'Esnafımızla bütünlüğümüzü sağlamamız lazım'

VALİ YAŞAR KARADENİZ;

Ahilik Haftası Kutlamaları dün Nasrullah Meydanı’nda düzenlenen törenlerle gerçekleştirildi.

Nasrullah Meydanı’ndaki kutlamalara Vali Yaşar Karadeniz, AK Parti Milletvekili Metin Çelik, Garnizon Komutanı Personel Albay Gamze Aydoğdu, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, meslek odası temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

“AHİLİK; SEVGİNİN SANAT İLE BİRLEŞİMİDİR”

Kutlamaların açılış konuşmasını yapan İl Ticaret Müdürü Sefa Özata, “Ticaret Bakanlığımızca ülkemiz genelinde organize edilen Ahilik kutlamalarına hoş geldiniz. Kırşehir ilinde 32’ncisi kutlanan ahilik haftası kutlamalarının ilimizde 12’ncisi kutlanmaktadır. Kelime olarak, Arapça ‘kardeşim’ anlamına gelen ‘ahî’ kelimesinin Türkçe kökenli ‘akı’ kelimesinden gelirken, ‘akı’ kelimesi de ‘eli açık, cömert, yiğit’ gibi anlamlara gelmektedir. Anadolu halkının ekonomik ve kültürel yaşamında önemli bir boyut oluşturan ahilik; dürüstlüğün, sevginin, dostluğun, yardımlaşmanın, hoşgörünün, bilginin ve dayanışmanın sanat ile birleşimidir. Bu anlamda ahiliğin, işçinin, çalışanın, üretenin, namuslu kazancın, namuslu ticaretin ve adaletli yönetimin simgesi olarak görülmüştür. Ahilik kültürünün hayatımızın her alanında yaşatılabilmesini amaçlayan ve genç kuşaklara ahilik kültürünü tanıtmayı amaçlayan bu etkinliklere milletimiz, esnaflarımız ve tüm halkımızla beraber sahip çıkabilmeyi, yaşantımızda rehber edinebilmeyi temenni ederim. Etkinliklerin hayırlara vesile olmasını dilerim” dedi.

“AHİLİK KÜLTÜRÜ İNSANI ESAS ALMIŞTIR”

KESOB Başkanı Dursun Ergin, Ahiliğin akıl, bilim, ahlak ve çalışma kapısını temsil ettiğini ifade ederek; “Ahilik Kültürü ve felsefesi toplumsal yaşamın ortak paydası olan insanı esas almıştır. İnsanlar arasındaki ticari ve toplumsal ilişkilerde dürüstlük, güvenilirlik, iş ve meslek ahlakına saygı, hak ve hukuka riayet etme, saygılı, şefkatli ve güler yüzlü olma ilkeleri esas alınmış olduğu gibi bu insani değerler toplum tarafından da bir yaşam tarzı olarak kabul edilmiştir. Ahilik düzeninde hak ettiğinden fazlasını istememek, kanaat ve tevazu ölçüleri içerisinde hırs ve bencillikten uzak durmak, kendi yeteneğine uygun bir işle meşgul olmak, sanatını mutlaka bir pirden, üstattan öğrenmek Ahiliğin mutlaka uyulması gerekli görülen ahlak ve görgü kurallarını oluşturur. Türklerin Anadolu’da bin yıldan fazla bir süre varlığını korumasındaki sır bu anlayışı benimsemiş toplumun yalnız bir grubunun değil bütün katmanlarının bu değerlere saygı göstermesi ve bu değerlere içten bağlanmasıdır. Yamaklık, çıraklık, kalfalık ve ustalığın sanıldığı kadar kolay olmadığı Ahilikte ahlaken iyi olmak, meslekte erbap olmak, işin püf noktalarını bilmek, ailevi ve kişisel yaşamda düzgün bir yaşayış içinde olmak şartı bu kültürün gelecek nesillere ışık tutmaya devam edeceğinin göstergesidir. Günümüz sosyal ve ticari hayatını düzenleyen birçok kural aslen Ahilik kültüründen izler taşımaktadır. Tüketici hakları, ürün ve hizmet standartları Ahilik teşkilatlarının ticaret hayatına yaptığı katkılar bunlardan bazılarıdır. Bütün bunları düşündüğümüzde buradan özellikle belirtmek isterim ki ticari kültürümüzün Ahilik anlayışı içerisinde devam ettirilebilmesi için küçük esnafımızı zora sokan zincir marketlerin hükümetimiz tarafından mercek altına alınmış olması bizler için sevindirici bir gelişme olmakla birlikte bu konuyla ilgili düzenleme ve uygulamaların ivedilikle yapılması esnaf ve sanatkarlarımız için büyük önem arz etmektedir” ifadelerini kullandı.

