri fazlasıyla takdir ediyorum. Çevrikköprü’de bu mekânlardan biri…
Çevrikköprü’ye neden gidilir?
İyi bir yemek yiyelim, doğa ile iç içe ve şık bir mekânda olsun, aile ortamı olsun ve yemeğimize hoş sohbet eşlik etsin, yemekten önce ya da sonra şöyle bir Safranbolu turu yapalım, gelmişken birde Safranpark’da alışverişi de aradan çıkartalım diyorsanız Çevrikköprü çok doğru bir tercih olacaktır.
Çevrikköprü’ye nasıl gidilir?
Bizim gibi Kastamonu’dan yola çıkarak gidecekseniz, Karabük istikametine doğru İstanbul yoluna düşeceksiniz, Çevrikköprü Karabük şehir merkezine 6 km mesafede yolun solunda kalacak. İstanbul’dan memleketlerine Karabük yolu üzerinden gelen herkes için ise Karabük çıkışında 6 km sonra yolun sağında kalıyor olacak.
Çevrikköprü’de ne yenir?
Yıllardır Alabalık yetiştiren ve pişiren bir yer öncelikle bunu söyleyeyim çünkü benim için önemli bir detay… Alabalığı çok lezzetli pişiriyorlar. Bunun yanı sıra kahvaltıları çok iyi ve akşam yemeğinde menüleri oldukça geniş, özellikle et yemeklerinde menü sizi gayet mutlu edecektir.
Özetle Alternatif bir gezi rotası olarak Çevrikköprü, müzik eşliğinde doğanın içinde kaliteli ve keyifli zaman geçirmek İsteyenlerin vazgeçemediği bir mekân…
Ben memleket aşığı bir insanım, bana önce Kastamonu’yu anlattırın, cennet memleketimi övdürün. Sonra yine övmeye devam ettirin. Çünkü ben Batı Karadeniz’in çocuğuyum dediğim gibi Karabük, Sinop, Çankırı, Bartın, Zonguldak ve diğer güzide illerimiz fark etmez hepsinin bir birinden güzel yanları var. Bu sebeple vakit buldukça gezelim, görelim hakkını verelim diyorum.
