Kastamonu'nun Geleceği İçin Bir Araya Geldiler

Kastamonu Kalkınma Derneği'nce (KAL-DER) Cumhuriyetin 2'nci Asrında Kastamonu'muzu Maddi ve Manevi Kalkınmasının Çağa Uygun Planlı ve Programlı Bir Şekilde Hazırlanmasının Metotlarını Belirlemeye Çalışılan Yerel Yönetimler Toplantısı Kastamonu Armoni Park Otel'de yapıldı.

Toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren KAL-DER Yönetim Kurulu Başkanı Tugay Civelekoğlu; “Bizler bu yol çıkarken Mevlana'nın ifadesiyle; ‘Dün dünde kaldı cancağızım. Ne kadar söz varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım' diyerek geçmişe dair bir eksiklik, yanlışlık, hata aramadan yola çıkmıştık. Şimdi de Kastamonu muzun büyük velisi Şeyh Şaban-ı Veli Hazretlerinin ifadesiyle ‘Keramet değil istikamet esastır' diyerek inandığımız yolumuzda sizlerle birlikte devam ediyoruz. Bu manada geçmişe etkimiz olamaz. Ama yaşadığımız şuan ve beklediğimiz muhtemel gelecek için ümitsizliğin olmadığı kitabımızda yeni sözler söylemenin, yeni reaksiyonlar ortaya koymanın, yeni bir heyecanı taşımanın, istikamet sahibi olmanın sorumluluğuyla yolumuza devam ediyoruz. Çünkü bizler Kastamonu için samimi insanlarız. Çünkü bizler hiçbir şahsi hesabın içine girmeden yaşadığımız şehri, insanını, ihyasını, kalkınmasını en önde tutuyoruz” dedi.

‘Niyetimizin Hayır Ve Akıbetimizin De Hayır Olmasını Niyaz Ediyoruz'

Sözlerine devam eden KAL-DER Başkanı Civelekoğlu; “Bu minvalde Kastamonu'da yaşayan merhamet medeniyetinin insanları olarak biraz önce bahsettiğimiz bir sorumluluğu kuşanmamız lazım. Bu sebeple bize göre maddi- manevi tüm değerleriyle ve temelinde şefkat ve merhametin esas alınarak insana hizmet noktasında yapılacak en güzel çalışmaları ortaya koymak, en güzel eserleri gerçekleştirmenin gayretinde olmak, nefeslerimiz bittiği zaman ardımızdan hayırla yad edilecek bir geçmiş bırakmak en ulvi miras, en erdemli davranış olacaktır. Ayrıca şunun da farkındayız ki hem dünyada hem ülkemizde gerçekleşen veya gerçekleşecek her bir hizmetin, düşüncenin, oluşumun veya eserin inkişafında iktidarıyla, muhalefetiyle ama mutlaka o şehrin yerel iradesi temel bir unsur olarak bulunmaktadır. İşte bizler bu düşünceyle siz kıymetli başkanlarımızı bu istişare toplantımıza davet etmiş bulunmaktayız. Henüz tükenmemiş bir ömrün emanetçileriyiz. Bizden sonra başka nesillerin geleceğimde muhakkaktır. Ve bizler yarınların düşüncesindeyiz. Ancak mesele bu yeni asırda gelecek nesillere nasıl bir Kastamonu bırakılacağıdır? Bizden sonra gelecek nesillerin onların mazisinde kalanları olarak bizlerin nasıl hatırlanacağıdır? Bizden sonrakilere iyinin, güzelin, faydalının, doğrunun ve adil olanım hakim olduğu bir Kastamonu mu bırakacağız yoksa kötünün, çirkinin, zararlının, yanlışın ve haksızlığın olduğu bir Kastamonu mu bırakacağız? Bizden sonrakilere tertemiz bir iklimde doğası korunmuş, doğallığı zarar görmemiş maddi-manevi gelişmiş bir Kastamonu mu bırakacağız yoksa kirlenmiş ve yaşanmaz hale gelmiş doğallığı kaybedilmiş, bütün değerlerini kaybetmiş bir Kastamonu mu bırakacağız? Mutlu insanların şehri olan ve eğitimde, siyasette, sağlıkta, tarımda, teknolojide, turizmde hülasa her alanda maddi-manevi kalkınmış ve zirvede bir Kastamonu mu yoksa mutsuz insanların şehri olan gerilerde kalmış bir Kastamonu mu bırakacağız? Bu noktada biz dernek olarak bu dertlerle bu toplantımızı düzenleyerek adımımızı atmaya devam ediyoruz. Ancak bahsettiğimiz konuların kararını verecek olanlar ise Kastamonu'da söz sahibi olanlar olarak, hem kendi adlarınıza hem de temsil ettiğiniz kitleler adına en temelde sizler varsınız. Bizler Gazi Mustafa Kemal'in ‘muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızdaki asil kandan mevcuttur' ifadesindeki gibi Kastamonu olarak bunu yapacak inanç, azim ve birikime sahibiz. İnanıyoruz ki bir asır sonra bu toplantının izleri, bu toplantıya katılarak, aktif görev alarak, geleceğe güzel bir Kastamonu bırakmak için gayret göstermiş insanlar olarak, o günkü nesil, siz değerli hazirunu hayırla, rahmetle ve özlemle yad edecektir. Çünkü bizler tek amaç olarak geleceğe güzel bir Kastamonu'yu hazırlama hedefinde toplanmışız. Dolayısıyla niyetimizin hayır ve akıbetimizin de hayır olmasını niyaz ediyoruz. Bunu niçin yapıyoruz? Herkes farklı amaçlar için amaçsızca yaşayabilir. Ama bizler Şems-i Tebrizi'nin ifadesiyle söylersek; ‘Hayatta olabileceğiniz en güzel yer, bir duanın içinde yer almaktır' sözünün manasına uygun olarak ardımızdan sadece ‘Allah razı olsun' denilmesi için bu çalışmayı yapıyoruz. Bu toplantımıza katıldığınız için tekrar siz kıymetli başkanlarıma derneğimiz ve kendi adıma çok teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum. bizler sizleri, bir asırlık bir planı hazırlamak için davet ediyoruz. Önümüzdeki asırda gerçekleşmesini istediğimiz bu planın ve programın organizasyonunda sizleri de görmek istiyoruz. Peki neyi, nasıl, niçin yapmak istiyoruz? Bizler sizlerin görüşleriyle metodu belirlenmiş bir çalışmanın gerçekleştirilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

