Vidinlioğlu İddialara Cevap Verdi
Kastamonu eski Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, basın toplantısı düzenleyerek kendi dönemiyle ilgili iddialara cevap verdi.
Belediyenin bir partinin toplantı yeri olmadığını vurgulayarak sözlerine başlayan Eski Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu; “Belediye Meclisi toplantıları hemen öncesinde partilerin grupları toplanır. O toplantılarda Belediye Meclisi’nde gündeme gelecek konular görüşülür ve nasıl bir irade gösterileceği konusunda da istişare yapılır. Bu anlamda CHP’nin Belediye Meclisi öncesinde yaptığı grup toplantısında paylaşılan bir fotoğraf var. Gruba CHP İl Başkanı başkanlık ediyor, bir tarafından Parti Meclis üyesi, diğer tarafından seçilmiş belediye başkanı var. Bu tablo ne demokratik teamüllerle ne belediye geleneğiyle, ne de bugüne kadarki tabloyla hiçi bağdaşmayan ve asla olmaması gereken bir tablo. 2019’dan hemen sonra İl Başkanı iken ‘Belediyeyi Galip Vidinlioğlu mu yönetiyor, Yüksel Aydın mı yönetiyor?’ diyenlerin bugün o masada grup toplantısında birlikte olmaları müthiş bir çelişkidir. Kaldı ki iş onunla bitmemiştir ve gelenekler devam ediyor. Grup toplantınızı parti binanızda yapabilirsiniz. Fakat siyasi şovmenlik adına kaleden Türk Bayrağı’nı sallandırıp, ‘Kastamonu Belediyesi bundan sonra hiçbir siyasi partinin yeri değildir, Kastamonu halkının’ diyeceksiniz, akabinde belediyede bütün toplantıları İl Başkanıyla ve Parti Meclis üyenizle birlikte yapacaksınız. 1 ayı aşkın süredir hem il başkanı, hem parti meclis üyesi mesailerini belediyede geçiyorlar. Arkadaki oda onlara tahsis edilmiş vaziyette. Alınan her kararda varlar. Kurum içerisinde Parti Meclis üyesi değişik yerlere gidip, kontrol amaçlı belediye çalışanlarına hesap soruyor. Birim müdürlerini çağırıp, brifing almak istiyor, yeri geliyor onları eleştiriyor. Şimdi önce bir karar verilmesi lazım. Belediye Başkanı kim? Demleniyor musunuz? Onlara mı öykünüyorsunuz? Eş başkanlık mı yapıyorsunuz? Adını bir koyun. Bu devam edebilecek bir tablo değildir. Belediye başkanı halkın oyları gelmiş, seçilmiş belediye başkanıdır. Buna herkesin saygı göstermesi lazım. Fakat Parti Meclis üyesi ve İl Başkanı halkın oylarından bağımsız, partinin iç organlarından seçilmiş kişilerdir. Onların belediye yönetimde bulunmaları asla ve katiyen demokratik teamüllere, yerel dinamiklerine de, belediye geleneklerine de aykırıdır. Mevcut 2 vekilimiz hukukçu, onlardan önceki hem Metin bey hem Hakkı bey hukukçu, Merkez İlçe Başkanı hukukçu ama hukuktan usulün, esastan önce geldiği ilkesi doğrultusunda ben ilk tepkiyi onlardan beklerdim ama müthiş bir sessizlik. Başka adaylar vardı, onlardan bir ses beklerdim ama kimseden çıt yok. Sivil toplumlardan beklerdim, kimseden ses yok. Yanlış yönetilen bir yerden doğru şey çıkmaz. Bir an önce Kastamonu Belediyesi yönetiminin fabrika ayarlarına dönmesi lazım. Belediyeyi bu şekilde yönetemezsiniz. Özellikle AK Parti Grubu’nun ve AK Parti İl Yönetimi’nin bütün derdinin Cumhurbaşkanımızın resminin asılıydı, değildi noktasına gelmesi de çok manidar. Burada olan şey az bir şey değil. Fakat bütün problem Cumhurbaşkanımızın resminin olmaması. Cumhurbaşkanımızın resmini mevcut belediye başkanı kaldırmasaydı, her şey güllük gülistanlık mıydı?” diye konuştu.
