Vali Karadeniz ve Başkan Babaş, TRT'de ilimizi tanıttı
Vali Yaşar Karadeniz ve Belediye Başkanı Tahsin Babaş, dün TRT Radio 1'in konuğu olarak dinleyicilere ilimiz hakkında bilgi verdiler. Vali Yaşar Karadeniz Kastamonu'nun 7 bin yıllık bir şehir olduğunu vurgulayarak 'Osmanlı döneminde çok geniş bir coğrafyayı yönetmiş bir ildir. Böyle bir yönetim merkezi olmasından dolayı yüzyılların getirdiği büyük bir birikime sahip, özellikle kültürel ve sanatsal...
Vali Yaşar Karadeniz ve Belediye Başkanı Tahsin Babaş, dün TRT Radio 1'in konuğu olarak dinleyicilere ilimiz hakkında bilgi verdiler.
Vali Yaşar Karadeniz; Kastamonu'nun 7 bin yıllık bir şehir olduğunu vurgulayarak; 'Osmanlı döneminde çok geniş bir coğrafyayı yönetmiş bir ildir. Böyle bir yönetim merkezi olmasından dolayı yüzyılların getirdiği büyük bir birikime sahip, özellikle kültürel ve sanatsal alanda çok önemli potansiyele sahip bir ildir. Bunun yanında geniş bir yemek kültürü var. Tabi bu kültüründe ötesinde büyük konaklarda süre gelmiş olan bir yaşam var. Birçok yerde konak var ama Kastamonu yönetim merkezi olduğundan bu konaklara bey konağı ismi verilirmiş. Kastamonu merkezin bir tarafı Ilgaz'a dayanıyor. Bu tabi kış turizmi açısından büyük önem taşıyor. Birçok ilde konaklar var ama Kastamonu yönetim merkezi olduğundan büyük konaklar var. Bunlara bey konağı ismi veriliyor. Evliyalar şehridir Kastamonu, çok sayıda geçmişte yetiştirmiş olduğu ulemanın kabirlerinin bulunduğu bir ildir. İlçelerde ise Daday, at çiftlikleri ve et ekmeği ile Taşköprü sarımsağı ve kuyu kebabı ile Tosya'sı pirinciyle bunların yanı sıra Azdavay ve Pınarbaşı gibi ilçeler ise kanyonları ile öne çıkıyor. İnebolu, Kurutuluş Savaşı'nda lojistik öneme sahip bir ilçe olduğundan bugünde gitseniz yine o havayı solursunuz. Sahil ilçeleri yazın özellikle çok güzel koyları ile ülkemizin cennet köşelerindendir' ifadelerini kullandı.
'KASTAMONU'NUN ÖNCELİĞİ TURİZMDİR'
Kastamonu'nun en büyük artısının bu tür birikimler olduğunu vurgulayan Vali Karadeniz; 'Bir başka artısı uzun yılların getirmiş olduğu ihmalkarlık var gibi ama son beş 10 yılda önemli yatırımlar almış. Bu şu ana kadar diğer illere göre daha önceki pozisyonunu yitirmiş olduğu pozisyonu geri kazanma imkanı sunuyor. Kastamonu'da azda olsa sanayi var. Bu sanayi yine Kastamonu'nun kendi üretimine bağlıdır. Ormana dayalı ürünler üreten fabrikalar var. Bunların yanı sıra tarım ürünlerini işleyen tesisler var. Bunlar daha çok atölye tarzı butik üretim yapan tesisler. Kastamonu'nun önceliği turizmdir. Ilgaz'ın tartışılacak bir şey yok. İl sınırı Ilgaz Dağı'nın zirvesinden geçiyor. Kuzeyi Kastamonu, güneyi ise Çankırı il sınırına aittir. Tesislerin önemli bir kısmı da Ilgaz'ın kuzeyinde kalıyor' diye konuştu.
