KGC'de Mustafa Balcı dönemi başladı

Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti (KGC) Olağan Genel Kurulu hafta sonunda KGC Hizmet Binası Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi. Mustafa Balcı'nın seçimlere tek liste girip, kazanmasıyla Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti'nde yeni bir dönem başlamış oldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından açılış konuşmasını yapan KGC Başkanı Erkan Yılmaz 'Yönetim Kurulu faaliyetlerimiz hepinizin gözleri önünde gerçekleşti. Geçen süreçte eğitim çalışmasından...

KGC'de Mustafa Balcı dönemi başladı


Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti (KGC) Olağan Genel Kuruluhafta sonunda KGC Hizmet Binası Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi. MustafaBalcı'nın seçimlere tek liste girip, kazanmasıyla Kastamonu GazetecilerCemiyeti'nde yeni bir dönem başlamış oldu.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardındanaçılış konuşmasını yapan KGC Başkanı Erkan Yılmaz; 'Yönetim Kurulufaaliyetlerimiz hepinizin gözleri önünde gerçekleşti. Geçen süreçte eğitimçalışmasından panele, il içi ve il dışı gezilerden her yıl aksatmadanyayınlanan Bayram Gazetemize, iftar ve piknik organizasyonlarından ilçegezilerine, mesleki buluşmalara kadar daha sayamadığım birçok faaliyeti hayatagerçekleştirdik. Bunların belki de en değerlisi ve öneminin her geçen yıl birazdaha iyi anlaşılacağına inandığım cemiyet binamız ve alt katta oluşturduğumuzBasın Müzesi'dir. Arkadaşlar 11 Mayıs 2017'de bu binaya tabelamızı astık. Tümmeslektaşlarımdan beklentim, özellikle Basın Müzesi'ne daha fazla katkınız vebu güzel binayı daha aktif kullanmanızdır. Şüphesiz buna dönük faaliyetlerin deyeni dönem de olacağına inanıyorum. Bizler Milli Mücadele ruhunda birleşmiş, enzor şartlar altında dahi yılmamış, son olarak 15 Temmuz hain darbe girişimindeaziz milletimizle omuz omuza mücadele vermiş, kamu görevi yaptığının farkındaolan bir topluluğuz. Geçmişteki kadar görkemli bir geleceğin kuruluşundakararlılıkla yer almanın haklı gurunu taşıyoruz. Biliyoruz ki bu hedef bugünküsağlam duruş ve çalışmalarla gerçek olacaktır. İnsanımızın farklılıklarınıayrılık değil zenginlik olarak algılayan, 80 milyonun tek hedef etrafındabütünleşebilmesi amacına harç taşıyan, iyiliklerin daima yanında olupkötülüklerin karşısında yer alan sevdalılarız. Malum olduğu üzere, gazetecilikAnayasa'da teminat altına alınmış tıpkı, ulaştırma, haberleşme, eğitim, sağlıkve güvenlik gibi bir kamu görevidir. Haber verme temel işlevinin yanı sıra;bilgilendirme, eğitme, nesilden nesile kültür aktarımı, hoşça vakit geçirme,denetleme, karar verme süreçlerine katkı, fikir üretme, yol gösterme gibi sonderece önemli görevleri yerine getirmektedir' dedi.

'BİZDEKİASIL SORUN BASIN ETİĞİDİR'

