Atatürk'ün Burada Nutuk Verdiğini Biliyor muydunuz ?
Kastamonu Arkeoloji Müzesi'nin planı, 1914-1917 yılları arasında Mimar Kemalettin Bey tarafından çizilerek İttihat ve Terakki Cemiyeti binası olarak inşa edildi.
Kastamonu Arkeoloji Müzesi’nin planı, 1914-1917 yılları arasında Mimar Kemalettin Bey tarafından çizilerek İttihat ve Terakki Cemiyeti binası olarak inşa edildi.
Kastamonu Arkeoloji Müzesi’nin planı, Ankara’daki 2'inci Meclis Binası'nın mimarı olan Mimar Kemalettin Bey tarafından çizilerek İttihat ve Terakki Cemiyeti binası olarak inşa edildi.
Bu yapı daha sonra Kurtuluş Savaşı’nda Kastamonu Gençlik Teşkilatı, Türk Ocağı, CHP Parti binası ve İstiklal Mahkemesi binası olarak da kullanıldı.
1921'de İstiklal Mahkemesi'nin hizmetinde olan bu bina, 1940'lı yıllara kadar Türk Ocağı, Halk Fırkası, Kastamonu Gençlik Teşkilatı gibi çeşitli kurum ve derneklerce de kullanıldı.
Mimar Kemalettin Bey tarafından planı çizilen, İttihat ve Terakki Cemiyeti binası (1914-1917) olarak inşaa edilen bina 1941-1943 yıllarında Antik Paflagonya bölgesinden ele geçirilen eserlerin bir araya toplanması ile müze deposu olarak kuruldu.
Bölge Müzesi Niteliğinde Hizmete Açıldı
1945 yılında Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından alınıp müzeye dönüştürülen bu bina, 1952 yılında müze müdürlüğü olarak bölge müzesi niteliğinde hizmete açıldı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kastamonu’ya 1925 yılında yaptığı ziyaret sırasında o zamanki Türk Ocağı Binası olan şimdiki Müze binasında “Şapka ve Kıyafet İnkılabı” ile ilgili tarihi nutkunu burada gerçekleştirdi.
Müzenin küçük bir bölümü Atatürk’e ayrılarak, 1925 yılında Atatürk’ün Kastamonu gezisinde kullandığı çeşitli eşya ve araçlar burada bir araya getirildi. Ayrıca, Atatürk’e ait eşyalar ve fotoğraflar, Atatürk Salonu’nda sergileniyor.
Osmanlının son dönemine, Kurtuluş Savaşı yıllarına, Cumhuriyetin ilanına tanıklık eden bu müze binasında, Kastamonu, Çankırı ve çevredeki diğer illerden toplanan Hitit, Frig, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait çeşitli eserler bulunuyor.
Öte yandan, Candaroğlu Beyliği ve Osmanlı dönemine ait eserlerin yanı sıra yöresel malzemeye de müzede yer verilirken, belli eserlerin arasında pişmiş toprak tabak çanaklar, figürinler, heykeller, cam eserler, mezar stelleri ve lahitler sergileniyor.
Müze bahçesinde Roma dönemine ait mimari parçalar, aslan ve boğa heykelleri ile Osmanlı dönemi mezar taşları bulunuyor.
Lahit, Dönemin Ölü Gömme Gelenekleri Hakkında Bilgi Veriyor
Müzenin girişinde, Müze tarihi ile Kastamonu tarihi hakkında yer alan bilgilendirme panoları bulunuyor.
Zemin katta yer alan salonlardan bir diğeri ise lahitler salonu olarak kullanılıyor. Bu bölümde bölgeden çıkan farklı dönemlere ait mermer lahitlerin yanı sıra terracotta lahitler, adak heykelleri, Satry heykeli ve steller bulunuyor. Yine zemin katta steller salonu olarak adlandırılan holde ise genellikle Roma dönemine ait mezar stelleri ve adak heykelleri sergileniyor. Dönemin cenaze geleneklerinin anlatıldığı mezar stellerinin yanı sıra bitkisel motiflerle süslenmiş steller de bulunuyor. Özelikle lahitler salonunda yer alan 1971 yılında Araç İlçesinde Kastamonu Müze Müdürlüğünce gerçekleştirilen kurtarma kazısında çıkan ve buluntuları ile birlikte teşhir edilen lahit, dönemin ölü gömme gelenekleri hakkında bilgi veriyor.
Müzenin ikinci katında yer alan vitrinlerde ise bu dönemlere ait eserler kronolojik olarak sıralanmış şekilde sergilenirken, vitrinlerde özellikle Hitit dönemi eserleri olan bronz kaplar ve rhytonlar ziyaretçilerin dikkatini çekmeye devam ediyor. Yine bölgede gerçekleştirilen Devrekani-Kınık kazısı, Taşköprü Pompeiopolis Antik Kenti Kazısı ve Cide Türbetepe Tümülüs kazısından ele geçen buluntular vitrinlerde sergileniyor.