Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan'dan Geniş Çaplı Açıklamalar
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan, Kastamonu Gündem Gazetesi'ne ve kastamonugundemgazetesi.com'a özel açıklamalarda bulundu.
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan, Kastamonu Gündem Gazetesi'ne ve kastamonugundemgazetesi.com'a özel açıklamalarda bulundu.
TFF 2. Lig Beyaz Grup'ta mücadele edecek GMG Kastamonuspor'u çalıştıran Teknik Direktör Adem Çağlayan; Kastamonu notlarını, Sportif Direktör Abdülaziz Solmaz'la iletişimini, Beyaz Grup değerlendirmesini, teknik direktörlük felsefesini ve oyun anlayışını aktardı.
Teknik Direktör Adem Çağlayan; “Mutfaktan geldik ve mutfağın her şeyine hakim olarak geldik. Kendimize ait bir oyun felsefesi oluşturduk. Herkes çok rahat olsun gerçekten şampiyon gibi oynayacağız. Sahada ‘Gerçekten bu takım şampiyon olacak' mesajını herkese vereceğiz. Oynatacağımız oyunla, bütün şehri tamamen tek bir vücut olarak birleştirip şampiyonluğa hep beraber yürüyeceğiz. İçerde dışarda herkese üstünlük kuran, çok keyif veren, skoru yakalayan bir takım olacağız. Maçımızı izlemeye gelen herkes gerçekten Kastamonusporla gurur duyarak sahadan ayrılacak” dedi.
‘Şu An Her Şey Dört Dörtlük'
Kastamonu notlarını paylaşan GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan şunları söyledi: “Cengiz Aygün başkanımızla tanışıncaya kadar beklentimin çok üstündeydi. Cengiz Aygün başkanımızla tanıştıktan ve vizyonunu gördükten sonra burada her şeyin gerçekten üst seviyede olduğuna kanaat getirdim. Bugün ilk defa tesisimizi ziyaret ettim. Gerçekten Türkiye geneli için 2. Lig'de normal şatların üstünde bir tesise sahibiz. Diğer konularda da çalışmalarımız olsun, imkanlarımız olsun, şu an kamp yaptığımız otel vesaire… Şu an her şey dört dörtlük gidiyor.”
‘Abdülaziz İçin En Büyük Sınavlardan Birisini Vereceğiz'
GMG Kastamonuspor Sportif Direktörü Abdülaziz Solmaz'la arasındaki iletişimi de aktaran GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan, şu ifadelere yer verdi: “Abdülaziz Solmazla daha önceden hiçbir hukukumuz yoktu. Sadece o bizi kendi pozisyonumuzla alakalı biliyordu, biz de Abdülaziz'i futbolcu olarak biliyorduk. Buraya gelmemdeki en büyük sebeplerden birisidir. Bir telefon görüşmesi yaptık. Orada bir sinerji yakaladık. O bizi takip etmiş. Abdülaziz için en büyük sınavlardan birisini vereceğiz. Çünkü artık Kastamonusporla özdeşleşmiş bir isim. Yani şehirden birisi gibi. Kendisi için yeni bir pozisyon ama daha önceki serüvende sporun içerisinde, üst seviyede oynadığı için bu süreçleri çok doğru yönetiyor, çok doğru geçiriyor. Çok iyi bir bağımız, ilişkimiz var. Gerçekten her işimizi kolaylaştırıyor. Sportif Direktörün yapması gereken her şeyi harfiyen yapıyor. Pozisyon olarak bizim üstümüzdedir. Sportif direktör, teknik direktörün üstündedir. Türkiye'deki en büyük karmaşa budur: Ego ve kibir çatışmaları. Oysa ki Abdülaziz beyin bir çizgisi var, bizim bir çizgimiz var. Biz birbirimizin çizgisini geçmediğimiz zaman bu işin çok güzel yürüdüğünü zaten biliyoruz. Şu an çok doğru ilerliyoruz. Gerçekten birbirimize çok saygı duyuyoruz. Çok büyük bir karakter. Kastamonuspor için çok özel bir insan. Yapılması gereken her şeyi harfiyen yapıyor. Ben sportif direktörlerle çalışmayı severim. Kendimden eminim. Kendimden emin olduğum için çekinecek, korkulacak hiçbir durum yok. Birbirimizin çizgisini geçmediğimiz sürece hiçbir problem yok. Ben Abdülaziz beyin kalbini gördüm. Beyefendiliğini, futbola bakış açısını, kültür seviyesini gördükten sonra biz inşallah sırt sırta çok büyük işler yapacağız.”