İnternet haberciliğin denetimden uzak yayın hayatınısürdüğünü söyleyen Yılmaz; 'Bu durum hem yazılı basın, hem de internethaberciliğini hakkıyla yerine getirenler açısından büyük bir sorun teşkiletmektedir. Dijital ortamda yayıncılık ve yazılı basına etkisi konusunda bakışaçım şudur; burada tartışmanı özü; bu mesleğin görsel, işitsel, yazılı veyadijital ortamda yapılıyor olması değildir. Bu işin kabuğudur. Bizim yaptığımıziş gazeteciliktir, kamu yararını gerektiren bir iştir, sorgulamayı gerektirenbir iştir, özünde muhalif olmayı gerektiren bir iştir. Ama bugün biz kirpimesafesini koruyamayan, hayatiyet alanlarımıza siyasetin, hayatiyetalanlarımıza ticaretin ve mahalli idarelerin müdahale ettiği bir sektör halinegeldik. Diğer taraftan yazdıklarından değil, yazmadıklarından para kazananlarıngününü gün ettiği bir meslek haline geldik. Bizim asıl bu problemi çözmemizlazım. Bu problemi çözemezsek ister yazılı ortam da yapalım, ister dijitalortam da yapalım gideceğimiz bir yer yoktur arkadaşlar. Biz eskidenşehirlerimizin haklarını savunurduk. Kastamonu'nun tünelini, evet Ilgaz'ı bizdeldik arkadaşlar. Evet makineler deldi, fakat Kastamonu basınınıngayretleriyle oldu. Ilgaz Tüneli, Kastamonulu basın mensuplarının ısrarlı takipve yayınları sonucu hayata geçmiştir. Gazetelerimizin sadece Müze'de görüldüğüdöneme inşallah ömrüm yetmez. Radyolar başladığında gazeteler biter dendiolmadı, televizyonlar çıktığında gazeteler biter dendiğinde bitmedi, şu andakarşımıza internet haberciliği çıktı yine gazetelere bir şey olmayacaktır,inancım bu yöndedir. İnternet haberciliği ve gazeteciliğe olan güven kaybındankaynaklı tiraj sıkıntısı da bir başka sorundur. Arkadaşlar bir zamanlar 1milyonun üzerinde tirajı olan Hürriyet 85 binlere, 250 bin tirajı olan Milliyet26 binlere kadar gerilemiş durumdadır. Tiraj kaybını, sadece internethaberciliğinden kaynaklı bir sorun olarak görmüyorum, çünkü Avrupa bunudengelemeyi başarmış. Bizdeki asıl sorun Basın Etiğidir… Bu noktada daha çokyol almamız gerektiğini düşünüyorum. Gazete ile okur arasındaki güven kaybında11 şiddetinde deprem var. Mesleğimiz de önceliğimiz meslek ahlakı ve güvenlihaber olmalıdır. Evet, azalırız, yıpranırız, hırpalanırız ancak yazılı basındevam edecektir, buna inanıyorum' şeklinde konuştu.

'GAZETELERİMİZEKONOMİK AÇIDAN ÇOK ZAYIFLAMIŞTIR'

Gazetelerin ekonomik yönden zayıfladığını söyleyen Yılmaz; 'Özelliklegazetelerimiz günümüzde çok ağır şartlarda yayın hayatını sürdürmeyeçalışmaktadır. Asgari ücretli bir fikir işçisinin işverene olan maliyeti,gazete baskı kalıbının maliyeti, gazete baskı boyasının maliyetinde yüzde50'lere varan artış görülmüştür. Kağıt fiyatlarındaki artış ise yüzde 140'aulaşmıştır. Bunun karşılığında gelirler de ciddi oranda düşüş vardır. Şüphesizbu durum karşısında gazetelerimiz ekonomik açıdan çok zayıflamış, bu daçalışanları etkilemiştir. Az önce gazete kağıdındaki artıştan söz ettim. Günümüzde'kağıt sorunu' gerçekten büyük bir problem arkadaşlar. Hepimiz bundan şikayetediyoruz, yakınıyoruz. Ancak nedense bunların başımıza gelmemesi için degeçmişten nedense ders almıyoruz! Bu ülkenin kurucuları, taa Cumhuriyet'inkurulduğu andan itibaren Türkiye'nin gereksinimi olan, ihtiyacı olan şeylereönem vermişler. O yokluklar, o çaresizlikler içerisinde bir takım fabrikalarkurmuşlar. Türkiye Kağıt Fabrikası'nın ilk kuruluşu 1934 yılına dayanır. İzmitKağıt Fabrikası, Atatürk sağ iken kurulmuştur. O gün bu fabrikadan ilk çıkangazete kağıt bobinleri sanki bir hazine gibi arabalara yüklenmiş, İzmit'tedolaştırılmış ve alkışlanmıştır. Daha sonra Türkiye'nin birçok bölgesinde kağıtfabrikaları kuruldu. Kağıt aslında stratejik bir maddedir. Nedir stratejikolan; şayet kendi merminizi imal etmezseniz başkaları vermediği sürece savaşmagücünüz kalmaz. Demir, çelik stratejik maddedir ancak kağıtta stratejikmaddedir. Çünkü, eğer size iyi ilişkileriniz olmayan ülkeler kağıt vermezsenesillerinizi okutamazsınız! Okuma yazmayı bile beceremezsiniz, kitap dahiokutamazsınız. O nedenle Atatürk bu fabrikanın kuruluşu sırasında -selüloz birmedeniyet hamurudur- demiştir. Sonra ne olmuştur, işte geçtiğimiz yıllardakağıt fabrikalarımızın nasıl kapandığını hep birlikte gördük. Allah'tan İzmitKağıt Fabrikası Müze haline getirildiğinden dolayı arazisi kurtarılmıştır.Örneğin Giresun Kağıt Fabrikası 5 milyon TL'ye özelleştirilmiştir. Sonra bukağıt fabrikasını alan kişi yalnızca hurda makineleri 11 milyon TL'ye satmıştır.Daha sonra da burası TOKİ'ye 68 Milyon TL'ye satılmıştır. Çaycuma KağıtFabrikası karton fabrikası olmuştur. Taşköprü Kağıt Fabrikası iseözelleştirilmiştir ve akıbeti gözler önündedir. Şimdi biz hem kendi özkaynaklarımızı sıfırlayacağız, sonra da dış güçlere kızacağız. Böyle sistemolmaz arkadaşlar… Türkiye bağımsız olmak istiyorsa sanayi de millileşmediğitaktirde asla egemenliğini koruyamaz' ifadelerini kullandı.

