İlimizin yüzde 65'i Doğalgazlı

Kastamonu'nun da dahil olduğu 226 bin 35 aboneden fazladan para alındığına yönelik açıklamada bulunan Kar-Gaz Genel Müdür Yardımcısı Mevlüt Kara, bu konunun yeni bir durum olmadığını EPDK'nın araştırmayı yeni sonuçlandırdığını söyledi. Kara açıklamalarını şöyle sürdürdü: 'İlk ihaleye giren şirketler için böyle bir durum söz konusu. Farklı bir yorumlama nedeniyle böyle bir durum oluşmuş. Bizim şirketimiz...

Kastamonu’nun da dahil olduğu 226 bin 35 aboneden fazladan para alındığına yönelik açıklamada bulunan Kar-Gaz Genel Müdür Yardımcısı Mevlüt Kara, bu konunun yeni bir durum olmadığını EPDK’nın araştırmayı yeni sonuçlandırdığını söyledi. Kara açıklamalarını şöyle sürdürdü: “İlk ihaleye giren şirketler için böyle bir durum söz konusu. Farklı bir yorumlama nedeniyle böyle bir durum oluşmuş. Bizim şirketimiz de kendi lehine yorumlamış. Bu yeni bir durum değil aslında ama EPDK araştırmayı yeni sonuçlandırdı ve paranın geri iade edilmesine karar verdi. Biz de bununla ilgili iade çalışmasını tamamladık bitirdik. Geçtiğimiz hafta zaten bu sonuçlandırılmıştı. Şu an vatandaşlarımız internet sitemizden alacakları olup olmadığını, ne zaman alacaklarını görebiliyorlar. İnternet sitemizde duyuru başlığı altında bu durum tarif edilmiş. Vatandaşlarımızın, T.C. Kimlik numaraları ile girerek kendi durumlarını buradan takip etmeleri mümkün.” “FATURALARINDA ÖZEL OLARAK BELİRTİLECEK” Bu konunun daha önce gaz kullanımına başlamış ama adresini değiştirmiş ve doğalgaz kullanımından vazgeçmiş abonelerle ile ilgili bir durum olduğunu kaydeden Kara; “Gazı kullanmış, belli bir süre sonra da gaz kullanımından vazgeçmiş şu an müşterimiz olmayan gaz kullanmayan vatandaşlar için ödemeler isimlerine Halk Bankası’na aktarılıyor. Halen müşterimiz olan adresini değiştirmiş olanlardan da faturalarından düşülecek. Bu da zaten faturalarında özel olarak belirtilecek” dedi. “DOĞALGAZ KULLANICILARINI İLGİLENDİRMEYEN BİR DURUM” Bu durumun nedenini de açıklayan Kara, konuşmasını şöyle sürdürdü: “EPDK’nın tanımladığı gaz açma-kapama diye bir bedel var. Bu tam detaylandırılmamış bir durum olduğu için bütün gaz açma-kapamalarda sistemle ilgili olarak bu bedel alınmış. Daha sonra EPDK bunun sadece ilk gaz açma ile ilgili olduğunu diğer ikinci işlemlerde alınmaması gerekli olduğuna hükmetti. Biz de bunun gereğini yerine getirmeye başladık. Daha çok kiracılarla ve bir de gaz kullanımından bir şekilde vazgeçmiş mülk sahiplerini ilgilendiren, hali hazırda doğalgaz kullanıcılarını ilgilendirmeyen bir durum. Kiracılar gaz kullandıkları adresi değiştirmişse mutlaka bir iade söz konusu. 2014’ün Temmuz’undan itibaren bu süreç başlamıştı zaten. 2014‘ün Temmuz’undan bu tarafa açma-kapama işlemleri için ücret alınmıyor. Bu ödemeler 2012 ile 2014’ün Temmuz’u arasındaki farklı algının sonucu.” “KASTAMONU’DAKİ KONUTLARIN YÜZDE 95’İ GAZ KULLANABİLECEK DURUMDA” Kastamonu’da doğalgaza ulaşılabilirlik, doğalgaz kullanımının vatandaş açısından avantajları ve ilçelerdeki doğalgaz hatları hakkında bilgi veren Mevlüt Kara, Kastamonu’daki konutların yüzde 95’ine ulaşmış durumda olduklarını kaydederek konuyla ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü : “İstemeleri halinde Kastamonu’daki konutların yüzde 95’i gaz