İl Sağlık Müdürü Derdiyok'tan 'Otizm' Bilgilendirmesi

Kastamonu İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Çağdaş Derdiyok, '2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü' dolayısıyla bilgilendirmede bulundu.

Kastamonu İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Çağdaş Derdiyok, "2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü" dolayısıyla bilgilendirmede bulundu.

Derdiyok açıklamasında şu ifadelere yer verdi; 

Otizm Nedir?

Otizm, erken çocukluk döneminde başlayan ve yaşam boyu devam eden, sosyal etkileşim, iletişim ve davranış alanlarında belirgin zorluklar içeren nörogelişimsel bir bozukluktur. Otizm belirtileri genellikle 6-12 ay arasında kendini göstermeye başlar ve çocuğun gelişimini önemli ölçüde etkiler. Otizm spektrum bozukluğu (OSB) olarak da bilinen bu durum, her bireyde farklı şiddette ve çeşitlilikte belirti gösterebilir.

Otizm spektrum bozukluğu sosyal etkileşim, iletişim becerileri ve tekrarlayıcı davranışlar açısından farklılık gösteren bir dizi nörogelişimsel durumu kapsar.

Otizm Belirtileri Nelerdir?

Otizmin belirtileri kişiden kişiye büyük farklılıklar göstermekle birlikte genel belirtiler arasında göz teması kurmama, adına tepki vermeme, tekrarlayıcı hareketler ve rutinlere aşırı bağlılık gibi özelliklerle kendini belli eder.
İletişimde gecikme veya sınırlılık, duyguları ifade etmekte ya da anlamakta güçlük çekme, sosyal ilişkilerde uzak durma veya ilgisizlik de yaygın belirtiler arasındadır.

Otizmin genel belirtileri şunlardır:

Göz teması kurmakta güçlük veya göz temasından kaçınma, Adına seslenildiğinde tepki vermeme, Sosyal ilişkilere karşı ilgisizlik veya diğer insanlarla etkileşime girmekte zorluk Konuşmada gecikme, konuşmanın hiç başlamaması veya sınırlı dil kullanımı, Tekrarlayıcı hareketler (örneğin, sallanma, el çırpma, parmak uçlarında yürüme), Belirli rutinlere aşırı bağlılık ve değişimlere karşı direnç gösterme, Sınırlı ve takıntılı ilgi alanları, Duyusal uyaranlara (ses, ışık, dokunma gibi) karşı aşırı hassasiyet veya tam tersi, duyarsızlık, Sözel olmayan iletişimi (jest, mimik, vücut dili) anlamakta güçlük, Hayali oyunlarda sınırlılık veya oyuna ilgi göstermeme, Duyu hassasiyetleri, belirli seslere veya ışıklara aşırı tepki gösterme ya da aksine çevresel uyaranlara karşı kayıtsız kalma da görülebilir.
Bu belirtiler erken dönemde fark edilerek uygun eğitim ve destekle yönetildiğinde, bireylerin yaşam kalitesi belirgin şekilde artabilir.
Otizm belirtileri genellikle erken çocukluk döneminde ortaya çıkar ve yaşa göre farklılık gösterir. Her çocukta görülen belirtiler ve şiddetleri farklı olabilir.

Erken Teşhisin Önemi

Otizm spektrum bozukluğunda erken teşhis, çocuğun bilişsel, sosyal ve iletişim becerilerinin gelişimi için büyük bir fayda sağlar. Erken yaşta belirlenen otizm belirtileri, çocuğun özel ihtiyaçlarına uygun şekilde desteklenmesini mümkün kılar. Yapılan araştırmalar, erken teşhis ve müdahale sürecinin, otizmli çocukların günlük yaşama uyum sağlamalarına, bağımsızlıklarını artırmalarına ve eğitim hayatında daha başarılı olmalarına katkı sağladığını göstermektedir.

Erken Teşhisin Faydaları

Bebeklik ve erken çocukluk döneminde otizm belirtilerinin fark edilmesi, çocuğun gelişim sürecine olumlu yönde etki eder. Beynin en hızlı geliştiği ilk yıllarda yapılan müdahaleler, çocukların öğrenme kapasitelerini artırarak sosyal ve iletişim becerilerinin güçlenmesini destekler. Erken teşhisin sağladığı temel faydalar :

Beyin gelişiminin en yoğun olduğu dönemde müdahale imkanı, Sosyal becerilerin daha etkili geliştirilmesi, İletişim becerilerinin erken yaşta desteklenmesi, Davranış problemlerinin önlenmesi veya azaltılması

Otizm Tedavisi 

Otizm spektrum bozukluğunu tamamen ortadan kaldırmayı sağlayan herhangi bir tedavi yöntemi yoktur. Otizm tedavisi kişinin yaşam kalitesi yanı sıra bilişsel ve işlevsel bağımsızlığını artırmayı sağlamak için ilgili bozuklukları tedavi etmek ve ailenin süreci yönetmesine yardımcı olma planına dayanır. Beynin ilk 3 yıldaki gelişimi, öğrenmesi çok hızlıdır. Dışardan gelen doğru ve yoğun uyaranlarla erken müdahale, tüm gelişimsel bozukluklar gibi burada da en etkili yöntemdir.

Erken yaşta başlanan, aile desteği ile birlikte çocuğun yeteneklerine ve ihtiyaçlarına göre bireysel ve grup olarak özel eğitim programları hazırlanması, uzman kişilerce uygulanması, günümüzde bilinen tek “tedavi” yöntemidir. Özel eğitim ve ekip çalışmasını gerektiren tedavi uzun sürelidir ve ekipte çocuğun kendi doktoru, özel eğitimcisi, konuşma uzmanı, çocuk psikiyatri ve/veya çocuk nöroloğu mutlaka bulunmalıdır. Uygulanacak olan ilaç tedavileri ise otizme eşlik eden ve varsa mevcut problemleri azaltmaya yöneliktir.
Çocuğunuzda OSB Olduğundan Şüpheleniyorsanız Ne Yapmalısınız?
Eğer çocuğunuzun Otizm Spektrum Bozukluğu belirtileri gösterdiğini düşünüyorsanız bu durumu zaman kaybetmeden Bir Sağlık Kuruluşuna başvurunuz.

Unutmayın; Erken tanı ve müdahale, çocuğunuzun var olan potansiyelinin en yüksek düzeyde değerlendirilmesi ve gelişimsel destek programlarının etkin bir şekilde uygulanabilmesi bakımından oldukça önemlidir! Erken müdahale programları çocuğun ihtiyaçlarına uygun, sürekli ve nitelikli olduğunda toplumsal uyum becerilerinde ve diğer gelişim alanlarında ilerlemeler görülebilmektedir.

Bakmadan Geçme