Maşalacı'dan kurbanlık açıklaması
Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hacı İbrahim Maşalacı, yaklaşan Kurban Bayramı dolayısıyla kurban seçimi, kesimi ve bulaşıcı hastalıkların yayılmaması için çeşitli açıklamalarda bulundu.
Maşalacı, Tosya’da görülen şap hastalığına ilişkin; “Geçtiğimiz günlerde tüm hayvan pazarları bu sebepten dolayı kapatılmıştı. Şap Enstitümüz aşı üreterek, ülke genelindeki tüm hayvanları aşıladı ve pazarlarda hayvan giriş çıkışını da yasakladı. Aşılama işleminden sonra bunun belirli bir süresi vardı ve pazarlar açıldı ama aşılama yapılmasına rağmen bazı bölgelerde hastalık nüksetti. İlimizde de Tosya ilçesinde bu hastalık şu anda mevcut. Tosya Hayvan Pazarı da yeni kapatılmadı. Mayıs ayının başında ikinci bir emre kadar kapatılmıştı. Pazar, Kurban Bayramı öncesi açılmak üzereyken yakın çevrede vaka görüldüğü için bu süre uzatıldı. Muhtemelen Kurban Bayramı’nda da Tosya Kurban Pazarı’mız kapalı kalacak” diye konuştu.
“DEZENFEKSİYON KULLANILIP KULLANILMADIĞINA DİKKAT EDİLMELİ
Hayvan giriş çıkışlarında kesinlikle dezenfeksiyon kullanılıp kullanılmadığına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Maşalacı; “Pazarı kapatılmış illerden gelen hayvanlar çerçevesinde pazar yerinin veteriner hekimi gelen hayvanları kontrol ederek, şapın belirtiler varsa bu hayvanları pazar yerine koymaması gerekiyor. Vatandaşımız da pazar yerinden hayvan alırken bunlara dikkat etmeli. Bunun belirtileri görsel olarak yüksek ateş, hayvanın ağzından ve burnunda salya akışı ilerleyen durumlarda ayakta topallık, ineklerde meme yapılarında çatlamamalar, göğüs yapısının morfolojik değişimi gibi hususlarda dikkate alınarak bu hayvanlar alınmamalı. Bu noktada yetkilileri uyarmak konusunda önlemler alınabilir. Korunma amaçlı olarak şap aşılarını Bakanlığımız geçtiğimiz ay yaptılar. Onun haricinde işletmeler ahırları dezenfekte etmeli. Ahıra giriş çıkışlarda başka kıyafetlerle değil sadece o işletmeye özel kıyafetlerle giriş çıkışı yapılmalı çünkü şap hastalığı viral bir hastalıktır. Bulaşması genel itibarıyla kıyafetlerden, ayaktan, rüzgardan, kuşlardan vb. unsurlar ile çok hızlı bir şekilde buluşabiliyor. Bunu engellemek sadece dezenfeksiyon çerçevesince olur. İşletmelerde belirtiler söz konusuysa bunu da Tarım İl, ilçe müdürlüklerine bildirilerek bu noktada önlem alınabilir. Kurban Bayramı’na az bir zaman kaldığı için pazar yerleri sürekli açık kalacak. Bu yüzden belirttiğim hususlar doğrultusunda hareket edilirse bir sorun olmayacaktır” dedi.
“İNSANLARDA GÖRÜLEN HASTALIKLARIN YÜZDE 61’İ HAYVAN KÖKENLİDİR”
Türkiye’de Kurban Bayramı’nda kesilen ortalama hayvan sayılarına ilişkin bilgi veren Maşalacı; “Yaklaşık olarak 1 milyon 300 bin büyük baş ve 2 milyon 500 bin küçük baş hayvanın nakli ve kesimi yapılmaktadır. Bu miktar, ülkemizde yıllık olarak kesilen hayvan miktarının yüzde 25-30’una tekabül etmektedir. Bu kadar sayıda hayvanın kısa sürede nakledilmesi ve kesilmesi, gerekli tedbirler alınmadığı ve gerekli alt yapı oluşturulmadığı takdirde, insan sağlığı, hayvan sağlığı ve çevre ile ilgili önemli sorunları da beraberinde getirmektedir. Bu konuda, kurban kesenlere de önemli görevler düşmektedir. İnsanlarda görülen hastalıkların yüzde 61’i hayvan kökenlidir. Bunun yanında, insan sağlığı açısından gıdaların ortaya koyduğu riskin de yüzde 90’ı hayvansal kökenli gıdalardan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, hayvan ve hayvansal ürünlerden gelebilecek bu tehlikelerin azaltılması veya ortadan kaldırılması açısından, kesilen hayvanın sağlıklı olması ve veteriner hekim muayenesi önemlidir” diye konuştu.
