Kastamonu'nun Yeri Konuşuldu

Kastamonu Kalkındırma Derneği (KAL-DER) tarafından “Cumhuriyetimizin 2’nci Asrında Kastamonu’nun Yeri” temalı toplantı Aşçı İhsan Usta Restoranda düzenlendi.

Toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren KAL-DER Üyesi Avukat Hamit Serdar Yılmaz; “Elbette ki her tarafta problemler var, sıkıntılar var. Bunlar mutlaka da giderilir. Giderilmesi için de mutlaka dikkate alınması gereken konular sizlerin de, bizlerinde malum oldu bize. Bunlarla ilgili olarak kısaca söylersem bizim unuttuğumuz, aklımıza gelmeyen, bugüne kadar dikkate alınmayan, alınmadığımız ya da beş tane temel konu var bize göre. Birincisi hepimizin en büyük isteğe arzusu olan tabi ki adalet konusu. Adalet olmadan hangi bir işin istenilen sonuca istenildiği gibi ulaşması mümkün değildir. Onun için bizim unuttuğumuz değerlerimizin en başında adalet geliyor. Hem mazluma da lazım, hem zalime de lazım. Mazlumun hakkını alması için, zaliminden, zalimliğinin ortadan kaldırılması için mutlaka adalete herkesin her zaman, her şartta ihtiyacı var. Yine ihtiyacımız olan en temel konulardan diğeri emanettir. Bu vücutta emanet, yaşadığımız çevre, çevre de emanet, o zaman da emanet. Belli bir zaman sonra bu imkanlar ortadan kalkacak, nefesler tükenecek. Mesela bu nefeslerin bu ömrünün doldurulması, bu emanetin sahibine olduğu gibi güzel bir şekilde, dolu bir şekilde iade edilmesi. Bu emanetin içerisinde de hepimizin tabii ki bu şekilde en ağır yükümlülükler mutlaka yüklenmiş ve insanoğluna bu yüklenmiş. O zaman bu emanete sahip çıkmamız gerekiyor ve biz de burada Hem derneğimizin mensupların yaptığı çalışmalarla bizlerimizden geldiği kadar bu emanetine sahip çıkmanın gayretini gösteriyoruz. Yine en çok ihtiyacımız olan konulardan birisi liyakat konusu. Bu da işin ehliler vasıtası yapılması, liyakatlı insanlarda vasıtası yapılması istediğimiz sonucun en azami oranda elde edilmesi için en temel konulardan biri olarak hep karşımızda duruyor. Maalesef bunun sıkıntısını da sizler de görüyorsunuz, bizler de görüyoruz. Bunlar şartlarda da yapılan işlerde de liyakatın ne kadar önemli olduğu hepimiz için gözlerimizin önünde bir örnek olarak durmakta. Dördüncü bir konu olarak meşveret en temel konulardan biri. Bizlerin işleri hep istişareyledir. Değişik kesimlerle Kastamonu’muz için bir istişare toplantısı yaptık. Farklı zamanlarda bu istişareler gerçekleşti. Bugün de bu istişaremizi siz kıymetli basınımızın güzide mensuplarıyla gerçekleştirmiş olacağız. Meşveret olmadan bir toplumun ilerlemesi mümkün değildir. Meşveret olmadan istenilen güzel bir sonucun elde edilmesi de aynı adalette olduğu gibi mümkün değildir. Hepsi bunlar birbirine nihayetine bağlı olan unsurlar. Ve en son, beşinci temeli olarak ihtiyacımız olan konu maslahat. Toplumun menfaati için, bizlerin menfaati için, istemelerin sonuçlarının aynı şekilde, en güzel şekilde gerçekleşmesi için toplumun ihtiyaçlarının en önde tutulması gerekir. İsteklerimizin en önde tutulması gerekir. Toplumun yaşadığı her şey maslahatın gerçekleşmesinde ortaya çıkacak imkanları da, eksiklikleri de mutlaka gösterir. Haliyle bu masrafın elde edilmesi için de, meşguliyetin gerçekleşmesi için de, liyakatın bulunması için de, emanetin sahip çıkılması için de, adaletin gerçekleşmesi için de, hepsi birbirinin silsileyle bu toplamlar içerisinde biz elimizden geldiği kadar bunları tatbik etmeye çalışıyoruz, yansıtmaya da çalışıyoruz. Dolayısıyla bu konularla bir adıma güç olduk. Bu konularla biz çalışma adımlarına başladık. Hem kendimize tatbik ettik hem de iletişim içerisinde olduğumuz her tarafa da bunları yayarak bu çalışmaları sürdürmenin gayretindeyiz” dedi.