‘Kastamonu'nun Gelişmesi İçin Bir Misyon Yüklendik'

Kastamonu'nun nüfusu hakkında konuşan eski Milletvekili Musa Sıvacıoğlu; “Biz dernek olarak Kastamonu'nun kalkınması, Kastamonu'nun gelişmesi için bir misyon yüklendik. Bunun için elimizi taşın altına koyduk. Nüfus bir ilin en önemli potansiyeli. Bir il için nüfus çok önemli. Bir yerde nüfus var ise diğer tüm hizmetler kendiliğinden gelir. Biz yıllardır İstanbul'a gidip geldiğimizde veyahut da Ankara'da fazla Kastamonu nüfusumuz yok. Ama özellikle İstanbul'da 600 bin, 700 bin nüfusumuz var diye övünüyoruz, seviniyoruz. İstanbul'daki nüfus bizim çorbamızda hiçbir şey olmuyor, Kastamonu kalkınması için. O nüfus bizim burada işimize yarıyor mu? Yaramıyor. İnebolu-Evrenye bir ara ismini değiştirmişler, Gemiciler yapmışlar. Oradan İstanbul'a çok gemici falan gidermiş. Sonradan biz ismini tekrar değiştirdik. Şimdi yine resmi adı Evrenye oldu. Evrenye'ye gittiğiniz zaman konaklamak için belki de birkaç tane müstakil bir yerler bulunabiliyor. Ama Evrenye'yi böyle o kadar da zengin olmasına rağmen İnebolu şu anda nüfus bakımından da herhalde İnebolu 2'nci sıraya mı düştü? 3'e düştü. Tosya, Taşköprü, Cide hatta 4. Peki İnegöl mü olup da İstanbul'da yaşayan ne kadar insan vardır? Diyelim ki İller Bankası bir ile bir belediyeye yardım gönderirken niye böyle gönderiyor? Ya birinci göz önünde bulundurduğu oranın nüfusu. Ondan sonra coğrafi dallar, yolların yapısı gibi diğer şartlar sonra geriden geliyor. Biz İstanbul'a gittiğimizde bütün dernek başkanlarımıza, yönetimine söylediğimiz şu, ya adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde siz ne olur gelin, hiç olmazsa ne bileyim belli bir yaşa gelmiş olanlar adreslerini oraya aldırsınlar. Şimdi artık mazerette kalmadı. Bütün ilçelerimizde 2026'dan itibaren Doğalgaza da kavuşmuş olacak. Şenpazar'da, Azdavay'da, İhsangazi'de devam ediyor. Şimdi artık o nimet de geldi ayağımıza kadar. İstanbul'da o zaman durmanın bir şeyi de yok. Bazen bir felaket de geliyor. Artık buraları da hatırlatıyor. Mesela korona diye bir hastalık yaşadık. burada benim Kastamonu Kalkınma Derneği'nden birinci öncelik olarak isteğim Kastamonu'nun nüfusunu arttırmak. Önümüzde örnek var mı? Ne var? Ordu 55 bin, 60 bin nüfus taşıdı. Ondan sonra büyükşehir oldu. İstanbul'da 700 bin Kastamonulu insan var. Öyleyse Kastamonu'ya çok para gönderelim diye bir şey yok. Ondan sonra diyoruz ki tren. Bazılarını da dillendiriyor. Yüksek hızlı tren. Ne zaman olur bu? İstanbul'daki nüfusunuzun 300-400 binini buraya getirirsiniz. Buranın nüfusu da 700-800 bin olur. Büyükşehir olur. O zaman yetkililer de düşünmeye başlarlar” ifadelerini kullandı.

‘Kastamonu'nun Kalkınması Adına Belli Çalışmalar Devam Ediyor'

Konuşmalarının devamında Sıvacıoğlu; “2016'da mesela o tünellerin açılışı. Yani bu ister siyaset virüsü diyelim, isterseniz hizmet virüsü diyelim. Şu yeni açılan tünelleri ben merak ettim. 5'er kilometre uzunluğunda iki tane tünel daha yapılıyor ya. Kırık tünelleri. Akçaköy, Kırık Barajı. Kırık Barajı'nın tünelleri. Ben memnun oldum. Kastamonu'da hizmetleri ileri noktalara götürmeliyiz. İllerde birbirleriyle rekabet halinde. Gece de, gündüz de buranın hizmetinde olacağım. Şu anda gündemimizde Kastamonu'nun meseleleri ne var? Benim aklıma gelen bir organize sanayi bölgesi. Şimdi bu noktada belli bir ekonomi krizimiz var. Kaç kere biz Ankara'ya toplantıya gittik. Yani mahalline de, mahalli yöneticilere de, özel idareye de, sivil toplum örgütlerine de, İstanbul'da bulunan zenginlerimize de belli bir görevler düşüyor. Biz ilgili bakanımızı bu konuda rahatsız edelim. Hemşerimiz rahatsız olmaz. Olmaması da lazım. Devam eden, mesela İnebolu Limanı'nı biz bittik diyorduk. İnebolu Limanı bitmedi. Daha hala devam ediyor. Buradaki tünelleri gördüğüm için biliyorum. Orada da çalışma devam ediyor. Yani Kastamonu'nun muhtelif yerlerinde kalkınması adına belli çalışmalar devam ediyor. İnşallah buradaki bu Kastamonu Kalkınma Derneği tek başına yapabileceği bir şey değil. Ama harekete getirmek. Sesimizi bizim yüksek bir şekilde duyurmamız lazım. Rahatsız olanlar rahatsız olun. Hizmet aşkı olanlar gelsin bu aşklarını buralarda gerçekleştirsinler” şeklinde konuştu.

