'İsterse altından kafese koysunlar vali benim için bitmiştir'

AK PARTİ MİLLETVEKİLİ MURAT DEMİR’DEN BOMBARDIMAN AK Parti Milletvekili Murat Demir, hafta sonu Şehit Şerife Bacı Öğretmenevi’nde basın mensupları ile bir araya gelerek gündeme dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Son zamanlarda ilimizde yayılan dedikodulara değinen Demir, birçok konuya açıklık getirdi. Son zamanlarda ilimizde dedikodu gündemi oluşturulduğunu ifade eden Demir; “Benim tek derdim Kastamonu. Kastamonu’ya hizmet etmenin zamanı geldi. Ucuz ve Kastamonu’ya yakışmayan dedikoduları bir kenara bırakmak gerek. Kastamonu'da inanılmaz bazı dedikodular geliyor, bu dedikoduların başında Kastamonu’da 3 vekilin arasında bir kopukluk olduğu söylenmesi. Herkesin kendi karakteri ve düşünce tarzı vardır. Kimsenin kimseyle aynı düşüncede olmak gibi de bir mecburiyeti yoktur. Görüş ayrılığımız var, ama beraber hareket ediyoruz.  Cumhurbaşkanımız köşke, külliyeye milletvekillerini davet etti. Önce Hakkı Köylü gitti, sonra da ben gittim. Deniliyor ki Cumhurbaşkanı, Ahmet Davutoğlu taraftarı olan milletvekillerini köşke çağırdı. Onlarla birebir görüştü ve fırçaladı. Bu sözü kim söylüyorsa, lafların en ağırını istiyor.  Bu partinin tek lideri var Recep Tayyip Erdoğan. Murat Demir, siyaset yapıyorsa, milletvekili olmuşsa tek nedeni Recep Tayyip Erdoğan’dır ve onu örnek almaktır. Gerisi teferruattır. Ahmet Davutoğlu’da, mahalle başkanı, ilçe başkanı da Tayyip Erdoğancıdır” diye konuştu. “BENİM VALİ İLE ARAMDA HİÇ BİR PROBLEMİM YOK” Mecbur kaldığından dolayı bu açıklamayı yaptığını söyleyen Demir; “Kastamonu'da Murat Demir ile vali arasında veya Hakkı Köylü, Murat Demir ile vali arasındaki problem, bir dedikodu aldı başını gidiyor. Nedir ne değildir, basından arkadaşlarımız da bunu sormadılar ama bu dillendikçe dillendi ve de dilleniyor. Şunu buradan kesinlikle söyleyeyim, benim hiç bir kimse ile zerre kadar bir problemim yok. Polemik ve problem içerisine giren bir insan da olmam. Ama kafayı taktığım zamanda beni rencide edecek, beni kötü duruma düşürecek bunun adı değil vali, başbakan bile olsa, açık ve net konuşuyorum, bende ona göre tavır koyarım. Benim vali ile aramda hiç bir problemim yok. İlin valisidir. O buraya Kastamonu'ya hizmet etmek için görevlendirilmiş, her açıdan Kastamonu'nun gelişmesine katkı sağlamak için görevlendirilmiş bir devlet adamı. Devleti ilde temsil edeni, bizlerde seçilmiş vekilleriz” ifadelerini kullandı. “SADECE BİR EGO UĞRUNA” Kastamonu Galatasaray maçında yaşanan tribün krizine de değinen Demir; “Kastamonu Galatasaray maçı için daha önceden biz valimizden rica ettiğimizde bir kereye mahsus Galatasaray maçında tribüne seyirci alınması için tamam alacağız sözünü verdi. Diğer vekillerimize de verdi, belediye başkanımıza da verdi, herkese de verdi. ‘Tamam bu maçta alacağız’ dedi ve daha sonra biz maçın olduğu gün, önceden biletler falan da basıldı, bütün program ve planlar yapıldı, biletler satıldı. Ankara'dan çıktık ve de maça geldik. Benim geldiğimde Belediye Başkanımız sahanın içinde çok