'BİZİM BUMESLEĞİMİZ HAKİKATEN ZOR BİR MESLEKTİR'

Erkan Yılmaz son olarak; 'Bizim bu mesleğimiz hakikaten zorbir meslektir. Öyle herkesin soyunmaması gereken bir meslektir. Baba yiğitlikister, düz durmayanların, yalpayanların, menfaati için mesleğini satanların bumeslekte kesinlikle yeri yoktur, hatta bu ülkede de yeri olmaması gerekir. Vebu mesleği gerçek anlamda yapanların da korkmaması gerekir. Bizim İstiklalMarşımız nasıl başlıyor; 'Korkma' diyor, sana korkma diyor. Ve devam ediyor;Korkma, Sönmez Bu Şafaklarda… Sönmeden Yurdumun Üstünde Tüten En Son Ocak… Nediyor, eğer tüten tek bir ocak kalmışsa senin korkmana gerek yok, o bir tekocaktan biz diriliriz. Onun için değerli meslektaşlarım; bu zorlu mesleği icraederken; susmayın, korkmayın… Adaylığım noktasındaki görüşümü hafta arasındasizlerle paylaşmıştım. Kısacası yoruldum. Mesleğimizin her geçen gün büyüyensorunlarına çözüm üretmeye kalksak da, onlarca dosyayı bizzat sorumlularınellerine versem de sesimizin duyulmaması, sonuca ulaşamaması şahsımı yormuştur.Bundan sonraki yaşamımda, konumum ve şartlar ne olursa olsun, her zaman ve heryerde meslektaşlarımın hizmetinde, yanında, her türlü yardım ve desteğe hazırolacağım. Hakkınızı helal edin saygıdeğer yol arkadaşlarım. İyi bir seçimgeçirmeyi Cenabı Allah'tan niyaz ediyorum. Hepimizin konuşacağı bir ortamdafazlaca huzurunuzu işgal ettim, içimi döktüm. Hakikaten sizlerle olmaktandolayı çok mutluyum. Sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Daha güzelgünlerde buluşmak ümidiyle, Ramazanınızı tebrik ediyorum' dedi.

'KASTAMONU'DAKİGAZETECİLİK MESLEĞİ DE DEĞİŞTİ'