‘Öne Çıkartacağımız Olaylardan Bir Tanesi Turizmdir'

Kastamonu'da en önemli sorunlardan birinin yatırımlar olduğunu söyleyen Belediye Başkan Vekili Hasan Fehmi Taş; “Gündem maddesi olmadığı için ben sadece Kastamonu'yla ilgili birkaç şey paylaşmak istiyorum. Öncelikle Kastamonu biliyorsunuz turizm ön plana çıkararak şu anda keşfedilmesi gerçekten çok güzel bir şey. Doğası bakirliği bozulmamış ve gerçekten gelenler Kastamonu'dan ayrılmak istemiyorlar. Böyle bir yer var mıymış diye söylüyorlar. Bizler de bu turizmle ilgili bazı planlarımız var. Bunları gün geçtikçe işleme koyacağız ve gün geçtikçe bu konuda çalışmalarımız olacak Kastamonu'da öncelikle hani değerli fabrikalarımız, üretim alanlarımız fazla yok. Birkaç tane sayın milletvekili bir şeylerden bahsetti ama Burada biz en öne çıkartacağımız olaylardan bir tanesi turizmdir. 2'ncisi, biz tamamen yüzde 60'ı ormanlarla kaplı bir ile sahibiz. Orman ürünlerini çok daha iyi değerlendirerek yapısal olarak bazı işletmeler açtırılabilir. Ben bir de sayın vekilimin şuna katılmıyorum. İstanbul'dakileri buraya taşıma onlar gelmezler sayın vekilim. Ben sanmıyorum. Biz içeriden burada Kastamonu'da duranlar için ne yapabilirsek ben bu konuda çok Daday'a bile yıllarca nüfus taşımaya uğraşırken nüfus kaybettik. Bir muhtarlık olayları çıkıyor vatandaşlar, hepsi köye gidiyor. Burada belediyelerin çok büyük siz de bahsettiniz. Belediyelerin çok büyük kayıbı oluyor. Onları taşımaya uğraşmaklarsa biz buradaki gençler içinde bir iş sahası yani bir üretim yeri açılarsa çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Bir de köylerimiz gerçekten gayet verimli. Bunun için köylülerimize olduğunca destek olmamız gerekiyor. Hayvancılık olsun, tarımsal olarak destekleri vererek bu konuda yardımcı olmamız lazım. Ben fazla sözler uzatıp zamanınızı almayacağım. Tekrar böyle bir program hazırlayacağım. Hazırlık Halkımın ve Derneği'ne teşekkür ediyorum. Emeklerine sağlık. Sağ olun, var olun” dedi.

‘Kastamonu'nun Bir Yol Haritası Olmalı'

Kastamonu için bir yol haritasının çizilmesi gerektiğini ifade eden eski Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen; “Tugay Başkanımın Gazze hassasiyeti için teşekkür ediyorum. Gazze'ye de buradan selam ediyorum. Allah güç kuvvet versin. Bir de bu toplantılarda boykot mallarının dikkat edilmesini hem belediye başkanlarımızdan hem İGM üyelerimizden hem de basın mensupları aracılığıyla tüm Kastamonu'dan rica ediyorum. Düğünlerde, derneklerde, toplantılarda lütfen bu boykotu göz önünde bulunduralım, önemli. 5-6 ay önce Yerel Seçim geçirdik. Yeni seçilen belediye başkanlarımız var. Yeniden seçilen belediye başkanlarımız var. Yeni göreve gelen kıymetli başkanımız var. Hepinizi tebrik ediyorum. Allah muvaffak etsin. Başarılarınız daim olsun. Şimdi bu toplantı ve bu konu aslı itibariyle benim hayalim olan bir misyonu gerçekleştiriyor. Benim 2004'de başlayan siyasi hayatımda hep söylediğim bir şey vardı, Kastamonu'nun bir yol haritası olmalı. Hepsini sevmemiz, hepsine saygı duymamıza rağmen bürokratlar gelip geçici. Kastamonu'ya gelip burada görev yapan kıymetli bürokratlarımız, değerli valilerimiz geliyorlar, gidiyorlar. Gerek Musa abi gerek ben, hem il başkanlığımız, hem milletvekilliğimiz dönemlerinde pek çok valiyle ve bürokratla çalıştık. Benim görebildiğim şöyle bir şey var, gelen valiler kendilerine göre şehre bir yol haritası belirliyorlar. Şehirde diğer bürokrasi de o yol haritasına göre ilerlemeye çalışıyor. Vali değişince yol haritası değişiyor. Böyle bir problemimiz var. Ben bunu bugün söylemiyorum, ben bunu il başkanıyken de söylüyorum. Yani siyasete girdiğim günden beri söylüyorum. Burada yapmamız gereken bu tür toplantılar, bu toplantıları siyasetin ötesinde görüyorum. Burada A, B, C partilerinden, A, B, C görüşlerinden, partisiz de dahil, parti de şart değil bir görüşe sahip olmak için. Kastamonu'yu geliştirmek, kalkındırmak, kalkınma deyince ben sadece maddi boyutunu düşünmüyorum. Ekonomik boyutunu düşünmüyorum. Manevi olarak da düşünüyorum. Kalkınma hem maddi hem manevi. İki yönde de kalkındırmak, ülküsünde idealinde olan insanların ziyaret edilip veya davet edilip toplantılara onlardan fikirler alıp bir Kastamonu'ya yol haritası belirlememiz tabiri caizse Kastamonu'ya bir kırmızı kitap, kırmızı defter belirlememiz gerekiyor. Gelen belediye başkanlarımızın, milletvekillerimizin, STK başkanlarımızın da bu ana eksen doğrultusunda şehri götürmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

