İyi Partili Ayyüce Türkeş Kastamonu'daydı
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş, İyi Parti Kastamonu il binası ziyareti öncesi önce Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli'nin ve Mehmet Feyzi Efendi Türbesi'ne ziyaret gerçekleştirdi. Ardından Nasrullah Meydanı'ndan bulunan esnaf ve vatandaşlar ile sohbet eden Taş, partisinin İl Başkanlığı'nda partililerle buluştu.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş, Armoni Park Otel Salonu’nda partililerle bir araya geldi.
İYİ Parti İl Başkanı Faruk Ataşalar, burada yaptığı konuşmada İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş’ı ilimizde ağırlamaktan memnuniyet duyduklarını belirterek, toplantının amacının hem teşkilatlarla bir araya gelmek hem de birkaç ilçedeki adayları açıklamak olduğunu söyledi.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş, partilileri selamlayarak; “Kastamonu benim için çok farklı bir şehir. Neden çok farklı bir şehir? Çünkü biliyorsunuz babam Başbuğ Alparslan Türkeş 1980 ihtilalinde tutuklandı. 4 buçuk yıl hapishanede yattı. Mehmet Feyzi Efendi’nin müridi olan Ömer Bey ve Abdullah Bey, Ali Baltacı Bey, o da babamla beraber çok yol yürüdü MHP’de, o da Hakkın rahmetine kavuştu. Onlar babamın hapishanede yattığı sürece her duruşmaya Kastamonu’dan hiç aksatmadan gelip her duruşmayı takip edip her zaman babama en kötü günde destek olmuşlardır. Dostluğumuz hala devam etmektedir. O yüzden benim için yeri Kastamonu’nun yeri çok ayrı” dedi.
‘Bizim Gibi İnsanlar Bu Arenada Ne Kadar Çoğalırsa Türkiye’nin Önü Açılacak’
Babasını hacca götüren ve babasının her zaman yanında olan Kastamonulularla olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu aktaran Türkeş Taş; “Çok farklı duygular yaşıyorum. O yüzden Allah hepinizden razı olsun, varlığınız, sağlığınız daim olsun. Türkiye Cumhuriyeti’nin şu anda bize çok ihtiyacı var. Başbuğ Alparslan Türkeş’in yetiştirdiği insanlara, onun yolundan giden insanlara onun kurduğu idealleri gönlünde taşıyan insanları gerçekten çok ihtiyacı var. Çünkü Türkiye de dünya da çok değişik bir süreçten geçiyor. Her şeyin farklılaştığı, her tanımın değiştiği, her şeyin bir kargaşa haline geldiği bir dönemden geçiliyor. O yüzden bize çok görev düşüyor. Zaten bu sorumluluğu taşıyarak ben de Sayın Genel Başkanı’mız Meral Akşener’in beni davet edip ‘Ayyüce seni Adana’dan birinci sıra aday yapacağız, ne diyorsun?’ dediğinde hiç düşünmeden ‘evet’ dememin sebebi de kalbimde taşıdığım bu sorumluluk. Çünkü bizim gibi insanlar bu arenada ne kadar çoğalırsa ne kadar toplum önüne çıkarsa ne kadar çok konuşursa ben inanıyorum ki o kadar çok Türkiye’nin önü açılacak, Türkiye bizim istediğimiz yerlerde olacak. İYİ parti olarak gayet farklı güzel bir duruş sergiliyoruz. Çok iyi kadrolarla, çok iyi insanlarla beraberiz. Ben bunu içinde olan bir insan olarak söylüyorum, çok güzel başlangıçlar yapmaya çalışıyoruz, çok güzel söylemlerde bulunuyoruz. Bunun kıymetini bilmek çok önemli. Maalesef günümüzde bir de özellikle siyasette fitne, dedikodu moda. Siyaseti yapma kuralları da değişmiş. Ben mecliste otururken şaşırıyorum bazen kürsüdeki konuşmalara…Konuşma hazırlarken ‘Acaba diyorum onlar gibi biraz konuşmaya çalışsam mı?’ yok olmuyor yani yapamıyorum. Yani siyasetin asıl amacı Türk milletine hizmet etmektir. Başka bir amacı yoktur. Siyaset biraz bu amaçlardan çıktı. İnşallah biz yine bu ilkeleri, bu doğruları gündeme getireceğiz ama doğruları söylediğimizde var olan ilkeleri yıkmaya çalıştığınızda kurulan sisteme ‘Bu sistem yanlış, biz burada daha doğru, daha güzel sistemi kuracağız’ dediğinizde maalesef önünüze taşlar çok çıkmaya başlıyor. O yüzden önemli olan kendinizden emin olmak. Yürüdüğünüz yoldan emin olmak, ekibinizden emin olmak ve yolunuza çıkan taşlara bakmadan hedefe kitlenip detaylarla uğraşmayıp zaten dinimizin de emri ‘Fitne neredeyse orada oradan kaçın, onun üstünü örtün’ emrine de riayet etmek. Özellikle bizim hedefimiz Türkiye’yi yönetmek, iyi, güzel seviyelere çıkarmak. Atanamayan öğretmenleri atamak, emekliye, çiftçiye yardım etmek. Yani kısacası vatandaşımızın hak ettiği, hakkı olan haklarını teslim edebilmek. Kendimi, partimi ve hepinizi bu konuda çok önemli ve çok kıymetli buluyorum” ifadelerini kullandı.