'KASTAMONU EVLİYALAR ŞEHRİDİR'
Kastamonu'nun Türk Dünyası Kültür Başkenti olmayı hak ettiğini söyleyen Vali Karadeniz; 'Biliyorsunuz bizden önce Türk Dünyası Kültür Başkenti, Kazakistan'ın Türkistan kentiydi. Biliyorsunuz bu kent Hoca Ahmed Yesevi'nin kabrinin bulunduğu ildir. Kastamonu evliyalar şehridir. Bu evliyaların simgesi de Şeyh Şaban-ı Veli olduğunu söyledim. Şeyh Şaban-ı Veli fikri temellerini de Hoca Ahmed Yesevi'den almıştır. Bu fikri temellerde Türk Dünyası Kültür Başkentliğini getirdi diyebilirim. Etkinliklerimiz Ocak ayında başladı. Biraz düşük tempoda başladı. Bizim için önemli olan 21 Mart'ta olan Nevruz kutlamalarıdır. O günden sonra yoğun bir tempo ile yıl geçireceğiz. Şeyh Şaban-ı Veli anma programı Kültür Bakanlığı himayelerine alındı ve ulusal düzeyde yapılacak' şeklinde konuştu.
'KASTAMONULULAR O GÜN YAPILANLARI HİÇBİR ZAMAN UNUTMADI'
Kastamonu'da ekstrem sporların yapılabileceğini vurgulayan Vali Karadeniz; 'Bunun önemini vurgulamak için Temmuz ayından Azdavay ilçemize bağlı Suğla Yaylası'nda Süper Enduro yarışları yapılacak. Bu etkinlikler önceden de yapılıyordu ama yerel düzeyde olan etkinlikler bu yıl daha Türk Dünyası'na ve ülkemize tanıtılacak şekilde yapılacak. Etkinlikler arasında öne çıkan bir diğer etkinlik ise 3 Ekim'de yapılacak Ahşap Fuarı'dır. Tüm ahşap üreticilerin ürünlerini sergilediği bir fuardır. İnebolu'dan Ankara'ya kadar olan lojistik hattı milli park yapılacak. Zaman zaman o bölgede yürüyüşler yapılıyor. Ama küçük çapta olduğu için gündeme gelmiyor. Ama o güzergah bizim için önemli. 23 Ağustos-30 Ağustos arasında yer alan bir haftalık sürede Kurtuluş Savaşı konusundaki etkinlikleri içerecek. Çünkü bu tarihler Mustafa Kemal Atatürk'ün 1925 yılında ilimize yapmış olduğu ziyaret programına uygun olarak icra edilecek. Önce Kastamonu Merkez ve ziyaret ettiği ilçelerde program yapılarak İnebolu'da sona erecek. 30 Ağustos'ta zaferimizi kutlayacağız. Kastamonulular o gün yapılanları hiçbir zaman unutmadı' diyerek bilgi verdi.
'TURİZM AÇISINDAN ÖNEMLİ YOLLARI YAPMAYI PLANLADIK'
Vali Karadeniz son olarak; 'Kastamonulular benden en çok köylerin yapılmasını istiyorlar. Onla ilgili konsept değişikliği yaptık. Daha önce sathi kaplama denilen ve ucuz bir yöntem ile tüm köylere ulaşılmak istenmiş. Ama bu yöntemle daha önceden yapılan yollar bozulmuş. Çok geniş bir yol ağımız var. Nüfus az olduğu için ödenekte az geliyor. Bunun yerine beton asfalt olarak bilen asfalttan daha az ama daha kalıcı ve sağlam yollar yapmak üzere planlandı. Bir köye yol yaparak onları mutlu etmek yerine birçok köye ulaşan grup yolları dediğimiz yolları ve turizm açısından önemli yolları yapmayı planladık' dedi.