“YETERLİ SAYIDA VETERİNER HEKİM İSTİHDAM ETMELİDİR”
Veteriner hekim kontrolü dışında yetiştirilen, sevki yapılan, satışa sunulan ve kesilen hayvanlar, bulaşıcı ve salgın hayvan hastalıklarının yayılma riskini artırmakta olduğunun altını çizen Maşalacı; “Bu hayvanlardan elde edilen etler insan sağlığı açısından önemli riskler oluşturmaktadır. Kurbanlık hayvan satışlarının büyük çoğunluğu, hayvan pazarları veya kurbanlık satış yerlerinde yapılmaktadır. Bu yerlerde yapılacak etkili veteriner hekim denetimleri, hayvan sağlığı ve halk sağlığı açısından riskleri önemli ölçüde bertaraf edecektir. Buralar belediyelerin kontrollünde bulunmaktadır. Ancak, belediyelerde, bu ihtiyaca cevap verecek yeterli sayıda veteriner hekim istihdam edilmemektedir. Bu nedenle de istenilen düzeyde kontrol ve denetim yapılamamaktadır. Belediyeler bu asli görevlerini yerine getirebilmeleri için yeterli sayıda veteriner hekim istihdam etmelidir. Kurbanla ilgili faaliyetlerin bir kısmı, hayvan sağlığı ve gıda güvenliği ile ilgili yasalarda kapsam dışı bırakılmıştır. Bu nedenle, kurban kesecek ve kurban eti tüketecek kişilerin, kurbanlıkların seçimi, kesimi ve kesim sonrasında insan ve hayvan sağlığı açısından dikkat etmeleri gereken hususları, çevrenin kirletilmemesi ve hayvan refahı konularında alınması gereken tedbirler ve etlerin muhafazası ile ilgili bilgi sahibi olmaları gerekir. Son yıllarda iyi bir kamuoyu oluşmasına ve olumlu gelişmeler yaşanmasına karşılık, kurban kesim şartları, hayvan refahı, gıda güvenliği ve halk sağlığı açısından hala önemli riskler yaşanmaktadır” dedi.
“KESİMHANELERİN RANDEVULU ÇALIŞMASI SAĞLANMALIDIR”
Kurban kesecek ve kurban eti tüketecek kişilerin alması gereken tedbirleri sıralayan Maşalacı; “Kurbanlık tedarikinde, nakillerinde, satış ve kesim yerlerinde hayvan sağlığı, hayvan refahı, veteriner halk ve çevre sağlığı açısından bir aksaklık yaşanmaması için, çalışmalar İl Pandemi Komisyonu ile Kurban Hizmetleri Komisyonu’nun iş birliği içinde yürütülmeli, bu komisyonlarda mutlak suretle il ve bölge veteriner hekimleri odası temsilcileri yer almalı ve kurban hazırlık süreci hızla sonuçlandırılmalı. Kurban satış, kesim ve parçalama yerlerinde veteriner hekim odalarıyla iş birliği içinde serbest veteriner hekimlerden yararlanarak, yeterli sayıda veteriner hekim istihdamıyla etkin denetime imkan sağlayacak altyapı oluşturulmalı. İller arasında hayvan nakilleri yapacak kişiler, gidiş ve dönüşlerde sağlık kontrolünden geçmeli. Nakilde hayvan refahına dikkat edilerek, nakil araçlarının temizlik ve dezenfeksiyonları yapılmalı. Hayvan satış yerleriyle pazarlar sıkı kontrol altına alınmalı. Hayvan pazarlarına mevcut kapasitelerinin azami yarısı kadar kullanım zorunluluğu tanınarak farklı sürüler arasında boş alanlar bırakılmalı ve kapalı padok sistemi kurulmalı. Kesim hizmetleri kapsamında mevcut işletme onay belgesine sahip kesimhaneler ve mobil hayvan kesim üniteleri yer ve sayı olarak yeterli hale getirilmeli ve bu süreçte kamu ve özel sektöre ait tesislerin tamamının hizmet vermesi sağlanmalı. Kesimde görev alan kasap ve yardımcı personelin öncesinde sağlık kontrolleri yapılmalı, söz konusu personelin görevli olduğu alanı terk etmesinin önüne geçilerek vatandaş mağduriyeti giderilmeli. Kesimhanede görev alacak kasap ve yardımcı personelin tulum, önlük, çizme, bone, maske ve eldiven kullanmalı. Kurbanlık hayvan kesimlerinde yığılma ve kargaşa yaşanmaması için tüm kesimhanelerin Kurban Bayramı’nın 1, 2 ve 3’üncü günü vardiyalı ve randevulu çalışması sağlanmalıdır” diye konuştu.