‘Onu Bir Partiye Sığdıramazsınız’
Herkesin kendisine güvenmesi gerektiğini vurgulayan Taş; “Bireysel olarak da kendimize güvenmemiz lazım. Bu da babamın her zaman söylediği bir şeydi zaten çünkü kendine güvenmeyen insan kendi potansiyelini ortaya çıkaramaz, icraat yapamaz. Yani istediğiniz kadar okuyun, akıllı olun, bilin ama ‘Ben kendime güveniyorum, şu işi yapabilirim’ demediğinizin zaman karşınızdaki adam sizin ne olduğunuzu bilmez, bu milletler için de devletler için de geçerli. Biz kendimize güvenip kendi tarihimizi, dilimizi, dinimizi, kültürümüzü çok iyi bilip ‘Biz her şeyi yaparız’ diyebildiğimiz zaman dünyayı değiştirecek adımlar atabiliriz ya da dünyada ses getirecek değişiklikler yapabiliriz. O yüzden de biz milliyetçiyiz, milletimizi seviyoruz, kendimize güveniyoruz, çok büyük bir milletin evlatları, torunları olduğumuzu biliyoruz. Babam öldüğünde ‘Başbuğlar ölmez’ demişlerdi. Şu anda ben babamım vefat ettiği 26’ıncı yılını idrak ederken çok daha iyi anlıyorum ki gerçekten Başbuğlar ölmezmiş. Türk siyasi hayatında hala yaşıyor gibi varlığı hissedilen tek lider Başbuğ Alparslan Türkeş, ne mutlu ki biz onun hem biyolojik evladıyız hem dava arkadaşıyız. O yüzden çok şanslı hissediyorum kendimi, çok kıymetli buluyorum. Bunu da anlatmak, öğretmek, göstermek, örnek olmak da çok önemli. Çünkü onu bir kişi olarak görmek de doğru değil. Onu bir vizyon, bir düşünür, bir yol olarak görmek lazım. Bedenen bu dünyaya gelmişti tabii ki ama o bedende kurduğu siyasi partide onun kendini göstermesi, kitlelere duyulması için hepsi bir araçtır. O yüzden onu ne bir partiye ne bir kişiye ne bir şeye sığdıramazsınız. Onun yolunda yürüyen, onu seven, ona inanan hatta Mustafa Kemal Atatürk’e, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşuna, bütün Türk büyüklerine inanan bu yolda gönül veren sevdalıları, kalbinde bu sevdayı kalbinde hisseden herkesle beraber onlar” diye konuştu.