‘AK Parti Grubu’nun Faaliyet Raporunu Yetersiz Bulması da Çok Manidar’
Faaliyet raporuna değinerek sözlerine devam eden Vidinlioğlu; “İlk Belediye Meclisi’nde faaliyet raporu oylandı. Kastamonu Belediyesi önüne T.C. ibaresi geleceği zaman ret için kalkan elleriniz, faaliyet raporuna gelince nasıl ‘evet’e dönüyor? Nasıl bir ittifak anlayışıdır? Faaliyet raporu çok sıradan bir şeydir. Mevcut yönetim bunu yeterli bulmayabilir. Bunu anlayabilirim. Fakat komisyonlarda birlikte çalıştığımız, AK Parti Grubu’nun faaliyet raporunu yetersiz bulması da çok manidar” dedi.
‘İnsanlar Sizden Hizmet Bekliyor, Hizmete Odaklanın’
Belediyenin borçlarına değinen Vidinlioğlu; “Ben belediyeyi devrederken dile getirmiştim. Kısa vadede ödenmesi gereken 220 milyon borç var, uzun vadede ödenmesi gereken de bir o kadar bir borç var. Yaklaşık 450 milyon TL civarında bir borç açıklamıştım. Ölçeğe vurduğunuzda Kastamonu Belediyesi’nin bu mevcut rakamları kabul edilebilir düzeyde rakamlardır. Yani yatırım yapan, iş yapan bütün belediyelerin mutlaka belli oranda borç yükleri vardır. Kastamonu Belediyesi’ni devraldığımda 190 milyon TL bir bütçemiz vardı, resmi borç 85 milyon civarındaydı, sonradan gelen faturalarla yaklaşık, 140-145 milyon bandında bir borç yüküyle ben Kastamonu Belediye Başkanlığı’nı devralmıştım. Bütçenin yüzde 75’i borç idi. 6 ayda kimseye bir kuruş ödenmemişti. Fakat ben bunu açıkladım, sonra önüme baktım. Belediye Başkanlığı makamı ağlama yeri, mazeret üretme yeri değildir. ‘Mazeret üretmeyip, marifet üreteceğiz’ diyenlerin marifetlerini bir an önce yansıtmaları lazım. Cicim ayları çabuk geçer. 5 yıl boyunca kasa hiç dolu olmadı ki, seli birlikte yaşadık, pandemiyi birlikte yaşadık, depremi birlikte yaşadık. Belediyelerin ana geliri İlbank’tan aldıkları pay üzerindendir ve bu da sabit değildir. Devletin geliri ile orantılıdır. Yani genel bütçeden size düşen payı alırsınız. Net ve kesin bir rakam yoktur. Dolayısıyla buna göre bir yön tayin etme şansınız yoktur. Özellikle son 6 aydır İlbank’tan gelen paylarda ciddi bir azalma oldu. Buna paralelde ödemelerde gecikme oldu. Zaten bunu deklare ettim. Bildiğiniz bir şey varsa söyleyin, bilmeden yorum yapıyorsanız yanlış yapıyorsunuz. Buradan bir şey çıkmaz. İnsanlar sizden hizmet bekliyor, hizmete odaklanın” ifadelerini kullandı.
‘Hakkaniyet Adına Doğruları Dile Getirmek Lazım’
Açıklamalarına devam eden Vidinlioğlu; “Ben borç yükünü açıkladıktan sonra, Sayın Başkan 505 milyonluk bir borç açıkladı. Mali İşler Müdürümüz aynı müdürdü. Benim aldığım rakam 450, sizin aldığınız rakam 505. Bir araştırdım, taa Turhan bey zamanından, öncesinden, İlbank’ın bazı kesintileri olur. Bu kesintileri borç hanesine yazmışlar, rakamı 505’e kadar çekmişler. Belediyenin emlak vergisinden kalma alacakları var o zaman onları da alacak hanesine yazın. Tahsil edilmemiş su borçları var, onları da alacak hanesine yazın. Borçları yazıyorsunuz, alacaklara gelince sessiniz. Yaptığımız yaşam alanlarında takriben 300 civarında garaj yerlerimiz var. Bunları satsanız 80-90 milyon keş para. Hepsi bitmek üzere. 18 milyona aldığım hastane ruhsatı var. Bilirkişiden gelen netice bugünkü değeri 150 milyon TL. Sizlere 90 milyonluk garaj yeri, 150 milyonluk hastane ruhsatı bıraktım. Bir takım şeyleri aslında saptırarak kamuoyuna duyurursanız, doğru yapmış olmazsınız. Elbette eksiğimiz vardır, yanlış yaptığımız şey vardır, doğru şey vardır. Hakkaniyet adına doğruları dile getirmek lazım. Rakamları çok büyük bir rakam olarak telaffuz ediyorsunuz” şeklinde konuştu.