‘Doğa Kültür Köyü'nde Mini Kastamonu Türü Bir Yer Yapalım'

Kastamonu için yapılması gerekenler hakkında konuşan Gülşen; “Tabii çok fazla bir hareket almamız yok maddi kalkınma manasında. Hem kıymetli abim Musa Bey hem Fehmi Başkanım ifade ettiler. Kastamonu'nun kalkınmamasında ve sürekli göç vermesinde belli sebepler var. Bir kere en önemli mevzu coğrafi konumumuz. Biz Cumhuriyet öncesinde çok büyük sınırlara sahip bir il olmamıza rağmen git gide küçülmüş hem coğrafya hem nüfus olarak çok ciddi miktarda göç vermiş bir iliz. Sebep şu, Cumhuriyet sonrasında sanayileşme dönemi var. Kastamonu'da bu sanayileşmeye ayak uydurabilecek konumda değil. Bunun için bir gayretler gösterildi, bir organize sanayi kurduk. Ciddi de bir katkı yaptı ile ama göç vermeyi anca yavaşlatabildi. Nüfusu azalmaktan sabit kalmaya getirebildik. Daha ilerisine götüremedik. Maddi kalkınmamızda en önemli mevzu ben de Fehmi başkanım gibi düşünüyorum. Genelde de öyle düşünülüyor. Turizm meselesi. Hasbelkader Türkiye'nin ciddi bölümünü gezdim, 60'dan fazla ili ziyaret etmişimdir. Bu illerde gezilecek yerleri, görülecek yerleri, turistik yerleri de ziyaret ettim. Görebildiğim şu, Kastamonu kadar zengin, çeşitliliğe sahip il çok az. Çok çok az. Ama Kastamonu'nun yarısı, üçte biri potansiyele sahip iller, Kastamonu'nun belki 8-10 katı turist çekiyorlar. Şimdi bu konuya ciddi bir çalışma yapmamız lazım. Bu çalışma hani derneğin yapacağı bir çalışma değil. Şehmus Bey döneminde şöyle bir şey söylemiştik, şehrin tanıtımı için ciddi bir çalışma yapalım. İl Genel Meclisi'nden, Özel İdare'den bir bütçe ayıralım, iyi bir ajans bulalım, profesyonel bir çalışma yapalım. Böyle bir gayret vardı ama işte dediğim gibi valiler geçici. Bizim milletvekilimiz bitti, Şehmus Bey'in valiliği bitti. O iş sekteye uğradı. Sonra başka valiler, milletvekillerimiz geldi. Burada turizme öncelikle şehri hazırlamamız lazım. Yatak kapasitesi ve personel olarak, insanlar olarak. Personel deyince sadece işte hizmet sektöründeki personel değil, sokaktaki insanı da hazırlamamız lazım turizme. A'dan Z'ye tüm şehri evvela turizme hazır hale getirmemiz lazım. Potansiyelimiz gerçekten çok yüksek. Hem ilimizde hem ilçelerimizde çok ciddi bir potansiyel var. Burada yine aklıma gelen şöyle bir şey var. ,Geçmişte ben bunu teklif etmiştim yine. Doğu Kültür Köyü'nde Mini Kastamonu türü bir yer yapalım. Oralarda ilçelerin kendini tanıtacağı alanları da ilçeler kendisi organize etsin. İlçe belediyeleri. Daday'ı kendisi organize etsin, Azdavay, Pınarbaşı, Ağlı, tüm ilçeler kendilerini ifade edecekleri orada küçük alanlar olsun. O alanları, ürünleri, yerleri, bütün dizaynı ilçe belediyeleri yapsın. Tabii bu profesyonel bir ekip projeyi versin, masraflarını belediyeler yapsın. Şehre gelen turistleri bir oraya gezdirelim. Kastamonu'da bakın böyle 19 tane ilçe var. Şunlarınız var, bunlarımız var. Yani turist sadece Kastamonu'da 3-5 tane kale, kule gezip gitmesin. Azdavay'ın, Daday'ın zenginliklerini de görsün. Belki oradan yola çıkıp Daday'ı, Azdavay'ı, Cide'yi görecek, İnebolu'nun değerlerini özleyecek ve oraya görmek isteyecek diye böyle bir düşüncem var. Bunun gibi, bunlar çoğaltılabilir. İstanbul konusunda, Fehmi başkanıma katılıyorum. İstanbul'daki Kastamonular veya başka yerde ki Kastamonular doğal olarak onlar şimdi burada doğmuşlar ama doydukları yer kazandıkları yer İstanbul olmuş. Biz burada cazip bir sektör oluşturabilirsek belki onlar yatırımda buraya öncelik verebilirler. Geçmişte şöyle bir şey yaşadık, buraya büyük bir yatırım yapan Kastamonulu iş adamımız şöyle bir serzenişte bulundu. Dedi ki ben buraya örnek olsun diye bir yatırım yaptım hem bir sürü dedikodusu oldu. Hem de aynı yatırımı ben bir başka ile de yaptım. Buraya yaptığımda aynı miktarda yaptım, orada hem maliyetlerim çok daha düşük buraya göre hem de kazancım çok daha yüksek. Yani Kastamonu'ya yatırım yapmak öyle çok karlı değil. Bunu ifade etmek için söyledi. Hem karlı olmayan bir şeyi yapıyorsunuz. Hem de bunun dedikodusuyla uğraşıyorsunuz, bu da bizi yıpratıyor. Onun için de kimse buraya gelip bir şey yapmak istemiyor diye serzenişte bulunmuştu. Hem buraya hem başka bir ile aynı yatırım aynı miktarda, oranlarda, paralarda yatırım yapan bir Kastamonulu iş adamı söylemişti bunu. Böyle de bir gerçeklik var. Yani hayvancılıkta da olsa, bir başka sektörde de olsa yapılan yatırımlar Başka yerlerde çok daha karlı olabiliyor. İstanbul'daki Kastamonuluları buraya getirmek için karlı ortamlar hazırlamamız lazım. En iyilerden bir tanesi işte orman ürünlerinin karlı hale getirip bir sektör oluşturulabilir veya turizm yatırımı. Dediğim gibi ben bu yol haritası meselesini, şehrin yol haritası meselesini çok önemsiyorum. Gördüğüm eski siyasetçilere, yeni siyasetçilere hep bunu söylüyorum. Sadece siyasetçilere değil, sivil toplum örgütü başkanlarımıza da söylüyorum. Bir de değerli milletvekilimiz söyledi, yararlanmamız gereken bir bakanımız var. Geçmişte de vardı. Çekişmelerden o bakandan yeterince istifade edemedik. Bugün pek bir çekişme yok. Kıymetli bir bakanımız var, ondan şehir olarak istifade etmeye gayret etmemiz lazım onun da bir gayreti var, bunu biliyorum. Yanımdaki arkadaşlardan, danışmanlarından sürekli bilgi alıyorum” şeklinde konuştu.

