'Türkiye'nin şeker üretiminin düşeceği endişesini taşıyoruz'

DP GENEL BAŞKANI GÜLTEKİN UYSAL; Demokrat Parti Merkez İlçe Kongresi’ni Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın katılımı ile eski Belediye Düğün Salonu’nda gerçekleştirdi. Seçimlere tek liste olarak giren Elif Zehra Gülcan Demokrat Parti Merkez İlçe Başkanı oldu. Eski Belediye Düğün Salonu’nda düzenlenen kongreye Demokrat Parti İl Başkanı Sezgin Gülcan, İYİ Parti İl Başkanı İlhan Engin, STK temsilcileri ve delegeler katıldı. Kongrenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Elif Zehra Gülcan katılımcılara teşekkür ederek,   kongrenin hayırlı olmasını diledi. “KAPI KAPI, KÖY KÖY, DAĞIN BAŞINDAKİ EVE KADAR GİDECEĞİZ” Demokrat Parti İl Başkanı Sezgin Gülcan ise; “Demokrat Parti’nin Merkez ve ilçelerimizin yönetiminin atamalarını yaptırmaya başladığımızda çok kolay olmayacağını biliyorduk. Merkezde son bir haftadır, ziyaret ettiğimiz yüzlerce hemşerimizin korkularına şahit olduk. Korkan namert olsun, yolundan dönenden namert olsun. Dönmeyeceğiz, kapı kapı, köy köy, dağın başındaki eve kadar gideceğiz. Peygamberimiz yola çıktığında 1 kişiydi. 40 kişi olduktan sonra tebliğini açıklamaya başladı. Ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, gemisine bindiğinde 17 kişiydi. Önemli olan inançtır. Önemli olan inandığı davaya kendisini feda edebilme duygusudur. Bu bizde var. Eşim Elif Zehra hanıma huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum. Gece gündüz demeden benimle bu yolu paylaşıyor” dedi. “BU GÜZEL FIRSATI MAALESEF HEBA EDİYORLAR” Kastamonu’nun Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilmesine de değinen Gülcan; “İlimizin Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilmesi ile ilgili olarak bir takım aktiviteler devam ediyor. Ancak bütün yerel televizyon kanallarında olduğu gibi ilimizdeki Türk Dünyası Kültür Başkenti çalışmalarında davul zurna çalarak, bu etkinliği başarıya ulaştıracaklarını zannediyorlar. Bu güzel fırsatı maalesef heba ediyorlar. Bununla ilgili de çok yakında zamanda Demokrat Parti olarak fikir sahibi insanlarımız ile bir araya gelerek konferanslar düzenleyeceğiz” diye konuştu. “BUGÜN BİRLİK GÜNÜDÜR, BUGÜN VAHDET GÜNÜDÜR” Demokrat Parti Merkez İlçe Genel Kurulu’na katılmak için ilimize gelen Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal; “Tarihin makas değiştirdiği bir dönemde her daim bedel ödemiş bir milletin askeri, Mehmetçik'i yeniden bedel ödüyor. Bir asır sonra yeniden bölgemize birilerinin tasarruflarını dayattıkları noktada, kendi kaderini kendi belirleyemeyen devletlerin, milletlerin bulunduğu coğrafyada her şeye rağmen kendi kaderini tayin etmiş bir millet olarak varlığımızı, münakaşaya açanlara karşı ilelebet dik duruşumuzu hep beraber ortaya koyacağız. Bugün birlik günüdür, bugün vahdet günüdür. Ayrılığa gayrılığa yer yoktur. Siyasetin vazifesi, milletimizin bütün milli güç unsurlarını ortaya koyacak üsluba, anlayışa ve zihniyete sahip olmaktır” ifadesini kullandı. “TÜRKİYE'NİN ÜRETİCİ ALTYAPISINI KURARAK BUGÜNLERE GETİRMİŞİZ” Demokrat Parti olarak Türkiye’nin altyapısını kurduklarını söyleyen Uysal; “Türkiye'nin kıt kanaat imkanlara sahip olduğu dönemde Türkiye'nin üretici altyapısını kurarak bugünlere getirmişiz. Türkiye'nin 80 milyona dayanmış nüfusu, ekonomik büyüklüğü, üniversiteleri, gençleri ve kadınlarıyla her zamankinden daha fazla söz söylemeye gücü de yeteneği de vardır. Yeter ki bu kudret kapasitesine uygun sağlıklı bir siyasi akımla buluşsun. Türkiye, bu gücünü ortaya çıkarmak adına siyasetin fonksiyon göremediği, meselelerini demokratik, hukuki kanallara aktaramadığı bir Türkiye'dir. Üzüntümüz, kavgamız, mücadelemiz