‘Rekabet İyidir, Her Maç Keyifli Ve Zorlu Olacak'
‘En Küçük Detayı Yakalamak İstiyoruz'
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan: “Kastamonu'daki birinci etap kampında biraz daha fiziksel bir süreç geçiriyoruz. Bunun yanında oyuncularımızı tanımak istiyoruz. Oyuncularımızın ruh yapısını, psikolojik hallerini, her şey gözlemliyoruz. Neden mutlu olurlar mesela… Sosyal medya denen bir gerçek var. Ben bütün oyuncularımın sosyal medyasını bile tek tek inceleyip tüm fotoğraflarına bakıyorum. Hoşlandığı şeyler, hobileri vesaire… Çünkü bazen oyuncuyu yakalamak için oradan girmemiz gerekiyor.”
Çağlayan: “Çok değerli bir medya çalışanımız var. Bütün antrenmanları, istediğimiz noktaları drone ile çekiyor. Biz gece tekrar o görüntüleri izliyoruz. Gözümüzden hiçbir detay kaçmaması için en küçük detayı yakalamak istiyoruz.”
Teknik Direktör Adem Çağlayan: “Hemen hemen hepsiyle zaten günlük rutin sohbetlerimizi yapıyoruz. Hafta içi maç analizlerimizi yapıyoruz. Bireysel analizler yapıyoruz. Oyuncularımızla zaten birinci etap çalışmalarında fiziksel olarak bir geçiş yakaladık, ikinci etapta olmazsa olmazımız bütün oyuncular bir şablona, bir oyun sistemine bağlı kalarak bu süreci yönetecekler. Ben yönetemem, ben yapamam diyen oyuncuların da zaten Kastamonuspor'da olmaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Kastamonuspor 2. Lig'de olmasına rağmen ekonomik olarak, bütçe yapısı olarak, şehrin dinamikleri olarak, başkanımız Cengiz Aygün olarak daha üst liglerde, daha erkenden olması gereken bir takımdı. Ama her şey kader kısmet. Allahuteala'nın da nasip etmesi lazım. Belki inşallah bize nasip etmiştir.”
‘Oyuncunun Kalbinde, Aklında Şampiyonluk Ruhu Olması Lazım'
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan: “Şu an şampiyonluğa oynayacak bir kadromuz var ama biz takviye yapma gereği duyuyoruz. Çünkü bazen oyuncunun yeteneğinden ziyade oyuncunun psikolojik kalbi bizim için önemli. Oyuncunun bu süreci kaldırabilmesi, yürütebilmesi; tabir-i caizse oyuncunun kalbinde, aklında şampiyonluk ruhu olması lazım. Onun için bazı bölgeleri güçlendirmek için hem de eksik olarak gördüğümüz bölgeleri tamamlamak için transfer yapma gereği duyuyoruz. Bir stoper alabiliriz. Şu an o konu da bir netlik kazanmadı. Çünkü ikinci etapta hazırlık maçları oynayacağız. Orada biraz daha farklı düşünceler gelişebilir. Sol ayaklı sol stoper bir türlü bulamadık. Bizim sistemimizde olmazsa olmaz durumlardan birisi. Bir kenar oyuncusu alacağız.”