kullanabilecek durumda. Ancak bize yüzde 65 civarında olan kısmı başvuru yaptı. Halen hatırı sayılı miktarda her şeyi hazır olduğu halde gaz kullanmayan gaza müracaat etmeyen müşterilerimiz var. Bizim ulaşma oranımız yüzde 95. Bir aksilik olmazsa önümüzdeki yılda yüzde yüzünü tamamlamayı planlıyoruz.” “AHŞAP BİNALARDA DA DOĞALGAZ KULLANIMI GÜVENLİ” Ahşap binalarda da doğalgaz kullanımının diğer yakıt türlerinden daha güvenli olduğunu kaydeden Kara, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bize sık sorulan sorulardan biri ahşap bina mevzusu biz ahşap binaların özellikle emniyet açısından doğalgaz kullanmasını öneriyoruz. Sonuçta orada bir yaşam varsa amma sıvı amma katı bir yakıt kullanılıyordur. Doğalgaz dışındaki yakıtların hiçbiri vatandaşın kendisi dışındaki kontrole tabi değil. Vatandaş odununu kömürünü diğer yakıtları alır. Yakma cihazına doldurur ve kullanır Allah göstermesin başına bir iş geldiğinde de tek sorumlu kendisi maalesef. Ama doğalgaz devreye alınmadan önce en az iki tane mühendisin kontrolünden geçer.  Devreye alındıktan sonra da gerek gaz şirketi olarak bizim, gerekse tesisatı yapan firmanın sorumluluğu bitmez. Herhangi gibi bir vaka olduğunda tabi ki vatandaşın başına olumsuz bir iş gelmesin isteriz ama bir olumsuzlukla karşılaşıldığında biz ve sorumlu firma sorgulanırız. İşin vicdani boyutu ayrı tabi işin hukuki boyutu da var. Böyle bir durumla karşı karşıya kalmamak için gerek biz, gerek yapımcı firma buna azami dikkati gösterir. Belirli aralıklarla da o adresi kontrol eder. Bunu doğalgazın artı bir özelliği olarak biz bunu vurgulamaya çalışıyoruz. Ahşap binada sadece işlem zorluğu var yoksa güvenli kullanım bakımından diğer binalardan bir farkı yok. Bizim önerimiz ahşap binalarda oturan vatandaşlarımızın da kesinlikle doğalgaza geçmesi yönünde. Zaten başka ek tedbirlerde alıyoruz. Elektrikteki sigortaya benzer doğalgazda da bu tür uygulamalar var. Aşırı bir gaz çıkışı durumunda gaz arzını durduran otomatik mekanizmalar var. Böylesi durumda bunlar devreye giriyor. Herhangi bir yangın falan çıktığı zaman da doğalgaz borusuna alev temas ettiğinde de gaz akışı otomatik olarak kesilir.” “DİĞER İLÇELERLE İLGİLİ BİR YETKİMİZ YOK ŞU AN” Lisans bölgelerinin bizim Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)  tarafından belirlendiğini kaydeden Kara, ilçelerin ve imar planı dışındaki köylere doğalgaz hattı döşeme gibi yetki lisanslarının olmadığını kaydetti. Kara konuyla ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bizim hangi yerleşim yerine gaz vermemiz gerektiği 2006 yılında buranın lisansı alınmıştı o lisansta belirlenmiş. Kastamonu ile ilgili olarak Kastamonu Merkez ve Kastamonu Seydiler ve Tosya ilçeleri bu kapsamın içerisinde. Biz bu iki ilçeye de doğalgazı verdik. Tosya’ya 2012 yılında Seydiler’e de 2014 yılında gazı verdik. Diğer ilçelerle ilgili bir yetkimiz yok şu an. Ancak bu olmayacağı anlamına gelmiyor. EPDK zaman zaman farklı düzenlemeler yapıyor. Ya orayla ilgili ayrı ihale açarak ya da o bölgede bulunan mevcut gaz sistemine teklif ederek oranın da ihale kapsamına alınması sağlanabiliyor.” “EN BÜYÜK SIKINTI TAŞKÖPRÜ VE DEVREKANİ” Taşköprü’nün nüfusunun fazla olması ve Devrekani’nin 3-5 kilometre ötesinde Seydiler’de doğalgazın olması nedeniyle bu ilçe halkının doğalgaza kavuşmak istediklerini belirten Kara; “En büyük sıkıntı Taşköprü ve Devrekani. Ne yazık ki bu bizim tek başımıza karar verebileceğimiz bir durum değil. Türkiye iletim hattı dediğimiz doğalgaz iletim hatları var.  