Tekerlekli sandalyesi ile semaya döndü

Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi geçtiğimiz Cuma akşamı Halk Eğitim Merkezi'nde Şeb-i Arus Mevlana Haftası Programı düzenledi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan program Kuran-ı Kerim tilaveti ile devam etti. 'ŞEMS MEVLANA'YA AYNA İDİ' Programın açılış konuşmasını yapan Kastamonu Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Gülsüme Kaldıroğlu, Şems-i Tebriz'in Mevlana'ya ve Mesnevi'sine etkilerini...

Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi geçtiğimiz Cuma akşamı Halk Eğitim Merkezi’nde Şeb-i Arus Mevlana Haftası Programı düzenledi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan program Kuran-ı Kerim tilaveti ile devam etti. “ŞEMS MEVLANA’YA AYNA İDİ” Programın açılış konuşmasını yapan Kastamonu Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Gülsüme Kaldıroğlu, Şems-i Tebriz’in Mevlana’ya ve Mesnevi’sine etkilerini anlattı. Kaldıroğlu; “Yüzyılları aşan şiirleri ile yaratılmışların en şereflisine gel çağrısı ile seslenen şair, sevgi önderi, hümanizmin simgesi Mevlana Celaleddin Rumi Şems’in hayatına girmesi ile değişmiş, Şems-i Tebriz-i’nin güneşi ile gönül ışığı parlayan Mevlana, kendini ve benliğini bir kenara bırakıp ilahi aşkın deryasına kavuşmuş; dosta, sevgiliye, ilahi aşka yaratılmış her şeye şiirler yazmıştır. Şems Mevlana’yı aşıklık makamından Allah’ın maşukluk makamına ulaştırmıştır. Mevlana, Şems’ten önce sessiz duran eşsiz bir cevherdi. Şems o cevheri yüzeye çıkardı. Şems Mevlana’ya ayna idi.” “BU MİLLETİN BİR YANI MEVLANA BİR YANI YUNUSTUR” Programın devamında Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Edebiyat Öğretmeni Dursun Kepçeoğlu Mevlana ve Yunus Emre arasındaki benzerlikleri anlattı. İki isim arasındaki ortak noktalardan bahseden Kepçeoğlu konuşmasında: “Yunus doğduğunda Mevlana 33 yaşındadır. Mevlana’nın Şeb-i Arus gecesinde Yunus 33 yaşına girer. İkisi de gönüllerini vahdeti vücut anlayışına adamış birer sofidir. 12’nci ve 13’üncü asır Anadolu’da tarikatlar asrıdır. Bu iki isim Anadolu’nun umutsuz olduğu yıllarda ve özellikle de Moğol istilasının olduğu yıllarda insanlara iyilik, hoşgörü, ümit, birbirini sevmek kavramlarını aşılamaya çalışmışlardır. Anadolu’nun ortasında bulunan Konya o yıllarda medreseleri, zaviyeleri ile ünlü bir yerdir. Bu durum Yunus’un tahsilini Konya’da yapmasını sağlamıştır ve bu durum da Mevlana ile tanışma ihtimalini güçlendirmektedir. Yunus beyitlerinde Mevlana’nın meclisinde bulunduğunu dile getirir.  Yunus’un Mevlana’ya karşı duyduğu muhabbeti Mevlana da Yunus’a karşı duymuş, Yunus’u mana anlamının derinliklerine indirmiştir. Her ikisi de yaşadıkları asrın iki büyük ışığı, söz mülkünün iki büyük sultanıdır. Anadolu tasavvufunun fikri kurucularıdır. Mevlana’nın ‘Ne Olursan Ol Yine Gel’ demesi ile Yunus’un ‘Gelin Tanış Olalım İşi Kolay Kılalım” demesi aynı şeydir. Bu milletin bir yanı Mevlana bir yanı Yunustur”  ifadelerini kullandı. Mevlana’yla Şems’in karşılaşmasının anlatıldığı ve okul öğrencilerinin şiirler okuduğu programda Meşk-i Ney Topluluğu eşliğinde, okul korosu solo ve koro olarak ilahiler seslendirdi.  Program sema gösterisi ile sona erdi. Programa İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürleri, okul müdürleri, öğretmenler, veliler ve öğrenciler katıldı. Programın en dikkat çeken kısmı ise okul öğrencisi Şerife Çim’in tekerlekli sandalyesi ile yaptığı sema gösterisi oldu.

Bakmadan Geçme