‘2028’de Türkiye’yi Yönetmeyi Hedef Koymalıyız’
Seçimlere emin adımlarla yürüdüklerini aktaran Türkeş Taş; “Başta yerel seçimler olmak üzere 2028’de Türkiye’yi yönetmeyi hedef koymalıyız. O yolda emin adımlarla yürüyüp çalışmalarımıza tam hızla devam etmeliyiz. Ben görüyorum ki Kastamonu’da bayağı yol almışız. Bu arada kadınları gördükçe de ben çok mutlu oluyorum. Kadın Genel Başkanı olan bir partide ben de Adana gibi bir şehirde birinci sıradan kadın aday olarak meclise girmemi Türk toplumu için de dinimiz için de kadının yeri açısından önemli buluyorum. Ayrıca 10 Aralık İlk Kadın Mitingi’nin yapıldığı yer olması Kastamonu’nun Türk kültürünü, İslamiyet’i gerçek yaşayan bir şehir olduğunu orada da gösteriyor. O kadın mitingini yapanları, Şehit Şerife Bacı’yı da burada rahmetle anıyorum. Çünkü kadın gerçekten çok önemli. Evlat yetiştiriyor, mutlu aileyi yürütüyor, aynı zamanda çalışıyor, aynı zamanda üretiyor. O bulunduğu her ortama farklı bir bakış açısı veriyor, yumuşaklık veriyor. Daha büyük bir rahmet veriyor, şefkat getiriyor, kucaklamayı getiriyor, bereketi getiriyor. O yüzden kadınlar her zaman olsun, çok olsun. İnşallah Kastamonu’da başta olmak üzere tüm Türkiye’de İYİ Parti’nin çok daha güzel zaferlerini hep beraber kutlamak nasip olsun” diye konuştu.
Konuşmalarının ardından belirlenen ilçe belediye başkan adayları ve İGM üyesi adayları açıklandı. Taşköprü Belediye Başkanlığı’na aday Vedat Güner, Bozkurt Belediye Başkanlığı’na aday Ersel Günaydın, Şenpazar Belediye Başkanlığına aday Ayhan Işık gösterildi. Türkeş Taş, adaylara başarılar diledi.
İyi Parti Kastamonu İl Başkanı Faruk Ataşalar, İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş’tan söz aldığını ve seçimlerde 7 defa ilimize ziyaret gerçekleştireceğini belirterek; “Nasrullah’tan su içirdik, seçimi alacağız inşallah. Şeyh Şaban-ı Veli ve Mehmet Feyzi Efendi’nin Türbesi’ni ziyaret ettik, burada da partili arkadaşlarımızla bir toplantı düzenlemek istedik” dedi.
‘Alparslan Türkeş, Türkiye Cumhuriyeti’ni Sağlamlaştırmış Bir İnsandır’
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş, ilimizin kendisi için çok önemli olduğunu belirterek; “Bugün de burada İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı ve milletvekili olarak aranızda olmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum. Hepinize babam Başbuğ Alparslan Türkeş’e göstermiş olduğunuz vefadan ve sevgiden dolayı çok teşekkür ediyorum. Ben hep söylüyorum, Başbuğ Alparslan Türkeş’i bir şahıs olarak görmek ya da bir parti çatısı içine sınırlandırmak çok yanlıştır. Evet, Milliyetçi Hareket Partisi’ni Başbuğ Alparslan Türkeş kurmuştur, Milliyetçi Hareket Partisi’nin kurumsal kimliği ve 3 hilal hepimiz için çok kıymetli ve kutsaldır, o ayrı ama bir parti değildir Başbuğ Alparslan Türkeş… Dinimizde de olduğu gibi amel ve yürütülen yol önemlidir. O yüzden bu amel Türkeş’in yolu, Türkeş’in meşalesi, Türkeş’in ilkeleri nerede yürüyorsa Alparslan Türkeş oradadır. Ona göre tavrımızı almamız gerekmektedir. Alparslan Türkeş, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra çok önemli adımlar atmış, Türkiye Cumhuriyeti’nin çimentolarını sağlamlaştırmış bir insandır. O yüzden vefat edeli 26 yıl olmasına rağmen hala hayatta gibi Türk siyasetinde varlığı ve ağırlığı hissedilmektedir. Her siyasi partide her yerde de onun yetiştirdiği çok kıymetli insanlar şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti için hizmet etmektedir. Bir Türkeş olarak Türkeş’in nerede, nasıl olduğunun gösterilmeye şu dönemde çok ihtiyaç olduğunu hissettiğim için babamın adını korumak adına sonra misyonunu korumak adına gerçek Türkeş ya da gerçek Türkeş misyonunu insanlar beni görünce bunları hatırladığına inanıyorum” diye konuştu.
