Eski Bakan Murat Başesgioğlu: 'Zengin Kaynakların Fakir Bekçisiyiz'

Toplantıda eski Bakan Murat Başesgioğlu, Kastamonu’nun gelişimi için yapılması gereken çalışmalara dikkat çekti. 

Cem Sultan Bedesteni’nde düzenlenen etkinliğe eski Bakan Murat Başesgioğlu, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, MHP Belediye Başkan Adayı Yüksel Aydın, MHP İl Başkanı Emre Şahin, MHP Merkez İlçe Başkanı Hüseyin Kapulu ve çok sayıda davetli katıldı.

Toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren MHP İl Başkanı Emre Şahin; “31 Mart 2024 Mahalli İdareler Seçimlerine bugün itibariyle 35 gün gibi kısa bir süre kalmıştır. Gerek merkezin teşkilatı çalışmalarımız gerek ilçe teşkilatı çalışmalarımız gece gündüz demeden çalışmalarımız devam etmektedir. İnanıyorum ki inanmış dava adamlarımızın da destekleri ve inançlarıyla inanmış kadrolarımızla çok sayıda belediyeyle milliyetçi hareketin lideri, genel başkanımız sayın Devlet Bahçeli, beyin huzuruna hep birlikte çıkacağımızın da inancı içerisinde olduğumu belirtmek istiyorum. Belediye başkan adaylarımızın belirlenmesi ile başlayan süreci biz belediye meclis adaylarımız ve ilgilen meclis adaylarımızın da netleşmesi ile daha da netlik kazanmıştır. İlk günden beri sahada olan bir teşkilatın başkanı olarak inanıyorum ki hem teşkil et mensuplarımız hem belediye başkan adaylarımızın sahada verdiği mücadele hem de güçlü meclis üyelerimizin vereceği katkıyla Kastamonu Belediyesi 1 Nisan itibariyle bu salondaki kadrolar tarafından yönetilmeye devam edecektir. Buradan ülkücü dava aşı uğruyla hareket edip partimizi başarıya ulaştırmak üzere bir araya gelen birbirinden değerli belediye meclis üyesi adaylarımıza ilgilenen Meclis'te adaylarımıza hepinize teşekkürlerimi arz ediyorum” dedi.

‘100 Temel Projemizi Önümüzdeki Günlerde Açıklayacağız’

