Belediye Başkanı Vidinlioğlu: 'En Büyük Yatırım Geleceğe Yapılan Yatırım'

Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak sözlerine başlayan Başkan Vidinlioğlu; “En mesleklerden bir tanesi gazetecilik. Dördüncü kuvvet diye tabir edilir. Hem herkesin haber almasına vesile oluyorsunuz hem de bu anlamda bilgilendirmiş oluyorsunuz. Tabii bizim gibi idareci konumundaki kişiler için de aynı zamanda yol gösterici oluyorsunuz. Çünkü sahadan aldığınız haberleri bize iletiyorsunuz, biz de ona göre kurumlar olarak hem de şehirde yaşayanlara hem problemlere duyarlılığımızı artırmış oluyoruz, haberdar olmuş oluyoruz ve çözümü noktasında da bir irade gösteriyoruz. Bu anlamda yaptığınız işin ne kadar kutsal olduğunu sizlerde biliyorsunuz. Tabi Kastamonu’muz özellikle basın tarihinde çok önemli bir geçmişe sahip. Çok önemli bir il. Aynı zamanda Cumhuriyetimizin tarihinde de çok önemli bir yere sahip. Hem, Mehmet Akif'in Nasrullah Meydanı’nda hitap ettiği bir şehir hem İstiklal Marşımızın ilk defa okunduğu bir il. Bu anlamda sizin için de böyle bir ilde bu mesleği icra etmek ayrı bir güzellik. Tabii meslekte yeni olan arkadaşlar var. Çok daha tecrübeli olanlar var. Ben bundan sonrası içinde hepinize başarılar diliyorum. Elbette şehirle ilgili yapacağımız şeyler noktasında da her daim hem kanaatlerinize hem de eleştirilerinize açık olduğumu da ifade etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

‘En Büyük Yatırım Geleceğe Yapılan Yatırım’

En büyük yatırımın geleceğe yapılan yatırım olduğunu söyleyen Başkan Vidinlioğlu; “Çocuklarımıza ve gençlerimize olan yatırım. Ve yine bu anlamda da bunun illa somut bir şey olmasına da çok gerek yok. Onlara bırakılabilecek yine en güzel yatırım onlara yol gösterici olmak. Yine onlara yapılacak en büyük yatırım, onları hayata bakarken bir mantık çerçevesinde baktırabilmek diyalektik çerçevesinde baktırabilmek. Sonrası kendiliğinden gelecektir. Ben defaten hep bunu ifade ediyorum. Hazır olan bir yatırıma gençleri yerleştirmekten çok daha önemlisi, gençlerde önce bir zihin yapısının buna hazır halinde olması. Yani bunu yaptığınız zaman, o gençler adına çok daha büyük bir mesafe kat etmiş olursunuz. Bu aynı zamanda tecrübedir de; şimdi bazı şeyler yaşanmadan, sınanmadan çok anlaşılmıyor” dedi. 

‘Gitgide Genç Nüfusunu Kaybeden Bir İl Olmaz’

