Sanatın 'İyileştirici Gücünü' Kullanıyorlar

Psikolojik Danışman Kağan Yılmaz, sanat terapisinin bireylerin duygularını ifade etmesi, içsel çatışmalarını çözmesi ve ruhsal iyileşme sürecine katkı sağladığını belirtti.

Kağan Yılmaz, gittikleri mekanlarda sanat terapisiyle otizm spektrumundaki bireylerden kaygı bozukluğu yaşayanlara kadar geniş bir yelpazede olumlu sonuçlar aldığını vurgulayarak bu yöntemin aslında kişisel bir tutku ve mesleki bir yolculuk olarak hayatında büyük bir yer tuttuğunu söyledi.

Sanat terapisi hakkında kısa bir bilgi veren Psikolojik Danışman Kağan Yılmaz; 'Sanat terapisi, bireyin duygularını ifade etmesine, içsel çatışmalarını çözmesine ve ruhsal olarak iyileşmesine yardımcı olmak için yaratıcı süreci kullanan bir terapi yöntemi. Farkı şu, bu yaklaşımda sözcükler bir araç değil. Çoğu terapide insanlar düşüncelerini kelimelerle ifade ederken, sanat terapisi duygularını renklerle, şekillerle ve sembollerle ifade etmelerine olanak tanır. Yani, sözlerin yetmediği yerde devreye giren, çok etkili ve kendine özgü bir yöntem' dedi.

'Önemli Olan, Kişinin Rahat Olduğu Bir İfade Biçimini Bulması'

Psikolojik Danışman Kağan Yılmaz; 'Sanat terapisinde boyalar, kalemler, kil, kolajlar, müzik, dans gibi pek çok araç kullanıyorum. Örneğin, bir kişi çizim yaparak kendini ifade etmekte zorlanıyorsa, bazen bir şarkı yazmayı ya da dans etmeyi deneyebiliriz. Burada önemli olan, kişinin rahat olduğu bir ifade biçimini bulması. Herkesin sanat anlayışı farklı; bu yüzden danışmanlık sürecini kişiye özel şekillendirmeye çalışıyorum' ifadelerine yer verdi.

'Otizm Spektrumundaki Çocuklarda Faydalı Sonuçlar Alınabiliyor'

Sanat terapisinin motivasyon eksiklikleri gibi pek çok durumda etkili olduğunu vurgulayan Psikolojik Danışman Kağan Yılmaz; ' Sanat terapisi, kaygı bozuklukları, yas süreci, özgüven sorunları, öfke problemleri, motivason eksiklikleri gibi pek çok durumda etkili oluyor. Ayrıca otizm spektrumundaki çocuklar, ergenler ve yetişkinlerle de çok faydalı sonuçlar alınabiliyor. Özellikle kendini sözel olarak ifade etmekte zorlanan bireylerde büyük fark yaratıyor' dedi.

'Etkinlik Sırasında Kişi Serbestçe Çalışırken, Süreci Gözlemliyorum'

Etkinlik sırasında yaptıkları gözlemlere değinen Psikolojik Danışman Kağan Yılmaz; 'Bir seans genelde şu şekilde ilerliyor. İlk başta kısa bir sohbetle başlıyoruz, kişinin ruh halini anlamaya çalışıyorum. Ardından yaratıcı bir etkinlik seçiyoruz (resim yapmak, heykel yapmak ya da bir kolaj oluşturmak gibi). Etkinlik sırasında kişi serbestçe çalışırken, süreci gözlemliyorum. Seansın sonunda yapılan çalışmaya dair konuşuyoruz ama bu, bir sanat eseri analizi değil. Daha çok kişinin bu süreçte ne hissettiğini, kendini nasıl ifade ettiğini anlamaya yönelik oluyor' ifadelerini kullandı.

'Kişisel Bir Tutkum, Mesleki Yolculuğuma Da Rehber Oldu'

Sanatın kendisi için ifade ettiklerine dikkat çeken Psikolojik Danışman Kağan Yılmaz; 'Sanat her zaman benim için bir kaçış noktasıydı; zorluklarla baş ederken resim yapmak ya da yazı yazmak beni rahatlatırdı. Psikoloji eğitimi sırasında da insanların kendilerini ifade edemediği, sözcüklerle duygularını tarif etmekte zorlandığı anlara tanık oldum. Sanatın burada nasıl bir köprü kurabileceğini fark ettim ve bu alana yöneldim. Yani aslında kişisel bir tutkum, mesleki yolculuğuma da rehber oldu' şeklinde konuştu.

'İnsanların, Cesur Adımlar Atmaya Başladığını Görmek Harika Bir Duygu'

Sanat terapisinin daha ilk seanslarda etkili olduğunu vurgulayan Kağan Yılmaz; 'Travma yaşayan bir danışanım, resim yaparak hislerini açığa çıkarmıştı. İlk seanslarda sadece karanlık, karmaşık karalamalar şekiller çizerken, ilerleyen seanslarda bunun onun için travmatik bir deneyimin yansıması olduğunu fark ettik. Bu farkındalıkla beraber her şey çözülmeye başladı. Sanat terapisinde gördüğüm şu insanlar sanat aracılığıyla kendileriyle barışıyor, geçmişlerini, duygularını ve arzularını yeniden keşfediyor. Bunu görmek bana büyük bir anlam katıyor. Sanat terapisinde çoğu danışan, başlangıçta 'Ben sanatçı değilim, ben yapamam' gibi çekincelerle geliyor. Ama süreç ilerledikçe, sanatın yetenekten çok, ifade ve iyileşme aracı olduğunu anlıyorlar. Bu farkındalığa ulaşan insanların, hayatlarında daha cesur adımlar atmaya başladığını görmek harika bir duygu' ifadelerine yer verdi.