Açıklamalarına devam eden Şahin; “Buradan şunlara da ifade etmek istiyorum, değer dava arkadaşlarım, ülkücünün partisi Milliyetçi Hareket Partisi'dir. Teşkilatçı, dava arkadaşlarımızın partisi Milliyetçi Hareket Partisi'dir. Dava adamıymış gibi yapan, orta oyunu oynayanlar tarih sağ gösterip sol vuranları not edecektir ve bu harekete ihanet edenler er ya da geç Allah katında cezasını çekeceklerdir. Değerli dava arkadaşlarım bunu daha önce de ifade etmiştim. Milliyetçi Hareket Partisi Kastamonu il Başkanlığı olarak 2 ana hedefimiz var. Birinci hedefimiz mevcut belediyelerimizi korumak, ikinci hedefimiz ise inanmış kadrolarımızla bizleri hasretle bekleyen üretken belediyecilik anlayışımızı bekleyen ilçelerimize Milliyetçi Hareket Partisi kadrolarıyla buluşturmak üzere olacaktır. Vazgeçilmez yeminle Türk milletine hizmet yolundaki 55 yıllık mücadelesinin her aşamasını mukaddes bilen milletimizin her bir mensubunu önemli ve değerli gören lider ülke Türkiye ülküsüyle durmaksızın ilerleyen ülkesi ve milleti için çalışma azminin nimet çaba ise ibadet telaki eden Milliyetçi Hareket Partisi olarak Cumhuriyetimizin 100’üncü Yılında üzerimize yüklediği sorumluluğun bilinci ve farkındayız. Milliyetçi Hareket Partisi Türk ve Türkiye'yi Yüzyılı arifesinde milli ve manevi değerler ekseninde şekillenen üretken belediyecilik anlayışını 3 ana tema, 9 ilke ve cumhuriyetimizi 100 yılına hitaben 100 madde şeklinde milliyetçi ülkücü hareketin lideri, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, beyin emir ve talimatları doğrultusunda seçim beyannamesini belirlemiştir. Bu buna göre 3 ana temamızdan birincisi, yeni tehditler ve Türkiye'nin bekası konusudur. İkinci ana temamız üretken belediyecilik vizyonumuzdur. Üçüncü ana temamız ise afet ve krizlere hazırlıklı çevre dostu güçlü şehirlerdir. 9 ilkemiz ise birincisi üretken belediyecilik ve yerel ekonomi, ikincisi üretken belediyecilik ve dirençli şehirler, üçüncüsü üretken belediyecilik ve kadın aile çocuk, dördüncüsü üretken belediyecilik emekliler ve yaşlılar, beşincisi üretken belediyecilik ve altyapı ulaşım çevre ve enerji, altıncısı üretken belediyecilik ve akıllı dijital şehirler, yedincisi üretken belediyecilik güvenli ve yaşanabilir şehirler, sekizincisi üretken belediyecilik ve sosyal destekler ve son olarak dokuzuncusu üretken belediyecilik ve katılım şeklindedir. Kastamonu’muz için hazırladığımız kıymetli belediye meclis üyelerimiz ve belediye başkan adayımız ve proje ekibimizle birlikte istişare ortamıyla hazırladığımız 100 temel projemizi önümüzdeki günlerde siz değerli hemşerilerimizin ve teşkilat mensuplarımızın huzuruna proje tanıtım toplantısıyla inşallah göstermek istiyoruz. Hedefe yılmadan, yorulmadan hizmet etmek, azim ve kararlılığı, kıymetli endişelerimize en büyük sözümüzdür. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli beyin ifade vurdukları üzere ayırmadan ayrışmadan çalışacağız. Birliğin gücüyle herkes için herkese göre belediye diyeceğiz. Ne yaparsak birlik ve beraberlik içerisinde yapacağız” ifadelerini kullandı.

‘Birlikte Rahmet Var’

Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu katılımcıları selamlayarak; “2019 yılında kısa bir süreliğine bizden gitmiş olan ve geri aldığımız belediyede, tekrar hizmetlerimize devam etmek arzusundayız. Tabii önce istemek lazım. Git gide ivmelendiğinizi ben görüyorum. Bu sahada da kendini hissettiriyor. Gittiğimiz hemen hemen her yerde hareketliliği görüyorum. Zaten hareketin olduğu yerde de bereket kendiliğinden geliyor. Seçim sürecine girildiğinde, beklenmedik gelişmeler de oluyor. Dün birlikte yol yürüdüklerimizin başka başka yollara saptığını görüyorsunuz ama hayatın içinde hepsi var. Dün de başka mecralarda kendini istikamet belirleyenlerin bizim aramıza gelip, bizle birlikte yol yürümeye başladığını görüyoruz. Siyasetin doğasında bu var. Her giden arkadaşımız, eski arkadaşımız, gittiği yerin yenisi olur. Oranın yenisi o hayırlı hizmetleri yapmak nasip olsun. Bizim kimse hakkında kötü bir düşüncemiz kötü bir niyetimiz yok. Sonuçta maksat memlekete hizmet. Herkes kendi inandığı noktalarda nereye ne yapacağına nasıl yapacağını kendisi karar verecek. Herkesle hareketlerinden mesul. Gittiğiniz yerde çok rahat edebileceğinizi mi düşünüyorsunuz? Çünkü ülkücü her gittiği yere fethetmeye gider. Fethettiği noktada da zaten çok kabul görmez. Siyasi hareketlerde bu hep böyledir. Bizden de ayrılıp başka başka siyasi partiler kurulduğunu gördük. Ne oldu? Hep söylüyoruz, birlikte rahmet var. Onun için bir ve beraber olmalıyız” şeklinde konuştu.