“HER ZAMAN ESNAFIMIZA DESTEK OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Ahiliğin toplumsal kimlik açısından önemine vurgu yapan Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu; “Kardeş anlamındaki ‘ahi’ kelimesinden gelen ahilik kavramı, toplumumuzda sadece esnaf birliğini sağlamamış, toplumda yaşayan herkesi birbiriyle kaynaştıran, dayanışma sağlayan bir olgu olmuştur. Ahilik ticaretin ötesinde, yüksek bir ahlakın öğretildiği yaşam tarzı, bir felsefedir. Anadolu coğrafyasında kardeşçe yaşamanın temel öğelerinden biri olan ahilik Kastamonu için de çok derin anlamlar taşımaktadır. Yüzyıllar boyu toplumumuzun sosyal ve ekonomik omurgasını oluşturan bu örgütlenme şekli; toplumsal kimliğimiz açısından çok özel bir kültürdür. Alın terinin kıymetini öğütleyen Ahi Evran-ı Veli, esnaf ve sanatkarlarımızın kılavuzu oldu, bizlere güzel ahlakı, yoksula sahip çıkmayı, herkesin kendi sanatıyla yükselmesini, başkasının hakkına saygı göstermeyi aşıladı. Malının çokluğuyla değil, kazancının bereketiyle övünen insanların oluşturduğu Ahilik, varlığını sürdürmesi gereken çok önemli bir gelenektir. Bunun için de esnafımıza çok büyük görevler düşmektedir. Esnafımıza düşen bu görevlerde bizler de belediye olarak her zaman esnafımıza destek olmaya devam edeceğiz. Şehrimizin, toplumumuzun nabzını en iyi tutanlar esnaflarımızdır. O sebeple toplumdaki birliğimizi de kardeşliğimizi de inşa etmede en önemli nokta esnaflarımızdır. Ahilik kavramının günümüzde yaşatılmasının hem ekonomik gelişmemiz açısından, hem de demokrasimizin yerleşmesi ve sosyal barışın yaygınlaşması açısından çok önemlidir. Bu anlamlı haftada Ahilik Teşkilatı’nın kurucusu Ahi Evran-ı Veli’yi rahmet yâd ediyor, esnaf ve sanatkârlarımız başta olmak üzere bütün vatandaşlarımızın Ahilik Haftası’nı kutluyorum” şeklinde konuştu.

“GELECEĞE EMİN ADIMLARLA YÜRÜYEN BİR TÜRKİYE VAR”

Nasrullah Meydanı’nın önemine vurgu yaparak sözlerine başlayan AK Parti Milletvekili Metin Çelik; “Burası Kastamonu’nun kalbinin attığı noktalardan biridir. Esnaflarımızın, en eski esnaflarımızın bulunduğu yerdir. Buranın Kastamonu açısından büyük bir önemi ve değeri var. Benden önceki konuşmacı, ahiliğin ne demek olduğunu güzelce anlattılar. Hepimizin bildiği bir şey. Burada yerleşmemizi sağlayan burada tutunmamızı sağlayan bir olgu. Devletin oluşumunda çok önemli bir olgudur. Anadolu’ya gelen insanımızın iş aş bulmasına yardımcı olmuş, tüm değerlerin, manevi değerlerin, olumlu meziyetlerin olduğu kültürel bir düzen. Bugünkü anlamıyla tarif etmek çok zor. Ahiliği bugünkü karmaşık ve sosyal düzen içerisinde bunu bir yere koyarak uygun bir şekilde adımlarımızı atmamız ve geleceğe böyle yürümemiz lazım. Bu kültürü ortaya koyan atalarımız şunu biliyorlardı; biz buraya geldik ama burada bizi rahat bırakmayacaklar, burada tutunmamız için bizi bir arada tutan değerlere ihtiyacımız var. Dini, milli değerlerin ortaya konulmasına ihtiyaç var. Atalarımız yanlış düşünmemiş, yüzyıllardır bu topraklara geldiğimiz günden bu tarafa bizi sürekli rahatsız ettiler, sürekli kurduğumuz devletleri ortadan kaldırmaya çalıştılar. Güçlü bir Türkiye, geleceğe emin adımlarla yürüyen bir Türkiye var. İnşallah esnafımızın daha da güçlenmesi için çalışmalara devam ediyoruz. KOSGEB ve diğer kurumlar aracılığıyla esnaf kefalete sağlanan imkanlarla esnafımızı rahatlatmak ve işini büyütmeleri için çaba gösteriyoruz” diye konuştu.