‘Kalkınma Tek Başına Maddi Bir Kalkınma Olmaz'

Kastamonulu gençlere hitap eden konuşan Gülşen; “Bugün şimdi bizim tünellerimiz devam ediyorsa Kırık barajıyla ilgili hala bir yatırım süreci devam ediyorsa tasarruf tedbirlerine rağmen bu işler devam ediyorsa bu değerli bakanımızın gayretleriyle oluyor. Ona da buradan teşekkür ediyorum. Allah razı olsun. Bu önemli Kırık barajı bizim için olağanüstü önemli bir şey. Hem içme suyumuz için şehri büyütelim istiyoruz. Şehir merkez nüfusu olarak çok ciddi büyüyor. İçme suyu sıkıntımız Kırık barajından yakın zamanda problem olacak. İçme suyumuz için bir kere o Kırık barajı şart. Biz bunu uzun zaman anlatmaya çalıştık, anlatamamıştık şükürler olsun sonra anlattık hallettik. Bir de sulama için de çok önemli yani tarımla ilgili bir iddiamız olacaksa ki olmalı yine Kırık baraj önemli onun için de sağ olsun bakanımız bu baraja destek veriyor İnşallah Kastamonu'ya büyük katkı sağlar. Ama sadece bu işle değil Kastamonu'nun kalkınması noktasında yapacağımız tüm projelerde parti ve görüş ayrılığı gözetmeden herkes gidip bakanımızdan bu memlekete bir şeyler kazandırmak için gayret göstermeli. O çünkü bu gayret içinde. İlçe farkı da gözetmeden herkese yardımcı oluyor bildiğim kadarıyla. Kendisine teşekkür ediyorum. Milletvekilliğim döneminde bir görev verilmişti bize genel merkez tarafından gençlikle ilgili bir çalışma yapmıştım. O çalışmada şöyle bir şey gördüm gençlerin yaklaşık yüzde 90'ı Televizyonlardan kendilerine rol modeller belirliyor. Televizyondan belirlemesinin sebebi popüler insanların televizyonlarda görülmesi. Şimdi ne yazık ki bunu hepimiz biliyoruz, bu bir sır değil. Televizyonlarda kendi değerlerimizle ilgili şeylerden çok uzak rol modeller var. Bu da gençlerimizi çok kötü yönlendiriyor. Sözlerimin başında söylemiştim. Kalkınma tek başına maddi bir kalkınma olmaz. Manevi kalkınma da gerekir diye. Kötü rol modeller gençliğe kötü örnekler oluyor ve kötü alışkanlıklar edindiriyorlar ne yazık ki çünkü bu rol modellerin özel hayatlarını da takip ediyor gençler. Bu özel hayatlarda da görebildiğimiz kadarıyla iyi örnekler çok az. Özellikle gençlerin arasında hızla yayılan kötü alışkanlıklar da çok. Bu da bir sır değil, buna da çözüm bulmamız lazım. Kastamonu küçücük bir yer, bu küçücük yerde sadece emniyet güçlerinin falan da işi değil bu hepimizin işi. Bu sıkıntı yaşayan veya yaşamayan herkesin işi, çünkü çok ciddi bir problem. Bizim çocuklarımız, torunlarımız, yakınlarımız bu ortamda büyüyor. Buna çözüm bulmamız lazım. Benim aklıma gelen şeylerden bir tanesi şu, bunu hem Belediye Başkan Vekilimiz burada hem onlardan onlara bir proje gibi sunuyorum, hem İGM başkanımıza hem de vilayetimize Kastamonu'da başarılı olan takımlarımızı, çocuklarımızın bol bol reklamını yapalım Nasıl yapabilirsek, isterseniz duraklara onların isimlerini verin, isterseniz boy boy pankartlara resimlerini yapıştırın Türkiye'de derece yapmış takımları. Sporu özendirelim çocuklarımızı sporculara özensinler, rol model bunları belirlesinler. Türkiye'de derece yapan işte üniversite sınavlarında, olimpiyatlarda, matematik olimpiyatında, fen olimpiyatında buralarda başarılı yakalayan çocuklarımızı o okulların duraklarına onların isimlerini verelim. O mahallede önemli bir yere onların isimlerini verelim. Yani bizim kendimize benzeyen, kendi içimizden çıkan insanları rol model yapmamız lazım. Yoksa abuk sabuk insanları çocuklarımız rol model belirliyor ve kendi değerlerimizden çok uzak ne yazık ki bir gençlik yetiştiriyoruz. Bu bence çok büyük bir kayıp. Bence kalkınmamızın önündeki engellerden bir tanesi de bu. Bir şey daha söyleyeceğim, hepinizin bildiği bir şey. Aslında iş arayan çok ama işçi arayan da çok. Bir eleman yetiştirmeye yönelik bir şeyler yapmak lazım. Yani üniversite mezunu ama istenilen vasıfları taşımıyor bir türlü. Kalifiye eleman değil. Bununla ilgili hangi sektörlerde eksik var. Biraz da yetişme tarzından herkes her işi yapmak istemiyor, herkes para kazanmak istiyor, herkes maaş almak istiyor ama alın teriyle para kazanayım diyen az. Ciddi bir arazi boşluğumuz var, işlenmeyen çok verimli arazilerimiz var. Bu süreç uzar gider. Yıllarca bu işleri yaptığımız için heybede çok fazla şey var, ben böyle ana hatlarıyla özetlemeye çalıştım. Ama şu rol model işi bence önemli. Kıymetli belediye başkan vekilimiz, Belediye başkanımıza da selamlarımızı iletin. Bence bu sizin projeniz olsun siz yapın bu işi bu şehirde yeni bir akım başlatın. İlçelerimiz yapsın, ilçe belediye başkanlarımız burada. Yapıyorsunuz zaten, çeyrek altın veriyorsunuz, şu veriyorsunuz, bu veriyorsunuz ama bir anlık oluyor. Bir anlık değil de kalıcı olması lazım. Yani çocukların onları rol model edinmesi için bir şeyler yapmamız lazım. Bunu yapabilirsek bence iyi olur” diye konuştu.