‘Her Şeyin Şeffaf Olmasını İstiyoruz’

KAL-DER Başkanı Tugay Civelekoğlu ise; “Bizler bu yol çıkarken Mevlana’nın ifadesiyle; “Bu toplantılarımızda bu topraklarda yaşayanlar olarak 3-5 kişinin değil herkesin söz hakkı olduğuna inanıyoruz. Bu sebeple de tüm kesimlerle toplantılarımızı icra etmeye gayret ediyoruz. Bugünde sıcak-soğuk, kar-kış demeden, zorlu şartlarda görev yapan siz çok kıymetli güzide basınımızla bir aradayız. Bu vesileyle bizi de yalnız bırakmayarak toplantımıza teşrif ettiğiniz için tekrar her birinize teşekkürlerimi sunuyorum. Kastamonu’da her ne olursa ilk sizler duyarsınız, acısını da sevincini de ilk sizler yaşarsınız. Sizlerin vesilenizle de tüm herkes haberdar olur. Bu sebeple çok özel bir görev yapıyorsunuz. Burada bu akşam sizlerin her birinizin söyleyeceği her kelime bizler için, Kastamonu için çok değerlidir ve çok çok önemlidir. Yarınlarda bunu gösterecektir. Zira sizler tecrübeli, olaylara farklı pencerelerden bakabilen, okuyabilen insanlarsınız. Bu nedenle de sizlerin görüşlerinizin sadece bizim toplantımız açısından değil, tüm platformlarda hak ettiği karşılığı bulacağına inanıyoruz. Bu manada geçmişe etkimiz olamaz. Lakin şuan ve gelecek etki alanımızdadır. İnanıyoruz ki sizlerin de söyleyeceği çok sözler vardır. Paylaşmak istediğiniz çok konular vardır. Çok kıymetli fikirleriniz vardır. Bugüne kadar hep başkalarının konuştuğunu insanlara aktardınız. Bu akşamda Kastamonu’nun geleceği adına, tüm hepimizin geleceği adına sizin söyleyeceklerinizin aktarılmasını sizlerden talep ediyoruz. İlk talebimizde Kastamonu adına yapılan ne varsa gizli kapaklı olmamasıdır. Her şeyin şeffaf olmasını istiyoruz. Kimin ne konuştuğundan Kastamonu’nun haberi olmalıdır. Çünkü konuşulan her ne ise konu Kastamonu’ysa içeriği Kastamonu ve burada yaşayanlar demektir. Haliyle bu topraklarda yaşayan herkesi ilgilendiren konulardan herkes haberdar olmalıdır. Onun için Kastamonu’nun menfaatlerinde basınımıza kapalı toplantılar olmamalıdır. Bizler insanların en hayırlısının insanlara en faydalı olanlar olduğunu ilke edindik.  Bizler insanımızın ve ülkemizin derdini dert edindik. Kastamonu’muz için bu şehrin insanları için her manada müreffeh bir hayatın ve insanın fıtratına uygun bir sürecin gerçekleşmesi için gayret gösteriyoruz ve bir sorumluluğu kuşanıyoruz. Bunu niçin yapıyoruz?  Şems-i Tebrîzi’nin ifadesiyle söylersek; ‘Hayatta olabileceğiniz en güzel yer, bir duanın içinde yer almaktır’  sözünün manasına uygun olarak ardımızdan sadece ‘Allah razı olsun’ denilmesi için bu çalışmayı yapıyoruz” dedi.

‘Kastamonu’muzun Ve Türkiye'nin Sorunları Bitmez’

İl Genel Meclisi MHP Grup Başkanı İlhan Bozahmetoğlu da, toplantının hayırlara vesile olmasını dileyerek, “Biz Kastamonu'nun 100 yılının 2023 Lider ülke 2023 Kastamonu hedefinin konmasını gerektiğini ifade etmiştik ve bu konuda mecliste bir çalışma başlatmıştık. Ve yaptığımız çalışmalarda Kastamonu'nun önceliğinde neler yapılabilir diye çıkan konular ele alınmıştı. Bunlardan bir tanesi demiryolu Kastamonu'nun ihtiyacı olduğu ve buna bağlı daha sonra şimdi belli bir aşamaya gelen İhsangazi Daday Organize Yeni ismiyle Sepetçioğlu Organize'de bu çalışmanın bir meyvesi olarak ortaya atılmış oldu. Kastamonu’muzun ve Türkiye'nin sorunları bitmez. Zaten sorun tamamen bitmez ama bu yakın dönemlerimizde son beş on yıldır ekonomik sıkıntılarla beraber bu sorunlar daha da arttı ve hissedilir hale geldi. Bunun da hem bir vatandaş olarak hem de bir siyasetçi olarak biz bunun da farkındayız. Tabii bunların çözümüyle ilgili genel politikalarla uğraşılıyor. Çözümleri için gereken çalışmalar devam ediyor. Tabii Kastamonu'nun sürekli sorunlarını bahsetmek, bunları çözüm üretmekle ancak bir çözüme kavuşması için bir şeyler üretmekle olabilir. Bu bağlamda da yerelde de biz çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Kastamonu'muzun en çok şu anda da bahsedilen konulardan birisi göç ve tabii bu da istihdama bağlı göç. Bunun önüne geçeceğine inandığımız organize sanayi belli bir aşamaya geldi inşallah. Burada yapacağımız organize sanayi Türkiye'de en büyüklerden birisi olacak, en büyük olacağı iddiasındayız da alan olarak. Tabii bunun yapılmasıyla beraber buradaki istihdama cevap verebilecek nüfusumuz da bu sefer yetersiz kalacak görünüyor. Tabii biz çevremizde yaptığımız çalışmalar ve yaptığımız araştırmalar neticesinde bu organizeyle ilgili bağlantı yollarının da önem arz ettiğini tespit ettik. Ve bu çalışmaları yaparken de bunu daha birçok yerde de gündeme taşıdım” dedi.

