Et üretim çiftliğine 'KADIN ELİ' değdi
Kastamonu doğası, yatırım alanlarının çeşitliliği ile iştah kabartan bir kent. Serpil Yorgancı da hem memleketi olması hem de yatırım alanlarındaki fırsatlar dolayısı ile Kastamonu'ya yerleşip, et üretimi yapmak üzere işletmesini kuran başarılı bir isim. İstanbul'da doğup büyüyen, ardından da tekstil üzerine olan aile şirketlerini Abana'ya taşıyan Serpil Yorgancı, TKDK'dan aldığı destekle, kadınları görmeye alışık olmadığımız...
Kastamonu doğası, yatırım alanlarının çeşitliliği ile iştah kabartan bir kent. Serpil Yorgancı da hem memleketi olması hem de yatırım alanlarındaki fırsatlar dolayısı ile Kastamonu’ya yerleşip, et üretimi yapmak üzere işletmesini kuran başarılı bir isim. İstanbul’da doğup büyüyen, ardından da tekstil üzerine olan aile şirketlerini Abana’ya taşıyan Serpil Yorgancı, TKDK’dan aldığı destekle, kadınları görmeye alışık olmadığımız bir sektöre giriş yaptı. Üniversitede işletme eğitimi alan Serpil Yorgancı, TKDK’nın desteklerinden haberdar olduktan sonra, Abana’da hem manzarası hem de temiz havasıyla göz dolduran 26 dönümlük araziyi satın alarak, çiftliğini kurdu. HSM Tekstil Turizm Gıda Tarım Hayvancılık San. Tic. Ltd. Şti. isimli çiftlik, Avusturya’da ahşap yapısı ile ödül almış bir işletme örnek alınarak inşa edildi. AB STANDARTLARINDA ÇİFTLİK İşletmesinde buluştuğumuz Serpil Yorgancı, hiç yorulmadan aile şirketinin işlerini yürütüyor ama onun en önemli uğraşı şu sıralar kurduğu et üretim tesisi. Hemen her gün işletmesine gelip, koyunların gelişimini, bakımını yakından takip ediyor. TKDK’dan önce Fransız şarole cinsi 55 koyun ve koçla işe başlayan Yorgancı, TKDK’dan aldığı 456 bin TL’lik hibe ile 2014’ün sonunda şu anki çiftliğine hayvanlarını taşıdı. Avrupa Birliği standartlarındaki çiftlikte 1 yıl içinde hayvan sayısı; 106 koyun, 23 koç, 28 kuzuya ulaştı. Yorgancı kendi ifadeleri ile hikayesini şöyle anlatıyor: “İstanbul’dan köyümüze yerleştik, burada tekstil yatırımı yaptık. Aile şirketiyiz. Babam Hüseyin Yorgancı ile birlikte tekstil üzerine çalışıyoruz. Onun dışında hayvancılıkla ilgilenmek istedik. Babamın da desteği ile böyle bir çiftlik yapmaya karar verdik. Babamın araştırmaları ile koyun yetiştiriciliği yapma fikri geldi. Başlangıçta fabrikamızın yan tarafından küçük bir bölümü koyunlara ayırdık. 55 hayvanla başladık. TKDK’nın desteğini öğrendikten sonra da çiftliğimizi kurma kararı aldık. Yüzde 65 destek ile yaklaşık 460 bin TL hibe toplamda 1 milyonu geçti maliyet.” HAYVANLAR DOĞAL YEMLE BESLENİYOR Proje aşamasında ve çiftliği kurma aşamasında TKDK’dan çok faydalandığını belirten Yorgancı, kurum çalışanlarının sürekli olarak kendisini desteklediğini, bütün sorunlarına çözüm aradığını dile getirerek; “Proje aşamasında, kurulum aşamasında danışman desteği aldık. Kurum olarak çok yardım ettiler. Bilmediğimiz çok şey vardı. Onlarla birlikte kendimizi geliştirdik” dedi. Serpil Yorgancı, TKDK’dan alınan hibe ile çiftliği kurduktan sonra yem karıştırma makinesi ve traktör aldıklarını söyledi. Alınan ekipmanın hayvanların yemlenmesi konusunda çok önemli olduğunu belirten yorgancı, hayvanlara böylece tamamen doğal, içinde kimyasal olmayan yemleri yedirebildiklerini aktardı. HEDEFİ TÜKETİCİYE DİREKT ULAŞMA Şarole cinsi koyunu tercih etmelerinin gerekçesi olarak; “Buranın iklim şartlarına daha uyumlu bir cins. Onun dışında hayvanın et verim oranı yüksek, kolesterol oranı düşük. Hayvanlarda çift doğurma oranı da yüksek olduğu için bu tercihte bulunduk” açıklamasını yapan Yorgancı, hayvan sayısının 300 limitini aştıktan sonra pazarlamaya başlayacaklarını belirtiyor. Hedeflerini anlatan Yorgancı; “Başlangıçta damızlık düşündük. Sonrasında restoran veya kasap açıp etlerimizi direkt tüketici ile buluşturabileceğimize karar verdik. Mesela burada kuyu kebabı çok meşhurdur, o tip bir restoran açabiliriz veya kasap dükkanı olabilir. Eti son derece lezzetli olan bir hayvan” dedi. İKİNCİ BAŞVURU ÇİT İÇİN OLACAK Koyunların ilk başta adaptasyon sorunu yaşadığına dikkat çeken Yorgancı, bu sorunu yavaş yavaş aştıklarını belirtiyor. Ancak arazinin etrafına çit çektirerek hayvanların daha özgür bir ortamda yaşaması için proje hazırladıklarını da sözlerine ekleyen Yorgancı, it için de TKDK’ya ikinci kez başvuracaklarını aktarıyor. Kurumun, 40 yaş altı girişimcilere ve kırsal alandaki yatırımlar için fazladan yaptığı desteği de böylece almayı planlayan Yorgancı, ayrıca kadın olduğu için başvuru sıralamasında üst sıralarda olacağını söyleyerek, bu avantajları kullanmak istediğini ifade etti. “ÇEVREMDEKİLER GURUR DUYUYOR” Serpil Yorgancı sektörde kadın olmanın zor tarafları ile ilgili görüşlerini ise şöyle paylaşıyor: “Hayvancılığın zorluğu var, her işte olduğu gibi. Üretim yapıyorsanız hangi dalda olursa olsun zorluk var. Kadın veya erkek olmak çok fark etmiyor. İnsanlar beni bu işte görünce hoşlarına gidiyor. Ben de gurur duyuyorum. Gelip benden fikir alanlar çok oluyor. Desteklerden bahsediyoruz, mümkün olduğunca çok insana anlatmaya çalışıyoruz.” İşletmesini görenlerin, buraya bir kadın eli değdiğini gördüğünü söyleyen Serpil Yorgancı; “Genelde ahırlar özensiz olur ama burayı görenler, ‘otel gibi burası, hayvanlar mı kalıyor?’ diyor” şeklinde dönüşler aldığını ifade etti. “KADINLAR CESUR OLSUN” Bir kadın olarak hemcinslerinin sayısının sektörde artmasını temenni eden Yorgancı; “İnşallah kadın yatırımcı artar. İnsanlar bazen ‘yapamazsın’ diye olumsuz şeyler söyleyebiliyor ama benim tavsiyem, kadınlar cesur olsun. Benim babamın desteği vardı ancak kadınlar tek başlarına bile olsalar yapabileceklerine inansınlar. Sevdikleri bir işse hiç bir engel görmesinler, olumsuzluklar onları kamçılasın” dedi.