‘Size Hakta, Bize Nahak mı?’
Gazetelere ödenen ücretlere değinen Vidinlioğlu; “Belediye Başkanı bir açıklamada bulundu. Bütçeden gazetelere verilen rakam 426 bin TL olduğunu açıkladı. O metin içerisine 3 tane gazeteyi sıkıştırıyor, ‘Onları gerek görmedik kestik’ diyor. 3 gazeteye yıllık 426 bin TL gibi bir rakam ödüyormuş gibi bir intiba oluşturuyor. Ben sadece Yeni Şafak, Türkiye ve Sabah’a abone değildim. Bunlara ödenen rakamda herhalde 50-60 bin civarındadır. Benim dönemimde Sözcü ve Cumhuriyet Gazetelerine de abone idik. Yani kamunun seçer gibi abone olma lüksü yoktur. Belediye herkesin belediyesidir. Tek taraflı basından beslenmek olmaz. Her tarafın haberini değerlendirmeniz gerekir. Fakat bunların hiçbiri gündeme gelmiyor. Tribüne oynamaya devam ediyoruz. Reklam hizmetleri 2019-2020-2021, 300’er bin lira. Türk Dünyası Günleri’nde ödediğimiz para 2022’de 8 milyon, 2023’te 18 milyon. İlk yıl 30 gün canlı yayın yaptık Kastamonu’dan, sonraki yıllarda Bengü Türk TV’den Kastamonu’nun tanıtımı özellikle Ramazan aylarında kimisinde 2 gün, kimisinde 3 gün canlı yayın yaptık. Ödenen rakamların toplamı 800-900 bin TL civarındadır. Siz Halk Tv’ye çıkıyorsunuz, size hakta, bize nahak mı? Elbette herkes kendine yakın olanla çalışır. Daha yeni Belediye Meclisi’nde aldığınız kararla Mahalli İdareler Sendikası olan sözleşmeyi iptal ettiniz, sosyal demokrat sendika ile anlaştınız. Hakkınızdır. Bu sizin ne kadar hakkınız ise, bizim de Bengü Türk TV ile ve kendimize yakın ajansla çalışmamız o kadar doğaldır. Sanki ben belediyenin kasasından parayı çıkartıp, al kardeşim bunu harca demişim. Karşılığında hizmet var. Geçen sene İzmir’in kurutuluşunda İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarkan konseri için ödediği rakam 28 milyon TL. Türk Dünyası Günleri’ni yaparken, izin mi alacağım? Hangi ajansla çalışacağımız ihaleyle belirlenmiş. Bir suç unsuru varsa git savcılığa. Fakat 2 günde bir sanki ortada bir şey varmış gibi suçlayıcı konuşmaları aynen iade ediyorum. 28 tane ülkeden gelenler oldu. Turhan bey döneminde 20 yıl Türk Dünyası Günleri kesintisiz yapıldı. Kastamonu gibi Türk Dünyası Kültür Başkentliği yapmış, hem Selçuklu için, hem Osmanlı için, hem de Cumhuriyetimiz için olmazsa olmaz kadim bir şehir, Türkmen kaidesi bir şehirde Türk Dünyası Günleri yapmam mı sizi rahatsız etti? 28 tane ülkeden gelen konuklar vardı. 4-5 gün süren bir etkinlikte bu rakamları fazla buluyorsanız, o zaman gereğini yapın. Kalem kalem hepsi bende var. İlk yıl yaptığımdan da ajans zarar etti, 2’ncisinde de ajans zarar etti. Dolar kurundaki oynamalardan dolayı. Fakat bir gün zarar ediyorsunuz demezken, siz suçlayıcı tarzda büyük paralar aktarıldığını söylüyorsunuz. 1 milyar 800 milyonluk bütçe yaptım bu sene. Bıraktığım borç yüzde 20’lere tekabül eder, Türk Dünyası Günleri yapılsa idi, harcanacak rakamda bütçenin yüzde 1’i bile değildi. Fakat kamuoyunu yanlış yönlendirirseniz, verilecek cevabımız var” şeklinde konuştu.
‘23 Nisan’daki Sahneyi Bedava mı Yaptılar?’