‘Cide İlçemiz 100-110 Kilometrede Ulaşabilir Hale Gelecek’

Turizminde önemine değinen Bozahmetoğlu; “Geleceğimizde en önemlilerinden birisi burada tabi hep turizmden bahsettik. Kastamonu'nun insanı özellikle sahille ilgili tercihini Sinop ilini tercih ediyor. Yol avantajından dolayı belki barınma imkanlarından dolayı bunun önüne geçmek için bir çalışma başlattık, bir uğraşışa girdik ve aslında Cide'nin şu andaki 145-150 km yolunun daha cazip bir şekilde Kastamonu merkezine ve hatta organizeye ulaşabileceği konusunda bir fikir bize ulaştı. Araştırmalarımız da devam ediyor. Aslında bu yolun bin yıl öncesine dair Bizans ve Roma döneminde ticaret yolu olarak kullanılan bir yol güzergahıyla çözebileceğini ve burada bir taşla belki 2-3 kuşa vurulabileceği bir önem arz ettiğini sizlere ifade etmek isterim. Pınarbaşı-Cide arasında bir yol çalışması başlatıldı. Daha kısa mesafede ulaşılması için. Ve Pınarbaşı-Daday arasındaki yolda şu anda aktif ve 44 km civarında Cide'den Pınarbaşı'na da o civarda bir kilometre ile ulaşarak Daday’a 90 kilometrede ulaşabilecek bir yol güzergahı ve karayolları ağında bir yolla ulaşabileceğiz inşallah. Bundan sonrasında yine burayı organizeye Kanlıgöl dediğimiz mevkiden Daday’a bağlanan 17 kilometre 20 kilometre yolla bağladığımızda Cide ilçemiz bugün 100-110 kilometrede ulaşabilir bir hale gelecek. Bu bize hem turizmde hem ticarette yeni bir aşama kaydedeceğine inanıyorum. Yine tabii sahillerimizde bu barınmayla ilgili özellikle otelcilikle ilgili çalışmalarımızı yürüterek inşallah turizminde ayağa kalkacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.

‘Kastamonu’da Sadece Toprak Isınması 2,5 Derece’