“BURALARIN DIŞINDAKİ YERLERDEN KURBAN ALINMAMALIDIR”
Kurbanlık hayvanların satın alınacağı yerler hakkında da konuşan Maşalacı; “Kurbanlık hayvanlar, hayvan pazarları, hayvan borsaları veya Kurban Hizmetleri Komisyonu’nca belirlenen kurbanlık satış yerlerinden veya doğrudan hayvancılık işletmesinden alınmalıdır. Buraların dışındaki yerlerden kurban alınmamalıdır. Büyük baş hayvanlarda çeşitli belgeler aranmalıdır, bunlar; Hayvanın, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda kayıtlı olduğunu gösteren, kulak küpelerinin olmasına bakılmalı. Veteriner hekim tarafından muayene edilerek sevk edildiğini gösteren, veteriner sağlık raporu ve hayvanların pasaportlarının olmasına ve küçük baş hayvanlarda, kulak küpelerinin ve veteriner sağlık raporunun olmasına dikkat etmeliyiz” dedi.
“HAYVAN SEÇİMİNDE BU HUSUSLARA ÖNEMLE DİKKAT EDİLMELİ”
Kurbanlık hayvanın seçimi konusunda bilgi veren Maşalacı; “Hayvanın besi durumu (kondisyonu) iyi olmalı. Gebe olmamalı, yeni doğum yapmış olmamalı. Büyükbaş hayvanlar iki yaşından küçük olmamalı. Hastalık belirtisi sayılan durumlar olmamalı. Örneğin yüksek ateşi olmamalı. Tüyleri karışık ve mat olmamalı. Bakışları ve dış görünümü cansız olmamalı. Pis kokulu ishal ve burun akıntısı olmamalı. Çevreye karşı aşırı tepkili veya çok duyarsız olmamalı. Vücudun çeşitli yerlerinde şişlikler olmamalı. Bu hususlara önemle dikkat edilmelidir” şeklinde konuştu.
“ATIKLAR SOKAK HAYVANLARININ ERİŞEMEYECEĞİ, DERİN ÇUKURLARA GÖMÜLMELİDİR”
“Kurbanlık hayvanların kesimleri için öncelikli tercihimiz, veteriner hekim kontrolü yapılan ve hijyen şartları çok daha iyi olan, Bakanlıktan ruhsat almış mezbaha ve kombinalar veya geçici kesim yerleri olarak düzenlenen yerler olmalıdır. Kesim yapılacak yerler temiz ve serin olmalı ve buralarda bol miktarda su bulunmalıdır. Kesim işlemi, mümkün olduğunca hayvanlar askıya alınarak yapılmalıdır. Böylece kesme ve yüzme işleminin daha temiz ve sağlıklı bir şekilde yapılması yanında kanın akması da daha iyi sağlanacaktır. Kesimde dikkat edilmesi gereken ise kesim yeri temiz olmalı ve akan su bulunmalıdır. Kesim yapan kişinin sağlıklı ve temiz olması gerekir. Elinde kesik veya yara varsa hijyenik eldiven kullanmalıdır. Bıçaklar sık sık temizlenmelidir. Hastalıklı doku ve organların kesimi sırasında kirlenen bıçaklar dezenfekte edilmelidir. Hayvan tutulup yatırılırken veya askıya alınırken işkence-eziyet edilmemelidir. Kesim mümkünse askıya alarak yapılmalıdır. İç organlar yüzme işini takiben en kısa sürede çıkarılmalıdır. Yutak boşaltılmalı, mide-bağırsak, safra ve idrar kesesi ve üreme organları çıkarılmalı, memeler karkastan uzaklaştırılmalıdır. Kesim sırasında kan, bağırsak içeriği gibi maddelerle çevrenin kirlenmesi engellenmelidir. Tüketilecek sakatatlar temiz bir şekilde çıkarılmalıdır. Kurban atıkları çöp varillerine ve gelişi güzel çevreye atılmamalı, kanalizasyon kanallarına dökülmemelidir. Çevre temizliği ve halk sağlığı açısından bu tür atıklar sokak hayvanlarının erişemeyeceği şekilde derin çukurlara gömülmelidir” ifadelerini kullandı.