‘Yaparsa Biz Yaparız, Yaparsa Milliyetçi Hareket Yapar’

Belediye Başkan adaylarına dikkat çeken Vidinlioğlu; “Herkes diline dikkat edecek. Şimdi; ‘Projelerinden bahsedelim. Biz kötü sözler üzerine siyaset yapmıyoruz. Bizim adayımız Yüksel Aydın’dır. Herhangi bir parti mensubu kötü söz söylediği zaman, ters laflar söylediği zaman bu bilgi dahilinde olmuyor mu? Birkaç tane yanımda trolün var, onları saldım ortaya ağzına geleni yazıyor söylüyor ama seviyeli siyaset yapalım. Dedikoduya mahal vermeyelim. Öyle yağma yok. Kantarın topuzunu kaçırırsanız, kantarın topuzu neyle kaçıyor siz de görürsünüz. Benim bayramlık ağzımı açtırmayın. Herkes edebiyle yapsın siyasetini. ‘Projelerden bahsedelim’ bahsedelim. Hangi projen var senin? Vizyon, vizyon, vizyon hangi vizyonun var? Şehrin 2 sene sonrası ile ilgili hangi sen görüşünü dile getirdin. Eğer sen 2 sene sonrasını görseydin Kuzeykent’e o binaları dikmezdin. Mehmet Akif o binaları dikmezdin. Ankara girişine o binaya dikmezdin. Bilmiyor muydun o binaların problem olacağını? 35 yıllık belediyeci arkadaş, vanaların yerini biliyorsun, bilmiyor muydun o boruların eski olduğunu? 20 katlı binalar dikildiği zaman o suyun oraya çıkmayacağını bilmiyor muydun? Sen burnunun ucunu göremiyorsun, vizyon belediyecilikten bahsediyorsun. Şehrin havası Türkiye’nin en kirli havalarından bir tanesi sayende. Ben daha adayken söyledim, şehrin hava sirkülasyonu yok diye. Bilim diye bir gerçek var. ‘Yaptığımız işlere devam edeceğiz’ diyor. Hep tabii devam. Ben senin yaptığım işleri biliyorum devam et, onlara zaten başka yaptığın bir iş yok ki. Ne yaptı, ne yaptı? Ortada bir Seyrangah ve bir de teleferiğin direkleri var. Neyi yaptın? Ben 5 senedir anamdan süt burnumdan geldi. Pandemiyi ben yaşadım, seli ben yaşadım, depremi ben yaşadım. Sen ne yaşadın? İnşaatların en yoğun olduğu zaman aldın belediyeye paraları, har vurup, harman savurdun. 190 milyon bütçe varken, 145 milyon bana borç olarak bıraktın gittin. Onları ben ödedim. Elbette senin de emeğin var, yok demiyorum. 94’te Süleyman Başkan döneminde projelendirilmiş projeye gelen her başkanın muhakkak bir katkısı vardır. Başlamakta, bitirmekte bize nasip oldu. Parasını bulmakta bize nasip oldu. Senin yapamadığını ben yaptım. Şehrin bütün alt yapısını değiştirecek, krediyi ben buldum, belediyenin emrine amade. İnşallah tamamlamakta bize nasip olur. Çocuklar için ne yaptın. Engelsiz Yaşam Merkezi’ni biz yaptık. Huzurevini biz yaptık. Oyuncak kütüphanesini yaptık? Şehrin trafik sorununu göremedin. Yaparsa biz yaparız, yaparsa Milliyetçi Hareket yapar. Kimse ham hayallerin peşinden koşmasın” dedi.