Çağlayan: “Ben gelmeden önce bazı oyuncularla görüşülmüş, anlaşılmış. Biz saygı duyuyoruz. Hepsi çok değerli oyuncular ama bir oyuncuyla anlaşılmış diye buna devam etme gibi bir durum söz konusu olmayabilir. Biz orada bir eksiklik ya da bizim oyun formatımıza uygun olmadığını gördüğümüz zaman bizim oraya dokunmamız lazım.”
‘Oyuncunun Kalbine Girmeden Bir Şey Yaptıramazsın'
Teknik Direktör Adem Çağlayan: “Teknik direktörlük, yardımcı hocalık, 2012 itibariyle başladım. Bu 13 sezonda 9 şampiyonluk yaşadım. Hem teknik direktör, hem de yardımcı antrenör olarak. Play-Off'lar vesaire de oldu. Allah'a şükürler olsun dolu dolu geçen seneler diyorum. Her sene bir başarıya, her sene bir hedefe oynayan takımlarda görev aldık. Belki biz çok doğru çalıştık diye Allah nasip etti ya da Allahuteala'nın bize bir lütfuydu. Biz de sonunda hep hakkıyla gemiyi limana götürmeyi başardık.”
Çağlayan: “Ben futbolun çok fiziksel bir oyun olduğuna inanmıyorum. Futbol aslında psikolojik bir oyun. Sadece psikolojik olarak oyuncularımızı hazırlamak için fiziksel olarak bir ön çalışma yapmamız lazım. Çünkü oyuncunun kalbine girmeden, ona dokunmadan hiçbir şey yaptıramazsın. Antrenörlük yaşantımda 5 farklı teknik adamla çalıştım ama uzun yıllar taktiksel konulara çok kafa yordum. Sürekli araştırdım, sürekli birileri ne yapıyor, daha farklı ne yapılabilir gibi, -burada yanlış anlaşılmasın- çok değerli 5 teknik adamla çalıştım onların da yanlışlarından kendimce doğruyu bulmaya çalıştım. Hal böyle olunca hepsini harmanladık. Sonra Türkiye'de ilk atletik performans uzmanlığı alan antrenörlerden birisiyim. Maç analiz eğitimi de aldım. Bunları alırken, bir gün teknik direktörlük yapacağımı biliyordum. Sadece o süreçte bütün birimlere dokunmak istiyordum. Yani hiçbir birimi bir antrenöre teslim etmek değil, onunla aynı dili konuşup ona da yardımcı olarak istediğim şablonu oturtmaktı. O süreçleri demek ki doğru planlamışız, doğru yapmışız. Hal böyle olunca mutfaktan geldik ve mutfağın her şeyine hakim olarak geldik. Kendimize ait bir oyun felsefesi oluşturduk.
Cesaret, Topa Sahip Olmak, İnanç
Çağlayan: “Birinci ana maddemiz, olmazsa olmazımız: Cesaret. Yani rakibin ismi cismi çok önemli olmadan, cesaretli, herkesle ön alan baskısı yaparak, sürekli üçüncü bölgede oynayarak, topa sahip olmak bizim bizim ikinci olmazsa olmazımız. Sabırlı bir oyun ve de taktiksel olarak sadece bir şablon üzerinde kalmadan, farklı geçişler yaparak, bir oyun kültürü oluşturduk. Birinci bölgeden geçiş yaparken bile ön hazırlıkta 7-8 tane opsiyon oyun var. Taç atışlarımız olsun, santralar olsun yani sahanın içinde her şey bir düzen üzerine… Üçüncü bölgeye girinceye kadar hiçbir oyuncu kendi bildiğini yapamaz. Tamamen her şey bir sistem, bir matematik üzerine kuruldu. Bunları da oyuncularımıza çok iyi aktardığımızı düşünüyoruz. Çok tekrar yapıyoruz ve oyuncu bir müddet sonra bize inanıyor. Çünkü sahadaki olanları görüyor. Antrenman kalitemiz olsun, taktiksel olarak onlara aktardığımız… Bize inandıkları zaman da teslim oluyorlar. Bu da ister istemez bizi başarıya götürüyor.”
