Asgari Ücret Artışı Yüz Güldürmedi Mi?

Yazılarımı okuyanlar bilir ki, gözümü (sözümü) budaktan sakınmayan biriyim. Yahu sözüm doğru olduktan sonda ben niye sakınayım.

Çok net bir şekilde ifade edebilirim ki asgari ücret artışı benim de beklentimin altında kaldı ve hatta artış açıklandıktan sonra uykularım iyice kaçtı diyebilirim. Hükümeti destekleyen ya da desteklemeyen herkes adına nedenini açıklamak istersem; 

Kastamonu’yu ele alalım. Ben Kastamonu’da diğer semtlere göre daha ucuz sayılabilecek Tosya Yolu Mevkiinde oturuyorum. Burada kiralar, yeni kira artışları ile 8000 TL- 10.000 TL arasında değişiyor. En minimum yakıt, aidat ve fatura hesabına göre aylık 5000 TL- 6000 TL arası fatura masrafım var. Ne kadar tasarruf edersem edeyim, en ucuz ürünleri arayıp bulsam da minimum aylık 5000 TL civarında mutfak malzemesi ve yiyecek masrafım var ki benim çocuğum yok! Burayı topladığım zaman 20.000 TL sadece temel yaşam için gerekli olan aylık geçim parası hesabı çıkıyor. Bu hesabın içine, yol parası ya da herhangi olası bir sağlık harcaması ya da herhangi ufacık bir insani sosyal harcamayı dahil etmedim farkındaysanız. Şimdi herkes gibi bende soruyorum 22.104 TL’ ye HALK NASIL GEÇİNSİN?

Bu Yazımda Bu Soruya Çözüm Bulalım!

Benim Türk Devletine bir sözüm olamaz. Türk Devleti ve Devlet yapısı hiç durmadan işleyen bir çarktır. Türk Devletinin önceliği de Türk Milletidir. Devlet bir karar verirse vatandaş bu karara saygı duyar ve uygulamaya geçer. Bizim Milletimiz isyankâr olmayan ve devletçilik ilkesine sahip çıkan bir millettir.

Fakat Milletimiz her ne kadar isyankâr olmasa da özellikle pandemiden sonra devletimizin tüm uyarı ve ikazlarına rağmen korkusuzca yapacaklarından geri kalmayan FIRSATÇI, YİYİCİ, VİCDANSIZ, AHLAKSIZ Bir güruh tarafından yaşatılan ADALETSİZLİKLERDEN bıktı usandı.

Cumhuriyet tarihinde görülmemiş oranlarda asgari ücret artışlarını son yıllarda yaşıyor olsak da neden halen daha geçim sıkıntısı yaşıyoruz? 

Nefise sende biliyorsun ki ülkemizde yüksek enflasyon var, kazandığımız hali ile harcadığımıza yetmiyor… Daha zamlı maaşımızı elimize almadan tükettiğimiz şeylere gelen fiyat artışı karşısında kaybediyoruz… diyeceksiniz.

Arkadaşlar biliyorum. Yukarıda da anlattığım üzere bende geçim sıkıntısı ile mücadele eden bir vatandaşım.

Fakat ben bu noktada varsayımsal konuşmak yerine bu enflasyonun temel nedeni olan AHLAKSIZ FIRSATÇILARA, İŞÇİNİN HAKKINI YİYEN VİCDANSIZLARA, İSTİHDAM SAĞLAYACAĞIM AYAĞINA DEVLET TEŞVİKLERİNİ SÖMÜREN YİYİCİLERE ODAKLANMAK İSTİYORUM.

ÖNCELİKLE ARKADAŞLAR BEN 38 YAŞINDAYIM. HAYATIMIN HİÇBİR DÖNEMİNDE CİMER SAYESİNDE SAHİP OLDUĞUM KADAR DEVLET BİRİMLERİNE YAKIN OLMA VE ŞİKAYET YA DA İSTEK, ÖNERİ İLETME OLANAĞINA SAHİP OLMADIM.

Eğer ben yasa dışı, ahlaksız, işçi haklarına aykırı, tüketici haklarına aykırı, insan haklarına ve hayvan haklarına aykırı bir durumu anında Cimer’e kapsamlı bir şekilde iletip, çözüm bulabiliyorsam sizde bulabilirsiniz.

Bu Neden Önemli?

Eğer biz vatandaş olarak duyarlı olup, gördüğümüz haksızlık, toplum huzurunu bozan davranış, FIRSATÇILIK, KİRA MOBBİNGİ, HAKSIZ ARTIŞ, DEVLET TEŞVİKLERİNİ USULSÜZ AMAÇLARA ALET ETME, İŞÇİSİNİ FAZLA ÇALIŞTIRIP HAKKINI VERMEME, İŞÇİSİNE MOBBİNG UYGULAMA, İŞ KANUNU ESASLARINA UYMAMA VE İHLAL ETME, VERGİ KAÇIRMA vb gibi usulsüzlükleri ihbar etmezsek ve devlet birimleri bu usulsüzlükleri ortadan kaldırmak üzere göreve çağırmazsak, o zaman bu ülkede emekçinin hakkını sömüren, haksız kazanç sağlayan, stokçuluk yapan, fahiş fiyat artışında bulunan, vergi kaçıran,   HER HARAMZADE sumen altından işini yürütmeye ve usulsüzce kazanç sağlamaya devam edecektir.