Açıklamalarına devam eden Bozahmetoğlu; “Dünyada iklim ısınmasıyla ilgili hepinizde malum olduğu bir durumla karşı karşıyayız. Şu anda Kastamonu bölgesinin sadece toprak ısınması aşamasında 2,5 derece daha ısındığı bu da yaz mevsiminin daha genişleyeceği ve yaz turizminin de önem kazanacağı Kastamonu açısından aşikar. Bununla beraber biz tabii bu organizeyi de esas alarak daha önceki çalışmalarımızla da demin hızlı her trenden bahsedildi ve demir yolundan Bu bizim belki Kastamonu'nun 1928 yılından beri arzuladığı demir yoluna kavuşabileceğine inanıyoruz. Bundan ilgili de her bağlamda bunu taşıyoruz gerekli mercilere. İnşallah bunda başaracağımıza inanıyoruz. Demin bahsettiğim bu ticaret yolu Bizans ve Roma döneminde yaşamış ve Osmanlı zamanında da devam etmiş bir yol. Bunu hem ticaret hem turizmde kullanabileceğimize inanıyorum. Ve şunu iyi biliyorum ki her şey aslında rücu eder. Bunu biz hani böyle afaki bir şey olsun diye de söylemiyorum. Bundan ilgili gerek Karayolları bağlamında gerek diğer kurumlarla gerekli görüşmelerimizde yaptık. Ortak bir fikre ulaşıldı. Zaten hem Pınarbaşı'ndaki siyasetçilerimiz hem Cide ve merkezdeki siyasetçilerimizin çalışmalarıyla ve Tarım Bakanımızın da girişimleriyle şu anda Pınarbaşı ile Cide arasında bir çalışma devam ediyor. Bizim ilimizin en büyük sıkıntılarından birisi yol ağının uzun olması ve birbirleriyle bağlantının ilçeler ve ilde zor olmasından kaynaklı. Zaten özel idare olarak da en büyük çıkmazımız, handikabımız bu. 11 bin km civarında yolla biz meşgulüz. Şu anda kış aylarında belki 30-40 bin km'ye yakın kar mücadelesi yapacağımız bir yol ağımız oluyor. 2-3 defa açılıp kapandığı için bu yollar. Tabi bu ulaşımı hem yolları iyileştirerek daha iyi bir aşamaya getirmek için uğraşlarımız devam ediyor. Bunun yanında da bu dağınıklığın önüne geçilebilmesi için Kastamonu'nun geleceği aslında önem arz ettiğine inandığımız bir konu da köylerin toplulaştırılması. Bizim bir hanelik mahallelerimiz var, iki hanelik mahallelerimiz var ve bunlara her türlü sosyal şeyleri getirmemiz gerekiyor. Altyapı gereken çalışmalar yapılması, suyunun ulaştırılması, yolunun ulaştırılması gerekiyor ve bunların devamlı bakımlarını yapılması gerekiyor. Bu yönde de bir çalışma yapılmasını, bu yapacağımız geleceğiyle ilgili Kastamonu'nun programının içine konması için de bir uğraşımız olacak” ifadelerini kullandı.

‘Tarımda Kastamonu Her Gün Güç Kaybediyor’

Kastamonu'daki tarıma da değinen Bozahmetoğlu; “Aynı şekilde tarımda da Kastamonu her gün güç kaybediyor. Bunun da sebebi artık yaşlı nüfusun köylerde kalması ve gelecek beklentisinin olmaması. Yani çocuklarının başka illere gitmiş olmasından dolayı veya Kastamonu merkezinde iş bulmuş olmasından dolayı köye dönme ümidi olmadığından dolayı yatırım yapmak istemiyor. Bunun için de köylerde özellikle toplu hayvansal ve tarımsal yatırımların yapılması önem arz etmekte. Bu konuda da mecliste de istişarelerimiz sürüyor. Özellikle Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanımız Bayram Pehlivan bey bu projelerde ileri derecede bilgiye sahip, kendisiyle de istişare halindeyiz. Bu konuları Tarım Bakanımıza Kastamonu olmasından dolayı taşıyoruz. Daha ortak projelerin öne çıkması için, onların cazip hale gelmesi için bir şeyler yapılması ve bunları biraz daha özendirilecek teşviklerin verilmesi konusunda da bir çalışma beklentisi içindeyiz ve bunun için de bir yine hem meclis olarak da çalışmaya yapacağız, hem de siyaseten de arkadaşlarımızla beraber. Çünkü eğer biz köylerimizde bunları yapmazsak, bugün ortalama üreticiler aslında müstahsil diye geçer bu tarımsal üretim yapan kişiler. Ortalama yaşı 60'ların üzerine çıkmış durumda. 5-10 sene sonra belki de tarımsal ürünlerimizi, hayvansal ürünlerimizi artık üreten bir köylümüz kalmayabilir. O duruma doğru gidiyoruz. Bunun önüne geçmek zorunda olduğumuza inanıyor ve bunun mücadelesini de veriyoruz” dedi.

‘40 Bin Civarında Belki De Daha Fazla Bir İstihdam Hedefliyoruz’

