Şeyh Şaban-ı Veli Anma Haftası başladı
27'nci Uluslararası Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli ve Kastamonu Evliyaları Anma Haftası etkinlikleri dün Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi'nde düzenlenen Hoca Ahmed Yesevi'den Şeyh Şaban-ı Veli'ye ve Günümüze Türk Düşünce Hayatı Sempozyumu ile başladı. Sempozyuma Vali Yaşar Karadeniz, AK Parti Milletvekili Metin Çelik, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, kurum kuruluş amirleri ve çok sayıda davetli katıldı. 'GELECEĞE...
27’nci Uluslararası Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli ve Kastamonu Evliyaları Anma Haftası etkinlikleri dün Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi’nde düzenlenen Hoca Ahmed Yesevi’den Şeyh Şaban-ı Veli’ye ve Günümüze Türk Düşünce Hayatı Sempozyumu ile başladı. Sempozyuma Vali Yaşar Karadeniz, AK Parti Milletvekili Metin Çelik, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, kurum kuruluş amirleri ve çok sayıda davetli katıldı. “GELECEĞE IŞIK TUTACAK OLAN BİR MUTASAVVIFTIR” Programın açılış konuşmasını yapan Kültür Konseyi Başkanı Dr. Metin Eriş, “Hikmetiyle İslam’ın ‘oku’ emriyle yola çıkan Hoca Ahmed Yesevi, şüphesiz bunun yanında başka kaynaklardan da nefes almış, yola çıkmış ve bu güzergahta adımlarını atarken geleceğe ışık tutacak olan bir mutasavvıftır. Bu kaynaklar nedir diye araştırdığımızda ortaya çıkan, belirlenen ve birleşen çok açık bir şekilde Kutadgu Bilig’den, Manastan kendisine gelmiş olan milli değerlerin ve vasıfların bir bütününe İslam ile değerlendirerek ortaya katmasıdır. Hoca Ahmed Yesevi önemli bir isimdir. Bizler, bu önemli ismi uzun yıllar boyunca ne yazık ki hafızalarımızda çokta fazla yer etmediğini görüyoruz. Bu bir bakıma da acıdır. Bir bakıma bir ikazdır. Belki de bir hatırlatmadır. UNESCO, 2016 yılında Hoca Ahmed Yesevi’yi anılması gerekecek olan önemli isimler arasına almıştır” dedi. “ŞEYH ŞA’BAN-I VELİ, KASTAMONU İLİMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR İSİMDİR” Eriş konuşmasının devamında: “Hoca Ahmed Yesevi’nin nefes aldığı önemli bir kaynak vardır. Orta Asya’dan asırlar boyunca Türkün bütün coğrafyada ortaya koyduğu ve de daima ilmi, manevi değerleri ön plana çıkartarak değer hükümlerinin yücelttiği ve halkına geniş bir ufukla yaklaşmasıdır. Peki, bunun alt yapısını kim sağlayabilirdi. Ulema, ilim adamları, fikir adamları, düşünce adamları sağlayabilirdi. Hoca Ahmed Yesevi’yı analım. Ama Hoca Ahmed Yesevi’nin koymuş olduğu yol güzergahında başka isimlerinde olup olmadığını belirleyelim. Bunların arasında Anadolu’yu gözlemleyiniz, hatta Balkanları, Orta Asya’yı gözlemleyiniz. Orada fikir harmonisinin ortaya çıkartacak büyük isimlerle karşılaşıyorsunuz. Bunun adı Yunus Emre olabilir, bunun adı Mevlana, Nasreddin Hoca olabilir veyahut Şeyh Şa’ban-ı Veli olabilir. Şeyh Şa’ban-ı Veli, Kastamonu ilimiz için önemli bir isimdir. Kastamonu’da yıllardan beri anılıyor ama Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin tek başına değil de o şehirlerin başkaca bilim adamları olup olmadığını gözlemleyerek baktığımızda birden Orhan Şaik Gökyay ile karşılaşıyorsunuz. Başka isimlerde vardır, binlerce isim çıkar karşınıza. Bunların arasından seçim yapmak çok kolay değil” ifadelerini kullandı. “ŞEYH ŞA’BAN-I VELİ, ANADOLU’DA 4 ÖNEMLİ VELİDEN BİRİSİDİR” Belediye Başkanı