budur. Tarih ve coğrafyanın bir kader olduğu bilinciyle tarihin kılavuzluğunda bugün, Türkiye kendisine tüm kurumlarıyla birlikte yeni bir boyut ve derinlik katma mecburiyetindedir” şeklinde konuştu. “KUTSAL BİR İNATLA YOLA DEVAM ETMEK MECBURİYETİNDEYİZ” Türk milletinin evlatlarına görev düştüğünü dile getiren Uysal; “Bu milletin evlatları, devlet adamları Tanzimat'ta, meşrutiyette, cumhuriyeti kurarken, çok partili hayata geçilirken tarihi şartların emrettiği akıl genişliği içinde vazifesini yaptı. Bizim sorumluluk duygusu içinde üzerimize düşen vazife budur. Bir imparatorluğun devamı olarak ardımızda bıraktığımız hicranlı topraklar başta olmak üzere büyük devlet hattına ihtiyaç duyulan bir zamandayız. Boşuna değildir ABD Başkanı'nın Kudüs’ü, terk edişimizin yüzüncü yılında İsrail’in başkenti ilan etmesi. Bu tarihi bir tesadüf değildir. Bir bilinçle yapılmıştır. Hafızamızı tazelemek mecburiyetindeyiz. Kendi tarihi ile kavgalı Türkiye’nin tarihin önümüze koyduğu vazifeyi yapabilme imkanı yoktur. Hezimetleriyle, zaferiyle bu büyük geçmiş bizi geçmişimizdir. Kendilerine geçmiş aradıkları gibi, bu büyük ülkeye de geçmiş arayanlara, gömlek değiştiriyoruz diye yola çıkıp, devleti ele geçireceğiz deyip yola devam edenlerin bu tarihi geçmişi, bu büyüklüğü anlayabilme imkanı yoktur. Bu doğru çizgi içerisinde bahsettiğimiz hezimetlerin beledini ödemiş ama zaferlerinin gururunu yaşamış olarak, yeniden tarımdan başlayarak, bütün üretici güçlerini yeniden aktif hale getirecek, bir siyasi akıl, fikir, kadro derinliği, yeniden büyük bir ülkeyi yerine koyabilmek adına, kutsal bir inatla yola devam etmek mecburiyetindeyiz” dedi. “YANLIŞLARA BU ÜLKENİN TAHAMMÜLÜ YOK” Terörle mücadeleye değinen Uysal; “Bir takım telkinlerle Doğu Anadolu’yu, Güney Anadolu’yu PKK’nın inisiyatifine bıraktınız. Açılan hendekleri görmezden geldiniz. Bedelini askerimiz, polisimiz can vererek ödedi. Şimdi diyorsunuz ki; ‘Bizi kandırmışlar.’ Bu ülkenin stratejik kurumlarını cemaat adı altında bir yapıya teslim etmişsiniz, diyorsunuz ‘Biz kandırıldık.’ Yanlışlara bu ülkenin tahammülü yok. Terörle mücadele ederken, bilmeniz gereken en mühim gerçek, terörle mücadelenin müsamaha ve tereddüt kaldırmayacağıdır. Demokrat Parti olarak 27 Mayıs’ta itibaren muhatabı olduğumuz darbe süreçlerini unuttuk derken, devleti geliştireceğiz diyerek beraber yürüdükleriyle koskoca bir devletin bağışıklık sistemi çökertildi. Bölgede yaptığımız yanlışlıklar silsilesi ile şekillenmiş dış politikanın neticesi olarak bugün El-Bab’ta Fırat Kalkanı Harekatı ile Afrin’de Zeytin Dalı Harekatı’yla bedelini bizim güvenlik güçlerimiz ödemektedir. Bu büyük millet ve devlet tarihinde yaşamadığı büyük bir meydan okumayla karşı karşıya. Bir milli mutabakat haline getirmemiz gereken Zeytin Dalı Harekatı’nı siyasi rekabet haline getirmenin kimsenin hakkı yok” diye konuştu. “TÜRKİYE’NİN ŞEKER ÜRETİMİNİN DÜŞECEĞİ ENDİŞESİNİ TAŞIYORUZ” Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesine de değinen Uysal; “Bugün milli güvenliğinizin en önemli parçası gıda güvenliğidir. Türkiye’de insanımızın neslini ilgilendiren, üreticinin geleceğini ilgilendiren kurumlarla ilgili bu zamana kadar olan özelleştirme mantığı gösteriyor ki pek çok yerde arazilere ranta açılarak, Türkiye’nin birçok kapasitesi rant düzenine kurban edildi. Bugünde 5 yıl sonra Türkiye’nin şeker üretiminin düşeceği endişesini taşıyoruz. Gelişmiş ülkelerin bile tarımı stratejik olarak belirlediği bir dönemde Türkiye gibi bir ülkenin tarım ürünlerini ithal eder konuma gelmesi endişe vericidir” diyerek Demokrat Parti olarak ülke için çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.