Diyanet-Sen, Tosya İlçe Müftüsü'nü kınadı

Diyanet-Sen Başkanı İrfan Bakır, Tosya Kaymakamı Deniz Pişkin’in muhtarlarla gerçekleştirdiği toplantıda İlçe Müftüsü Eyüp Demir’in sendikalara ve imamlara yönelik açıklamalarına değinerek, Müftü Demir’i kınadı. Tosya’da 13 Kasım 2017 tarihinde Tosya Kaymakamı’nın muhtarların katılımıyla gerçekleştirdiği Yıllık Değerlendirme Toplantısı’nda bir muhtarın köy imamlarının kanuni izin hakkını sorgulayan üslubunu ve İlçe Müftüsü Eyüp Demir'in açıklamalarını kınayan Bakır; “Öncelikle Muhtarımıza şunu belirtmek istiyoruz; İmamlar ve Cami görevlileri 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabidir. Diğer devlet memurları gibi, yasanın kendilerine verdiği vazifeleri yerine getirmekle aynı zamanda diğer devlet memurları gibi sosyal hakları kullanmakla yetkili ve yükümlüdür. Bu hakların biriside haftalık ve yıllık izindir. Bütün devlet memurları hatta özel sektör çalışanları gibi İmamlarımızın da haftalık ve yıllık izin hakkı mevcuttur ve en doğal haklarıdır. Bu izinlerini kullanmalarında sorumlu oldukları tek mercii kendi amirleridir. Muhtarların köy imamlarını izin, rapor vs. kanuni hak ve taleplerini değerlendirme ya da karar yetkileri bulunmamaktadır” dedi. “HEM İFTİRA, HEM ACİZLİK, HEM DE KANUN BİLMEMEZLİKTİR” İlçe Müftüsü Eyüp Demir’in, kendi personelinin kanuni hakkı olan haftalık ve yıllık iznini sorgulaması ve suçlamasının diyanet camiasını derinden yaraladığını söyleyen Bakır; “Burada personelinin kanuni hakkını koruması beklenen bir İlçe Müftüsünün, imamın iznini sorgulayan muhtarı adeta destekleyerek; ‘Ben de aynı şeyi savunuyorum. Bu konuda maalesef kanunda bir açıklık yok. Dolayısıyla bu sendikalar da olduğu için, keşke sendikalar imamlardan kaldırılsa. Ama maalesef sendikalardan başımızı alamıyoruz’ şeklindeki sözleri hem iftira, hem acizlik, hem de kanun bilmemezliktir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 103’üncü maddesini aynen aktarıyorum. ‘Yıllık izinler amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Bir birini izleyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Cari yıl ile bir önceki yıl hariç önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer’ denilir. Diyanet İşleri Başkanlığı görev ve çalışma yönetmeliğinin 47’nci maddesini de yeri gelmişken paylaşmak isterim. 47’nci madde B bendi şöyle der; ‘Cami Görevlilerinin hangi günlerde haftalık izin kullanacakları, istekleri de dikkate alınarak Müftülükçe belirlenir.’ Şimdi ey ilçe müftümüz! İmamların yıllık izinlerini veren, onaylayan mercii kimdir? Kanunda bahsedilen amir, sendika mıdır yoksa ilçe müftüsü müdür? Sendikaların imamlara haftalık ve yıllık izin verme yetkisi var mıdır? Ya da muhtara verdiğiniz cevaptaki ‘Dolayısıyla, sendikalarda olduğu gibi ...’ ifadesi kendi kendinizin amirliğini tartışılır hale getirmez mi? İmamların izin belgelerinin hangisinde sendika başkanlığının imzası mevcuttur?” ifadelerini kullandı. “KENDİSİNİ KANUN KOYUCU YERİNE KOYMAKTADIR” İrfan Bakır açıklamasının devamında: “Tosya İlçe Müftüsü Sayın Eyüp Demir'in kendi personelinin kanuni hakkını savunmak yerine, yıllardır sadece imamların değil, tüm diyanet camiasının hakları için mücadele eden sendikalara saldırması ve haksız, mesnetsiz suçlamalarının muhatabı 4688 sayılı kanun gereği kurulan sendikamızdır. Ancak Sayın Müftünün; ‘Keşke sendikalar imamlardan kaldırılsa’ sözü, bir idarecinin uymak zorunda olduğu kanunu alenen sorgulaması ve kendisini kanun koyucu yerine koymasıdır. Yine Sayın Müftünün ‘Bu konuda (haftalık ve yıllık izin) maalesef kanunda bir açıklık yok. Dolayısıyla bu (haftalık ve yıllık izin) verme yetkisi sendikalarda olduğu için’ ifadesi de kanunun bizzat kendisine vermiş olduğu yetki ve sorumluluğu kullanmadığı ya da kullanamadığı şeklinde bir yoruma yol açmakta olup acziyetini ifade etmektedir. Bu hususta da muhatap mercilerin gereğini yapacağına inanıyoruz. Kamuoyuna şunu belirtmek isteriz ki; Tosya İlçe Müftüsü Sayın Eyüp Demir kendi personelinin kanuni hakkını korumasa da, Diyanet-Sen tüm diyanet çalışanlarının daima yanındadır. Diyanet çalışanları da 657 sayılı kanuna tabidir ve kamu görevlileri gibi kanuni haklarını kullanmak en doğal haklarıdır” şeklinde açıklamalarda bulundu.