Tahsin Babaş ise; “İlimizin bu konuda ne kadar şanslı olduğunu özellikle Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin Kastamonu’da yaşamış olması, burada vefat etmiş olması ve burada da kabrinin bulunması bizlerin bu maneviyat karşısında önünü açacağına inanıyorum. Şeyh Şa’ban-ı Veli, Anadolu’da 4 önemli veliden birisidir. Bizlerde bu yıl inşallah Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri içerisinde bu konuyu ciddi manada ele aldık ve almaya da devam ediyoruz. Geçmiş yıllarda amacımız Şeyh Şa’ban-ı Veli’yi 2019 yılında UNESCO’da yılın adamı olması sağlamaktı. Bu konuda projemiz vardı. Bu konuda ciddi çalışmalar yaptık. Son olarak UNESCO Türkiye temsilciliğiyle yaptığımız görüşmelerde Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin yazma eserleri yok dediler. Belki eserleri yazılmamış olabilir ama ben, yazma eseri olduğuna inanıyorum. Kastamonu’nun yetiştirdiği önemli yazarlar ve şairlerimizden İhsan Ozanoğlu, şiirlerinde yazmıştır. Diyor ki Şeyh Şa’ban-ı Veli’nin yazma eserlerinden bahsediyor. Ben, bu konuda ciddi bir çalışma yapılması gerektiğine inanıyorum. Duyma sözlerle bunlar pek bizlere yol açmıyor. Onun için ben, ilim adamlarımızdan, bu işle iştirak eden vakfımızdan, değerli hocalarımızdan bununla ilgili çalışmalarınızı biran önce başlatmanızı talep ettik ve bizde bu işin içerisinde olacağız. Bu ciddi bir konu, inanıyorum ki hocalarımızda bu konuda bizlere yardımcı olacak ve buna ışık tutacaklardır. Bizim amacımız bu olmalı diye düşünüyorum” şeklinde konuştu. “BU YIL BU ETKİNLİKLER DAHA DA ANLAM KAZANDI” Vali Yaşar Karadeniz ise; “Kastamonu, 2018 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti oldu. Bu konuda Kastamonu’yu öne çıkarak unsurlardan birisi de Evliyalar Şehri olmasıdır. Evliyalar Şehri olmak kolay değil. Kastamonu’da en azından bir dönemlerde ulemanın, alimlerin, velilerin bolca yaşadığı bir şehir olduğu anlamına gelir. Urfalı bir arkadaşımızla bu konu açıldığında ‘Biz, Peygamberler şehriyiz’ dedi. Bende, bizim şehrimiz Evliyalar Şehri dedim. Ama bir yer Peygamberler Şehri oluyorsa demek ki orada düzeltilmesi gereken çok şey görmüş o yüzden peygamber gönderilmiş ama Evliyalar Şehri denildiğinde orada o kadar bilim üretilmiştir, orada o kadar alim yaşamıştır dedim. Dolayısıyla bizimkisi sizinkisinden daha önde gelir. Bu şekilde aramızda bir şakalaşma olmuştu. Tabii ki Evliyalar Şehriyiz diyerek bu işi kapatmakta yetmezdi. Evliyalar kimlerdir, yaşadığı dönemde neler yapmış, fikirleri neye dayanır, ondan sonraki üretilin fikir ve bilimleri nedir gibi incelenmesi ve açığa çıkartılması olmazsa olmazlarımızdandır. Eğer biz, Kültür Başkentliğini hissederek yaşayacaksak ve bu yılki etkinliklerimizi 2018 yılının Aralık ayında tamam bitti diyerek kapatmayacaksak, bunu sürdüreceksek bir şekilde muhakkak bunu yapmak zorundaydık. Bu sempozyum ve etkinliklerin bu konulara önemli katkılar sunacağına da inancım tamdır. Bu yıl bu etkinlikler daha da anlam kazandı ve manalı hale geldi. Buradaki konuşulanları kitap haline getirirsek de önümüzdeki yıllarda başka konulara kaynak olacaktır” dedi. Konuşmaların ardından Prof. Dr. Birsel Küçüksipahioğlu, Prof. Dr. Naciye Atayıldız, Prof. Dr. Mehdi Ergüzel ve Prof. Dr. Hilmi Erdemir “Hoca Ahmed Yesevi’den Şeyh Şaban-ı Veli’ye ve Günümüze Türk Düşünce Hayatı” hakkında bilgi verdi.