Kastamonuspor Taraftarı Nasıl Bir Takım İzleyecek?
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan: “Oyunun her bölgesine hakim, birinci ikinci bölgeye hakim, sürekli topa sahip olan, sürekli üreten, bunun yanında coşkulu, izleyen herkesin gerçekten keyif aldığı, kaybettiği puanların gerçekten bir şanssızlık-tesadüf olduğuna inandığı, ön alan baskısını çok iyi yapan, tempolu, top rakipteyken çok agresif-saldırgan, top bizdeyken de tamamen topa sahip olan, ne oynadığını bilen, geçiş oyunundan ziyade tamamen pas trafiğini çok doğru kullanarak sürekli oyunun hakimi, sürekli oyunun üstünlüğüne sahip bir takım oluşturacağız.”
Çağlayan: “Bunu konuşarak yapmıyoruz. Bunu tamamen bir plan dahilinde, taktiksel planlamamız çerçevesine teker teker her şeyi oturtarak sezonun ilk haftasına tam hazır olarak gelecek. Herkes çok rahat olsun gerçekten şampiyon gibi oynayacağız. Sahada ‘Gerçekten bu takım şampiyon olacak' mesajını herkese vereceğiz.”
‘En Doğru Yapan Oyuncularla Oynayacağız'
Teknik Direktör Adem Çağlayan: “Biz şimdi ikinci etap için Bolu'ya geçeceğiz. Orada 4 tane de hazırlık maçı oynayacağız. O süreçte bütün taktiksel bilgilerimizi, istediklerimizi, oyuncularımıza aktaracağız. Bu işi en doğru yapan oyuncularla oynayacağız. Oyuncunun ismi bizim için çok önemli değil. Oyuncunun aldığı para bizim için çok önemli değil. Şimdi çok genç oyuncularımız da var. 16 yaşında Naim diye bir oyuncu aldık. Belki Naim oynayacak. Buna şu an hiçbir yorum yapamıyorum. Hepsi benim için eşit bir seviyede. Sadece verilen görevi kim doğru yapıyorsa, kim eksiksiz yapmaya çalışıyorsa, biz bu oyunu onunla oynamak zorundayız.”
Çağlayan: “Hep oyunculara şunu söylüyorum: Sahanın içinde oynadığınız oyundan zevk almıyorsanız bir şeyler eksik demektir. Oyundan zevk alabilmek için topa sahip olmak önemli. Bunun için tamamen oyundan zevk alan, saha içerisinde coşkulu bir oyuncu grubu oluşturmak hedefindeyiz.”
‘Bizim Temel Sistemimiz: Saha İçindeki Felsefe'
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan: “Bazen Türkiye'de dörtlü sistem, üçlü sistem vesaire buna takılıyorlar. Bizim sistem takımımızdaki temel duruşumuz şudur: Sahanın içindeki felsefe. Yani dizilişlerden ziyade oyuncuya aktardığımız felsefe bizim için önemli. Sistem takımı da bizim gözümüzde felsefeyi doğru analiz etmek, takıma doğru empoze etmek ve bunu sahaya yansıtabilmek.”
Çağlayan: “Maç içinde farklı taktikleri göreceğiz. Birkaç tane geçiş yaşayacağız. Bazen hem oyuncuların mevki olarak değiştireceğiz, hem oyun başlangıcı olarak belki bir yaptığımızı bir daha yapmayacağız, 5 dakika sonra başka bir başlangıç deneyeceğiz, başka bir oyuncu geçişi deneyeceğiz.”