‘Üç Hilal O Kaleden İnmeyecektir’

Cumhur İttifakı’na zarar verecek herhangi bir şey söylemediklerini vurgulayan Vidinlioğlu; “Biz ayrı siyasi partileriz. Herkes kendi meramını anlatacak. Cumhur İttifakı’na laf edecek değiliz. Fakat Cumhur İttifakı’na söz söyleyenlerde sözlerine dikkat edecekler. Süreci buraya biz getirmedik. Ben şimdilik susuyorum. 31 Mart sonrası söyleyeceklerim var. Seçimi etkilemesin diye ses çıkarmıyorum. Kim kiminle ne iş çeviriyor biliyorum bende ama dile getirmiyorum. Bizde bazı şeyleri biliyoruz. Ses çıkarmıyorsak sebebi var. Biz Kastamonu sevdamızdan dolayı ses çıkarmıyoruz. Sanmayın ki uysal koyunuz. Bozkurt’tan koyun olmaz. Bizim hafızamızda her şey kayıtlı, sanmayın ki unuttuk. Biz 55 yıllık siyasi partiyiz ama sırtımızda binlerce yıllık Türk tarihinin sorumluluğu var. Günü geldiğinden sormayı biliriz, demlenmiş arkadaşlara duyurulur. Sen daha üzerinden yıl geçmemiş, Ankara’ya gitmişsin, 19 ilçenin sorumluluğu sırtında, onları temsilden yoksun bırakma adına aday oluyorsun. Orada kendi kendinize bir yapı oluşturdunuz, orada o yapıyla yürüyüp, duruyorsunuz. Sizin de kokularınız buralara kadar geldi. İstanbul’daki kokular buraya kadar geldi. Onun için kimse ham hayaller peşinde koşmasın. Burası Bozkurt yuvasıdır, Bozkurt yuvası kalmaya devam edecektir, üç hilalde o kaleden inmeyecektir” şeklinde konuştu.

‘Bu Şehri Sen Gittin Gideli Düzeltmeye Çalışıyoruz’

MHP Belediye Başkan Adayı Yüksel Aydın, Kastamonu için hayallerinin olduğunu vurgulayarak; “Biz hiçbir zaman beklentiye dayalı siyaset yapmadık. Başbuğumuzdan, liderimizden öyle gördük. Bizim hareketimiz dualı bir hareket. Cumhur İttifakı adı altında Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin tesisi için, sıkıntılardan, belalardan korunması için, içeride ve dışarıda yapılan mücadeleyi sizler biliyorsunuz. Var olsun Türk Devleti, var olsun Türk Milleti diyoruz, başka bir şey demiyoruz. Bugün itibariyle karşınızda Evliyalar Şehri Kastamonu’da, manevi, tarihiyle dillere destan olmuş Kastamonu’da, belediye başkan adaylığı bizlere nasip oldu. Onun için mücadele ediyoruz. Bu şehri 25 yıldır biz yönetiyoruz. Arada bir boşluk oldu. 25 yıldır yönettiğimiz bu şehri, kimliğine uygun yönetmeye gayret ettik. Şehrin kimliğini hiç bozmadık. Şehrin kişiliğine müdahale ettirmedik, şehrin tarihi yapısına el sürdürmemeye büyük oranda gayret ettik. Fakat gelin görün ki, o verdiğimiz arada tarihi şehrimizin kimliğinin, kişiliğinin nasıl bozulduğunu gördük. Bir daha yapmayacakmış. Bu şehrin kimliğini, kişiliğini, ahlakını bozacaksın, bugün çıkacaksın milletin karşısına tekrar belediye başkanı olmak isteyeceksin. Eline almış bir tableti, utanmadan, arlanmadan Kastamonu sokaklarında dolaşıyor. Bu şehri sen gittin gideli düzeltmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Artık Gardları Düştü’