Konuşmasını sürdüren Bozahmetoğlu; “Kastamonu’muzda milli sporcular için kamp kuruldu biliyorsunuz. Bu kampta belli aşamalarda geçen Gençlik Spor Müdürümüzle de istişare ettik. Belli bir aşama geldi. Yine Gençlik Spor Müdürlüğümüzün yürüttüğü bir çalışma da var. Bu Milli Takımlar Kampı.  Yani gerçekten Bugün dünyada milli futbolcuların tercih ettiği kamp alanları İsviçre ile herhalde aynı rakama sahip. Bizim şu andaki mevkiide  bu tesisin kurulmasını planlanan yer altı yüzün arası üzerinde bir planlama var. Bunun da hayata geçmesi için hem siyasetçilerimiz, bizler hem de bürokratlarımız büyük uğraş içinde Organizede yaklaşık 40 bin civarında belki de daha fazla bir istihdam hedefliyoruz. Bu hedefi ulaştığımızda bütün ilçelerimizi bu noktada birleştirerek ve o çevredeki yerleşimi de geliştirerek Kastamonu’muzun bir aşamaya daha geçeceğine inanıyoruz. Demin bahsettiğim yolun adını da şöyle konmasını bekliyorum. Cide'den Ilgaz’a Ticaret Yolu. Bu Kanlıgöl'e ulaştıktan sonra yolu İstanbul Ağacı üzerinden Ilga’za ulaştırma gibi bir imkanımız da var. Bu şekildeki bir yol Kastamonu'nun önünü açacak projelerden olduğuna inanıyorum. Yine demiryolu hem bu taşıma yönünde bizim için önemli bir konu. Bununla ilgili 1928-30'lu yıllarda Kastamonu'nun önceliği olduğu konusunu Sayın Murat Başesgioğlu araştırmış. Bu bilgiyi de hem belli toplantılar hem yaptığımız sohbetlerde bahsetti. O günden bugüne uğraşıyoruz. 2000'li yıllarında bundan ilgili bir proje hazırlamış Kastamonu. Fakat o günü yapılan çalışmasında bazı nakliyeci firmaların belki bunun önüne geçmek istemişler. Aslında işin ileri boyutunda nakliyecilere bu işin faydası var, zararlı gibi görmüşler. Olumsuz rapor çıkartılmış ve bunun yüzünden de belki 25 yıldır bu projemiz bizim askıda. Biz bir kere burada tabii bunun gerekliliğini bir ahirette olmuş bir kuruluşa bir proje yaptırmamız gerekiyor. Bunu daha önce de biz mecliste yaptığımız çalışmalarda da rapor olarak sunduk gerekli mercilere” ifadelerini kullandı.

‘Ramazan Gelmeden Köy Yollarımızın Tamamını Açmış Olmayı Hedefliyoruz’

İGM Başkanı Doğan Ünlü de, “İl Genel Meclisi olarak hem ilçelerimizin sorunları hem köylerimizin sorunları daha çok biliyorsunuz özel idaresini ilgilendiren alanlarda kırsal kesimde köylerimizde, ilçelerimizde yapılacak işlerle ilgili çalışmaları yürütüyoruz. Bu bağlamda da son içinden geçtiğimiz dönemde ilçelerimizde yoğun kar yağışı var. Yani iki metreyi geçen kar kalınlığının olduğu köylerimiz var. İki yüze yakın köy yolumuz şu anda kapalı. İki yüz elliye yakın personel yüz yirmi dokuz iş makinesiyle birlikte köylerdeki çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ramazan gelmeden bu köy yollarımızın tamamını açmış olmayı hedefliyoruz. Tabii karı biz bir afet olarak hiçbir zaman görmedik yani. Bir bereket olarak Geçen yıl birçok köyde de su problemiyle karşı karşıya kaldık. Yani bazen maalesef taşımayla suyu getirdiğimiz köylerde oldu. Sondaj yapıyoruz, sondajlarda 3-4-5 defa yaptığımız halde sondajdan da sonuç alamadığımız yerler var. 15 kilometre uzaklıkta, 20 kilometre uzaktan su getirdiğimiz köylerde var. Bin 54 köy, 3 bin 700 yerleşim yerinde 12 bin resmi yol ağımız var ama resmi olmayanlarla birlikte bu 15 bin-17 bin civarında bir yol ağına tekabül ediyor. Şu ana kadar kış sezonundan bugüne kadar 27 bin kilometre karla mücadele yaparak yol açtık. Tabii bundan sonraki süreçte daha ne kadar yol kapanır, daha ne kadar açarız bilmiyoruz ama çalışmalarımız bu yönde hızlı bir şekilde devam ediyor” dedi.

‘Gençlerimizi Başarılı Olacakları Alanlara Yönlendirmek Zorundayız’