Taşköprü İlçesi’ne doğalgaz hattının BOTAŞ tarafından da çekilmesi lazım. Bir bütünlük taşıyor ama EPDK böyle bir karar almadan önce diğer ilgili kurumlarla bunu görüşmesini yapıyor onu bir sonuca bağladıktan sonra bu tür girişimlere başlanıyor. Köylere de doğalgaz verilmesi yine lisans şartlarına bağlı. İmara açılması beklenen Hacı Bey Köyü ve Budamış Köyü var. Bunlar 2006’da köy statüsünde idi. Ama şu an Budamış Köyü’nün imar planı olduğunu biliyorum. Plana göre imar yolları açıldığında Budamış Köyü bizim alanımız içerisinde olacak ama onun dışındaki belediye imar alanı dışındaki köyler maalesef yetki alanımız dışında kalıyor” dedi. “YALITIM SADECE DOĞALGAZ İÇİN YAPILMAZ” Kastamonu’da yalıtımla ilgili vatandaşın yanlış bir algılaması olduğunu söyleyen Kara ‘yalıtım yapılsın sonra doğalgaz geçerim’ algısının yanlış olduğunu kaydetti. Yalıtımın hangi yakıt türü olursa olsun binalarda vatandaşa en az yüzde 40 tasarruf sağladığını kaydeden Kara sözlerini şöyle sürdürdü: “Yalıtımı sadece doğalgazın bir eki olarak görüyorlar. Yalıtım gerçekten vatandaşa çok büyük bir getiri sağlıyor vatandaşa yüzde 40’a yakın bir tasarruf sağlıyor. Kaliteli bir malzeme kullanılırsa bu oranın yüzde 60’a kadar çıkabilir. Bu doğalgaz için bu böyle olduğu gibi, kömür için de bu böyle,  diğer yakıt türleri için de böyle. Binalarda yalıtımın olmaması doğalgaza geçmemenin geçerli bir neden i değil.  Keşke herkesin gücü yetse de tüm binalar yalıtımlı olsa.” “DOĞALGAZ SAYESİNDE VATANDAŞ YILDA EN AZ BİN LİRA TASARRUF SAĞLAR” Doğalgazın karlılığından da bahseden Mevlüt Kara, “Ortalama bir aile ayda 1 tüp kullanır. Son dönemde tüplere yine zam geldi. Yıllık tüp kullanım maliyeti 700-750 civarında tutuyor. Ayda 2 tane tüp kullanan aileler de var. Yılda vatandaş ısınmak ve mutfak ihtiyacı için sadece bin liranın üstünde tüpe para veriyor. Doğalgaz sayesinde vatandaş yılda en az bin lira tasarruf sağlar. Yaklaşık ısınma için de bin beş yüz liraya yakın bir miktar ödüyor. Yaklaşık yıllık harcaması 2 bin 500 lira oluyor. Bizim KARGAZ olarak Kastamonu’daki hesaplamalarımıza göre bir 130 metrekare alana sahip bir daire 1 yılda ısınma, mutfak ve sıcak su için bin 500 liralık doğalgaz tüketiyor.  Sadece ısınma için hesaplama yapıldığında böyle başa baş bir durum gözüküyor ama kıyaslamayı o yönden yapmamak lazım. Sadece yakıt olarak kullanımda bile doğalgazın yine yüzde 5 yüzde 10 arasında bir avantajı var. Tabi bir de işin diğer boyutu var. Kömürü alıyorsunuz, taşıyorsunuz, depoluyorsunuz, kendisi ile uğraşıyorsunuz, uzaklaştırılması ile uğraşıyorsunuz. Az daireye sahip binalarda bireysel kullanımlarda soba var. Örneğin 5’inci katta oturan kişi zeminden yukarıya kömür taşımak zorunda, yukarıdan kül indirmek zorunda. Bir de tabi doğalgaz daha temiz bir yakıt. Doğalgazın Kastamonu’da uygulanacağı ilk yıllarda hazırlattığımız broşürlerimizde evin perdesinin temizliğine kadar, boyası ve badana ömrüne kadar hesaplamalar yapmıştık. Hesaba katılmayan bu yan değerler dolayısıyla da aslında