'Köyümüzde çevre ve doğa katliamı yaşıyoruz'

MADEN KÖYLERİ DERNEĞİ BAŞKANI MEHMET ÇANKIR; Azdavay Çömlektepe ve Maden Köyleri Derneği Başkanı Mehmet Çankır, Başkan Yardımcısı Abdullah Yazıcı ve Sayman Mehmet Yazıcı Maden Köyü’nde çıkarılan maden sonrasında doğaya ve çevreye tahribat verildiğini dile getirerek, yetkililere çağrıda bulundular. Çömlektepe ve Maden Köyleri Kalkındırma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mehmet Çankır; “Maden köyümüzde iki şirket kömür çıkarmaktadır. Bu şirketlerden biri köylünün tapulu yerinde kömür çıkarmaya başlayıp, hafriyatı da köyümüzde yaşayanın tarlasına yığıp yıldırma politikasıyla bu şekilde yerlerini de satın almıştır. Alamadıklarının tarlasında ise hafriyatlar yığılı olarak kalmaktadır. Biz Maden Köyü olarak köyümüzün ortasına, iki mahalle arasına evlerimizin yanına kömür fabrikası açılmasını istemiyoruz. Şantiye olarak da köyümüzün ilkokulunun bahçesini kullanıyorlar. Maden Köyü'nde yaşayanların evlerinin yanına bina yaptılar. Diğer şirket de ormanlık alanda maden arama çalışması yapmış. Arama yaptıkları yerleri talan ederek öylece de bıraktılar. Yine dere yatakları ve kenarlarında artık hafriyatlar ve talan ettikleri ağaçlar bulunuyor. Köyümüzde çevre ve doğa katliamı yaşıyoruz. Ormanlarımıza zarar veriyorlar. Köyümüze, yaşam alanlarımıza, insan hayatına büyük zarar veren bu firmaları köyümüzde istemiyoruz” dedi. “100 YILLIK TARİHİ OKULUMUZU DA HARABEYE ÇEVİRDİLER” 100 yıllık okullarına da zarar verildiğini söyleyen Çankır; “Maden Köyü ve çevre köylerimiz olarak fabrikanın açılmamasını, izin verilmemesini, 100 yıllık okulumuzun bahçesinden de şantiyenin hemen kaldırılmasını istiyoruz. 100 yıllık tarihi okulumuzu da harabeye çevirdiler. Okul duvarı yıkıldı. Şimdi sadece taştan iki duvarı kaldı. Bu yıkılan okulumuza da devletimizin sahip çıkmasını ve önceki şekliyle de aynı şekilde yapılmasını istiyoruz. Ormanlık alanları kesilip açık kömür alınıyor. Alınan kömür yerlerinde göletler oluşup tehlike saçıyor. 1994 yılında da o göletlerde iki tane çocuğumuz boğulmuştu. Biz köyümüzde yeni facialar ve felaketler yaşanmasını istemiyoruz. Köylümüzün tapulu yerlerine, dere yataklarına hafriyat atıyorlar. Sağa sola dökülen hafriyatların kaldırılmasını ve eski haline de getirilmesini istiyoruz. Köyümüze gurbetten kimse gelemez, misafir gelemez, köyümüzde bayram, düğün yapamaz, çocuklarımız oyun oynayamaz hale geldik. Komşu ziyaretleri yapamaz olduk. Bu kötü yaşamdan köyünü terk eden hemşerilerimiz oldu. Bize bu köyde yaşaman zehir oldu. Evlerimizden dışarıya çıkamaz olduk. Maden köyümüzde nefes alamaz, gezemez, etkinlikler yapamaz hale geldik. Maden işletmelerinin faydasından çok doğaya ve çevreye büyük zararları var. Köyde yaşayanlarımız köyü terk ediyor. Yaşayanların yaşam alanlarına giriliyor. Köyde bizlerin yaşama hakkı yok mu. Bu tür işletme ne ülkemizde ne de dış ülkelerde var. Bizler ve hemşerilerimizin yaşadıklarını bir Allah birde burada yaşayanlar biliyor. Çektiğimiz bu büyük sıkıntılar sonrasında maden şantiyesi, fabrikası ve üretim alanlarının kapatılmasını istiyoruz” diye konuştu. “YAŞAYANLARIN EKİLİ ARAZİLERİNE HAFRİYAT DÖKÜYORLAR” Maden Köyü Muhtarı Mehmet Demirci ise; “Köyümüzde iki tane maden şirketi var. Açık olarak işletme yapıyorlar. Daha çok yolların çamuru, yüklü TIR’ların yollara verdiği zararı bizler çekiyoruz. Yolda küçük araçlar gidemiyor, araçlar sık sık arıza yapıyor ve bu yollarda kalarak büyük mağduriyet yaşıyorlar. Köyümüzde yaşayanların ekili arazilerine, bahçe yaptıkları yerlere de hafriyat döküyorlar. Biz bunların ve aşağıda belirteceğimiz sorunların kaldırılmasını acilen Maden köylüler olarak istiyoruz” dedi.