• Haberler
  • Genel
  • 'Şeker Fabrikası, binlerce köylü için geçim kapısıdır'

'Şeker Fabrikası, binlerce köylü için geçim kapısıdır'

CHP İL BAŞKANI HASAN BALTACI Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığı 2018 Yılı 1'inci Belediye Meclis Üyeleri Toplantısı'nı Merkez İlçe Başkanlığı'nda gerçekleştirdi. Satılması gündemde olan Şeker Fabrikası’yla ilgili konuşan CHP İl Başkanı Hasan Baltacı, Şeker Fabrikası konusunda eleştirilerde bulundu. Daday Belediye Başkanı Hasan Fehmi Taş, CHP eski İl Başkanları Salih Karasalihoğlu ve Muzaffer Bıyıklı’nın yanı...

CHP İL BAŞKANI HASAN BALTACI; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığı 2018 Yılı 1’inci Belediye Meclis Üyeleri Toplantısı’nı Merkez İlçe Başkanlığı’nda gerçekleştirdi. Satılması gündemde olan Şeker Fabrikası'yla ilgili konuşan CHP İl Başkanı Hasan Baltacı, Şeker Fabrikası konusunda eleştirilerde bulundu. Daday Belediye Başkanı Hasan Fehmi Taş, CHP eski İl Başkanları Salih Karasalihoğlu ve Muzaffer Bıyıklı'nın yanı sıra çok sayıda partilinin katıldığı toplantının açılış konuşmasını CHP İl Başkanı Hasan Baltacı yaptı. “İNSANLARIMIZ HASTANE YOLLARINDA ÖLÜYOR, HEDER OLUYOR” Hasan Baltacı, Kastamonu’nun çok dertli olduğunu söyleyerek; “İl kongremizden bu yana üyelerimiz ve yurttaşlarımız ile kucaklaşmaya onların dertlerini dinlemeye, kendi derdimiz görmeye gayret ettik. İnsanlarımızla temas ettikçe gördük ki Kastamonu çok dertli, Kastamonu çok sıkıntılı. Bu şehirde insanımız değersiz. Okulu var öğretmeni yok, hastanesi var doktoru yok, toprağı var işleyeni yok, fabrikası var üreteni yok, ormanı var yüzü gülen köylüsü yok. İnsanlarımız hastane yollarında ölüyor, heder oluyor. Cide’de yaşanan elim bir olaydan sonra milletvekillerine seslendik ve ‘insanımıza değer verin. Dayanın sağlık bakanının kapısına ve benim insanım sahipsiz değil, doktor istiyoruz’ deyin dedik. Bir süre sonra Kastamonu’ya 14 doktor kadrosu tahsis edildi. Milletvekilleri bunu atama yapıldı diye duyurdular. Oysaki yapılan atama değildi, kadro tahsisiydi. Bu kadro tahsisinin takipçisi olacağım. Ne hazindir ki bu kadro sayısının açıklandığı günlerde 8 doktorumuzda Kastamonu’dan ayrılmak için tayin istedi. Gelen doktor durmuyor. Hasta ile doktoru karşı karşıya getiren bir sağlık düzeni var. Sağlıkta bile rant düzeni var. İlçelerimizde doktor açığı çok fazla. Devlet hastanesinde personel yetersiz” diye konuştu. “230 MİLYONLUK EĞİTİM YATIRIMI NEREDE?” Eğitim ile ilgili olarak sözlerine devam eden Baltacı; “Eğitime 230 milyon yatırım yaptığını söyleyenlere sesleniyorum; 5 bin 500 nüfuslu İhsangazi’de göreve hazır 55 ataması yapılmayan öğretmen kardeşimiz var. Gel gör ki ilçemizde 1 tane bile matematik öğretmeni yok. Çocuklarımızı eğitimsizliğe, geleceksizliğe mahkum ediyorlar. İnebolu’da 2010 yılında öğretmen sayısı 450, öğrenci sayısı 5 bin 120 iken, 2017 yılında öğretmen sayımız 314, öğrenci sayımız ise 3 bin 565’e düşmüştür. 