Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Biz Yeni Anayasa Konusunda Samimiyiz'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam'da düzenlendiği '31. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı' kapanış programında konuştu.
Yeni anayasa konusuna değinen Erdoğan, “Biz yeni anayasa konusunda samimiyiz, uzlaşıya açığız, bu meselenin bir siyasi bilek güreşine çevrilmesini de doğru bulmuyoruz. Oturalım konuşalım, el ele verelim en geniş mutabakatla Türkiye’yi darbe anayasası ayıbından hep beraber kurtaralım. Muhalefetten de beklentimiz darbe anayasasının güzelliklerini anlatmak yerine, görüşlerini önerilerini açıkça ortaya koymalarıdır” dedi.
Milletin talep ve beklentileri doğrultusunda hak ve hürriyetleri genişletirken güvenliğinden de taviz vermeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, “Türkiye 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ’cü hainlerin devletimizin kritik birimlerinden temizlenmesiyle terörle mücadelede yeni bir ivme yakaladık. Terör tehdidini kaynağında bertaraf etme stratejimizle başarımızı sınır ötesine taşıdık. Sınır ötesi operasyonlarımızla ülkemizi bir terör kuşağıyla çevreleme planlarını Allah’a hamdolsun bozguna uğrattık; bundan geri adım atmayacağız. Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyindeki terör üreten bataklıklar kurutulmadan Türkiye huzura eremez, kendini güvende hissedemez. Kandil’deki terör baronlarının siyaseti dizayn etmesine, siyaset üzerinde tekrar vesayet kurmasına rıza göstermeyiz. Bölücü terör örgütüne karşı elde edilen her başarı demokrasimiz açısından önemli bir kazanımdır. Terör örgütü eridikçe inşallah demokrasimiz serpilecek, Türk-Kürt dememeden kazanan 85 milyon vatandaşıyla bütün Türkiye olacaktır” şeklinde konuştu.
"Her vesileyle tekrar görüyoruz ki FETÖ’yle mücadelede ne rehavete kapılma, ne de gardımızı düşürme lüksümüz vardır" diyen Erdoğan, "Şehir eşkıyalarına karşı tavizsiz tutumumuz sürecektir. Vatandaşın malına, mülküne, canına, huzuruna kastedenlerin tepesine binmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
‘Milletimizin Dertlerine Derman Olacak Bir Yol Haritası Koymamız Gerekiyor’
Son bir yılda yaşanan 3 seçimle ilgili bazı değerlendirmelerde bulunduklarını açıklayan Erdoğan, “Türkiye’nin seçim gündemini artık geride bırakıp önüne bakması önemlidir. Siyasetten tasfiye edilmiş, kendi partilerinden tardedilmiş kimi müflis tüccarların gündeme gelme çabalarını sadece üzüntüyle değil, aynı zamanda büyük bir taaccüple izliyoruz. Siyaseti iktidar ile muhalefet arasında bir kayıkçı kavgasına dönüştürme gayretlerinin bu projenin sahipleri dahil kimseye bir faydası dokunmaz. Siyaset, ülkeye ve millete hizmet etmek için sorunlara ortak akılla, uzlaşıyla ve elbette kararlılıkla çözüm üretmek için yapılır. Dünyanın köklü bir değişimden geçtiği, küresel sisteminin derin bir krizin içine düştüğü, yakın çevremizde sıcak çatışmaların, savaşların yaşandığı, insanlığın kendine yeni bir çıkış yolu aradığı, Türkiye’nin aradığı fırsat pencerelerinin açıldığı bir dönemde AK Parti olarak eski tartışmalarla milletin vaktini harcamayı gereksiz görüyoruz. Hazreti Mevlana ne diyordu: ‘Dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait, şimdi yeni şeyler söylemek lazım.’ Evet, şimdi hep beraber yeni şeyler söylememiz, milletimize umut aşılamamız, milletimizin dertlerine derman olacak bir yol haritası koymamız gerekiyor” diye konuştu.
