Kastamonu fındığı değer kaybediyor
İl Genel Meclisi Kasım ayı 12'nci birleşimi dün gerçekleştirildi. Toplantının gündeminde bütçe görüşmeleri, Sayıştay Denetim Raporu ve komisyon raporu yer aldı. Toplantının ilk gündem maddesinde İl Özel İdaresi 2018 yılı tahmini bütçenin Kamu Düzeni ve Güvenlik Hizmetleri kaleminden Emniyet Müdürlüğü'ne 200 bin TL, İl Jandarma Komutanlığı'na 100 bin TL ödenek ayrıldığı bilgisi verildi. Toplantının diğer...
İl Genel Meclisi Kasım ayı 12’nci birleşimi dün gerçekleştirildi. Toplantının gündeminde bütçe görüşmeleri, Sayıştay Denetim Raporu ve komisyon raporu yer aldı. Toplantının ilk gündem maddesinde İl Özel İdaresi 2018 yılı tahmini bütçenin Kamu Düzeni ve Güvenlik Hizmetleri kaleminden Emniyet Müdürlüğü’ne 200 bin TL, İl Jandarma Komutanlığı’na 100 bin TL ödenek ayrıldığı bilgisi verildi. Toplantının diğer gündem maddesinde Sayıştay Denetim Raporu meclisin bilgisine sunuldu. Meclisin bilgisine sunulan 2016 yılı Sayıştay Denetim Raporunda belirtilen eksiklerin anında giderildiği vurgulanarak, yapılan denetim sonucunda İl Özel İdaresi çalışmalarının tüm yönleriyle doğru ve güvenilir olduğu belirtildi. KÖYDEN GÖÇÜ ÖNLEMEK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER Toplantının diğer gündem maddesinde köyden göçü önlemek adına İl Özel İdaresi’nin ne tür bir çalışma yapabileceğine dair yapılan hazırlanan Ormanı Koruma ve Köylere Yönelik Hizmetle Komisyonu raporu görüşüldü. Raporda; devlet desteklemelerinden yararlanması gerektiği, üreticiler arasında kooperatifleşme çalışması yapılması gerektiği vurgulandı. Köylerde seminerler düzenlenmesi gerektiği belirtilen raporda, din görevlilerinde fırsatları oldukça vatandaşlara üretim önemini anlatan ayetler üzerinden bilgi verilmesi gerektiği söylendi. Köy çocuklarının eğitimde eşitsizliğe maruz kaldığına işaret eden rapor, köyden göçe sebeplerinden biri olarak uzak köylerde sağlık hizmeti konusunda sorunların çözülememesine bağladı. Son olarak raporda göçü önlemek adına tarım arazilerinin sulanmasını sağlayacak projelerin geliştirilmesi gerektiği ve seracılığın geliştirilmesi gerektiği belirtildi. “ÇİFTÇİ HARCADIĞI EMEĞİN KARŞILIĞINI ALAMIYOR” Konuyla ilgili olarak söz alan Taşköprü MHP İGM üyesi Salim Değirmenci; “Üreticiler üzerindeki maliyetlerin yüksekliği görmezden geliniyor. Mazot 5 TL’yi aşmış durumda bulunuyor. 1 kilo buğday, 1 kilo sarımsak ile dün alınan mazotla bugün alınan mazot ortada. Çiftçi harcadığı emeğin karşılığını alamıyor. Her gün zarar ediyor. Dolayısıyla da üretmekten vazgeçiyor. Üreticiler üzerindeki maliyetler düşürülmeden yapılacak hiçbir çalışmanın başarıya ulaşacağını düşünmüyorum. Bu konuya bürokratlar biraz daha kafa yorsalar iyi olur. Köyün ekonomisi düzelmeden bu işler düzelmez” ifadelerini kullandı. Daday AK Parti İGM üyesi Ziya Kabakçı ise; “Kooperatif yöneticileri profesyonel olmadığı için üyeleri çok iyi hizmet alamamaktadır. Kooperatifler, tarım kredi birlikleri profesyonelleştiği zaman daha iyi noktaya geleceğine inanıyorum” dedi. “SOSYAL