kızgın bir vaziyette idi. Ne oldu başkanım diye sorduk, dedi ki vali bey tribüne söz vermişti seyirci almıyor dedi. Bizde bunun üzerine Metin Bey ile beraber vali beye giderek konuştuk. Vali bey alamam dedi. Vali beye yalvardık bir milletvekili olarak Kastamonu'nun valisine. İki milletvekili ve belediye başkanını vali bey hiç tınlamadı ve seyirciyi almadı. Çıktı yukarıya maçı izlerken taraftar vali beye tezahürat yapınca bu sefer oradaki arkadaşları çağırdı. Görevli arkadaşlara dedi ki seyirciyi kale arkasına alalım. Bir ilin yöneticisi ilin hassasiyetlerinden anlaması gerekir, bu hassasiyeti bilmesi gerekir, bu hassasiyeti bilmeyen insan yöneticilik yapamaz, bu kadar da net söylüyorum. Burası çünkü ilçe değil il. Kastamonu ili, tarihinde de altın sayfalar olan bir il. Kastamonu Valisi bu hassasiyeti ya inadına, gıcıklığına bize siyasete yaptı ya da yöneticiliğin dik durmanın, inisiyatif almanın ve böyle günlerde halkın gönlüne girmenin ne olduğunu anlamadığı için bize bu sıkıntıyı yaşattı. Ben hayatımda askerliğimde, ne anamdan, ne babamdan ve hiç kimseden bırakın tokat yemeyi bir hakaret bile işitmedim ama ben Kastamonu Valisi yüzünden küfür yedim. Ben vali için bu küfrü yedim ya benim için artık vali bitmiştir. İsterse altından kafese koysunlar, vali benim için bitmiştir. Futbolu hiç bilmeyen, biliyorum gibi kendini gösterenler işte o gün Kastamonu'yu bitirmişlerdir. Bir inat uğruna, sadece bir ego uğruna Kastamonu'nun geçtiğimiz yıl ful devamlı dolu olan bu tribününü, bu yıl hiç bir maça açmamak gibi bir kendini tatmin etme yoluna gitti. Bu da Kastamonu'ya yapılan en büyük bir kötülüktü. İkide bir önümüze konulan şu, biz test yaptırdık, işte biz şunu yaptırdık, deprem yönetmeliğine göre zayıf, ya siz kimi kandırıyorsunuz. Hiçbir şeyden anlamayan birini koyarsanız eyvallah, denemesi bedava iki katı, üç katı insanı yığın o tribüne eğer o tribüne bir şey olursa altına bütün imzayı ben atacağım. Benim Kastamonu Valisi ile olan problemim budur. Buradan da tavsiye ediyorum. İnşallah başka bir yerlerde bunları yapmaz, herkes Kastamonu insanı gibi mülayim olmaz. Bunu da açık ve net söylüyorum” şeklinde konuştu. “EĞER Kİ VARSA BİR SUÇU HAKKINDA GEREKLİ SORUŞTURMAYI AÇAR AÇIĞA ALDIRIRSIN” Şu anda Kastamonu’nun kitlendiğini ifade eden Demir; “Şu anda Kastamonu kilitlenmiş durumda. Kastamonu'da şu anda her alanda ciddi bir sıkıntı olduğunu görüyorum. Yani bunun yine yönetimsel bir sıkıntı olduğunu görüyorum. Biz vekiliz, bizim müdahale alanımız belli ama ilin yöneticileri şu anda valilik nezdindeki arkadaşların yönetimi Kastamonu'yu kilitlemiş durumda. Bir İlin Valisi elim bir gariban gazeteciyi sürgüne gönderiyor. Bununla ne uğraşırsın, ne derdin olabilir ki, bu tür insanlarla? Bir İl Özel İdare Genel Sekreteri ile polemiğe giriyor. Eğer ki varsa bir suçu, bir sıkıntısı varsa bu adamın hakkında gerekli soruşturmayı açar ve açığa aldırırsın, bu adamı görevinden aldırırsın, o zaman herkes sizi takdir eder. Eğer aldıramıyorsan, Özel İdarenin çalışmalarını kilitleyemezsin. Biz iş yapacağız, bizim