Türk Ocağı'nda 'Türkler, Bilim ve Felsefe' konferansı
Türk Ocağı Şubesi, konferanslarına tüm hızıyla devam ediyor. Türk Ocağı'nın bu haftaki konuğu Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yavuz Unat oldu. Unat, 'Türkler, Bilim ve Felsefe' konulu konuşması ile katılımcılara Türkler'deki bilimin ve felsefenin gelişim sürecinden bahsetti. Uygarlıklarda kurumsal anlamada çalışmalar olduğunda o uygarlıkta bilime katkı verildiğini ifade eden Prof....
Türk Ocağı Şubesi, konferanslarına tüm hızıyla devam ediyor. Türk Ocağı’nın bu haftaki konuğu Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yavuz Unat oldu. Unat, “Türkler, Bilim ve Felsefe” konulu konuşması ile katılımcılara Türkler’deki bilimin ve felsefenin gelişim sürecinden bahsetti. Uygarlıklarda kurumsal anlamada çalışmalar olduğunda o uygarlıkta bilime katkı verildiğini ifade eden Prof. Dr. Yavuz Unat; “Bilimin genel olarak gelişmelere bakıp Türk bilimini inceliyoruz. İlk bilimsel etkinlikler M.Ö 3 bin 500’lü yıllarda başlıyor. Mısır, Mezopotamya, Çin uygarlıklarında bilimsel çalışmalar başlıyor. Tarımla birlikte ihtiyaçlar değişiyor. Bu ihtiyaçlar içinde matematik, geometri, astronomi, coğrafya bilgisi ön plana çıkıyor. Bilimin ilk başladığı dönemlerde nedensel açıklamalar henüz yok, sadece sınıflama düşüncesi var. Bilimin temelinde ise sınıflama düşüncesi önemli bir yer tutuyor. Diğer önemli gelişme ise Antik Yunan’da karşımıza çıkıyor. Antik Yunan kentlerinin ortaya çıkmasıyla, felsefeyle birlikte bilimsel gelişme canlanıyor. Akılcı sistemler karşımıza çıkıyor ve bilimde kuramsal çalışmalar başlıyor. Bilim de diğer önemli gelişme ise Ortaçağ’da yaşanmıştır. M.S. 4’üncü yüzyıl ile Rönesans’a kadar geçen süre içinde İslam uygarlığı döneminde önemli çalışmalar ortaya çıkıyor. Karanlık Çağ’da bilimsel çalışmalar yapılmıyorsa da İslam dünyası bilimsel mirası devir alacak ve yoğun bilimsel çalışmalar gerçekleşecektir. Bilimin gelişimde diğer önemli dönem ise Rönesans dönemidir” diyerek bilgi verildi. “BİLİM; GÖZLEM VE DENEY İLE ORTAYA ÇIKAN BİR BİLGİ TÜRÜDÜR” İslam Dünyası’nda bilimsel çalışmaların 8’inci yüzyılda başladığını söyleyen Unat; “Bir uygarlığın temellerin ortaya çıkması bilim ve kültür ile önem kazanır. İslam uygarlığı durumu fark ederek bilim ve kültüre ağırlık veriyor. 8’inci yüzyılda çeviriler dönemi başlıyor ve 9’uncu yüzyılı kapsayan bir dönem. Ardından Müslüman topraklarına bilimsel çalışmalar geliyor. Bilim; gözlem ve deney ile ortaya çıkan bir bilgi türüdür. Bilimde var olan bilginin üzerine çıkmak gerekir. İslam uygarlığı ise önce var olan bilgiyi elde etmiş, ardından bu bilginin üzerine çıkmayı başarmıştır. Asıl bilimsel çalışmalar ise 9’uncu yüzyılda başlayacaktır” dedi.