230 milyonluk eğitim yatırımı o zaman nerede? Bu eriyen Kastamonu’nun, bitirilen Kastamonu’nun fotoğrafıdır. Bu bahtsız Kastamonu insanının fotoğrafıdır. Diğer ilçelerimizde de durum farklı değildir. Sadece kent merkezinde çocuklarına daha iyi eğitim sağlamak isteyen veliler mahalleden mahalleye göç etmek zorunda kalıyorlar. En iyi okullar, ayrıcalıklı sınıflar oluşturuluyor. Eğitim sistemi de öğretmen ile idareciyi, öğretmen ile öğrenciyi, öğretmen ile veliyi karşı karşıya getiriyor” şeklinde konuştu. “KASTAMONU’YU ŞAHA KALDIRIRIZ DİYENLER NE YAPIYOR?” Açıklamalarına devam eden Baltacı; “Kastamonu’muzda tüm bunlar olurken bu şehrin vekilleri, seçilmişleri ne yapıyor? Seçimlerde bize 3 vekil verin sorunları çözeriz, Kastamonu’yu şaha kaldırırız diyenler ne yapıyor? Biz doktor yok diyoruz, biz çocuklarımızın öğretmeni yok diyoruz, biz şeker fabrikası diyoruz, biz iş diyoruz, biz ekmek diyoruz. O siyaseti racon kesmek sananlar ‘Biz onlar gibi PKK ile kol kola gezmiyoruz’ diyor. Alayınız bir araya gelse Cumhuriyet Halk Partisi’nden, Mustafa Kemal’in partisinden terörist çıkaramazsınız. Belki Murat Demir bilmez ama Cumhuriyet Halk Partisi Cide’de Halime Çavuş ile İnebolu’da Hamamcı Kadı Salih ile kol koladır. Cumhuriyet Halk Partisi Kastamonu’da Miralay Osman Bey ile sizin görmezden geldiğiniz kadınların, Kastamonu Kadın Hareketi’nin liderlerinden Zekiye Hanım, Kamuran Hanım, Saime Hanımlar ile kol koladır. Duymak isteyenlere tekrar söyleyelim Cumhuriyet Halk Partisi ‘Gözüm Sakarya’da kulağım İnebolu’da diyen Başkomutan Mustafa Kemal’in yolundadır” dedi. “ŞEKER FABRİKASINA NEDEN GARANTİ VERMİYORLAR?” Şeker Fabrikasının özelleştirilmesine de değinen Baltacı; “Kastamonu son günlerdeki en sıcak gündemi Şeker Fabrikası’nın satışıdır. Süreç aslında 18 senedir devam ediyor. 18 senedir satış baskısının altında köylü pancara zaten küsmüş durumda. 2006 yılında 271 köyde pancar ekimi yapılırken, 2016 yılında bu sayı 109 köye düşmüş. Zarar ediyor denen fabrika aslında binlerce köylü için geçim kapısıdır, gelecektir. Ekimi düşen pancar aslında sağlıktır, halk sağlığıdır. Müteahhittin yaptığı köprüye, tünele, otobana devlet garanti verenler şeker fabrikasına neden garanti vermiyorlar? Şeker fabrikasına garanti vermek halk sağlığına garanti demektir. Köylünün ekmeğine, işçinin alın terine garanti demektir. Osmangazi Köprüsü’ne, 3’üncü Köprü’ye, Avrasya Tüneli’ne yılda 2,5 milyara yakın garanti ödemesi yapanlar 25 şeker fabrikasının yaklaşık toplam 100 milyon zararını karşılayamıyorlar. Köprüler şeker fabrikalarının 25 katı zarar ediyor. Daha önce söyledim. 16 senede nasıl zarar ettirildiğini rakamlarla açıkladım. 16 senede Kastamonu’da pancar eken çitçi sayısı 12 binden 2 bine düşmüş. 16 senede fabrikada çalışan işçi sayısı 600’den 200’e düşmüş. Toplam ekim alanı 9 bin hektardan 3 bin hektara gerilemiş. Fabrika üretemez, köylü ekemez duruma getirildi. Satılması için bugüne kadar zemin hazırlanmış. Şimdi özelleştiriyoruz diyorlar. Hayır özelleştirilmiyor, kapatılıyor. Ne için? Tatlandırıcı için. Kim için? Cargill için. Halbuki pancar ekimi buğdaydan 13, mısırdan 8 ve ayçiçeğinden 5 kat daha fazla istihdam yaratıyor. Kendinden sonra ekilen hububatta yüzde 20 verim artışı sağlıyor. Şeker pancarı tarımı ve sanayisi yaklaşık 10 milyona yakın insana geçim imkanı sağlamakta, sağladığı çevresel ve sosyal faydaların yanı sıra ülke ekonomisine toplam 17,4 milyar lira