‘Eski Bir Değirmeni Orada Hayata Geçirelim'

İl Genel Meclisi olarak her türlü hizmet için mücadele edeceklerini belirten İGM Başkanı Doğan Ünlü; “Daha önceki dönemde bütün sivil toplum kuruluşlarımızla bir toplantı yapıldı, siyasi parti temsilcileriyle de bir toplantı yapıldı. Bugün de İl Genel Meclisi, Belediye Başkanlarımız ve vekillerimizle bir toplantı yapılıyor. Bu anlamda da biz bu tür toplantıları yaparken bir zemine oturtmamız lazım. Yani konuşuyoruz değerli toplanıyoruz. Ulaşımda bir başlık altında sadece Kastamonu merkezi ilgilendiren değil 19 ilçemizi de ilgilendiren bir başlıkta sadece ulaşımı, sadece yine bir başlık altında turizmde. Az önce milletvekilimizin ifade ettiği çalışmada Biz İl Genel Meclisi olarak adımlar atıyoruz. Örneğin, İl Genel Meclisi olarak tüm ilçelerimizdeki bugüne kadar gün yüzüne çıkmamış kimsenin bilmediği turizm potansiyeli olan mağaralar, şelaleler, doğa harikası yerlerimizi yavaş yavaş ortaya çıkarmak gibi bir görev üstlendik. Tüm il genel meclis üyelerimiz şu an ilçelerinde bu tür çalışmaları yapıyorlar. Biz bunları zaman içinde zaten paylaşmış olacağız. Bir de şöyle bir çalışmayı dahi yürütüyoruz. Köylerimizde eski dönemden kalan, tarihi eser niteliği taşıyan birçok eserimiz var ama bunlar yanıyor, kayboluyor, hırsızlık oluyor, satılıyor. Bunları da toplayacak bizim büyük bir müzeye de ihtiyacımız var. Örneğin bir tane köyden aldığımız eski bir değirmeni orada hayata geçirelim, gün yüzüne çıkaralım istiyoruz. Yani orada geniş bir alanımız var Doğa Kültür Köyü'nde. Bu anlamda hem müzemiz hem de ilçelerin tanıtımını hep beraber yapacağımız bir alanımız mevcut. Sadece burada finansal bir kaynak oluşturarak bir destek alarak bunu yapabiliriz. Turizmin sadece bir yönünü değil, bakın iklimsel değişikliğin getirdiği, getireceği önümüzdeki dönemde bizi bekleyen zorlukları, sıkıntıları da göz önüne alarak biz yatırımlara o yönde de Kastamonu açısından bakmamız lazım. Az önce dedik ki sulama, sulamayla ilgili ve suyla ilgili olan ihtiyaçlarımızı Sayın Bakanımızın da bakanlığı döneminde birçok sorunumuzu çözmemiz lazım. Barajlarımız, göletlerimiz, kapalı sistem sulamalarımız, bir taraftan damlama sistemine geçmemiz gereken yerler var ve toplaştırma çalışmalarımızla beraber suya olan ihtiyacın önümüzdeki dönemde son derece artacağı bir öngörüyle beraber Kastamonu'muzda bu çalışmaları hızlı bir şekilde Tosya'mızdan, İnebolu'suna, diğer ilçelerine kadar. Taşköprü'de Obrucak Barajımız devam ediyor inşallah. Bir taraftan Kınık Barajımız devam ediyor. Diğer ilçelerde göletlerimiz, barajlarımız devam ediyor. Ve bunların hepsini hızlı bir şekilde el alıp ortaya koymamız lazım. Kültür diyoruz. Ama kültür varlıklarımızı ortaya çıkarıp sergileyemiyoruz. Tanıtım faaliyetlerinde çok yavan, geri kalıyoruz. Tanıtıma belli bir bütçe ayırmamız lazım. Eğitim, bakın eğitim deyip geçmeyelim. Eğitim konusu son derece önemli. Eğitim konusunda az önce vekilimin de ifade ettiği gibi hem gençlerin eğitimi konusunda hem de eğitim kalitesinin artırılması konusunda bizim nüfusu da tutabilmek adına hatta dışarıdan alabilmek adına hem üniversiteden hem de anaokulundan üniversiteye kadar olan tüm okullarda başarıyla hep beraber sağlamamız lazım” dedi.