‘Türkiye’nin En Büyük Problemi Uyuşturucu'
Türkiye Cumhuriyeti’ni daha iyi yerlere taşıyacaklarını aktaran Taş; “Bizim derdimiz her zaman vatan oldu, bayrak oldu bu milletin insanları oldu. Biz her zaman millet için, bu devlet için bu bayrağı, sırtlamayı ve yükseklere taşımayı hedef edinen insanlarız. O yüzden bu düsturla yola çıktık, inşallah çok daha iyi olacak. Günümüz Türkiye konjonktüründe de maalesef gidişat çok iyi değil. Maddi gidişat da iyi değil, manevi gidişat da iyi değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün değer yargıları, inandığımız her şeyin tanımı değişmiş, uygulaması değişmiş, ortaya çıkan fiiller değişmiş ama bir milleti ayakta tutan şey kültürüdür, dilidir, dinidir, değer yargılarıdır. Siz eğer bu değer yargılarına dinamit koyarsanız başta zaten aileler çöker, aileler çökerse milletler çöker. Biz eğer ‘Türk milliyetçisiyiz’ diyorsak, ‘Türk, İslam ülkesinin yolundan gidiyoruz’ diyorsak, başta gençlerimizin önünü açmamız gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin şu andaki en büyük ulaştığı problem, uyuşturucu problemi. Uyuşturucu kullanım yaşı 10’a indiğini söylüyorlar. Bu korkunç bir şey, bir milletin gençlere uyuşturucuya hapsolmuşsa ya da uyuşturucunun eline düştüyse orada gerçekten tehlike çanları çalıyor demektir. Kimse de ‘Ben milliyetçiyim, ben Müslüman’ım’ diyemez. Yani bunu kesinlikle engellemek gerekiyor, önünde durmak gerekiyor. Hepimizin ele alması gereken bunun gibi daha birçok problem var. O yüzden İyi Parti çok önemli bir partidir. İyi Parti zaten ‘Yanlış giden bir şeyler var’ deyip taşa elini koyan cesurlar hareketi olarak nitelendirdiğimiz bir cesurlar ordusu tarafından kurulmuş bir partidir ve hiç küçümsenmeyecek bir başarı almıştır. Yüzde 10 oy hiç küçümsenmeyecek bir oydur ve bunu bir kere değil, 2-3 kere almış bir partidir. Bizim hepimizin bunun kıymetini bilerek. Başta İyi Parti’nin kurumsal kimliğini koruyarak Genel Başkanı’mız sayın Meral Akşener’e omuz vererek, ‘Türkiye’nin tek çıkış yolu İYİ Parti’ dedik. Çünkü seçmenin gideceği başka alternatif yoktur. Bu bilinçle hareket edip özellikle yerel seçimlerde, asıl önemlisi de ‘2028 genel seçimlerde biz Türkiye’yi yönetmeye adayız’ diye yola çıkıyoruz. O yüzden hepimize çok görev düşüyor. Ben inanıyorum ki bunu hepiniz zaten çok iyi bir şekilde yapacaksınız. Bu zamana kadar da vermiş olduğunuz emeklerden dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum. Yolumuz çetin, aslında kolay ama neden çetin çünkü biz şu anda var olan sistemin yanlış olduğunu, doğru olan sistemi kuracağımızı, suların dönme yolunu değiştireceğiz. Var olan sistemi değiştirmek her zaman zor çünkü insanlar rahata alışık ama ben ülkücü olduğum için bizim işimiz zaten risk almak, doğruyu savunmak, çetin yollarda korkusuzca yürümektir. Biz o yüzden İyi Parti olarak da diyoruz ki ‘Biz bu dümeni çevireceğiz, biz bu yanlışları çok kolay ve hızlı bir şekilde düzelteceğiz’ o yüzden hep beraber bu taşın altına elimizi koyuyoruz. Korkmadan cesurca bu yolda ilerlememiz gerekiyor. Tabii ki böyle yollarda ilerlerken ‘Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz’ demiş Başbuğ Alparslan Türkeş, illaki yolda dökülenler, vazgeçenler olabilir. Bu siyasette olabilecek şeylerdir. Önemli olan hedefe kitlenmek. Gidenler gidebilir, bizim amacımız insanları kazanmak. Bu iş gönül işi, emek işi, sevgi işi. Genel merkez olarak üzerimize ne düşerse yapacağız. İnşallah Kastamonu Belediyesi’ni aldığımızda da burada oluruz. İnşallah seçim çalışmalarına da tabii ki seve seve katılacağım” dedi.