ESKİ BAKAN PROF. DR. VEYSEL EROĞLU 'Kastamonu'nun muhteşem turizm potansiyeli var'

Çevre ve Orman eski Bakanı ve Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu, dün ilimize geldi. Valilik ziyaretinde Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Kastamonu muhteşem bir turizm potansiyeli olduğunu söyledi. Vali Avni Çakır’ı makamında ziyaret eden eski Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu; “Kastamonu’ya yaklaşık 40 milyarlık devletimiz merkezi yönetim olarak yatırım yapmış ama bunun 7 milyar 250 milyon liralığı benim bakanlığımda. 10 tane baraj ve gölet inşa ettik. Şimdi 6 baraj ve 2 gölet inşaatını takip ediyorum. İnşallah o da kısa bir sürede bitecek. Ayrıca çok alan suladık. 68 dereyi ıslah ettik. Orman varlığı açısından çok önemli bir yer ama köylüler ormandan istifade edemiyordu. Dolayısıyla Türkiye’de biz ilk defa bal ormanları kurduk. Şu anda burada 8 tane bal ormanı kurduk. Sadece çam falan dikilmesin dedik, gelir getirici ürünler… 30 tane meteoroloji ölçüm tesisi kurmuşuz. Kastamonu’da havalimanı açıldı. Tünel de muhteşem oldu” ifadelerini kullandı. “KASTAMONU’NUN MUHTEŞEM BİR TURİZM POTANSİYELİ VAR” İlimizin Eroğlu, turizm potansiyeline dikkat çekerek; “Kastamonu’da muhteşem bir turizm potansiyeli var. Bunu değerlendirmek lazım. Kastamonu’nun bahtını çok açık olarak görüyorum. Yollar da açılınca burası bir noktada Ankara’nın hem yaylası hem denizi hem dağı olacak. Hatta İstanbul’dan da gelen çok, ayrıca İstanbul’da çok Kastamonulu var. Benim de en yakın arkadaşım, sınıf arkadaşım Prof. Zekai Şen Kastamonuluydu. Ben de vekillerimizle birlikte buraya yapılması gereken neyse onları takip ediyoruz” dedi. “BİRİNCİ ARZUM KIRIK BARAJI’NI BİR AN ÖNCE BİTİRİLMESİ” Kırık Barajı’na değinerek sözlerine devam eden Eroğlu; “Birinci arzum Kırık Barajı’nı bir an önce bitirip buranın gelecekteki su ihtiyacını tamamen karşılamak. Projeleri bitti. Şu anda inşaatı devam ediyor. Yol deplase ediliyor, edildiğinde baraj hızla bitecek. Diğer barajlar da yürüyor. Ben İstanbul’da İSKİ Genel Müdürlüğü yaptım. Genel müdürken de sayın Cumhurbaşkanımız da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’ydı. Su diye bir şey yoktu. İstanbul’un bırakın kenar kısımlarını merkezinde bile su yoktu. Haftada bir su akardı. Kerbela gibiydi. O zaman nüfus 6 buçuk milyondu şimdi 18 milyon. Şu anda su akıyor. Kuraklık zaman zaman oluyor. Ama bunu ilgililerin planlaması lazım. Çünkü biz her şeyi yapmışız. Alt yapı, arıtma tesisleri, büyük barajlar, isale hatları, şebeke yenileme… Gerisi optimum şekilde işletmekte. Bunları işletemezseniz su da veremezsiniz. Ben sandım ki susuzluk sadece İstanbul’da. Sonradan Cumhurbaşkanımız, ‘İstanbul’da işler tamamlandı. DSİ’ye geleceksin’ dedi. Türkiye’nin ve Kuzey Kıbrıs’ın ve Afrika’da bir takım ülkelere destek vermek için DSİ’ye çağırdığı zaman ben sandım ki her yerde su akıyor. 76 şehirde su yoktu: Kars’tan tutun Edirne’ye kadar, Çankırı’dan Mardin’e kadar, Şanlıurfa ve İzmir, Ankara da dahil olmak üzere… Biz bütün hepsini çok iyi planladık. Allah’a şükür tecrübemiz var. Aşağı yukarı 76 şehrimizin su meselesini kökünden çözdük. Zaman zaman büyük kuraklıklar olabiliyor. En büyük kuraklık 2007 yılındaydı. Ankara’da su kesintisi başladı. Hemen bir hafta sonra ben devreye girdim, B planıyla Ankara’daki kesintileri kaldırdık. İstanbul’da da 2007’de büyük bir sıkıntı vardı onu da aştık. A-B-C planları var. Eğer iş takip edilirse hiçbir şehir susuz kalmaz. Esas itibariyle içme suyunda sıkıntı yok. Bizim ülkemizdeki suyun yüzde 75-76’sını sulamada kullanıyoruz. Dolayısıyla yapılacak şey bütün sulamaların vahşi sulamadan modern sulamaya geçmek. Eğer geçilirse büyük tasarruf olacak. Türkiye su zengini değil fakir de değil. Suyun tek elden akıllı bir şekilde sürekli takibi gerekiyor. Bu takdirde susuz kalmaz. Biz Türkiye’de bütün illerde uzun vadeli planlama yaptık. Su sıkıntısı yok ama belediyelerin iyi işletmesi gerekiyor. Kastamonu’nun Kırık Barajı’yla 2100 yılına kadar ihtiyacı karşılanacak” ifadelerini kullandı. E.P.