Kastamonu gelecekteki en büyük problemine değinen Başkan Vidinlioğlu; “Gelecekteki en büyük problemlerden bir tanesi. Ben bunu hep yer yer dile getirdim. Gitgide genç nüfusunu kaybeden bir il olmaz. Halbuki şehre gençler ivme kazandıracaklar. Şimdi eğitim öğretim için giden gençler geri gelmediği zaman şehir gitgide yaşlanıyor. En yaşlı ikinci nüfusa sahibiz. Bir süre sonra caddelerinden, sokaklarında sadece yaşlıların dolaştığı bir şehir haline gelecek. Ve ben bunu hep defaten söyledim, söylemeyi de devam edeceğim. Şimdi insanların doğması, büyümesi, yaşlanması, ölmesi ne kadar mukadderse bu şehirler için de böyledir. Bizim hem devlet geleneğimizde, hem de millet için olmazsa olmaz illerden bir tanesidir Kastamonu. Kadim bir kültüre sahiptir, işgal görmediği için de Türk kültürünü en güzel yaşatan illerden bir tanesidir. Yine ilçeler arasında çok ciddi hemen hemen her konuda farklılıklar görürsünüz. Bunun sebebi de boyların temsiliyetinin burada çok fazla olmasıdır. Dolayısıyla bu şehre birlikte sahip çıkmamız ve bu kültürü yaşatmamız lazım. Onun için şehri öldürmemek adına el birliği ile gönül birliğiyle bu şehri herkesin katkı sunması lazım. Bu nokta sadece benim söylememle Belediye Başkanı olarak ya da işte mülkiye amir olarak Vali beyin söylemesiyle ya da bir başkasının söylemesiyle ne yazık ki çok fazla yol almıyor. Kastamonu'nun en büyük eksikliklerinden bir tanesi kurum amirleri değiştiği zaman, önceliklerin değişmesi, gündemin değişmesi. Şehrin bu anlamda bir yol haritasına ihtiyacı var. Bir master plana ihtiyacı var. Şehrin önceliklerinin belirlenmesi ve o istikamet düzeyde yürümek lazım. Yani sizin önceliğiniz bir başkasının önceliği olmadığı zaman yerinde güdük kalan bir iş kalıyor, öbür tarafta da sizin önceliğinize göre taze bir başlangıç. Bu şehre çok yol aldırmaz. Şimdi bunu şehirde benim yaklaşık 26’ncııyılım. Ben geldiğimde o dönemin Valisi Enis beydi. Enis beyin şehre kattıklarını görüyorum. Çok ciddi bir evime kazandırmıştı. Hangi konuda kazandırmıştı bu tarihi yapıların korunması onların restorasyonu noktasında. Ama sonrasında. Aynı hızda ne yazık ki ilerleme olmadı. Şimdi bunlar şehir hayatında çok önemli. Tabii şehrin. Başka ne problemleri var? Şehrin o kadar çok problemi var ki bunu. Maddi ve manevi olarak ayırabilirsiniz. Maddi problemlerden en büyüklerinden bir tanesi, ciddi bir işsizlik problemi var ama dünya kadar da eleman arayan var” şeklinde konuştu.

‘Eğer Hava Kirliliğinden Bahsediyorsak Bu Bizim Ayıbımız’

Şehrin çok ciddi anlamda altyapı problemi olduğunu söyleyen Başkan Vidinlioğlu; “Ben 25 yıl önce, 26 yıl önce şehre geldiğimde şimdiki belediye binasının olduğu yerden aşağıda bina yoktu, otogar oradaydı. Kuzeykent böyle değildi. Salı pazarı hemen hiç yoktu. Mehmet Akif Ersoy diye bir mahallemiz yoktu. Şehrin nüfusu 55 bin civarındaydı. Şimdi resmi rakam 120 bin ama en az şehirde yaşayan 170 bin insan var. Biz 25 yılda 3 kat büyümüşüz. Bu normal bir büyüme değil, bu hormonlu bir büyüme. Ve problemleri de beraberinde geçen getiren bir büyüme. Bunun bir dengede kalması lazım. Sonra ciddi anlamda şehirde problemler ortaya çıkıyor. Bana hiç kimse gündeme getirmedi. Ben geçtiğimiz seçim döneminde de bunu ilk dile getirenlerden olmuştum. Benden sonra da kim dile getirdi çok bilmiyorum. Takip etmedim ama şehrin havası şehirde hapsoluyor, farkında değiliz. Şimdi yüksek binalar hava sirkülasyonunun önünde engel. Şehre doğru düzgün kar yağıyor artık. Hava temizlenmiyor, yani yüzde 70’i orman olan bir ilde eğer hava kirliliğinden bahsediyorsak bu bizim ayıbımız” dedi.