‘Kastamonu'nun En Büyük İhtiyaçlardan Biri Özel Hastane'

Kastamonu'nun en önemli ihtiyaçlarından birisinin özel hastaneler olduğunu belirten İGM Başkanı Doğan Ünlü; “Bir taraftan sağlık diyoruz. Sağlık da aynı şekilde, hem nüfusu tutabilmek hem dışarıdan nüfus alabilme adına da Tıp Fakültesini yaptık, ilçe hastanelerimizi yaptık. Şimdi önümüzdeki dönemde bence Kastamonu'nun en büyük ihtiyaçlardan biri özel hastane. Diğer illere baktığımız zaman, Karabük'te özel hastane sayısı çok daha iyi. Bizde Uğurlu satıldı ama bir taraf belediyede ruhsatı, bir taraf bir özel şirkette bunları bekleyin birleştirmemiz lazım. 50-60 tane doktor kadrosunu biz şu an Kastamonu olarak kullanamıyoruz. Yoğun bakımdan tutun diğer branşlara kadar geniş bir kadrosu var. Bunları da kullanmamız gerekir. Bir taraftan yatırım programına kadar getirdiğimiz 7500 yataklı hastane eski Hacettepe'nin bulunduğu yerde bekliyor. Bunu hep beraber takip ederek yaptırmamız lazım. 250 yataklı fizik tedavi hastanesi inşallah bittiğinde bölgede de olmayan bir hastane haline dönüşmüş olacak. Kastamonu emekli şehri haliyle sağlıkla da ilgili bizim ihtiyacımız çok oluyor. Nüfusta biz kendi içimizde büyüyebiliyor muyuz? Dışarıdan illaki nüfus alacağız ama bizim tamamen kültürümüzü, medeniyetimizi, inançlarımızı, değerlerimizi de koruyarak ileriye taşıyacağımız bir yapıyla büyümek önemli. İstanbul'daki nüfus için evet dertliyiz. Kastamonu'da hizmet alıyorlar 6-7 ay ama maalesef burada nüfusları olmadığı için Kastamonu'ya ödenekler gelmiyor. Çöpten tutun, yoldan, kanalizasyonu, suyuna kadar, elektriğine, sağlığına kadar Kastamonu hizmetlerinden faydalanan hemşerilerimizden istirhamımız nüfuslarını Kastamonu'ya taşımaları. Organize Sanayimiz Tosya'da, Seydiler'de, Merkez'de, Taşköprü'de var. Şu an inşallah Devrekani tarım hayvancılık organize sanayi bölgemiz o bölgede etkili ve verimli olacak. İçinde de et ve süt kurumu olacak” ifadelerine yer verdi.

‘Türkiye Yüzyılı Dediğimiz Yüzyılda Türkiye'miz Bir Hedef Koydu'