Kastamonu’nun bir yol haritasının olmadığının uzun süredir konuşulduğunu söyleyen Ünlü; “Birçok siyasetçi geldi geçti. Birçok belediye başkanı geldi, valisi geldi geçti. Hala biz ama sadece bu söz bugün yaptığımız bu toplantıda kullanacağımız bu söz belki de bir yıl sonra üç yıl sonra aynı toplantıda bu sözleri kullanıyor olursak demek ki hiçbir şey bu anlamda hayata geçmiyor. Toplantıların sonucuna çıkan ana başlıkları ortaya koymamız gerekiyor. Belki beş sene, üç sene sonra hiçbirimiz buralarda olmayacağız. Ama birilerine de bir done veya geçmişten bir çalışmayı sunabilelim. Ben o anlamda önemsiyorum. Politikaları yeniden ele almak, yeni yüzyılda bence en önemli hedeflerimizden biri eğitim politikalarını tekrar böyle masaya yatırarak daha da ileriye taşıyacağımız bir eğitim sistemini ortaya koymamız lazım. Bizim ufkumuzla yeni dünyadaki yeni gelişmelerin çok daha farklı noktalarda olduğunu görüyoruz. Yani karşılıklı birebir insanların mücadele ettiği eski sistem değil. Savaşların hep ekonomik hem siyasi hem hatta algı şeklinde yürüdüğü bir dönem içindeyiz. Bugün Çin'de Amerika'da en büyük dünyanın güçleri de artık bu yeni teknolojiler üzerinde büyük bir mücadele sergiliyor. Çin'in bir tane şirketi vardı yapay bu çiple ilgili Amerikan şirketleri ileri derecede atılım yaptığında 1.6 trilyon zarar eden bir anlık oluşum sergiledi. Önümüzdeki dönemde Türkiye'de de çiple ilgili mesela bir çalışma başlattık. Kendi motorumuzu, kendi teknolojilerimizi, kendi elektronik ürünlerimizi hızlı bir şekilde üretmemiz lazım. Aslında Kastamonu'ya bağladığımız zaman Kastamonu'da da üretim kültürü maalesef gelişmedi. Üretim kültürü dediğimiz şey aslında nedir? Yani bu üretim kültürü bugün tarımda da üretim kültürü var. Sanayide de üretim kültürü var. Diğer iş kollarında da üretim kültürü var. Bu kültür işte gençlerimizi bu kültür içinde yoğurduğumuz zaman onları bu kültür için de yetiştirdiğimiz zaman biz üretim kültürümüzü geliştirebiliriz. Herkesi günlük düşünceyle bir üniversite mezunu yapmak amaç olmamalı. Gençlerimizi başarılı olacakları alanlara yönlendirmek zorundayız. Meslek okullarını bence çok öncelememiz gerekiyor. Bugün belki de genç istihdamı konusunda birçok potansiyeli var. İş alanında açık kapılar var ama o alanlarda yetişmiş personel yok. Bakın biz mesela özel idare olarak geçen bir alım yaptık, orada bir kaç alanda belgesi, bilgisi olan kardeşimiz olmadığı için personel alamadığımız bir süreç yaşadık. Yani tarımda da artık yeni düzende toprak yapımızı, sulamak alanlarımızı ortaya koymak durumundayız ve en verimli ürünleri üretmek açısından da toprak analizlerimizi toparladığımız zaman üniversiteye denk geliyor” dedi.

‘Üniversite Kastamonu İle Tam Anlamıyla Buluşamıyor’

Üniversite ile ilgili de konuşan Ünlü; “Üniversitenin şehir ve iş hayatıyla, diğer birlikte çalışması gereken kamu kurum ve kuruluşlarıyla, diğer sendikalarla ilgili bir uyum sorunu var gibi duruyor. Bunu da ortadan kaldırmamız gerekiyor. Ortada bir konu var, üniversite Kastamonu ile tam anlamıyla buluşamıyor. İç içe gelemiyor. Bunun sorunlarını ortaya koyup ben üniversitedeki gerekli yetkililerle görüştüğümüzde ben bu sorunu da çözüleceğini düşünüyorum. Bugün üniversitede bir spor tesisleri var. Yani bundan Kastamonu birçok halkı yararlanabiliyor ama gitme gitmiyorlar. Üniversite camiasıyla da bir toplantı yapalım. Kastamonu Üniversitesi'nde olmayan ama gelecekte çok daha iyi noktada olacak bence bölümleri de düşünmek gerekir diye düşünüyorum. Çünkü birçok ilde olan fakülteler istediği zaman onlardan birçok mezun olduğu zaman o zaman ne oluyor? Sıradanlaşıyoruz. Bu sıradanlığı ortadan kaldırmak için farkındalık oluşturmak lazım. Farkındalık oluşturmak için de yeni çağa, yeni Türkiye yüzüne uyacak bir çalışmayı üretmemiz lazım. Eğitim, öğretim, yayınlarda ne durumdayız?” diye konuştu.

‘Rehabilite Merkezlerinin İllerde Kurulması Son Derece Önemli’

