Bakan Vedat Işıkhan: 'Memurlara Ve Emeklilerimize Yüzde 49,25 Artış Yapılacak'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türkiye'nin özellikle son yıllarda atlattığı badireler, yaşadığı olağanüstü zamanlara ve tüm kayıplara rağmen, her geçen yılı, her geçen zamanı büyüme ve kalkınma yolunda hanesine bir başarı olarak yazdırdığını kaydetti.
Bu kalkınma sürecinin çalışma hayatının tüm bileşenlerine olumlu şekilde yansıdığının altını çizen Işıkhan, “Geçtiğimiz hafta 2024 yılından geçerli olacak yeni asgari ücret miktarımızı da karara bağlamış olduk. Enflasyon karşısında çalışanlarımızın yanında olma kararlılığımızı koruyarak yeni miktarı 11 bin 402 liradan, 17 bin liraya yükselttik. Bu rakamla net asgari ücrete önceki döneme göre yüzde 49, önceki yıla göre de kümülatif olarak yüzde 100 oranında artırmış olduk. 2002 yılıyla kıyasladığımızda ise reel olarak 3 buçuk kat artış sağlamış olduk. 3 Ocak tarihinde açıklanan aralık ayı enflasyon oranıyla birlikte memurlara ve memur emeklilerimize de yüzde 49,25 oranında artış yapılacaktır. Bu vesileyle ortak akıl ve istişare anlayışımızı da pekiştirmiş olduk” diye konuştu.
Bakan Işıkhan, hükümet olarak, göreve geldikleri günden bu yana, konu ne olursa olsun her zaman ilgili taraflarla istişareden yana olduklarını, sosyal diyalog mekanizmalarını hassasiyetle işleten bir yönetim anlayışını benimsediklerini ifade etti.
‘Diyalog Mekanizmasını Canlı Tutuyoruz’
Sendikacılığın sosyal dayanışmanın en büyük itici gücü olduğunu vurgulayan Bakan Vedat Işıkhan, “Memur sendikalarımız ise hiç kuşkusuz çalışma hayatımızın en önemli temsillerinden birisidir. Kamu personel yönetimi alanında en önemli paydaşlarımız, önemli emekleri bulunan kamu görevlileri sendika ve konfederasyonlarıdır. Bu sebeple bakanlık olarak her fırsatta sosyal paydaşlarımızla bir araya geliyor, istişare ve diyalog mekanizmalarımızı sürekli canlı tutuyoruz. Bu anlayışla istişare mekanizmamızın olmazsa olmazı olarak gördüğümüz Üçlü Danışma Kurulumuzu uzun bir aradan sonra 20 Ekim’de yeniden topladık. Kamu Personeli Danışma Kurulumuzu yakın zamanda toplayarak kamu görevlilerimizle ilgili hususları görüştük. Ülkemizde kamu görevlileri sendikacılığı yakın bir geçmişe sahip olmasına rağmen bu konuda önemli adımlar atıldı” dedi.
AK Parti Hükümetleri döneminde kamu görevlileri sendikacılığında sendikalaşma oranının hep artan bir seyir izlediğinin altını çizen Bakan Işıkhan, en büyük temenni, bu oranların çok daha yüksek seviyelere çıkması ve tüm kamu çalışanlarının sendikalaşması yönünde olduğunu belirtti.
Bakan Işıkhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana özellikle kamu görevlileri sendikacılığında son derece önemli değişikliklerin hayata geçirildiğini ifade etti.
‘Yapılan Yenilikler’
Bunlardan en önemlisinin kamu görevlilerinin mali ve sosyal hakları için toplu sözleşme imkanı sunan 2010 Anayasa referandumu olduğunu hatırlatan Bakan Işıkhan, “Kamu görevlilerine mali ve sosyal haklarının belirlenmesi sürecinde masaya oturarak taraf olma hakkı veren bu değişiklik, hem istişare kültürümüz hem de kamu sendikacılığı alanında oldukça önemli bir dönüm noktası oldu. 2012 yılında yürürlüğe giren yasa doğrultusunda toplam yedi toplu sözleşme gerçekleştirdik. Geçtiğimiz Ağustos ayında ise bildiğiniz gibi 2024 ve 2025 yıllarını kapsayan kamu görevlilerimizin mali ve sosyal haklarını içeren 7. Dönem Sözleşme Görüşmelerini gerçekleştirdik. Görüşmeler neticesinde alt hizmet kollarına yönelik ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararlarıyla kamu görevlilerinin geneline yönelik çok sayıda kazanım elde edildi” diye konuştu.
‘Yükseliş Ve Şahlanış Dönemi’
“Cumhuriyetimizin bir asrını geride bıraktığımız şu zaman diliminde şöyle bir geriye dönüp baktığımızda, tüm engellemelere rağmen ulaşılamaz olarak görülen hedeflerimize bir bir ulaştığımızı görüyoruz” diyen Bakan Işıkhan, “ Özellikle hükümetlerimiz dönemini içeren son 21 yıl; hemen her alanda olduğu gibi kamu personel yönetiminde de, özellikle geçmişin çözülemez denilen sorunlarını sosyal paydaşlarımızla birlikte çözüme kavuşturduğumuz bir dönem oldu. Bu süreçte hükümetimiz, insan odaklı hizmet anlayışıyla ülkemizde kamu dahil tüm hak ve özgürlüklerin teminatı; sorun odaklı değil, çözüm odaklı kamu politikalarının uygulayıcısı olmuştur. Söz değil, icraat üreten bir yönetim anlayışının temsilcisi olarak kısaca şunu ifade etmek isterim ki, kamu çalışanlarımız için gelecekte yapacağımız hizmetlerin en sağlam teminatı, geçmişte yapmış olduğumuz reformlardır. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılını bir hazırlık süreci olarak değerlendirirsek, inanıyorum ki Cumhuriyetimizin 2. asrı kamu personel rejimi başta olmak üzere ülkemizi ve milletimizi ilgilendiren her alanda yükseliş ve şahlanış dönemimiz olacaktır. Hiç kuşkusuz bu süreci, Cumhurbaşkanımız tarafından ortaya konulmuş olan Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır şekilde, emeğin, çalışmanın ve üretimin yüzyılı yapmak bizim ortak hedefimizdir” ifadelerine yer verdi.
Bakmadan Geçme





