'Kendir üretimini geliştirmemiz lazım'

BBP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI AHMET YELİS; Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Yelis, dün basın mensupları ile bir araya gelerek, hem Kastamonu hem de ülke gündemi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kastamonu’nun Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilmesine değinerek açıklamalarına başlayan BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Yelis; “Türk Dünyası Kültür Başkenti olmanın şansını biz iyi değerlendiremezsek, bir daha böyle bir tanıtım imkanı bulamayız. Bundan önceki Kastamonu ziyaretimde ilin tanıtımı için yapılması gerekenleri içeren geniş bir çalıştay yapılmasını önermiştim. Bugün bu çalıştayın yapılmamasının sıkıntısını elimize geçen bu güzel fırsatı değerlendirememekle görmekteyim. Sevindiğim bir yön olarak TÜRSAB üyesi işadamı Mustafa Gün’de proje üretilmesi konusunda beyanatı vardı. Ona aynen katılıyorum. Sayın Valimiz ve Belediye Başkanımız iyi niyetli güzel çalışmalar içerisinde ama bu Kastamonu yerelini ve Kastamonuluları kapsamıyor. Buna bir formül üretilmesi lazım. Bunun da bir çalıştay ile yapılabileceğini düşünüyorum. Bu anlamda Kastamonu dışında yaşayan işadamları ve STK’lar tarafından çalışmalar yapılarak, Kastamonu’da STK’larla projeler üretilebilir. Sayın Valimiz ve Belediye Başkanımızdan da öncülük yapmasını bekliyorum. Yoksa bu fırsatı da değerlendirememiş olacağız” diyerek konuştu. “BBP OLARAK BURALARIN ÖZELLEŞTİRİLMESİNE KARŞIYIZ” Kastamonu’nun bir ilçesine kendir üretim izni verildiğini söyleyen Yelis; “Verilen bu izinle birlikte bütün Kastamonu’da yine bir iş imkanı oluşturmasını temenni ediyorum. Bu konuda KATSO Başkanı Selçuk Arslan’ın yapmış olduğu denetim ve planlama konusundaki çabalarını da kutluyorum. Lakin bunu biraz daha geliştirmemiz lazım. Çünkü Kastamonu iş alanlarına çok ihtiyaç duyan bir vilayetimiz. Ayrıca Kastamonu’nun gündeminde Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi var. Her ne kadar 5 yıl süreyle şeker fabrikasının çalışması yönünde karar alınmış dahi olsa, biz BBP olarak buraların özelleştirilmesine karşıyız. Çünkü şeker pancarı stratejik bir üründür. İnsan sağlığı, gelecek nesillerimizin sağlığı ile ilgili önemli bir konudur. Bunun karla, zararla, parayla, pulla ölçülmesi mümkün değildi. Gelişmiş ülkelere baktığımızda tarım her zaman desteklenen kapsamdadır. Hayvancılıkta bu noktadır. Türkiye bu alanlarda geri kalırsa, önümüzdeki yıllarda dışa bağımlı hale gelir. Şu anda ithal eden konumdayız. Halbuki biz kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. İnsan sağlığını savunmanın birinci meselesi tarım ve hayvancılığa önem vermektir” ifadelerini kullandı. Abana’da yapılan otizm etkinliklerden dolayı emeği geçenlere teşekkür eden Yelis; “Ayrıca Bozkurt’ta yatalak ve imkanı olmayan hastaların nakli için bir araç ihtiyaçları var. İl Özel İdaremizden ve belediyelerimizden bu noktada yardımcı olmalarını talep ediyorum. Oradaki insanlarımızdan durumunun göz önüne alınmasının doğru olacağını düşünüyorum” dedi. “KASTAMONU YERELİNDE BBP OLARAK BİZ ADAY ADAYLARIMIZ İLE HAZIRIZ” Şehir içi trafiğinin sorunlu olduğunu söyleyen Yelis; “Aynı zamanda Kastamonu’da otopark sorunu da var. Bu noktada belediyemizin acilen bir çeşitli uzmanlardan görüş alarak trafiği rahatlama adına bir çalışma yapmasını talep ediyorum. Çünkü 117 bin nüfuslu Kastamonu’da 135 bin araç var. Kastamonu’da güzel yatırımlar oldu ama daha da güzel olması hepimizin talebidir. 2019’da yerel seçimler var. Son seçimlerde AK Parti belediyeleri kazanmıştı. Önümüzdeki dönemde de AK Parti, MHP ve BBP arasında bir centilmenlik anlaşması var. Bu anlaşmanın da mahalli idarelere yansıma ihtimali var. BBP olarak diyoruz ki; ‘Eğer Kastamonu yerelinde 2 parti anlaşmaz ise; biz BBP olarak aday adaylarımız ile hazırız.’ BBP olarak her birinin oyuna da talibiz. Biz bugünden o günlere hazırız. Kongrelerimizi tamamlayarak, Kastamonu’da seçimlere hazır hale geleceğiz” dedi. “OPERASYONLARIMIZ MEMBİÇ’E DOĞRU DEVAM EDECEK” Emperyalizmin oyununa Türkiye’nin seyirci olamayacağını söyleyen Yelis; “Yazılan metni yırtıp atıp, yeni metin yazmamış ya da yeni metin yazılmasına öncülük etmemiz gerekmektedir. Türkiye-İran-Rusya üçlü görüşmelerini bu anlamda olumlu bulmaktayız. Özellikle ABD’nin başını çektiği, Fransa’nın da oyuncu olarak katılmaya çalıştığı, bize de beka sorunu oluşturan faaliyetlere karşı, Türkiye’nin de bölge ülkeleri ile birlikte olması ve yeni senaryolar yazması elzemdir. Attığımız her adımı da dikkatli atmalıyız. Rusya’nın da, ABD’nin de bütün emperyalist güçlerinde bölgemizde olmasını istemiyoruz. Bölgemizde ülkelerin kendi yarınları ile ilgili kendilerinin söz sahibi olmasını istiyoruz. Suriye ve Irak’ta toprak bütünlüğü olmasından yanayız. Bu toprakları başkasının sürmesine izin veremeyiz. Bu toprakların kullanım hakkı bölgedeki ülkelere aittir. Fırat’ın doğusunda devam edecek operasyonlarda Türkiye’nin dikkatli olması lazım. Operasyonlarımız Membiç’e doğru devam edecek. Bizim sınırlarımızdan bunların tamamen atılmasına kadar hatta Kandil’de tek bir terörist kalmayıncaya kadar bu operasyonların devam etmesinden yanayız. Bu noktada hükümetimizin alacağı her türlü tedbire sonuna kadar destek olacağız. Milliyetçi Hareket Partisi ve Büyük Birlik Partisi tarafından AK Parti hükümetine verilen destek Türkiye’nin bekası için çok değerlidir. Fırat Kalkanı Harekatı ve Zeytin Dalı operasyonları ve bundan sonra yapılacak hamlelerin başarı ile hem yurt içi hem yurt dışı destek noktasında sağlanan milli mutabakat ülke güvenliğimiz için son derece yararlı olmuştur”  ifadelerini kullandı. “NEFES KREDİSİ UYGULAMASINI DESTEKLİYORUZ” Nefes Kredisi uygulamasına değinen Yelis; “Yüzde 7,5 büyüme oranı memnuniyet vericidir. Lakin büyümenin finansmanı da çok önemlidir. Hükümet tarafından son ortaya konulan Nefes Kredisi uygulamasını destekliyoruz. Lakin her kredinin de bir ödeme gününün geleceği de bir vakadır. Şuanda dünyada 5-6 kat emisyon hacminde olması gereken para hacminden fazla para tedavülde gezmektedir. Bu 5-6 kat para önümüzdeki zaman diliminde enflasyona sebebiyet verecek hatta ve hatta bu 5-6 kat paranın istenmeyen yerlerde tahribat yapmasını engellemek için bu parayı tedavüle sürenler dünyadaki parayı idare edenler kendilerinin tayin edeceği bir sürede mutlaka bir ekonomik kriz çıkaracaklardır. Bu ekonomik kriz bir hafta sonra da olabilir iki yıl sonra da olabilir. Bu kriz 2008 krizinden çok daha büyük olacaktır. “MHP İLE ARAMIZI BOZMAYA ÇALIŞANLARIN HEVESLERİ KURSAKLARINDA KALACAKTIR” Ülkedeki sorunların bir milli mutabakat anlayışıyla çözülebileceğini vurgulayan Yelis; “Türkiye tüm problemlerini bir milli mutabakat etrafında çözmek zorundadır. BBP olarak AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakını destekleyip bu ittifakın içinde olacağımızı beyan ettik ve bu ittifakın içerisinde olacağız. Bu ittifakın bozulması ve özellikle MHP ile aramızı bozmaya çalışanların hevesleri kursaklarında kalacaktır. Tüm milliyetçiler ve ülkücüler gelişmeleri yakından takip etmekte ülke yönetiminde milliyetçi ve ülkücülerin görev alamaması çabalarını ibretle izlemekteyiz” şeklinde konuştu. “ALT TABAN GEREKLİ NASİBİNİ ALAMAMIŞTIR” Türkiye’de hakça paylaşım olmadığını ifade eden Yelis; “Asgari ücret konusu hakça paylaşımın içerisine girer. Biz zaten Türkiye’de hakça paylaşımın yerine getirilemediğinden dolayı bu kavramı kullanıyoruz. Öncelikle asgari ücretin insanların temel ihtiyaçlarını giderebilir hale gelmesi lazım. Biz hem dünyada hem Türkiye’de bir takım mutlu azınlığın insanların rızıklarını çaldığı kanaatindeyiz. Dünya ve Türkiye’de öyle bir adaletsiz gelir dağılımı var ki dünyanın yüzde biri, dünyanın diğer yüzde 50’sinden daha