Açıklamalarına devam eden Ünlü; “Yani iman konusu da bizim gençlerimize aşılamamız gereken önemli bölgelerden biri olduğunu düşünüyorum. Çünkü bir boşluk var. Kendi işlerine kapanmış gençler. Sosyal medya aygıtlarıyla sabahtan akşama kadar hemhal oluyorlar. Sosyal bir çevreleri yok, arkadaş ortamları yok. Aileleriyle de kopuk durumdalar yani ailenin içine baktığımız zaman her arada bir televizyon herhalde de bir internet. Ailenin şeyinde bu anlamda yeni bu sistemler maalesef bozmaya başladı. Yani bu sorunları ortadan kaldırmak için eğitim sistemini baştan aşağı nerelerde eksiğimiz var, gediğimiz var. Bunu bakmamız lazım. Uyuşturucuyla ilgili mücadele ben her hafta görüyorum. Her hafta basın mensupları sizlerde yazıyorsunuz. Bir sürü insan yakalanıp bitmiyor yani. Bence rehabilite merkezlerinin illerde kurulması son derece önemli yani. Yani bu şeye kötü alışkanlığa başlamış gençleri rehabilite etmek, onları feda etmek anlamında da yani her ilde bence bu rehabilite merkezinin kurulmasının önemi. Kültürel sosyal faaliyetler dediğimizde bugün bence her bir kardeşimiz muhakkak bir alanda yetkin olduğu ilgili olduğu alanlarda bir yerlere yönlendirmemiz lazım. Yani sporsa spor, resimse resim, müzikse müzik muhakkak onların hayatını, zamanlarını, boş zamanlarını dolduracak bir alanda da onları yetiştirmemiz gerekiyor. Amatör spor grupları bu anlamda çalışmalarını yürütüyor ama tabi ekonomik anlamda da onlara da destek olunması gerekiyor” dedi.

‘Türbelerimizin Çoğu Bakımsız’

Kastamonu’nun arazi yapısına değinen Ünlü; “İhsangazi-Araç arasındaki organize sanayi yapacağımız bölgeyi didik didik didik didik aradık pandemi döneminde. O dönem çok özverili bir çalışma gerçekleştik. En hem teşvik kapsamında 5’inci sıradaki bir yeri bulmak kolay değildi. Hem 3 bin-5 bin dönüm bir alanı bulmak çok zordu. Tek bulabildiğimiz yer orası, yani Daday’a da baktık Seracılık Organize Sanayi, ile ilgili yer çalışması başlatıyoruz. Böyle toplu arazi bulamıyoruz ve imarla ilgili bir çalışma başlatıldı. Bütün illerde var aslında. Bizim imar çalışmalarımızı da hızlandırmamız lazım. Organize sanayinin dışında küçük ölçekli böyle fabrika, küçük fabrika veya işletme gibi ticarethane gibi yapılmak istediğinde maalesef bu anlamda da yer bulamıyoruz. Bu da bizim için bir sıkıntı. Geçmişten gelen bu coğrafi yapının bize çok büyük artılarımızın olmasının yanında, turizm anlamında, doğal güzellikler anlamında, Kastamonu coğrafyasının bir tarafta da engel oluyor. Bu az önce saydığım sebeplerle de ilgili negatif bizi etkileyen sonuçları da var. Yani bir Konya değiliz tabii değil mi? Yani mesela bugün İnebolu'da TOKİ'yi yapacak yer bulamıyoruz. İnebolu'da bir yatırım yapsak, sanayi sitesi yapacak yerimiz yok. Yani bir Samsun gibi, Havza gibi değil ki geniş bir denizden sonra dümdüz bir arazimiz yok. Maalesef bu anlamda da sıkıntı yaşıyoruz. Turizmle ilgili bence işte tanıtım noktasında çok eksikliklerimizin olduğunu görüyoruz. Bu anlamda da turizm ayrı bir konu başlığı olarak işlememiz lazım. Turizm konu başlığında az önce bahsettik birbirimizi yargılama yerine bütün paydaşları, bütün bu konuyla ilgili kimler varsa bir turizm çalıştayı yapalım ama turizmle de ilgili ondan sonra boşluk bırakmadan neler yapabiliriz değerlendirmemiz lazım. Hazreti Pir Şeyh Şaban-ı Veli Anadolu'nun dört manevi direğinden birisi. Bizim birçok Türbelerimiz var. Bunları da gün yüzüne çıkıp tam anlamıyla ortaya koyup da evliyalar şehrinin hüviyetini daha üst seviyeye taşıyamadık. Türbelerimizin çoğu bakımsız. Belki taşlar yerlerde duruyor vs. İçimizi sızlatıyor ya, bence tek anlamıyla bunu bile turizm başlığı altında bunu işletebiliriz. Mesela şimdi her il yarış halinde biz karavan turizmi diyoruz. Bu anlamda da çalışma yapmamız lazım. Çadır turizmi diyoruz. Yani yeni dönemde farklı turizm argümanları ortaya çıktı. Biz bunu da ortaya koyalım. Mesela Abana'da şu an sahil tahkimatı yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde sahil tahkimatıyla beraber Abana'da rahatça denize girebilecek bir alan oluşturacak. Ama bunu yaparken aynısını İnebolu ve Cide'de de devamında getirmemiz gerekiyor ki deniz turizmini oradan sağlayalım. İşte Ilgaz'da çalışma yaptık ama Ilgaz'daki bir çalışmada yaz döneminde de boş kalıyor. Üç aylık bir çalışmayla sadece Ilgaz'daki kış turizmini orada geçiriyoruz. Tarihi kültürel varlıklarımızı ortaya koymalıyız. Biz burada bir teleferiği yapamadık yani yüzde seksenine gelmiş olduğumuz BİR teleferiği, birlik, beraberlik içinde yapamadık. Onun yaptığını o beğenmiyor, o onu kabul etmiyor, bu bunu yapmıyor. Kentsel dönüşüm dedik. Bakın Kastamonu'nu, turizmini ve şehrin güzelleşmesi açısında Tahsin başkanın bir projesi vardı. Beraber de bayağı bir bakanlıklarda konuyla şey yaptık. Bu bölgeyi tamamen 2 bin 400 konutu ilgilendiren yenileme projesiydi. Eski yapıların, tarih yapılarının ayakta kalması, sıkıntılı yapıların ortadan kaldırılması ama bunu tabii yerel bütçeyle falan çözülecek bir konu değil” şeklinde konuştu.