'BEN ŞU ANDA BU DURUMA AĞLIYORUM'
Geçmişte tarihi ve kültürel dokunun yıpratıldığını söyleyen Belediye Başkanı Tahsin Babaş; 'Tarihi ve kültürel dokusu da gerçekten muazzam. Geçmiş zamanlarda bu tarihi ve kültürel doku yıpratılmış ve bozulmuş. Özellikle konaklar tarihi mekanlar ahşaptan betona doğru bir talep olmuş. Muhteşem konaklar yanmış, yıkılmış ve tamir edilmemiş. Hatta zamanın yöneticisi de orada böyle o konakları yıkınca alkışlanmış. Ben şu anda bu duruma ağlıyorum. Belli bir zaman ülkemizde yer alan beton sevdası bu tarihi konaklara zarar verdi. Biz şimdi bunu toparlamaya çalışıyoruz. Özellikle şehrin büyük bir kısmı eski Kastamonu dediğimiz bölge sit alanı. Çalışmalar yapıyoruz. Bizim tarihi kültürel yapıyı korumak gibi bir amacımız var. Kastamonu'da bin 500'ün üzerinden konak var. Sivil mimarinin en güzel örnekleri Kastamonu'dadır. Biz Ankara bölgeye bağlıyız ama belediye ve özel idarenin KUDEB'i var. Ben bu kuruldan memnunum. Bizim konaklar genelde şahıs konaklarıdır. Biz bunların büyük bir kısmını aldık. Türkiye'nin en büyük konakları Kastamonu'dadır. Şu an Kültür Başkenti programını yürüttüğümüz Şeyhoğlu Konağı ülkemizin en büyük konağıdır' ifadelerini kullandı.
'KAYNAK NOKTASINDA SIKINTI YOK'
Kalenin restorasyon projesinin yapıldığını vurgulayan Başkan Babaş; 'Aslına uygun bir çalışma yapacağız. Belediye olarak 6 tane aks belirledik. Bir sokağı komple restore ediyoruz. Bu şekilde yaptığınızda daha iyi sonuçlar alabiliyorsunuz. Bu aksların birincisi ve ikincisini bitirmek üzereyiz. Özel idaremizde bu konuda bize destek oluyor. Hep beraber biz bu işi gerçekleştireceğiz. Mühim olan halkın ve sivil toplumun bu işe girmesidir. Ben Kastamonuluyum diyenlere 'Sizin yapacağınız en büyük iyilik Kastamonu'da tarihi kültürel bir yapıyı ayağa kaldırmaktır' diyorum. Büyük çalışmalara yapıyoruz. İnşallah başarılı olacağız. Öz kaynaktan da çalışmalar yapıyoruz. Destekte alıyoruz. Mesela 'Bakırcılar Çarşısı 2'nci Etap Sokak Sağlıklaştırma Projesi' için KUZKA'dan çok ciddi bir destek aldık. Kaynak noktasında sıkıntı yok. Hem öz kaynak hem de kurumlardan destek alıyoruz. Ciddi bazda sivil müteşebbisin bu işin içerisine girmesi ve oranında yaşaması gerekiyor' şeklinde konuştu.
'SIRT SIRTA VERDİK VE BİR ŞEYLER YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ'
Başkan Babaş son olarak; 'Kastamonu çok sorunu olan bir il değil. Ben devamlı anket yaptırıyorum. Ulaşımın daha rahatlatılmasını istiyorlar. Bu noktada alternatif otoparklar yaptık. Bu sefer yaptığım ankette ikinci sırada alışveriş merkezi istediklerini söylemişler. İnanın bakın bende bu isteğe hayret ettim. Onun yanında tarihi kültürel mirasın korunması var. Nasrullah şadırvanı var. Buradan su için bir daha geri dönermiş. İstiklal Yolu projesinin kısa zamanda bitirilmesini istiyoruz. Bu yıl Kültür Başkentliği programı bizim için çok önemli. Altı yılda bir geliyor ülkelere. Bunu çok iyi kullanmamız lazım. Hem faaliyetler hem de kalıcı eserler olarak çalışmalar yapıyoruz. Sırt sırta verdik ve bir şeyler yapmaya çalışıyoruz' dedi.