değerinde katkı yapmaktadır” ifadelerini kullandı. “HERKESE GERÇEKLERİ ANLATACAĞIZ” AK Parti Milletvekili Murat Demir’in söylevlerine de değinen Baltacı; “Sayın Murat Demir diyor ki; ‘Özelleştirilecek dönüş yok’ ardından da ekliyor; ‘Şeker üretim maliyeti 75 kuruş, satış 11 liradır’ inanılmaz kar var aslında diyor. Murat Demir’in söyleyemediğini biz söyleyelim. Söyleyemediğini biz söyleyelim. Bu rakamlara rağmen biz bu fabrikayı yönetemedik diyor. Aslında tarımı ve üretimi biz bitirdik diyor. Aslında fabrika değil AKP politikası iflas etmiştir diyor. Şeker fabrikaları köylünün, besicinin, küspe taşıyan kamyoncunun, çalışan işçinin, halkın ekmeğidir. SEKA’yı, Et Balık Kurumu’nu unutmayın. Süt fabrikasını, kendir fabrikasını unutmayın. Hepsi ama hepsi zarar ediyor diye diye satıldı sonra da kapatıldı. Şimdi et Sırbistan’dan geliyor. Şimdi köylü 75 kuruşa süt satamazken markette 3 ila 4 liraya halka süt satıyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi’nden terörist çıkarmak isteyenler unutmasın. Bu partinin harcı şeker fabrikalarının temelindedir. İşte bu yüzden bu satışa engel olmak için köy köy, mahalle mahalle dolaşacağız. Herkese gerçekleri anlatacağız” dedi. “HALKIN EKMEĞİNE SAHİP ÇIKACAĞIZ” Kastamonu’nun sesi olacaklarını vurgulayan Baltacı; “Nazım’ın Türk köylüsü için dediği gibi; ‘O, Yûnusû biçâredir, baştan ayağa yâredir, ağu içer su yerine, fakat bir kerre bir derd anlayan düşmeye görsün önlerine ve bir kerre vakterişip gayrık yeter demesinler.’ Biz bu köylünün önüne düşeceğiz. Halkın ekmeğine sahip çıkacağız. Kastamonu’nun sesi olacağız. Sık sık bir araya geleceğiz. Kentimizi konuşacağız. Halkçı belediyeciliği konuşacağız. Daha yaşanabilir bir Kastamonu için yapacaklarımızı konuşacağız. Öyleyse; Bu şehri kazanmak için, her belediye meclis üyemiz bir belediye başkanı gibi çalışmalıdır. Her üyemiz bir ilçe başkanı gibi, bir il başkanı gibi çalışmalıdır. Herkes bu gayrete bir tuğla koymalıdır. Bütün hemşerilerimizi partimize üye olmaya, yeni bir şehir inşa etmeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı. “SEN BENİM MALIMI NASIL SATIYORSUN?” Taşköprü İlçe Başkanı Ahmet Kesim de şeker fabrikasının Taşköprü'nün can damarı olduğuna dikkat çekti ve artık sokaklara çıkmaları gerektiğini kaydetti. İktidarın cumhuriyet kazanımlarını elden çıkartmaya çalıştığını belirten Kesim; “Şeker Fabrikası ile ilgili özel çalışmalar yaptık. 40’a yakın muhtarla bir araya geldik. Bizim artık sokakta olmamız gerekiyor. Artık eylem zamanı olduğuna inanıyorum. 16 yıldır şeker fabrikasını zarar ettirmek için uğraşan bir iktidar eylemden başka hiçbir şeyden anlamaz. Milletvekili çıkıyor ‘Satacağız dönüşü yok’ diyor. Sen benim malımı nasıl satıyorsun? Bunların tüm amacı cumhuriyet kazanımlarını elden çıkartmaktır. İl örgütümüz çok canlı ve diri. İyi bir eylem birliğiyle başarılı olacağımıza inanıyorum” diye konuştu. Toplantının ardından Şeker-İş Sendikası tarafından başlatılan imza kampanyasına destek verdi. Merkez ilçe binasından Şeker-İş Sendikası Şube binasının önüne kadar yürüyen partililer burada sloganlar attıktan sonra imza fabrikanın satılmamasını isteyen bildiriye imza attılar.

Bakmadan Geçme