Altyapı tamamlanmadan yapılan yüksek binalarda yaşayan ailelerin yaşadıkları zorlukları anlayan Aydın; “Böyle bir şehre bu kadar ihanet edilmez, bu insanlara bu kadar ihanet edilmez. Eline almış tableti yapacağım, edeceğim diyor. ‘Yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır’ diyor. Evet yaptıkların yapacakların teminatı. ‘Tahsin Başkan temiz başkan’, biz 5 senedir, seni temizlemeye uğraşıyoruz. Böyle bir sloganla milletin karşısına nasıl çıkıyorsun. Bunlardan Allah korusun. Artık gardları düştü. O 5 yılda; Kastamonu’da tarihe ihanet etmekten, insanların hayallerini çalmaktan, insanların geleceğini karartmaktan başka bir şey var mı?” dedi.

‘Sosyal Medya Algısıyla Hadiseyi Yönetebileceğini Zannediyorlar’

Listelerinin çok güçlü olduğunu söyleyen Yüksel Aydın; “Kastamonu’nun yarınların tesis edebilmek için, Kastamonu’nun yarınlarını şekillendirebilmek için güçlü listeler oluşturduk. Hikmet ben sana yabancı demedim, sen Türk Milletinin tarihine yabancısın, siz bu milletin bütün değerlerine yabancısınız, siz şehit cenazesini omuzuna yük gören bir zihniyetin sahibisiniz. Tahsin Babaş tablet ile geziyor, sizin tiyatro ekibiniz var. Sosyal medya algısıyla hadiseyi yönetebileceğini zannediyorlar. Son güne kadar mücadelemize devam edeceğiz. Tahsin Babaş, 90’a 290 ne demek? Bunun cevabını millete ver. Beni söylemek durumunda bırakma. Bu milletin karşısına çıkarken dikkat edeceksin” diye konuştu.

‘Kastamonu’muzun Önündeki Yıllara Talibiz’

Eski bakan Murat Başesgioğlu ise, “Kastamonu’muzun geleceği adına önemli ve hayırlı neticelerin çıkacağına inandığım bu, toplantıda sizlerle olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Yüksel başkanımız ve il başkanımız dediler ki değerli bakanımız, biz büyük bir yola çık, büyük bir heyecanla büyük bir sevdayla Kastamonu’muzun önündeki yıllara talibiz. Kastamonu’yu yönetmeye, her yerde Kastamonulu varsa bir karış Kastamonu toprağı varsa buna sahip çıkmaya azmettik. Öyle bir toprak üzerinde yaşıyoruz ki öyle bir coğrafyada yaşıyoruz ki bu aziz bu mübarek topraklara sahip çıkmak hepimizin boynunun borcu. Hele Türk İslam davasına iman etmiş Türk milliyetçileri, bu kutlu davanın en ön saflarında yürüyen neferleridir. Onun için bu seçim öyle sıradan basit bir belediye seçimi değil onu da bilin, ufkunuzu biraz daha açmak istiyorum. Bize 1200’lü yıllardan beri burçlarına Türk İslam bayrağı çekilmiş bir vatan emanet ettiler. O günden bugüne Kastamonu havalesinde bu bayrak inmedi. Başka yerlerde indi el değiştirdi ama Allah’a şükür ki bu topraklarda bu bayrak hep baki kaldı. 20 yıl önceki 30 sene önceki Kastamonu’yu, Nasrullah Meydanı’nda, çay boyunda bulabiliyor muyuz? Yoksa yüzümüz kızaran hadiselerle mi karşı karşıya kalıyoruz? Bunları düşünmek lazım. Bu topraklarda hayatta kalma için köklerimize çok sağlam basmamız lazım. Bunu da Türk milliyetçileri olarak ilk önce siz duyarlılık içerisinde olmanız lazım. Bunun için geldim buraya yoksa Yüksel Aydın olmuş, Ahmet olmuş önemlidir severiz ama esas dava daha büyük yarın çocuklarımıza mahcup olmamak adına erteleyemeyeceğimiz bir görev var. Bu seçime o anlamda bakacaksınız. Birincisi bu, ikincisi Kastamonu sadece havaalanından, Kuzeykent’ten ibaret bir toprak değil. Kastamonu 13 bin kilometre, 20 ilçe onu da geç bütün batı Karadeniz’i içine alan Üsküdar’a kadar giden bir coğrafya.  Böyle düşünün, hayallerinizi, gönül coğrafyanızı buna göre ayarlayın. Eğer burada kale giderse eğer burada bu deneyimimiz tarihi mirasımız yok olursa Batı Karadeniz’de yok olur. Onun için bu seçime öyle bakacaksınız. Siz diğer adaylar gibi diğer kişiler gibi bu seçimi daha sırf bir menzilde görmemeniz lazım” ifadelerini kullandı. 