Tahsisler ile ilgili de konuşan Vidinlioğlu; “Eski belediye başkanı tamamen derneklere tahsis edilmişti. Elbette ki kamu olarak, sivil toplumlara kol kanat gereceksiniz. Siz ‘Türk Anneler Derneği’ne bağış yapın’ derken, bunun aynısı değil mi? Aynı hassasiyeti Türk Anneler Derneği’ne, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne, Atatürkçü Düşünce Derneği’ne göstermeyecek misiniz? ‘Siz kendi ayaklarınız üzerinde durun mu’ diyeceksiniz? Nasıl yapacaksınız? Hangi kriterle bu işi yapacaksınız? Sarıkonak, İşleyen Eller, Hüma Hatun Konağı, ben üretsinler diye hanımlara verdim. Onları da mı çıkaracaksınız oradan? 1961 model 22 arabanın akıbetini bana soruyorsunuz da, devir teslim tutanağını imzaladık. 22 araba şimdi sizin uhdenizde. Yarın bende mi sorurum, 22 arabanın akıbetini? Yaşça benden büyük arabanın akıbetini benden soruyorsun. Sayıştay’ın işleyişle ilgili önerileri olur, dikkate alırsınız. Aynı durumlarla sizde yüz yüze geleceksiniz. Eleştiri yaparken, insaflı eleştiri yapmak lazım. Biz şehrin geleceği ile yapılacak her şeyde varız. Size hastane ruhsatını teslim ettim. Size yardım etmeye hazır olduğumu söyledim. Ama sizin derdiniz şuna bu kadar harcandı, buna bu kadar harcandı. Bunlar genel bütçeden şehrin tanıtımına yönelik olan şeyler. Yarın sizde konser yapacaksınız. Devir teslim töreninden sonra sahne kurdunuz. Bedava mı kurdurdular? 23 Nisan’daki sahneyi bedava mı yaptılar? Bu seneyi Şehr-i Dilara ile geçiştirirsin de bu şehrin gençlerinin talepleri olacak. O zaman ne yapacaksınız?” dedi.
‘Biz Kapımıza Gelen Hiç Kimseyi Ayırmadık’
Açıklamalarını sürdüren Vidinlioğlu; “Hizmet satın almayacaklarmış, almayın. Şehrin insanı hizmet noktasında sizden hizmet bekler. Yaparsınız memnun kalırlar, çıkarsınız kantara bir daha seçilirsiniz, seçilmezsiniz. Fakat yapmazsanız, insanlar 6 ay beklerler, param yoktu mazeret değil. Parayı bulacaksınız. Biz 5 sene bir kez bile maaşları geciktirmedik. Siz ilk günden ağlamaya başladınız. Ne kadar da ağlayacaksınız? Bu şehrin insanını ağlatmaya kalkarsanız, bende sizi ağlatırım. Kimse haddini aşan ifadeler kullanmasın. Tribüne oynayıp, durun. Marifetlerinizi görelim. Bugüne kadar hiçbir şey demedim. İşi gücü bıraktığınız, gece gündüz evrak inceliyorsunuz. İnceleyin, bulduğunuz bir şey varsa gidin savcılığa. Açıklayın kamuoyuna ama yalanla değil. Neymiş Türkgün’ün sahibi, Fikri Alim’in sahibi MHP’nin Ankara Üst Kurul delegesi imiş. Ne yapalım siyasetten azat mı edeceğiz? MHP’ye mensup bir kişinin, MHP’den seçilmiş bir belediye başkanının herhalde gidip de bir başkasıyla çalışması eşyanın tabiatına aykırı. Size hak olan şeyler başkasına nahak değil. Görme Engelliler Derneği’nin kirasının yarısını valilik, yarısını biz karşılıyoruz. Böyle bir kalemin yok. Ne yapacaksın? Bana ne kendi kaynaklarıyla ayakta kalsın mı diyeceksin? CHP, benim dönemimde en az 10 defa belediye nikah salonunu talep etti. Hepsinde de verdim. 5 kuruş para mı ödedin? Sen neden kamunun imkanını kullanıyorsun? Oranın bir kira bedeli var, yatırdın mı bugüne kadar? Kendine isterken, istiyorsun. Bir de siyasi partilerin devlet desteği var. Devlet desteği alan bir siyasi partinin temsilcisi olarak belediye nikah salonunu ücretsiz kullanırken, kullan ama bir derneğe yer verdiğimizde laf söyle. Yerel basının bir talebi geldiğinde geri mi çevireceksin? İktidar muhalefet olmazsa bir hiçtir. Bu şehir iktidarı ve muhalefeti ile birlikte var olacak. Kastamonu ortak paydamız. Millet kavgadan gürültüden bıkmış, siz hala kavga derdindesiniz. Çadırdan bahsediyorsunuz. Çadır içine girilmez vaziyetteydi. Harabe gibi bir yerdi. Ülkü Ocaklı gençlerimiz orayı adam ettiler. Yani her şey kira mı? Bu memleket bir şeylerin önünü açmak istiyorsanız, önce toplumsal barışı sağlayacaksınız. Biz kapımıza gelen hiç kimseyi ayırmadık. Hepsine yardım ettik” şeklinde konuştu.