Çağlayan: “Onun için farklı profilde oyuncular arıyoruz. Çünkü düşüncemiz saha içerisinde sadece A planımız olmayacak. 5-6 tane planımızla o maça çıkacağız. Karşı tarafa önce kendi oyunumuzu benimseteceğiz. Ama tüm rakiplerimizi çok iyi analiz ederek, onların en zayıf noktalarını bularak oradan da belki oyun felsefemizde ufak tefek değişiklikler yapacağız.”
‘Yüksek Bütçe Bizi Zorlamayacak'
GMG Kastamonuspor Teknik Direktörü Adem Çağlayan: “Daha önceden çalıştığımız takımlarda belki düşük bütçelerle çalıştık. Oyuncu potansiyeli biraz düşüktü ama biz orada bile doğru oyuncu grubuyla çalışmaya çalıştık. Yüksek bütçe bizi hiç zorlamayacak. Çünkü kariyerimde Süper Lig'de İstanbul'da Galatasaray-Erzurumspor maçı var. Teknik direktör olarak çıktığım bir maçtı. Bir hafta takımla çalıştıktan sonra maça çıktık. O maçta da çok ciddi bir ürün koyduk ortaya. Herkes çok farklı bir şey düşünürken biz 75'inci dakikada bir duran toptan yediğimiz golle 1-0 mağlup olduk. O sene Galatasaray şampiyon olmasına rağmen oyun olarak gerçekten çok dengeli bir oyun oynandı. Yıllarca Süper Lig ve 1'inci Lig'de çalıştım. Alt liglerde 2 senedir çalışıyorum. Öncesi hep Süper Lig ve 1'inci Lig olduğu için orada zaten yüksek bütçeli oyuncularla, kalibresi yüksek, elit diye tabir ettiğimiz oyuncularla zaten çalıştığımız için onların da potansiyelinin farkını biliyoruz. Şu gün 3 büyüklerden de bir teklif alsak yarın hiç heyecan, stres yapmadan gidip o işin de altından kalkarız. Kendimize o konuda güvenimiz çok var.”
‘Şampiyonluğa Hep Beraber Yürüyeceğiz'
Teknik Direktör Adem Çağlayan: “Şehrin nüfusu belki biraz az ama biz herkesi tribüne çekeceğimize inanıyoruz. Oynatacağımız oyunla, bütün şehri tamamen tek bir vücut olarak birleştirip şampiyonluğa hep beraber yürüyeceğiz. Taraftar olmazsa olmaz, çok değerli. Biz teknik ekip ve oyuncular onların varlığını hissettiği zaman kendini daha motive, daha güçlü hissediyor. Taraftar futbolun en büyük parçası. İçerde dışarda herkese üstünlük kuran, çok keyif veren, skoru yakalayan bir takım olacağız. Diğer takımların isimlerine saygı duyuyoruz. Ama bizim hiç kimseden bir korkumuz, çekincemiz yok. Nasıl bir takım olduğumuzu, cesaretimizi herkese göstereceğiz. İnşallah Allahuteala nasip etmiştir, nasipten ötesi yok. Bu sene şampiyonluğu burada yakalamak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Bu konuda gönülleri çok ferah olsun. Maçımızı izlemeye gelen herkes gerçekten Kastamonusporla gurur duyarak sahadan ayrılacak. O keyfi yaşayacaklar. O oyunun bitmemesini isteyecekler. Belki 90 dakika bittikten sonra ‘Bir 30 dakika daha izlerdik' havasında olacaklar. Bizim hedefimiz o. Bütün taraftarımızı bir aile gibi kenetleyip, sırt sırta vererek şampiyonluğu hep beraber Kastamonu'ya getirmek. Bizim onların desteğine çok ihtiyacımız var. Onlar kendi yaptıkları işi sıradan bir prosedür olarak lütfen görmesinler. Onlar olmadığı zaman bizim bir tarafımız eksik kalıyor. Bizim konsantrasyonumuzda, motivemizde, coşkumuzdaki en büyük pay onlarındır. Herkes çok müsterih olsun. Biz bu kupayı getirmek için gecemizi gündüzümüze katarak çalışacağız.”