‘Artık Belediyecilik İnsana Dokunmak’

Belediyecilikte insana dokunmanın önemli olduğunu söyleyen Başesgioğlu; “Artık belediyecilik insana dokunmak, gönül belediyeciliği. Sen benim Ankara İstanbul’a giden hasta mı yol gösterebiliyor musun? Üniversiteye kazanmış çocuğuma bir yol gösterebiliyor musun? İstanbul'a gittiğinde oradaki bir hemşerimiz Yüksel başkan bana telefon etti. Evladım sen bana emanetsin diye seni bana emanet etti diyebiliyor mu? Gönül bağlarını kurabiliyor musun? Trakya’ya Hatay'a kadar Kastamonu’nun yaşadığı her coğrafyada Belediye Başkanı bunu yapacak. Eğitim okullarımızın öğretmen kalitesine, fiziki şartlarına koşacaksın, sağlığa koşacaksın artık bundan sonra belediyecilik bu. Belki biz bütün Kastamonu olarak yeni bir yönetim modeli seçmemiz lazım. Yani hani köy kent denilen tarım kent denilen Kastamonu bu büyük coğrafyaya yönelecek bir şeye ihtiyaç var. Belki büyükşehir demeyelim ama birleşik şehir denilen bir model var. Bunu devletten talep edip Kastamonu’da uygulanır, uygulanmaz mı diye bu tartışmak lazım. Hizmetin verimliliği açısından kaynakların daha rantabl kullanılması açısından böyle bir şeye ihtiyaç var. Yoksa ben tabii emekli bir siyasetçiyim. Onun için kitabın ortasından konuşuyorum. Hiç kimse alınmasın, ciddi negatif gelişmeler var, ne var, köylerden başlayalım, köylerine boşalıyor. Bir büyüğümüz ölse köyde cenazeyi defnedecek insan yok. Köylerin boşalması demek, geleneklerin göreneklerin yok olduğu, ekonomiye olan katkısının azaldığı, onun bağlı olduğu için ekonomik sosyal işçilerin ekonomisinin ve sosyal hayatının çöktüğü bir çöküşe doğru gidiyoruz. Topraklar boş kalıyor, atıl kalıyor. Peki, ne olacak? Çay akacak su bak, biz bakacak mıyız? Hayır, çok güçlü, iyi çalışılmış bir kırsal kalkınma projesine ihtiyacı var Kastamonu’nun” dedi. 

‘Zengin Kaynakların Fakir Bekçisiyiz’