Cumhuriyet'in ikinci asrında daha müreffeh, daha güçlü, her alanda iddia ve itibar sahibi bir Türkiye’yi hayal ettiklerini bildiren Erdoğan, "Bu hayalin adı Türkiye Yüzyılıdır. Bu hayalin adı büyük ve güçlü Türkiye’dir. Bu hayalin adı 85 milyon bir, beraber, kardeş olduğu, sırt sırta verdiği, gönül gönle verdiği bir Türkiye’dir. Ve elbette bu hayalin adı dünyanın dört bir yanında ismi telaffuz edildiğinde mazlumların gözlerinin parladığı vicdanlı bir Türkiye’dir. Tayyip Erdoğan olarak ümit ve dua ediyorum ki, böyle bir Türkiye sadece bizim, sadece AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın özlemi, arzusu, ülküsü de değildir. Yol ve yöntemlerimiz farklılık arz etse de muhalefetin de aynı hedeflere sahip olduğuna yürekten inanıyorum. Bunun için yumuşamayla birlikte siyasi partiler arasındaki kesişim alanının büyümesini son derece kıymetli buluyorum" ifadelerine yer verdi.
Son bir yılda üst üste yaşanan seçimler sebebiyle milletin biraz yoruldu, siyaset de şüphesiz bundan etkilendiğini belirten Erdoğan, “Önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve Meclis olarak 4 yıl, belediyeler olarak da 5 senelik bir zamanımız var, bu süreyi en etkin, en verimli ve ülkemizi hedeflerine ulaştıracak bir vizyonla çok çok iyi değerlendirmemiz lazım. Ekonomi, enerji ve tarım oturumunda bakan arkadaşlarımız ülkemiz açısından stratejik öneme haiz konularda hükümetimizin politikalarını paylaştılar. Ekonomide Orta Vadeli Programın neticelerini almaya başladık, 2024 yılının ilk çeyrek büyüme rakamlarıyla birlikte programa olan güvenimiz daha da perçinlendi. Enflasyon sorununu mutlaka çözeceğiz, tek haneli enflasyon oranlarını inşallah yakalayacağız; bunu geçmişte başardık, inşallah tekrar başaracağız” açıklamalarında bulundu.
‘60 Milyar Dolarlık Turizm Geliriyle Rekor Kırmayı Hedefliyoruz’
İhracat tarafında da gayet iyi gittiklerini açıklayan Erdoğan, “Turizmde bu sene 60 milyar dolarlık turizm geliriyle rekor kırmayı hedefliyoruz. Enerji son atılıma geçtiğimiz alanların en başında geliyor. Karadeniz ve Gabar’daki keşiflerimiz sayesinde yıllarca bize dayatılan kalıpları parçaladık. Aramadan bulunmaz düsturuyla bu alandaki çalışmalarımıza hız vereceğiz. Gıda arz güvenliğinin giderek arttığı bir dönemde tarım ve hayvancılık konusunda daha fazla eğiliyoruz. Sanayide çarklar dönmeye, üretim artmaya devam ediyor. Kişi başı gelirimize oranla imalat sanayi katma değerinde önemli bir noktaya ulaştık, inşallah bunu daha da geliştireceğiz. İnsan kaynağımızı yeni Türkiye’nin ihtiyaçlarına göre daha nitelikli ve donanımlı yetiştirmek için Türkiye Yüzyılı maarif modelimizi hayata geçiriyoruz. Milli Eğitim Bakanımız dünkü eğitim oturumunda yeni modelin detaylarını sizlerin değerlendirmesine sundu. Bazı marjinal grupların modele dair eleştirilerinin çoğunun pedagojik değil, tamamen ideolojik sebeplerden kaynaklandığını sizler de gördünüz” dedi.