“AHŞAP FUARI KASTAMONU’NUN YÜZ AKI BİR PROJEDİR”

Vali Yaşar Karadeniz; medeniyet olmanın çok geniş bir kavram olduğunu ifade ederek; “Medeniyet olmak hemen her sektörde döneminize göre çok daha ileride olmak, gelişmiş olmak demektir. İşte Atalarımız yaşadıkları dönemde diğer milletlere göre daha öne geçmişlerse, daha ileriye gitmişlerse, bu kavramı tam uyguladıkları için sağlanmıştır. Elbette ki ordular ülkeleri fethederler ama orada kalmanın yolu medeniyeti götürmekten geçer. Tarihimizi iyi okuduğumuzda da Osmanlı Devleti’nin en güçlü olduğu dönemlerde dahi medeniyeti en ücra köşeye götürecek şekilde hizmet vermiştir. Ahilik kavramı da esnaf kesiminin kendi içinde oluşturduğu bir medeniyettir. Yazılı hukuk kuralları şimdiki gibi gelişmiş değildi o dönemlerde. Dolayısıyla daha çok işlev her kesimin kendi içinde düzenledikleri kurallarla ve kuralların uygulanmasına yönelik kendi kurdukları iç denetim mekanizmalarıyla kontrolü sağlanmıştır. Zaten medeniyet dediğimiz şey bu değil mi? En sağlıklı kontrol otokontrol dediğimiz, iç kontrolün her kesimin kendi kendini denetlemesi ve eksiklerini gidermesidir. Buradan bu felsefeyi muhakkak almamız lazım. Eğer bizim bildiğimiz anlamdaki klasik esnaflık ve zanaatkarlık ülkemizde çok önemli bir yer tutmuşsa bu Ahilik felsefesi sayesindedir. Esnafımızla bütünlüğümüzü sağlamamız lazım. Kendi içinde ahlaki yapıyı, dürüstlüğü, çalışkanlığı simgeleyen Ahilik geleneğini ileriye doğru sürdürmemiz lazım. Bunu sürdürürken, tüm kesimlerle ilgili hem geleneksel zanaatlarımızı yaşatarak, hem de yeni oluşan sektörleri takip ederek, onlara bu kültürü uygulayarak yolumuza devam etmek zorundayız. Geleneksel sektör dediğimizde Kastamonu’da önde gelen sektör ahşap sektörü. Tabii ki birçok sektör var ama ahşap sektörü diğerlerinin lokomotifi durumunda. Ahşap sektöründe dün olduğu gibi, bugün olduğu gibi, yarında daha önemli hale gelmesi için bizim aklımızda olması gereken sektörlerden birisi. Sektörlerin gelişimi denilince tanıtım öne çıkıyor. Tanıtımda da Kastamonu Ahşap Fuarı ile 8 yıldır çok güzel bir hizmet vermiş. Ben bu hizmetin bu yılda devam edeceğini düşünüyorum. Ahşap Fuarı Kastamonu’nun yüz akı bir projedir. Devam etmelidir. Özellikle bu konuda sektör temsilcilerine büyük bir görev düştüğünün kanaatindeyim. Eğer onlar bu konuda üzerlerine düşeni yaparlarsa, bizde valilik olarak destek vermeye hazırız. Belediyemizde aynı desteği verecektir. Yeter ki sektör gerekli kararlığı göstersin ve bizimle, belediyemizle birlikte hareket etsin” dedi.

Konuşmaların ardından Kastamonu Belediyesi Halk Oyunu ekibi tarafından gösteri sunuldu. Akabinde çırak, kalfa ve ustalık belgesi hak kazananlara belgeleri verildi. Programın devamında ilin Ahisi, ilin kalfası ve ilin çırağı seçilenler ile esnaflıkta 50’nci yılını dolduranlara plaket takdim edildi. Kutlamalar Ahilik kültürünü yansıtan bir tiyatral gösteri ve Ahilik pilavı ikramının ardından son buldu.