köylüye verdiğimiz sözler var. Bu sene artık sezon geldi daha biz ikinci asfalttan bahsediyoruz. Daha bir dünya yer var birinci asfaltı olmayan. İl Genel Meclisi Başkanı çıkıyor, Özel İdare'ye saldırıyor, ya sen neye saldırıyorsun, Özel İdareye söylediğin lafları sen kime söylüyorsun. Valiye söylüyorsun. Özel İdare'nin yönetimi kimde Vali'de. Şu anda Genel Sekreterlikte bir yönetim yok ki zaten, bütün yetkileri alınmış bir Genel Sekreterlik var. Yüzde 100 teyit edemediğim bir dedikodu daha var. Hırsız ve hırsıza destek olan vekiller. Zafer Karahasan'a hırsız deniliyor ve ona destek olan vekiller diye Hakkı Köylü ile bana laf atılıyor. Hırsızı ispatlayın. Hırsız dediği insanı mahkum ettiremeyen kimse eğer ki bu şekilde itham ediliyorsa ve bugünde hırsız diye itham edilen Zafer Karahasan görevine hala devam ediyorsa, ona bunu söyleyen insanlar düşünsün. O makinalar orada yatsın diye mi alındı? O kadar para onun için mi verildi? Niye bekletiyoruz, çünkü bürokrasi kafası bu. İşte Kastamonu’yu kilitleme kafası bu. Bunun ucu dönüp dolaşıp siyasetteki arkadaşlara değecek. Ama ben, buna izin vermeyeceğim. Zamanla kavga edeceğiz ama bu sorunları aşacağız. Ama herkeste kendisine çeki düzen verecek. İlin valisi olabilir, bizde seçilmiş milletvekilleriyiz” diye konuştu. “İLİN VALİSİ SİYASET YAPIYOR” İGM Başkanlık seçimi hakkında da konuşan Murat Demir; “İl Genel Meclisi Başkanlığı seçildi. Yine bazı polemikler yaşandı, yine bazı dedikodular yaşandı. İşte Murat Demir, Mehmet Ataş’ı destekledi, Hakkı Köylü ile Metin Çelik Mehmet Kayıkcı’yı destekledi diye söylentiler çıktı. Bakın arkadaşlar öyle sıkıntılı bir durum ki, Mehmet Kayıkcı İl Genel Meclisi başkanlığına adayım diye bir kez olsun bizim, yani Hakkı Köylü ile Murat Demir’in kapısını çalıp da ‘Arkadaşlar, ben İl Genel Meclisi Başkanlığına adayım’ diye demiş mi? Böyle bir şeyi bir kez olsun demedi. Sen AK Parti’nin İl Genel Meclisi başkanlığına adaysın. Bizde burada AK Parti milletvekilleriyiz. Bizimle ne sorunu vardı da gelip bizlere söylemedi. Vali beyden mi talimat aldı. İl Genel Meclisi başkanlığı seçimi yapılıyor, İl Genel Meclisi üyelerinin aşağı yukarı tamamının Mehmet Kayıkcı’ya oy vereceklerini ben zaten biliyorum. Neden, çünkü ilin valisi siyaset yapıyor. İlin valisi, kapısına çağırıyor, yanına çağırıyor her birine kime oy vereceklerini söylüyor. Telefon açıp kime oy vereceklerini söylüyor. Bu İl Genel Meclisi üyeleri, tutup da bizim oy verin dediğimiz kişiye oy verir mi? Vermez. Çünkü valinin dediğine oy verecekler. Niye, çünkü vali burada kalıcı, vekiller gidici. Kafalarını kuma sokmuş ve bu şekilde siyaset yapan arkadaşlarımızın artık kafalarını kumdan çıkartıp etrafa bakmaları lazım” dedi. “BİR KURUM MÜDÜRÜNÜ KAPISINDA 4 SAAT BEKLETEMEZ” “Bir greyderci validen emir almadan yerinden kımıldayamıyor” diyerek sözlerine devam eden Demir, şunları kaydetti: “Vali, bir yöneticidir. Ben nasıl bir şirket yönetiyorsam, şehirde öyle yönetilmelidir. Sayın Cumhurbaşkanımız ‘ben, bu ülkeyi bir anonim şirketi gibi yöneteceğim’ demişti. Evet, benim