'Pancar rekoltesi tahminlerin üzerinde'

ŞEKER-İŞ SENDİKASI BAŞKANI ALİ ÇUFADAROĞLU: Şeker-İş Sendikası Başkanı Ali Çufadaroğlu, halkı ucuz ve sağlıksız ortamda imal edilen tatlılardan uzak durmaları konusunda uyardı. Sağlıksız ve merdiven altı diye tabir edilen ortamlarda üretilen tatlıları tüketmenin ileride başta genizde ve midede yanma olmak üzere obeziteye bağlı kanser, kalp rahatsızlıkları gibi birçok hastalığa davetiye çıkarabileceğinin altını çizen Çufadaroğlu, vatandaşların özellikle Ramazan ayında mısır şurubundan üretimi yapılan tatlı çeşitlerini tüketirken bir kez daha düşünmeleri gerektiğini belirtti. “UCUZ FİYATA SATILAN TATLILAR KESİNLİKLE MISIR ŞURUBUNDAN İMAL EDİLİYOR” İnsanların zihinlerini bulandırmak istemediklerini ifade eden Çufadaroğlu; “Ancak, gıda üreticileri tarafından tatlandırıcı olarak kullanılan ve pancar şekerinden daha ucuz olduğu için tercih edilen mısır şurubu şerbetinin, kalp ve damar sağlığını önemli ölçüde tehdit ettiği uzmanlar tarafından da sıkça dile getirilmektedir. Bir tarafta doğal pancardan üretilen şeker, diğer tarafta ise kimyasal işlemlerden geçirilerek elde edilen yapay tatlandırıcıları halkımızın tercihine bırakıyoruz. Ancak sorumlu sendikacılık anlayışımız gereği de insanlarımızı Ramazan sofralarının tadını bozmamak adına mutlaka yüzde yüz doğal pancar şekerinden üretilen tatlıları tüketmeleri yönünde uyarmayı da vicdani bir sorumluluk olarak kabul ediyoruz. Kastamonu halkımızın tatlı alırken en azından satıcıya; bu tatlının yapımında hangi şeker kullandığını sorması gerektiğini, ucuz fiyata satılan tatlıların kesinlikle mısır şurubundan imal edildiğini halkımıza bir kez daha hatırlatmak isteriz” diye konuştu. Ayrıca sosyal medyada çıkan haberlerin asılsız olduğunu, özellikle bu sene yağışlardan dolayı pancar rekoltesinin tahminlerin üzerinde olacağını belirten Çuhadaroğlu, Şeker Fabrikası’nın Kastamonu’ya kazandırmaya devam edeceğini vurguladı. “YAPAY TATLANDIRICILARLA DOĞAL FRANKEŞTAYNLAR ARTACAK” Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, halka Ramazan’da yapay tatlandırıcıdan üretilen tatlıların tüketilmemesi uyarısını yaptı. Tüketicilerin gıda konusunda bir denetçi kimliğiyle, bilinçli hareket etmeleri gerektiğine vurgu yapan Gök, özellikle Ramazan ayında sofraların vazgeçilmezi olan ancak yapay tatlandırıcı ve glikozdan üretilen tatlı ve unlu mamullerden uzak durulması gerektiğinin altını çizdi. Gök; “Çarşıda, pazarda, seyyar satıcıların tezgahlarında çok ucuz fiyatlara satılan, ancak tüketildiğinde sağlığımız açısından bizlere kat kat büyük bedeller ödeten bu tür tatlı, unlu ve şekerlemeleri alırken bin kere düşünülmelidir. Aksi taktirde Ramazan ayında yapay tatlandırıcılarla doğal frankeştaynlar artar” diye konuştu. “MERDİVENALTI ÜRETİM EN BÜYÜK SAĞLIK RİSKİ” Glikoz ve menşei belli olmayan tatlandırıcıların çocukların gelişimine de olumsuz etkileri olduğuna değinen Gök; “Sağlıklı nesiller için bilinçli gıda tüketicisinin, ne yediğini bilmesi, ucuz gıdaya taviz vermemesi ve merdiven altı işletmeleri tercih etmemesi gıda güvenliği açısından büyük önem arzetmektedir” ifadelerine yer verdi. Günümüzde kanser vakaları ve obezitenin en büyük sebepleri arasında gösterilen beslenme alanındaki vahşetin müsebbibinin merdivenaltı üretimiyle artış gösterdiğine değinen Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, şunları söyledi: “Bugün merdivenaltı imalathanelerde küp şekere kalıp haline getirmek için mumsu maddeler katanlar bile var. Özellikle de bazı üreticiler pancardan üretilen doğal şeker yerine insan sağlığını gözetmeksizin teneke teneke ne olduğu belirsiz yapay tatlandırıcıları tercih etmektedir. Yüksek kar oranları vicdansızlıklarının bir yansıması olarak bu işi dürüstçe yapan üreticilere göre yüzde beş yüzlere kadar çıkmaktadır. Hal böyle iken ruhsatlı, vergisini veren, insan sağlığını gözeten imalathanelerde, pastanelerde satılan tatlı ürünleri ile nerede yapıldığı belli olmadan üretilen ürünler arasında rekabet ortamı otomatik olarak ortadan kalkmaktadır. Tarım Hayvancılık ve Köyişleri Bakanlığı’nın özellikle merdiven altı' tabir edilen sağlığa, hijyene kaliteye fiyat politikasına uymayan işletmelere dikkat etmesi ve bu tür yerleri sürekli denetleyerek gereken yaptırımları uygulamaya koyması gerekmektedir.” “FRANKEŞTAYN POLİTİKASINA ÖNLEM ALINMALI” Toplumda obez ırkının çok değil birkaç nesil sonra artabileceğini iddia eden Gök, küresel güçlerin, insanlığın bir numaralı temel ihtiyacı olan gıda sektörünü ele geçirmeye çalıştığına dikkat çekti. Doğadan tabii haliyle yaratılmış besinlerin bir takım işlemlerden geçirilerek kendi karakterinden başka bir karaktere dönüştürülmesinden elde edilen besinleri tüketen toplumlarda bu gidişle doğal frankeştaynların artacağına değinen Gök; “Türkiye’nin özellikle tarım ve gıda konusunda çok dikkatli olması gerekmektedir. Devletimizin küresel güçlerin frankeştayn politikasına karşı acil bir eylem planı oluşturması kaçınılmaz gözükmektedir” diye konuştu.