Psikolog Yiğit Daimselamet: 'İntihar Bir Çözüm Değildir'
Uzman Klinik Psikolog Yiğit Daimselamet, artan intihar riskini tanıma ve destek sağlama yolları hakkında açıklamalarda bulundu.
İntihar olaylarının asıl kaynağının depresyon olduğunu söyleyen Uzman Klinik Psikolog Yiğit Daimselamet; “Günümüzde, depresyonla mücadele eden insanların yaşadığı zorluklar ve artan intihar vakaları, toplumun dikkatini çekmektedir. Son zamanlarda yapılan araştırmalar, depresyonun ve intiharın karmaşık ilişkisini daha iyi anlamamıza yardımcı olmaktadır. Ancak, bu önemli konunun anlaşılması ve doğru destek sistemlerinin kurulması için daha fazla farkındalığa ihtiyaç duyulmaktadır. Depresyon, ruhsal bir hastalık olup, kişinin düşünce, duygu ve davranışlarını derinlemesine etkiler. Depresyonun belirtileri arasında sürekli üzüntü, umutsuzluk, enerji kaybı, uyku ve iştah değişiklikleri yer alır. Bu belirtiler, kişinin günlük işlevlerini yerine getirmesini zorlaştırabilir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Depresyonla ilişkili olarak intihar riski de artar. İntihar, derin acılar içinde olan kişilerin yaşadığı son çare gibi görünebilir. Bu noktada, toplum olarak depresyonun belirtilerini tanımak ve bu durumla mücadele edenlere doğru destek sağlamak önemlidir. Bir kişiye yardım etmek için onu dinlemek, empati kurmak ve gerektiğinde profesyonel yardım almalarını teşvik etmek hayati öneme sahiptir. Depresyon sadece biyolojik değil, aynı zamanda çevresel ve psikososyal faktörlerle de ilişkili olabilir. Örneğin, sosyal izolasyon, işsizlik, travmatik olaylar gibi faktörler depresyon riskini artırabilir. Bu nedenle, toplumun genel refahını artırmak için sosyal destek sistemlerinin güçlendirilmesi ve erişilebilir ruh sağlığı hizmetlerinin sağlanması büyük önem taşır. Depresyon, intihar için önemli bir risk faktörüdür. Diğer risk faktörleri arasında psikiyatrik bozukluklar, madde kullanımı, kronik ağrı, ailede intihar öyküsü ve daha önce intihar girişimi bulunur. Özellikle gençler arasında görülen intihar düşüncesi ve girişimi, dürtüsellikle yakından ilişkilidir. Bu nedenle ani ruh hali değişiklikleri veya yeni davranışlar sergileyen kişilerde intihar riski göz ardı edilmemelidir” dedi.
‘İntihar Çözüm Değil, Sorunun Derinleşmesine Yol Açan Yanılgıdır’
İntihar vakalarında ve depresyona iten nedenlere değinen Uzman Klinik Psikolog Yiğit Daimselamet; “İstatistiksel olarak intihar en sık 45 ila 54 yaş arasındaki kişiler arasında meydana gelir. Kadınların intihar girişiminde bulunma olasılığı erkeklerden daha fazladır; ancak erkeklerin eylemi tamamlama olasılığı kadınlara göre daha yüksektir. intihar bir çözüm değil, sorunun derinleşmesine yol açan bir yanılgıdır. Gençler için en büyük duygusal zorluklar arasında reddedilme, ilişkinin sona ermesi, arkadaşlık problemleri ve sosyal dışlanma yer alır. Bu zorluklar, bazı gençlerde intihar düşüncesine yol açabilir. Ailelerde depresyon veya intihar olması da aile üyelerinin intihar riskini artırır. Depresyonun yanı sıra Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) olan kişiler de intihar düşüncesi ve girişimi riski altındadır. Travma geçmişi, depresyondan muzdarip olanlar arasında intihar riskini artırır. Madde kullanımı da intihar için önemli bir risk faktörüdür ve depresyonla birleştiğinde intihar riskini daha da artırır. Yalnızlık, depresyona önemli katkıda bulunan bir faktördür. Sosyal olarak izole edilmiş insanlar, olmayanlara göre daha yüksek intihar riski altındadır. Kronik ağrı veya herhangi bir kronik hastalığı olan kişilerin intihar riski de yüksektir, çünkü beyin fiziksel ve psikolojik acı arasında bir ayrım yapmaz. İntihar, insanoğlunun en karmaşık ve trajik eylemlerinden biridir. Her biri bir trajedi olan intihar vakaları, aynı zamanda bir dereceye kadar gizem taşır. Çoğu zaman derin bir umutsuzluk duygusundan kaynaklanır. İnsanlar sorunların çözümünü görememek ya da zorlu yaşam koşullarıyla başa çıkamamak gibi nedenlerle gerçeklikten kaçmayı kendi hayatlarına son vermek olarak görebilirler. Ancak intihar girişiminden sağ kurtulanların çoğu, dolu dolu, ödüllendirici hayatlar yaşamaya devam ederler” ifadelerini kullandı.