mantalitemde budur. Bir şirketin bir tane patronu olur. Bu patron işçiye karışmaz, her şeye karışmaz. Patron, yönetimsel anlamda gözlem yapar ve etrafındaki kollarını hareketlendirir. Etrafındaki insanları çalıştırır ve her daim moral ve motivasyonunu sağlar. Tam tersine moral ve motivasyonu bozmak için çaba sarf etmez. Bir ilin valisi bir kurum müdürünü kapısında 4 saat bekletemez, bekletmez. O adam oraya bir sorun için gelmiştir. Bir problemi için gelmiştir. Bu problemini anlatmak için gelmiştir. Bu problem içinde sen yardımcı olacaksın, varsa bir sıkıntısı bu sıkıntısını sana anlatacak. Kaymakamları fırçalayamazsın, azarlayamazsın. Bize yöneticilik taslamak isteyenler, biz yöneticiliğin alasını biliriz” ifadelerini kullandı. “BEN İŞİMİ YAPACAĞIM” Kastamonu’yu kalkındırmak için yola çıktıklarına değinen Demir; “Önümüzdeki konjonktürden dolayı uzun bir sıkıntı yaşadık. Umut ediyorum ki bundan sonraki seneler Kastamonu, asla bu sıkıntıları bir daha yaşamayacaktır. Yaşanırsa hangi vali gelirse gelsin, Kastamonu nezdinde yaşatırsa yine beni bulacaktır. Her zaman karşılarında duracağım. Belki, böyle konuşan vekillerin ömrü çok uzun olmayabilir, valla bunlar sorun değil, problem değil. Ben işimi yapacağım. Kastamonu’nun her alanda haklarını savunacağım.  İnebolu Limanı ile ilgili bazen dedikodular çıkıyor. İnebolu Limanı’nda süreç iyi bir şekilde ilerliyor. Ben, önceki hafta Bolu Ulaştırma Bölge Müdürlüğü’ne gittim. Bununla ilgili verilen talimatın başlarında burasının olduğunu biliyorum. Özel bir firma, son derece güzel bir proje hazırlıyor. 3-4 ay sonra detayları ve ayrıntıları ortaya çıkacak” ifadelerini kullandı. “İNSANLAR SİNDİRİLMİŞ” Herhangi bir vekilin kolay kolay ilin valisi hakkında bu tür açıklama yapmayacağını vurgulayan Demir; “Herkesin, ürkek, korkak, sindirilmiş bir Kastamonu olduğu için bu açıklamayı yapmak zorundayım. Bir kurum müdürünün bir yere çıkıp, açıklama yapmaması çok büyük sıkıntı. Fakat İGM Başkanı çıkıp açıklama yapabiliyor. İnsanlar sindirilmiş. Kurum müdürleri böyle, amirler böyle. Kim çıkıp konuşabilir? Fakat biz zamanı geldiğinde bunu da aşacağız. Herkes herkesin işine karışırsa, yapılacak bazı işlerin önüne engel oluyorsa, herkes bazı işlere takoz koymaya çalışıyorsa, birilerini sindirmeye çalışıyorsa, Kastamonu’da tek benim, tek adamlığa bürünmüşse bu sorun çözülecek. Er ya da geç” diye konuştu. “HİÇ KİMSE MURAT DEMİR’İN KUYUSUNU KAZMAYA KALKMASIN” Ulaştırma Bakanlığı için adının geçmesine de değinen Demir, bunun kendisine gurur verdiğini belirterek; “Kastamonu Bakanlığı artık hak ediyor. Kastamonu harekete geçmeli. Hakkı Bey olur, Metin Bey olur, ben olurum bu önemli değil. Kastamonulu bir vekilin Bakan olması tarihi bir şeydir. Denizcilik sektöründe olmamdan dolayı ismim geçtiğini biliyorum. Kastamonu yüzde yüz Bakanlık hak ediyor. Hakkı Köylü’de bunu en çok hak eden birisi. Bakanlık olursa Kastamonu 10 senede yürüyeceği yolu 4 senede yürür. Hiç kimse Murat Demir’in kuyusunu kazmaya kalkmasın, buna kimsenin gücü yetmez” diyerek konuşmasını sonlandırdı.