-Market rafında geçen hafta 54 TL olan salça bu hafta 134 TL oldu ise bunu gelip sohbet arsında bana değil, ALO 175’E YA DA CİMER’E ŞİKAYET ETMELİSİN.

-Ev kiranı haksız yere, haksız oranlarda arttıran, yasalarla korunan haklarını ihlal ederek mobbing uygulayan ev sahibini bana değil, ALO 175’E YA DA CİMER’E ŞİKAYET ETMELİSİN.

-Organize sanayi fabrikası, şirket, şahıs şirketi hiç fark etmez devletten ben iş kuracağım, istihdam sağlayacağım diyerek, proje hazırlayıp sınırsız kaynaktan faydalanabileceği teşvik alıp, bunu sağlıklı bir iş gücüne ve ekonomiye döndürmeden, bir de devletten ve hükümetten şikayet ederek, çalışanlarını küçümsüyor, hakkını vermiyor ve kötü davranıyorsa bunu bana değil, ALO 175’E, ALO 170’E YA DA CİMER’E ŞİKAYET ETMELİSİN.

-Herhangi bir işveren çalışanını iş kanunu çerçevesinde belirlenen çalışma saatleri dışında çalıştırıp, fazla mesai ödemiyorsa, çalışanına hakkı olan haftalık ve yıllık izinlerini kullandırmıyorsa, çalışanının maaşının asgari ücret kadarını resmi verip, üstünü elden ödeyip sigorta priminden kaçırıyorsa, bunları bana değil, EN ACİL BİR ŞEKİLDE ALO 170’E YA DA CİMER’E VE HATTA Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Genel Merkezine kapsamlı dilekçe ile ŞİKAYET ETMELİSİN.

Bu Liste Uzar Gider…

Farkındalık yaratıp hem kendi haklarını koruyup hem de milletinin haklarını adaletsiz güruhtan korumak istiyorsan, yaşadığın haksızlığı DUYARLI OLUP, devlet birimlerine haber vereceksin güzel okurum.

Herkes tutturmuş bir Avrupa’da Avrupa… yahu Avrupa’yı medeni gösteren tamda bu durum zaten. Halk bilinçli, halk kendini devletten ya da yasalardan üstün gören kimseye müsamaha göstermiyor. Vergi kaçıramazsın yakalanırsın, işçinin hakkını yiyemezsin çok büyük cezası var, haksız fiyat artışı yapamazsın yanarsın, Avrupa’da yaşayan gurbetçilere sorun size böyle anlatırlar Avrupa’yı.

SÖZDE İŞLETME, ŞİRKET, ŞAHIS YA DA İŞVEREN FARK ETMEZ HERHANGİ BİR GÜRUH TARAFINDAN SİZE UYGULADIĞINI DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ HAKSIZLIK KARŞISINDA sindirilip, sesinizi çıkartamayıp, bütün hıncınızı DEVLET VE HÜKÜMETTEN ALMAYA ÇALIŞMAYIN.

Habil’le – Kabil’den beri insanoğlu böyle, 1980’ler ve 1990’larda da bu böyleydi, 2030’lar ve 2100’lerde de bu böyle olacak HER ZAMAN ARAMIZDA HAK YİYEN, HAKSIZ KAZANÇ SAĞLAYAN, KURALLARA UYMAYAN, YASALARDAN KORKMAYAN, FIRSATÇI bir insan güruhu olacak…

Bu insanlar karşısında, aman patronum, aman koskoca işletme sahibi, aman fabrikatör diye eğrilip bükülüp, haksızlığa ses çıkarmayıp, bütün suçu devlete ve hükümete bulmayı kesinlikle tasvip etmiyorum.

YASALAR ÇERÇEVESİNDE, KİMSE HAKKINI YEDİRMEYİP, DOĞRU BİR ŞEKİLDE HAKKINI ARAYARAK, BU FIRSATÇILARA MÜSAADE ETMEZSE, HER ŞEY DÜZELİR.

Bu arada kurunun yanında yaşta yanıyor ne yazık… Ülkemizde nice kendi çıkarlarından önce çalışanın hakkını gözeten, devletine vergisini kuruşu kuruşuna ödeyen, her şeyi kuralına göre yapan, devletine ve milletine daima fayda sağlayan, istihdam sağlayan, hak yemeyen, fırsatçılık yapmayan aksine fırsat yaratan, umut olan nice İŞVEREN, FABRİKATÖR, ŞİRKET, ŞAHISTA VAR. 

Kiracısının hakkını kendinden çok düşünen, nice güzel kalpli EV SAHİBİDE VAR. İyi ki de varlar… 

Onlar sayesinde iyi ve kötü arasındaki denge sağlanıyor ve geleceğe halen umutla bakabiliyoruz. 

Arkadaşlar yapılan haksızlık, usulsüzlük, yasa dışı tüm durumlar karşısında daha duyarlı olmaya davet ediyorum hepinizi.