Yapılan genel kurul sonrasında Kastamonu Gazeteciler CemiyetiBaşkanı seçilen Mustafa Balcı; '1997 yılında lise 2 öğrencisi iken KastamonuGazeteciler Cemiyeti'nde mesleğe girmiş bir kardeşiniz olarak hepinizi saygı vesevgi ile selamlıyorum. Milli Mücadele kahramanlarımızdan Açıksöz Gazetesisahibi ve usta kalem Hüsnü Açıksöz ile bugüne kadar Kastamonu'da görev yapmışve ahrete göçmüş meslek büyüklerimi de saygı, minnet, özlem ve rahmetleanıyorum… Yardım Severler Derneği üst katında başladığım askerlik vesairelerisaymaz isek bugün yaklaşık 20 yıldır değişik gazetelerde gazetecilik hayatımısürdürdüm ve Kastamonu Açıksöz Gazetesi'nde halen yazı işleri müdürü olarakgazetecilik hayatıma devam ediyorum. Aramızda genç gazeteci ve daha tecrübeligazeteci ağabeylerim var. Benim bu günlere gelmemde emeği olan üstatlarım var.Gazetecilik hayatımdaki 20 yıllık süreçte iyi günlerde gördük, kötü günlerdegördük. Mesleğimizin şu günlerde zor günler içerisinden geçtiğini de biliyorum.Bu sorunlarında yine el birliği ile üstesinden gelineceğini de biliyorum. Bazıarkadaşlarımızın Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti'nden beklentilerinin deolduğunu biliyorum. Şundan emin olun ki bugüne kadar görev yapan tüm cemiyetbaşkanları bu sorunların üstesinden gelebilmek için çalıştı. Son dönemde;Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erkan Yılmaz kardeşimin ve yönetimkurulunun bu sorunların üstesinden gelebilmek için verdiği mücadelenin de canlıtanığıyım. Kastamonu'da bir şeyler değişti. Kastamonu'daki gazetecilik mesleğide değişti. Hayatımıza dijital medya girdi, sosyal medya girdi. Yani kısacasöylemek gerekirse çağımız internet dünyası oldu' ifadelerini kullandı.

'YAZILARIMIZHALA SES GETİRMEYE DEVAM EDİYOR'

Gazetelerin okunurluk oranının düştüğünü vurgulayan Balcı; 'Dahaönce gazetelerimizin kapısını aşındıranlar sorunlarının çözümü için sosyalmedyayı tercih eder oldu. Ancak sosyal medyada çözüm bulamayanlar anladılar ki;yine sorunlarının çözümü olarak gazetelerimizi gördü. Bu şunu gösteriyor kigazetelerimiz hala güçlü ve yazılarımız hala ses getirmeye devam ediyor. Her nekadar Kastamonulu hemşehrilerimiz gazetelerine ses olmuyor, destek çıkmıyorolsa da biz; hemşehrilerimizin sorunlarını sayfalarımıza taşımaya, sesleriolmaya devam edeceğiz. Bizler genelde memleketimizin sorunlarını yazıpçizdiğimizden kendi sorunlarımıza çok fazla eğilemediğimizin de farkındayız.Öncelikli amacımız ortak paydalarda buluşarak sorunlarımıza çözüm yollarıbulmak olacak. Çünkü bizler el ele verdiğimizde aşamayacağımız hiçbir engelinolmadığını biliyoruz. Bunun içinde birlikte hareket etmemiz gerektiğini vurgulamakistiyorum. İki dönem Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti Başkan Vekili olarak görevyaptım. Bugün karşınıza Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti Başkan adayı olarakçıktım. Bugüne kadar ne yapıldı ise Yönetim Kurulu olarak beraber yaptık.Bugüne kadar yaptıklarımızın dışında yapmayı arzuladığımız işler elbette kivar. Hayata geçirmeyi düşündüğümüz projelerin dışında sizlerin istek vetaleplerini de karşılamaya çalışacağız. Alacağımız kararlarda sizlerden destekisteyeceğiz. Yani hep birlikte 'Ortak Akıl' olacağız. Şu zor süreçte aldığımızsorumluluğumuzun da bilincindeyiz. Önümüzdeki 3 yıl boyunca KastamonuGazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu'nda alınacak her kararda Kastamonu'muzunsesi ve takipçisi olacağımızın sözünü şahsım ve yönetim kurulum adına vermekistiyorum. Kastamonu'nun menfaatleri doğrultusunda görev yapacağımızdan,Kastamonu yararına alınacak olan her kararda, yine yanlış ve haksız her türlükarara karşı ise sonuna kadar mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti olarak mesleğimizin geleceği için mücadelemizisürdürmeye devam edeceğiz' şeklinde konuştu.

