Nihat Çelik: 'Çevremiz Gelecek Nesillere Bırakılacak Mirasımızdır'
Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 5 Haziran Dünya Çevre Günü münasebetiyle çeşitli açıklamalarda bulundu.
TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik, Dünya Çevre Gününün İsveç'in Stockholm Kentinde 1972 yılında düzenlenen Birleşmiş Milletler Çevre Konferansından bu yana her yıl 5 Haziran tarihinde değişik etkinliklerle kutlanmakta olduğunu anımsatarak bu günde çevrenin korunması konusunda farkındalık oluşturulmaya çalışıldığını belirtti. Genel Başkan Çelik, Ülkemizde her yıl Dünya Çevre Gününün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından belirlenen bir temayla "Türkiye Çevre Haftası" olarak kutlandığını ve bu bağlamda 2024 yılı Çevre Haftasının temasının “ Hepimizin Bir Dünyası Var” olarak belirlendiğini kaydetti.
Çelik, iklim değişikliklerinin hayatı zorlaştıracağına dikkat çekerek; “Bilim insanları iklim değişikliği nedeniyle dünyanın 2050'ye kadar ortalama 2-3 derece ısınacağını, tarımsal üretimin, denizlerdeki balıkların azalacağını, iklim değişikliğinin gıda krizi, açlık ve iklim göçleri gibi sosyoekonomik sonuçların dünyamızı etkileyeceğini belirtiyorlar. İklim değişikliği dünyanın birçok ülkesinde meteorolojik riskler oluştururken Doğu Akdeniz havzasında yer alan ülkemiz aşırı sıcaklar, kuraklık, orman yangınları, zaman zaman aşırı yağış ve sel gibi yıkıcı hava olaylarına neden olmaktadır. Dolayısıyla iklim değişiklikleri hayatımızı oldukça zorlayacak en önemli konuların başında gelmektedir “ dedi.
‘İklim Değişiklikleri Çevrenin Zarar Görmesine Neden Olmaktadır'
İklim değişikliklerine karşılık tedbirlerin acilen alınması gerektiğine işaret eden Çelik, “Bu olumsuzluklar sadece ülkemizde değil dünyada da ekosistemin tahrip olmasına, çevrenin zarar görmesine neden olmaktadır. Tedbirlerin ivedilikle alınması gerekmektedir. Aksi takdirde tüm insanlığın içerisinde olduğu ‘dünya gemisi' buz dağına çarpacak, bundan bütün insanlık zarar görecektir. Burada tüm ülkelerin, hükümetlerin, toplumların, iklim değişikliğinin gidişatında belirleyici olan önümüzdeki 10 yılda, kararları bilime dayalı almaları ve küresel ısınmayı 1,5°C ile sınırlandırma hedefini canlı tutmak üzere olan sorumluluk üstlenmeleri ve gereğini yapmalarıdır. Ancak ne yazık ki Dünyada biyoçeşitlilik hızla yok olmakta, tahrip edilmektedir” dedi.
‘Küçükbaş Hayvancılığımızı Olumsuz Etkilemektedir'
Ülkemizde yaşanan çevresel olumsuzlukların küçükbaş hayvancılığı da olumsuz etkilediğini belirten Çelik; “Ülkemizde meralar, sulak alanlar ve orman içi alanlarımızda yaklaşık 3 bini endemik olmak üzere 9 bine yakın çiçekli bitki türü ülkemizin hemen tamamına yayılmış durumdadır. Meralarımız kuraklık, aşırı sıcaklıklar, bilinçsiz otlatma, amaç dışı kullanım gibi olumsuzluklardan etkilenmesi çevre tahribatına neden olmakta, bu durum meraya dayalı küçükbaş hayvancılığımızı olumsuz etkilemektedir” dedi.
Çelik, çok az ülkenin sahip olduğu biyoçeşitliliğin hazırlanacak yeni projelerle korunmasının gereğine vurgu yaparak “Böylece ekosistemi oluşturan doğal bitki türlerinin korunması, restorasyonu sağlanacak bu vesile ile meralarımız, sulak alanlarımız rehabilite edilmiş olacaktır. Mera ıslah çalışmalarının bu çalışmalarla paralel yürütülmesiyle daha fazla mera alanımız yetiştiricilerimizin hizmetine sunulmuş olacaktır. Böylece mevcut doğal kaynakların korunması sağlanmış ve gelecek nesillere miras bırakılmış olacaktır” dedi.