‘Bizi Kimsenin Kendi Gündemine Hapsetmesine İzin Vermeyeceğiz’
1-2 Temmuz tarihinde yine burada belediye başkanlarıyla bir araya geleceklerini, 4 yıllık seçimsiz dönemi Türkiye için tam anlamıyla bir icraat, eser ve hizmet seferberliğine dönüştürmeyi amaçladıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gereksiz tartışmaların içine girmeyeceğiz, bizi kimsenin kendi gündemine hapsetmesine izin vermeyeceğiz. Her birimiz kendi şehrinde, kendi bölgesi ve görev alanında davamıza hizmet etmek için canla başla çalışacak, koşturacak, ter dökecek. Şunu sizlere bir kere daha hatırlatmak isterim: Biz bugünlere sadece ve sadece milletimizle geldik. Kurduğumuz sağlam gönül köprüleri sayesinde geldik. Hakkın rızası, halkın desteği bizimle olduğu müddetçe kimse bizim önümüzü kesemez, kutlu yürüyüşümüze engel olamaz. Allah korusun bunları yitirdiğimiz zaman da hiçbir şey bize fayda sağlamaz. Gerek yarım asra yaklaşan şahsi siyasi hayatımızda, gerekse 21 yılı aşan iktidarlarımız boyunca buna defalarca şahitlik ettik. Nice darbe girişimini, nice ihaneti, nice saldırıyı, önümüze çıkartılan nice engeli hep bu sayede aştık. İnşallah bundan sonra da daha fazla gönül kazanmak, kendimizi milletimize daha fazla ve daha yoğun şekilde anlatmak için gayret göstereceğiz. Tüm teşkilat olarak yaz mevsimini milletimizle kucaklaşarak, hasbihal ederek, dertlerini ve bizden taleplerini dinleyerek değerlendireceğiz” diye konuştu.
Erdoğan Partilileri Uyardı
Erdoğan partililere uyarılarda bulunarak; “Kardeşlerim; veda etmeden önce Kabine üyelerimize de hatırlattığım Hazreti Mevlana’nın şu ikazını burada tekrar ifade etmek istiyorum, bakınız irfan ve hikmet ehli o büyük insan ne diyor: Allah bize devleti, iktidarı, gücü, halk bunalıp da göklere el açmasınlar, şikayetçi olmasınlar, ağlamasınlar diye verdi. Ağlayanların ahının göklere yükselmemesi, gökyüzünün yıldızların mustarip olmaması, yetimlerin feryatlarından arşın titrememesi ve hiç kimsenin gönlünün yaralanmaması için ilahi düzen bize idareyi, hükümeti verdi. Bulunduğumuz tüm koltuklar, makamlar, unvanlar bize işte bunun için verilmiş, Rabbimiz tarafından bahşedilmiş, namusumuza emanet edilmiştir. Emanete ihanet etmek bize yakışmak, rehavete kapılmak bize yakışmaz. Kibirlenmek, yeryüzünde büyüklenerek yürümek bize yakışmaz. Halkımızla aramıza duvarlar örmek, mesafe koymak bize yakışmaz. Milletimizin beklentilerine kulak tıkamak bize asla ve asla yakışmaz. Grup toplantımızda da vurguladım, biz yola şehrin kenar mahallelerinde maişet mücadelesi verenlere hizmet etmek için çıktık. Biz bu yola sessiz yığınların siyasette sesi, soluğu, temsilcisi olmak için çıktık. Biz bu yola Allah’tan ve devletten başka kimsesi olmayanların dayanağı, dostu, yoldaşı, hizmetkarı olmak için çıktık. Hizmetkarlığına namzet olduğumuz millete efendilik sağlamak bize yakışmaz. Allah’ın izniyle bu çizgiden sapmayacağız. Eksiklerimizi tamamlayacağız, sorunlarımızın üzerine kararlılıkla gideceğiz, hatalarımızı telafi edeceğiz. Hiçbir meseleyi görmezden, duymazdan gelmeyeceğiz. Milletimizin dertlerinin, sıkıntılarının çözüm adresi olacağız. Vizyonumuzu genişleterek, gücümüzü artırarak, saflarımızı sıklaştırarak, siyasetin uzun ince yolunda tüm Türkiye’ye hizmet mücadelesini sürdüreceğiz. Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum” dedi.