Ulaşım ile ilgili de konuşan Başesgioğlu; “Ulaşım yüzyıllık bir davamız var. Tren yolu, kara trene de razıyız. 2053 yılına kadar demir yolları mastır planı var. Acaba Kastamonu’da kimler biliyor? 2053 yılına kadar Kastamonu demir yolu ağında mı değil mi? Kastamonu’nun tüneli sahile kadar gittiği zaman Türkiye'nin Avrupa'ya açılan ihracat kapısı demektir. Artık böyle gitmeyeceğiz. Bu İç Anadolu'da ne üretilirse Batı Karadeniz havzasına, Romanya’ya Bulgaristan, dolayısıyla Avrupa’ya ihracat patlaması olacaktır. Orman artı kamu hazine arazisi toplamı yüzde 70, 100 m, kare arsamızın 70 m, karesi orman ve hazine arazisi yerimiz dar oynayacak fazla yerimiz yok. Devrez Vadisi ve Göl Irmak vadisi çıkarın toprağımız yok. Türkiye'nin en yaşlı 3 vilayetinden biriyiz. Bakın Kastamonu Sinop Giresun ve bu şekilde giderse bu oranımız daha da artacak. Peki yüzde 65 orman olan bu memlekette ormanın bize ne kadar katma değeri oluyor? Eskiden köylerde kooperatiflerimiz vardı, orman işi yapıyorlardı, para kazanıyorlardı. Şimdi köylerde kimse kalmayınca dikili kesim denen bir şey var. O köye hiçbir girdisi yok. Yani zengin kaynakların fakir bekçisiyiz. Peki ne yapacağız o zaman? Sadece çam ağacı değil, kestane ağacı artırılacak. Orman içerisinde ondan sonra diğer bitkiler var. Tür bir bitkiler var, bunları arttıracağız ve en sonunda da mobilya sektörünü geliştireceğiz. İllaki mobilya sektörü yani çam ağacından işlenmiş şekilde katma değeri yüksek mobilya sektörünün bu şehirde kurulması lazım. Bir Kastamonu Anayasa’sı hazırlanması için Kastamonu Belediyesi önder olacaklar. Denilecek ki 50 sene sonra 30 sene sonra uzun vadeli olarak bu Kastamonu’nun geleceği ne olacak? Orman iş ne olacak, ulaştırma işi ne olacak? Küresel iklim değişikliği ile gelen bir şey var işte yaşadık. Allah korusun hiçbir coğrafya olmasın. Belediye artık küresel ilgili değişikliğine hazır ve nazır olacak. Bırak artık makine çöpleri topluyor, kaldırım herkes yapıyor, bana yeter, herkes sıkıyor geç bunlar belediye hizmeti değil bunlar. Bunları fazladan anlattılar” ifadelerini kullandı.

‘Teknolojik Ve Küresel Değişikliğe Karşı Şehri Hazır Ve Nazır Tutacaksın’

Murat Başesgioğlu son olarak; “Teknolojik ve küresel değişikliğe karşı şehri hazır ve nazır tutacaksın. Deprem kuzey Anadolu fay hattı nereden geçiyor? Çay kenarı nasıl, fora kazık mı olacak daha üstünde bu bütün bunları a'dan z'ye yapılacak belediyecilik bu demek. Kastamonu’muzun istikbaline dair çok ciddi şekilde rol almamız lazım ve bunun gereklerini yerine getirmemiz lazım. En önde bunu sizden bekliyorum. Her zaman projelerimizin hayata geçmesinde yanınızda olacağız. Neyse benden tecrübe anlamında istediğiniz her şeyi yapmaya hazırım. 30 yıllık tecrübe az bir tecrübe değil. Koşarız koştururuz. Önemli olan bu memlekete hizmet. Bu memleketin hizmete ihtiyacı var ve dünyanın yeni alametleri karşısında da Kastamonu geleceğe çok güvenli bir şekilde taşımamız lazım. Belediyecilik için yeni kavram çıktı. Akıllı belediyeler ve dirençli şehirler. Teknolojiyi fazla geciktirmeden alacağız. Teknolojik okuryazarlığımızı arttıracağız. O da belediyenin görevi, yaşlılarımızı, gençlerimizi, teknolojik okuryazarlığa kavuşturacağız. Dirençli şehir neye dirençli bir kere kültürünün mirasının yağlanma olmaması için ranta teslim etmemek için dirençli şehir olacak bir çeşmeyi bile koruyacağız. Depreme dayanıklı olacak, afetlere dayanıklı olacak. Yani dirençli şehirler ve aklını şehirler bu işin ana omurgası inşallah” dedi.