“NÖBETÇİ VETERİNER HEKİMLERİMİZ GÖREVLENDİRİLMİŞTİR”
Maşalacı, kurban etlerinin muhafazasıyla ilgili; “Et ve et ürünleri bakterilerin çoğalmaları için son derece uygun bir ortam niteliğindedir. Uygun koşullarda bir bakteri 12 saatte 16 milyara ulaşabilmektedir. Bu durum hafif bir bakteri yüküne sahip bir etin iyi muhafaza edilmediği takdirde bir gece sonra insan sağlığı açısından ne derece büyük bir tehlikeye dönüşebileceği konusunda fikir vermektedir. Kurban etleri, parçalar halinde temiz kaplara konulmalı ve önce güneş görmeyen serin bir yerde 5-6 saati geçmeyecek şekilde bekletilerek etin sıcaklığının düşmesi sağlandıktan sonra buzdolabına kaldırılmalıdır. Kurbanlık etler henüz kesim sıcaklığında iken buzdolabına poşet içinde veya hava alamayacak bir durumda büyük parçalar halinde üst üste konulursa, buzdolabı ısısı etin iç kısımlarını soğutmaya yetmez. Bu nedenle etin hava almayan kısımlarında çok kısa sürede (ikinci gün) bozulma ve kokuşma hatta yeşillenme görülür. Böyle kısımlar kesinlikle tüketilmemeli atılmalıdır. Kurbanlık etin dayanma süresi, kesim kalitesi ve et parçasının büyüklüğüne göre değişmekle beraber normal buzdolabı koşullarında 5 veya 6 gündür. Bu süre kıymada genellikle 3 gündür. Eğer daha uzun süreli muhafaza düşünülüyorsa etler derin dondurucuda -18 derecede muhafaza edilmelidir. Diğer önemli bir husus da ülke olarak önemli bir miktarda döviz ödeyerek deri ve bağırsak ithali yaptığımız halde, kurban derilerinin gerektiği şekilde muhafaza edilmemesi, bağırsakların toplanmaması nedeniyle bu tür yan ürünlerin tam anlamıyla değerlendirilememesi sonucu önemli ölçüde ekonomik kayıplar yaşanmaktadır. Bu nedenle, deri ve bağırsakların, toplama ekipleri gelene kadar tuzlanarak, düzgün bir şekilde muhafazaları sağlanmalıdır. Kastamonu Veteriner Hekimler Odası tarafından, Kurban Bayramı sürecinde kesilen kurbanlıkların etlerinde şüpheli durumlar karşısında ‘Veteriner Hekim Tarık Şanal 0 542 449 02 42, Veteriner Hekim Feridun Gügük 0 542 400 99 37, Veteriner Hekim Mesut Musaoğlu 0 541 463 28 00’ nöbetçi veteriner hekim olarak görevlendirilmiştir. Türk milleti ebediyete kadar son yurdunda; bağımsız, onurlu ve milli değerlerine sahip çıkarak bayramlarını karşılayacak ve ayrılma çetelesi tutanlara asla fırsat vermeyecektir. Birbirimize gösterdiğimiz sevgiler, karşılıklı olarak sunduğumuz ikramlar, şuurla destek verdiğimiz kardeşlik bağları hiçbir kötü emelin ve habis niyetin başını kaldırmasına müsaade etmeyecektir. Türk milleti sağlam ve emin adımlarla varlığını ve bütünlüğünü koruyacak yüksek erdem ve iradeyi tıpkı bayram coşkusunda olduğu gibi sonsuza kadar gösterecektir. Bu duygu ve düşüncelerle vatanımızın her köşesindeki aziz vatandaşlarımın ve Türk-İslam aleminin mübarek Kurban Bayramı’nı şimdiden tüm içtenliğimle tebrik ediyor, nice bayramlara ulaşmayı Cenab-ı Allah’tan diliyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.