'GAZETELERİNİZESAHİP ÇIKIN'

Balcı son olarak; 'Gazeteciliğin gelenekleriyle, etikdeğerlerini korumak ve herkesin gerçekleri öğrenme hakkını savunmak amacıylayola çıktığımızın bilinmesini istiyorum. Bundan önce olduğu gibi bundan sonradaüyelerimizin, gazetelerimizin her zaman yanında olmaya devam edeceğiz. TürkiyeCumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 'Basın, milletin müştereksesidir. Başlı başına bir kuvvet, bir mektep, bir rehberdir. Basınhürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, yine basın hürriyetidir'diyor, yine Gazi başka bir sözünde; 'Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini,bildiklerini samimiyetle yazmalıdır' diyor. Evet bizlerde bugüne kadar olduğugibi bundan sonrada gördüklerimizi, düşündüklerimizi ve bildiklerimizi yazmayadevam edeceğiz. Şimdi biraz da gazetecilik ve yerel medya üzerinde duracakolursak; basının temel görevini; İnsanların çevresinde olup bitenlerigözlemleyerek, toplumu ilgilendiren gelişmeleri okuyucuya anlaşılır çerçevedesunmak olarak özetliyoruz. Yerel basın ya da diğer adıyla Anadolu basını,günümüzde demokratik sürecin etkin bir parçası olmasına rağmen, ekonomik açıdanayakta kalmanın da mücadelesini veriyor. Basın; yasama, yürütme ve yargınınardından 4'üncü güç olarak adlandırılsa da Anadolu Basını artık çöküşün eşiğinegelmiştir ve devlet büyüklerimizin acil desteğini beklemektedir. Yerelgazetecilik geleneğinin etkili olduğu birkaç il dışında resmî ilan desteğialmadan yayınlarına devam edebilecek gazete sayısı yok denecek kadar azdır.Yerel basın, ekonomik sorunların yanı sıra yetişmiş eleman, teknik altyapı,istihdam ve etik değerler gibi sorunlarla da karşı karşıyadır. Demokratiktoplumlarda basın, haber vermenin yanı sıra denetleme ve kamuoyu oluşturma gibiişlevlere de sahip. Bir başka deyişle özgür basın, günümüz demokrasilerininvazgeçilmez kurumlarındandır. Bizde Kastamonu yerel basını olarak haberverirken, kamuoyu denetimlerimizi tarafsız olarak sürdürmeye devam edeceğiz. Kısacakamuoyuna buradan bir mesaj vermem gerekirse; Yerel basın aslında bir şehiriçin ekmek ve aş gibidir. Bir ilde basın, toplumun gören gözü, işiten kulağı,söyleyen dilidir. Yerel basın olmalıdır, yerel basın yerelin sesi olmaya devametmelidir. Bunun içinde destek beklemektedir. Yerel basın olmazsa sesiniz kısıkçıkacak, söylenenlere sağır, cevap verilecek olan konulara ise dilsizolunacaktır. Değerli vaktinizi daha fazla meşgul etmeden; Kastamonu GazetecilerCemiyeti ailesi olarak buradan sesleniyoruz; Gazetelerinize sahip çıkın ki;sesiniz ve kulağınız olmaya devam edebilelim' dedi.

KGC'NİNYENİ YÖNETİMİ

Yapılan seçimler sonrasından Mustafa Balcı'nın başkanlığındaKastamonu Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Asil üyeleri Mustafa Erkan Yılmaz,Ceyhun Hüseyinoğlu, Erhan Veren, Sabahattin Büyükoral, CengizMuhziroğlu, Tuğçe Yerdelen, Emrah Palabıyıkoğlu, Feray Yanık,Dilekİğdirli, Mehmet Tuğcu, Mehmet Ünsal ve Semih Yüksel'denoldu. Yönetim Kurulu Yedek üyeleri Hasan Yılmaz, Kadir Yıldırım, Elif KuralKeşkekoğlu, Gözde Gül Tonturoğlu, Hakkı Cidal Savaş, Yılmaz Acar Davut, Barışİlyasoğlu, Akif Doğan, Emine Eyribaş, Fatma Bölükbaş, Ümit Yorulmaz, EmreÇiloğlu ve Bayram Yazan'dan oluştu. Denetim Kurulu Asil üyeleri Gülay Acar,Yalçın Karaosmanoğlu, Erdal Arslan; Denetim Kurulu Yedek üyeleri Kenan Daban,Semra Gül ve Mehmet Ulusoylar oldu. Federasyon Delegasyonu Asil üyesi MustafaBalcı, Mustafa Erkan Yılmaz, Sabahattin Büyükoral, Hüsnü Acar, FederasyonDelegasyon Yedek üyesi Erdoğan Osmanoğlu, Abdullah Savaş, Mustafa Ünal veMuzaffer Demir oldu.

Bakmadan Geçme