‘Ormandaki Satışlardan Maalesef Pay Alamıyoruz’

Kastamonu’nun orman gelirlerinden faydalanması gerektiğini söyleyen Ünlü; “Bunu her noktada gündeme getiriyoruz. Maden varlıklarımız varsa maden varlıklarından aldığımız her ilin payı var. Ormandaki satışlardan maalesef pay alamıyoruz. Bu konu Orman Bakanlığımızı ilgilendiren tek başına bir konu değil Maliye Bakanlığı'na da ilgilendiren bir durum var. Burada da diğer illeri de inşallah bu işin içine alarak Orman vardı mesela bizim bölgemizde işte Karabük, Sinop, Bolu, Bartın, Zonguldak gibi illerde hep beraber bir mücadele bunda verelim ki yani bizim orman emvalinden Kastamonu'nun elde etmiş olduğu kazançtan hak ettiğimiz geliri Bu anlamda alabilmek için hep beraber önemli konu başlıklarında biri. BİR hastane projemiz var. Yani bizim siyasi olarak milletvekillerimizle, bakanımızla bütün siyasi il başkanlarımız hepsi beraber çalışmamız gereken önümüzdeki dönemdeki konu bu devlet hastanemizin yanındaki yeni bir hastane binamızın yapılması. Farkındaysanız fizik tedavi hastanemizi 250 yataklı son derece modern inşallah çok güzel bir hastanemiz oldu. Önümüzdeki dönemde de hayata geçecek. Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Hep beraber. Az önce ifade ettiğim gibi bakanımız, bakan bizim için önemli. Bakanımızı bu anlamda Kastamonu'ya pozitif yatırımların gelmesi anlamında da taleplerimizi, isteklerimizi yoğun bir şekilde sadece kendi bakanlığına ilgilenen durumlarda değil diğer konularda da talepte bulunmamız lazım. Kastamonu'daki birçok sulama kanalından tutun, dere ıslahlarından barajlarımızdan, göletlerimizden tutun, bölgede çok üst düzeyde inşallah yatırımlarımız devam edecek. Karadeniz'in en büyük barajı Andıraz Barajı yapılacak. 20  milyon bedelle yatırım programına teklif edildi. Bu baraj hem elektrik üretimi hem taşkın koruma, balıkçılık anlamında olacak ki bu baraj Karadeniz'in az önce ifade ettiğim yaklaşık 100 metre yüksekliğindeki bir ön tutumla beraber büyük bir baraj olacak. Bunun dışında tabii Kırık Barajımız diğer barajlarımız, göletlerimiz, kendi bakanlığını ilgilendiren Sayın Bakanımız alanlarının yanında az önce turizm yoluyla ifade ettiğimiz Pınarbaşı, Cide arası yollar. İnebolu yolu Seydiler'den başlayıp İnebolu'ya kadar devam eden bir proje. Kastamonu'yu, ya Kastamonu'da o kadar çok mesela gölet, o kadar çok baraj, o kadar çok dere ıslahı var ki.. 140 köprü yaptık. Hala bizim yapacak köprümüz var. Daday yolunda inşallah bitireceğiz İstanbul'daki bizim hemşerilerimizle de güç birliğini oluşturamıyoruz. Maalesef dağınık duruyoruz. Oradaki dernekler, STK’lar, iş adamları, siyasetçiler, bürokratlar kim varsa topyekun Kastamonu'nun sorunları ve talepleriyle, işleriyle mücadele etmemiz lazım. Bak bugün İstanbul'da AK Parti olarak il başkanı Kastamonu'nun kardeşimiz seçildi. bu anlamda da onların da etkilerini ve desteklerini almamız lazım” dedi.

Konuşmaların ardından Kastamonu hakkında istişarelere devam ettiler.