doğalgaz kullanımının maddi-manevi artıları çok fazla” dedi. “TAMAMEN DOĞALGAZA GEÇİLMESİ İLE İLGİLİ YASAL BİR ZORUNLULUK YOK” Tüm binaların doğalgaza geçmesine yönelik yasal bir düzenlemenin de olmadığını kaydeden Kara; bununla ilgili mahalli idarelerin karar alma yetkisine sahip olduğunu belirtti. Kara, açıklamalarını şöyle sürdü: “Bu yine bizim yetki alanımız dışında bununla ilgili mahalli idareler karar alabilme yetkisine sahip belediyeler, valiler ya da ilçelerde kaymakamlıklar. Tabi altında gerekçelerini oluşturmak gerekiyor. Aslında gerekçeleri var. İlimizde kışın genel olarak sıkıntı olmamakla birlikte anlık olarak hava kirliliği değerleri aşılıyor. Siz binanızda gaz kullanıyorsunuz yan binanız kömür kullanıyor, ne bulunursa özellikle sobalı evlerde kağıt atıkları, tekstil atıkları da atılıyor. Onun kirliliğini dumanını da siz paylaşıyorsunuz. Bunun tespiti de artık çok zor değil. Kar düştüğünde Taşköprü yolunda binaların tepelerinde farkı net olarak görebilmek mümkün. Mahalli idareler bunlara bakarak da bir yaptırımda bulunabilirler. Ama şuan yasal olarak doğalgaza şu tarihe kadar geçilme zorunluluğu yok.” “DOĞALGAZA GEÇİLMESİ İLE BİRLİKTE ŞEHİRDE YANGIN ORANLARINDA AZALMA YAŞANDI” Doğalgazın her anlamda daha güvenli olduğunu kaydeden Kara, doğalgazın yapılmadan önce ve sonrasında sürekli denetimlerinin yapıldığını kaydetti. Kara konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bina içlerinde bütün doğalgaz sistemleri devreye alınmadan önce kontrolden geçiriliyor. Önce tesisi yapan firma gaz verilmeden önce bir testten geçiriyor. Sonra birlikte kaçak var mı yok mu diye biz bir test uyguluyoruz. Kaçak yoksa oraya gaz veriyoruz. Bunun dışında belli aralıklarla kontrol mekanizması var. Bunun periyodu kesin değil 1 yıl olur 3 yıl olur. Firma bazlı olarak rassal kontroller var. Bir firmanın yaptığı işlerde fazla sayıda kaçak oluyorsa o firmaya farklı yaptırımlar uygulandığı gibi o firmanın yaptığı bütün işlemler geriye dönük olarak kontrol ediliyor. Vatandaşın bir sıkıntı yaşadığında arayabileceği 187 acil servis numaramız var. 24 saat bu servislerimiz her şehirde görev yapıyorlar. Gaz kaçakları, patlama, yangın gibi bu tür ihbarlara yasal zorunluluk gereği en geç 15 dakika içerisinde müdahalede bulunurlar. Bizim Kastamonu’daki ortalamamız tüm ihbarlar için 10 dakikanın altında. Şu ana kadar çok şükür bu anlamda bir yangın hadisemiz olmadı. Geçtiğimiz aylarda itfaiye müdürümüzün bir beyanı vardı kendisi ’ Kastamonu’da doğalgazın yaygınlaşması ile birlikte yıllık yangın sayılarında hatırı sayılır bir oranda azalma olduğunu söylemişti. İnşallah gazın tüm binalarda kullanılması ile birlikte bu sayı daha da azalacak. Kastamonu’da bu anlamda büyük bir sorunda yaşanmadı. Sadece hatırda kalan bu Sunta Kavşağı mevzuumuz var. Tabi orası farklı bir durumdan kaynaklanmıştı.  Bir de sokakta şebekelerimiz var. Orayla ilgili olarak da bizim kaçak arama aracımız var. Bu da yasal bir zorunluluk olarak EPDK tüm gaz şirketlerine böyle bir görev verdi. Kaçak arama aracı ile her yıl 2 kez tüm şebekenin üzerinden bu araç geçer ve kaçak tespitini yapar. Şu an için bir sıkıntı yaşamadık. Bir sıkıntı olursa da bu araç tespiti yapar ve bu şekilde de şebekenin güvenliği sağlanmış olur”

Bakmadan Geçme