fazla gelir sahibi. Bugün dünya kaynaklarının yüzde 80’ine 500 büyük şirket el koymuş ve değerlendirir vaziyette. Biz eğer ahlak ve adaleti hakim kılıp hakça paylaşımı tün dünyada sağlayamazsak bu sıkıntıları ülkemizde de yaşarız. Ekonomilerin büyümesine rağmen, özellikle piyasaya çok sürülen paralardan dolayı ekonomilerin büyümesine rağmen alt taban gerekli nasibini alamamıştır. Üst tabanın açgözlülüğü, alt tabana bunun yayılmasını engellemiştir. Allah her yarattığı kulu rızkıyla yaratmıştır, Cenab-ı Allah adil bir adalet sahibidir. Ama insanlar dağıtılan bu rızk musluklarının başına oturmuşlardır ve adaletli dağılımı engellemişlerdir. Bunu engelleyenler bu dünyada veya ahirette bunun hesabını vereceklerdir” dedi. “BİR TANE OY İÇİN TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİ ZEDELENMEMELİDİR” Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğine değinen Yelis; “Yarınlarda yaşamak hakkını vermeyenlerin senaryosunda neden figüran olayım? Biz Türk devleti olarak kiminle stratejik ilişkiler içindeysek ona göre değerlendirmeliyiz. Mümkün olduğu kadar Türkiye’nin dostlarını arttırmak ve düşmanlarını azaltmalıyız. Ülke idaresi yarınların kavramı ile yapılır. Türkiye’nin içinden geçtiği günler zordur. Coğrafyamızda yapılmak istenenlerin farkına varamazsak çok büyük sıkıntılar yaşarız. Hükümetimiz, MHP ve BBP tehlikelerin farkında olarak stratejiler üretmektedir. Türkiye’nin her an her sıcak çatışma içine girmesi mevcuttur. Bir tane oy için Türkiye’nin menfaatleri zedelenmemelidir. Türkiye’nin içinden geçtiği ortam birbirimizi daha iyi anlamaktır. Oysa hep beraber altında kalırız. Hep beraber mutlu yaşamayı başarabilmeliyiz” diye konuştu. “CHP HİÇBİR ÇALIŞMANIN İÇİNDE OLMADI” Açıklamalarına devam eden Yelis; “Türkiye’de hala biz olmak anlaşılamadı. Biz olmayı en iyi anlayan Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, öncülüğünü ise AK Parti ile Cumhurbaşkanımız yaptı. Ayrışma noktasında olanlar ise proje ortaya koyup birlikte olabilirler. İsmi Cumhur ittifakı olmaz, Milli Mutabakat olur. 50+1 almak çok kolay bir iş değil.  Diğer 50’inde fikirlerini alabilmeniz için diğer kadroları devşirmeniz ve dahil etmeniz gerekir. Bir bloğun önünü CHP, diğer bloğun önünü ise AK Parti çekecekse her iki bloktakiler oyaları iyi bir şekilde alabilmesi için diğer düşünce sistemlerinin de oylarını almak zorundadır. Meseleye böyle bakmayanlar kaybetmeye mahkum olurlar. CHP yeni yeni ittifakları konuşmaya başladı. 6 ay evvel bir an önce uyum yasaların çalışmasını ‘hayır’ cephesindeki partilerde yapmalıdır. Uyum yasaları ile cumhurbaşkanı sistemi ete ve kemiğe bürünecektir. Siz ne kadar iyi hazırlık yaparsanız o kadar demokratik, o kadar insan haklarına dayalı ve muhalefetin de söz sahibi olacağı uyum yasaları çıkar. Bu şekilde hazırlanmazsa iktidar kendi içinde mutlaka kendine daha uygun olarak hazırlar ve siz de bağırmak zorunda kalırsınız dedim. Ama CHP hiçbir çalışmanın içinde olmadı. Hayır çalışmasına takıldı kaldı. Uluslararasındaki Adalet Kuruluşlarına müracaat etti, bunlarla uğraştı. CHP sadece itiraz etti. Siyasi partiler yasasıyla ilgili ikinci bir uyum yasası gelecek. CHP’nin hiç ortaya paket koyduğunu duyuyor musunuz? AK Parti hazırlayacak, bizde katkı vereceğiz. Türkiye’nin sorunun temelinde bana göre muhalefet eksikliği sorunu var. Diğer partilerin oluşturduğu platform doğru hareketleri yapamazsa, ‘evet’ çok başa baş geçmişti, şimdiki cumhur ittifakı 60’ları zorlar. Karşıda elle tutulan proje yok. Sadece itirazlarla ülke yönetilmez, projelerle yönetilir. Projeyi kim ortaya koyarsa o ciddiye alınır. BBP içinde olduğu ittifak asgari müştereklerin bir araya getirdiği değil, azami müştereklerin bir araya gelmesidir. AK Parti, MHP, BBP ve Saadet Partisi bir araya geldi diyerek vatandaşlara sorulsa kitle birliktelik uymuş der. Devşirme değil, birliktelikleri olan bir yapıdır” dedi.