‘İntihar Düşünen Kişiler Bazı Belirtiler Sergilerler’
İntihar vakalarını önlemek için çözüm önerileri sunan Uzman Klinik Psikolog Daimselamet; “Sonuç olarak, her intihar vakası benzersizdir ve karmaşık nedenlere dayanır. Ancak, toplum olarak, intiharın altında yatan faktörleri anlamak ve ruh sağlığı hizmetlerine erişimi artırmak gibi önlemlerle, bu trajik olayları azaltmak için çaba göstermeliyiz. Her birimiz, sevdiklerimize destek olmak, duyarlı olmak ve gerektiğinde profesyonel yardım aramalarını teşvik etmekle sorumluğumuzu yerine getirebiliriz. İntihar riskini anlamak ve birine nasıl destek olabileceğinizi öğrenmek önemlidir. İntihar düşüncesi veya davranışı gösteren kişiler genellikle bazı belirtiler sergilerler. Bu belirtiler arasında sürekli üzüntü, umutsuzluk, umutsuzluk ifadeleri kullanma, sosyal izolasyon, ani ruh hali değişiklikleri, intiharla ilgili konuşmalar veya yazılar, radikal davranış değişiklikleri gibi faktörler yer alır. Depresyon, kayıplar, travmatik olaylar, madde kullanımı, kronik ağrı gibi faktörler intihar riskini artırabilir. İntihar düşüncesi olan biri intihar planları yapıyor veya intihar etme yöntemleri hakkında konuşuyorsa, bu ciddi bir tehlike işareti olabilir. İntihar düşüncesi olan birini dinlemek ve onun duygularını anlamak önemlidir. Empati kurarak, onun duygularını ve düşüncelerini ciddiye aldığınızı gösterebilirsiniz. Kişiyle samimi bir şekilde iletişim kurun ve kendisini güvende hissedeceği bir ortam sağlayın. Ona açık ve anlayışlı olun. İntihar riski taşıyan birine, profesyonel yardım alması konusunda cesaret verin. Psikologlar, psikiyatristler veya ruh sağlığı uzmanları bu konuda yardımcı olabilirler. Kişinin kolay erişebileceği tehlikeli maddeleri veya araçları kaldırarak, intihar girişimini engellemeye yardımcı olabilirsiniz. Kişinin yanında kalın veya bir başkasına onunla ilgilenmesi için yardım isteyin. Tek başına kalmamasını sağlamak önemlidir. İntihar riski taşıyan birinin acil yardıma ihtiyacı olduğunu düşünüyorsanız, hemen bir acil durum hattını arayın veya sağlık kuruluşuna başvurun. İntihar düşüncesi olan biriyle konuşmak ve destek olmak zorlu bir süreç olabilir, ancak doğru yaklaşım ve yardım ile birlikte önemli bir fark yaratabilirsiniz. Unutmayın ki, herhangi bir intihar düşüncesi veya davranışı ciddiye almak ve gerektiğinde profesyonel yardım almak önemlidir” şeklinde konuştu.