‘Bu Problem Kendiliğinden Doğmadı’

Trafik sorununa değinen Başkan Vidinlioğlu; “Şimdi trafik bir problem haline gelince soruyu sorarsanız çok bir anlam ifade etmiyor. İşte onun için de şehrin akil insanlarının, şehrin dinamiklerinin bu noktada inisiyatif alıp doğabilecek problemi önceden dile getirmesi lazım. Çünkü Kuzeykent’te diyorlar ki; ciddi bir trafik problemi var, araba çekecek yer yok. Bu problem kendiliğinden doğmadı. Orda o kadar yoğun bir nüfusu barındırırsanız, 2 katlı bahçeli nizam evlerden apartmanlara geçerseniz, orada bir nüfus yoğunlaşmasının olacağı belliydi. Trafiğinde böyle olacağı belliydi. Ya da şehrin bir tane ana arterinin olması. Şimdi neredeyse her evde 2 tane araba var. Şimdi şehirde bir tane ana arteriniz var. Bu trafik yoğunluğunun olmasından daha doğal bir şey yok. O gün dile gelmeyen problemler bugünün problemi haline geldi. Çünkü ana cadde araba çekilmesin, çekilmesin eyvallah ama alternatif sunmanız lazım. Yani arkadaş ‘Burada otopark var’ diyebilmelisiniz ki, arabayı alacak gözlerine park ettirmeyin. Bunu diyemediğiniz noktada. Birçok şeyin önüne geçemiyorsunuz” ifadelerini kullandı.

‘Şehrin Problemlerini Hep Birlikte Çözeceğiz’

Altyapı ile ilgili problemleri çözeceklerini söyleyen Başkan Vidinlioğlu; “Şehir altyapısını tamamen değiştireceğiz. Ne asbestli boru kalacak ne de bir başka şey kalacak. Şimdi ben 5 yıl boyunca herhalde Mehmet Akif'te yaşadığım sıkıntıyı; Allah bir daha yaşatmasın; çünkü hiç altyapısı olmayan yerde dikilmiş binalar. İnsanlar sizden yol talep ediyor, altyapısı yok. Ne kanalizasyon hattı var, ne yağmur drenajı var, hiçbir şey olmayan bir yerde. Bunları sil baştan yaptınız hep. Oraya da ciddi bir yatırım yaptık. Ama tabii belediyeciliği en kötü taraflarından bir tanesi yerin altına yaptığınız yatırımı gören yok. Bunlar dile geldiğince birlikte çözülecek. Şehrin daha büyük problemleri var yani. Kaldırımın kenarındaki kırık 3 gün sonra da 5 gün sonra da yapılabilir, çok önemli değil. Ama şehrin asıl büyük problemlerini daha öncelikli çözmeniz lazım. Yoksa alt üst kaldırımın kenarına gibi taşın kırıklığı bir gün sonra da olur, 2 gün sonra da olur ya da işte biçilmeyen bir çim 3 gün sonra da biçilir. Ondan çok daha önemli işler var ama göz önünde olan şeyler probleme geliyor. Problem olarak dile getiriliyor. Fakat 3 gün sonra yaşayacağımız problemlerle ilgili şehirden ses çıkmasını bekliyorsunuz ama ses çıkmıyor. Elbette ki gelecekle ilgili söylenecek çok şey var. Şimdi günün dilini yakalamak lazım. Herkesin yaşadığı problemleri dile getirmek lazım. Dünyanın gündeminde olan ama henüz daha Türkiye'de çok fazla dillendirilmemiş sosyal kooperatifçilik. Bu çok önemli geleceğe matuf çok büyük bir proje. Bu kadar hızlı büyüyen bir şehirde herkesin problem önceliği farklı. Böyle olduğu zaman da birisi için çok büyük bir problem olan şey, diğer için problem olmak durumunda olmuyor. Onun bir başka problemi var ama. Fotoğrafın bütününe bakmak lazım. Fotoğrafın bütününe göre karar vermek lazım, inşallah şehrin problemlerini hep birlikte çözeceğiz”  şeklinde konuştu.