‘Atık Su Arıtmayı Neden Gündeme Getirmiyorsunuz?’
Sadece Türk Dünyası Günleri yapmadıklarını söyleyen Vidinlioğlu; “Altyapının kredisi hazır. Sana teslim ettim. 25 milyon Euro hazır. Memleketi sel götürdü diye Yerel İklim Değişikliğine bağlı bir eylem planı hazırlayım diye Kastamonu’yu pilot bölge ilan ettirdik. 22 milyon Euro bütçeli 6 ilden bir tanesiyiz. Bunları konuşsanız ya? Atık Su Arıtmayı neden gündeme getirmiyorsunuz? Kreş yaptık, Oyuncak Kütüphanesi yaptık, Engelsiz Yaşam Merkezi yaptık, huzurevi yaptık. KASMEK’i yaptık. Mehmet Akif’teki Pazar yeri bitmek üzere. Mesire alanını yaptık. Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’nde sadece Tosya yoluna harcanan para 300 milyon TL’dir. Biz para bastık da mı yaptık? Hepsini kısıtlı imkanlarla yaptık. Bunun seçildik, yaptık. Yağmur suyu drenajını hemen hemen bitirdik. Park ve Bahçe Yerleşkesi yaptık. Refüjleri yaptık, duvar bahçeleri yaptık. Kilit parke düzenlemeleri yaptık. Bunları da dile getirin” dedi.
‘Millet Sizden İcraat Bekliyor’
Belediye Meclisi’nin son toplantısını ve Belediye Başkanı Hasan Baltacı’nın açıklamalarını enteresan bulduğunu söyleyen Vidinlioğlu; “Mecliste AK Partili üye Plan ve Bütçe Komisyonu’nda imzaladığı şeye mecliste ret veriyor. Nasıl bir iktidar anlayışı? Aynı şeyleri dile getiriyorlar. Eski dönemi ayır. Kimin dönemi ise adını zikret. Benim dönemde hiç kimseye imar planın iltimas geçmedik. Her taraf tek düze. Evraklar elinizde, suç varsa savcılığa git. İktidar olmaya alışık değilsiniz, muhalefet gibi eleştirilerinize devam ediyorsunuz. Millet sizden icraat bekliyor. Benimle ilgili bir derdin varsa, istediğin gibi incele ve doğru bir şekilde açıkla” diyerek sosyal medya üzerinden kendisine yönelik eleştirilere de cevap verdi.
‘Ülkü Ocakları Göz Bebeğimizdir’
Hala da muhalefet anlayışı gibi yönetimle belediyenin yol alamayacağını söyleyen Vidinlioğlu; “Ülkü Ocakları göz bebeğimizdir. Devletin teamülleri vardır. Fakat Ülkü Ocaklarında görev yapmış arkadaşlarımızı temizlik işlerine vererek aşılayamazsınız. Hepsi de yerinmez çalışır. Sayın Baltacı seni leylekler getirmedi, bilesin. Bu şehrin her kesiminden oy aldın. Şehrin belediye başkanı gibi davranmak zorundasınız. 6 ay sonra insanlar senden hizmet bekler. Sen hala mazerete sığınıyorsun. Biz Türk Milliyetçileri olarak hedefimizi her zaman Kızıl Elma koyduk ve Kızıl Elma’mızı da her zaman revize ettik. Dünyaya Türk’ün ve İslam’ın değerlerini sunmak adına bir çerçeveden bakarken, sizin baktığınız yer belli. Eğer kendi sermayeniz ile bir probleminiz varsa, bunu dile getirin. Bir takım çelişkiler yaşayabilirsiniz, ama kendi içinizde yaşayın” dedi.