NEDENLERDEN KÖYÜN TERCİH EDİLMEDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM” İhsangazi AK Parti İGM üyesi Necmi Aladağ da konuyla ilgili olarak; “Köyden kente göçün ekonomik nedenlerden kaynaklanmadığını düşünüyorum. Bu göç daha çok sosyal nedenlerden kaynaklanıyor. Köy sosyal açıdan dezavantajlı. Bu göçü tek bir nedene bağlamak doğru değil. Tarımda desteklenmeyen alan yok. Çiftçinin destek almadığı bir nokta yok. Sosyal nedenlerden köyün tercih edilmediğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. FINDIK ÜRETİCİLERİN SORUNLARINA DEĞİNİLDİ Toplantı sonrasında gündem dışı söz alan Milliyetçi Hareket Partisi Bozkurt İl Genel Meclisi Üyesi İsmail Göksel, fındık fiyatlarının son dönemlerde sürekli aşağı yönde iniş gösterdiğini ifade ederek başka şehirlerde 10 TL’ye satılan fındığın Kastamonu’da 7 TL 50 Kuruş’a zor satıldığını, üreticilerin büyük mağduriyet yaşadığını kaydetti. Kastamonu’nun 8 ilçesinde fındık, 6 ilçesinde ise kestane üretimi yapıldığını hatırlatan İsmail Göksel, fındık yapılan 8 ilçede 78 bin dekar alanda üretim gerçekleştirildiğini, ortalama verimin ise dekar başına 125 kilogram olduğunu söyledi. “8 MİLYAR TL EKONOMİMİZE KAZANDIRILMIŞ OLUR” 8 ilçeden yıllık ortalama 8 bin ton fındık üretiminin gerçekleştirildiğini söyleyen İsmail Göksel: “Kayıtlara bakıldığı zaman yıllık üretim 8 bin ton civarında gözüküyor. Son yıllarda üretimde olduğu gibi fiyat konusunda da bir takım sıkıntılar yaşanıyor. Fiyatlar sürekli düşüyor. Sayın Tarım Bakanı Toprak Mahsulleri Ofisi’nin fındık alımı yapılacağını ve alım fiyatlarının 10 TL olacağını beyan etmesine rağmen Kastamonu’da ofis olmadığı için üreticiler fındığı tüccarlara satmak zorunda kalıyor ve fiyat 7 TL ile 7 TL 50 Kuruş arasında değişiyor. Bu durum da mağduriyetleri arttırıyor. Bu saatten sonra ofisin açılması üreticilerimize fayda sağlamayacaktır. Konu ile ilgisi olan tüm kuruluş ve şahıslar vebal altındadır. Toprak Mahsulleri Ofisi gelmese bile buğdayda olduğu gibi şubesinin gelmesi bile üreticilerimizi memnun edecektir. Eğer fındık fiyatı 10 TL olsa 8 bin tonda 8 milyar TL ekonomimize kazandırılmış olur” diye konuştu. “KASTAMONU’DA FINDIK ÜRETİMİ 20 BİN TONU GEÇİYOR” AK Parti Meclis Üyesi İmran Ata ise Kastamonu’da görünen fındık üretiminin 8 bin ton, görünmeyen üretimin ise görünen üretimden 2-3 kat daha fazla olduğuna dikkat çekti. Ofisin alım yapması için belli üretim şartı istediğini bildiklerini kaydeden İmran Ata: “Fındık üretiminin yapıldığı ilçelerimizde kayıtdışı üretim çok fazla. Kayıt dışının fazla olmasının çok fazla gerekçesi var. Çeşitli şekilde aylık alanlar aylıklarının kesileceğinden endişe ettikleri için kayıt altına aldırmıyorlar. Fındıkta dekar başına 160 TL destek veriliyor. Belli sebepler yüzünden bu destekler de alınmıyor. Doğal olarak üretimde gerçek rakamlarımız ortaya çıkmıyor. Kastamonu’da fındık üretimi 20 bin tonu geçiyor. Bunlar kayıt altına alınabilse Toprak Mahsulleri Ofisi’nin ilimize gelmemesi için hiçbir neden yok” ifadelerini kullandı.