Konuşmalarının devamında ise İGM Başkanı Ünlü; “Bakanımızın yine gayretleri ve destekleriyle inşallah Et ve Süt Kurumu'nu Kastamonu'ya kazandırmış olacağız. Az önce Musa Sıvacıoğlu vekilimizin ifade ettiği gibi Araç bölgesindeki yerimiz 5'inci bölge. Dolayısıyla Güneydoğu gibi, Doğu gibi en fazla imkanlardan faydalanacağımız 6'ncı bölge imkanlarından faydalanıyor olacağız. Aslında bizim bazı ilçelerimiz 5. bölge, bazı ilçelerimiz 4'üncü bölge. Biz teşvikte aslında Kastamonu'nun tamamını da 5'inci bölge imkanlarından faydalanacak bir duruma getirmekle ilgili de bir çalışma yapmamız lazım. Yani konu başlıklarını ele alarak bununla ilgili topyekûn eski, yeni, önceki, şimdi yok. Kastamonu'nun çatısı altında hepimiz Kastamonu'muz için, hizmet etmek için Allah'ın izniyle çalışacağız. Siyasetçiler değişiyor, bürokrasi değişiyor, STK'lar değişiyor, yerel yöneticiler değişiyor, herkes değişiyor ama şehrin her döneminde farklı yol haritaları oluyor. Yani burada esas temel amaç zaten önümüzdeki yüzyıl, Türkiye yüzyılı dediğimiz yüzyılda Türkiye'miz bir hedef koydu. Türkiye'nin koyduğu hedefi aslında biz yerele taşımış oluyoruz. Yani yerelde Kastamonu'nun Türkiye yüzyılında ne yapacağının hangi başlıklar altında, hangi çalışmaları yapacağımızı derli toplu yapmamız lazım. Ben bir dahaki toplantıların daha heyecanlı, daha anlamlı gideceğini düşünüyorum. İlçe ilçe de bakmamız gerekiyor. Yani ilçede hangi gerçekleri ortaya koyacağız? Bir ilçede istediğimiz şeyleri, diğer ilçede farklı şeylere yöneltebiliriz. Önceliğimiz bir yerde turizmse Tosya'da sanayi olabilir. Taşköprü'de farklı bir şey olabilir değil mi? İnebolu'da sahilde farklı bir şey konuşuyor olabiliriz. Bin 54 köyümüz var, 3 bin 700 mahallesi var. Kastamonu Türkiye'nin en geniş coğrafyasına sahip. Bu coğrafyada bir şeyleri ortaya koymak, siyaset yapmak, hizmet etmek gerçekten kolay değil. Elimizde olanların değerini aslında bilmemiz gerekiyor. Yani kim olursa olsun. Şu an elimizde bakanımız var. Aslında birbirimiz için hepimiz bir değeriz. Yani bütün başkanlar, önceki dönem hizmet etmiş milletvekillerimiz. Bak onlar da bizim için bir değer. Tugay Başkanın ve yönetiminin bütün partileri de içine alan bir yönetimi var. Partilerin temsilcileri olsun, siyaset olmasın, Kastamonu olsun derneğin amacı konusu ve biz her zaman yanınızdayız. İGM olarak üyelerimizle birlikte. Biz İGM olarak hem bütün ilçeleri temsil ediyoruz, hem mevcuttaki partilerin tüm temsilcileri de bizim içimizde var. Biz bu anlamda elimizden geldiği kadar, gücümüzün yettiği kadar her noktada yanınızda olmaya devam edeceğiz. Yani maden kaynaklarımız inşallah bakın şu an Karadeniz'de geçen bakanımız açıkladı” dedi.

‘Ordu Ve Kastamonu'da Doğalgaz Çalışması Var'

Şehirdeki doğalgaz çalışmalarına değinen İGM Başkanı Ünlü; “Ordu ve Kastamonu'da doğalgaz çalışması var. TPO Genel Müdürüyle görüştük. Kastamonu'da eskiden kapanmış kuyularımız vardı. Bu kuyuları tekrar arama faaliyetlerinin başlamasını talep ettik. O da belli bir sıra olduğunu ama önümüzdeki dönemde değerlendireceklerini söylediler. Tarım ve hayvancılık konusunda da bugün Çorum yeni bir projeyle bir atağa kalkmış. Tarım müdürümüzle görüştük. Bizim de hayvancılıkta ve tarımda bir silkinmemiz ve yeni bir yol haritasını ortaya koymamız gerekiyor yani. Bu da Ulaşımla ilgili vekillerimiz ifade ettiler. Bakın kırık tünelimiz devam ediyor. Şimdi İnebolu yolumuzda şu an T1, T2 tünellerinde çalışma devam ediyor. Daday yolumuzda bir çalışma var. Önümüzdeki dönemde işte Çatalzeytin yolunda var. Bozkurt-Devrekani arasında, Ağlı- Azdavay arasında, İhsangazi-Araç arasında yani geniş bir alanda karayollarımızda gerekli çalışmalarını yapıyor. Bizim bundan sonraki dönemde mesela Tosya yolu ve İnebolu- Kastamonu arasındaki yolun önemli olduğunu düşünüyorum. Tosya'da en büyük ilçelerimizden birisi ama ulaşımda ve karşılıklı Tosya'yla- Kastamonu kucaklaşması anlamında da son derece önemli bir yol olduğunu düşünüyorum. Aslında bizim en büyük ulaşımla ilgili projemiz ne biliyor musunuz? Karadeniz Sahil Yolu. Ama tabii bu devletimizin ülkenin projesi. Sadece Kastamonu'nun bir projesi olarak düşünmek olmuyor yani. Bu çok büyük bir proje. Esas bu tamamlandığında Kastamonu'nun özellikle sahil bölgesindeki ilçelerimizin çevresinin değişeceği bir proje olacak. İnebolu Limanı'na da başladık. Limana başlandı. Limanın güçlendirmesi ve genişletilmesiyle ilgili çalışmalar hızlı bir şekilde şu an devam ediyor” şeklinde konuştu.

‘Abana'da Da Aynı Zamanda Biz Sahil Tahkimatı Yapıyoruz'

İGM Başkanı Doğan Ünlü son olarak; “Abana'da da aynı zamanda biz sahil tahkimatı yapıyoruz. Bu sahil tahkimatı demek dalgayı kesiyoruz. Turizme dönük de önemli bir açılım olacak o anlamda. Sahildeki ilçelerimizde bu iklimsel değişikliklerden sonra Akdeniz ve Ege'deki turizm tesislerinden daha çok artık Karadeniz iklimine doğru, Kastamonu gibi illere doğru biz önümüzdeki dönemde bir turizm akışının olacağını görüyoruz. Bu da iklimsel değişikliğin gerektiği bir duruma doğru bizi eviriyor. Özel sektör çalışmaları, yatırımları var. Quiet Abana yapıldı. Çok güzel bir tesis olmuş. Diğer tesisler bi taraftan yapılıyor. İl merkezimizde de turizmle ilgili tesislerin altyapının güçlenmesi lazım. Eğitim dediğimiz alanda da birçok gencimizi iş sahibi yapabilmek durumuna getirecek şekilde eğitimlerini yapmamız lazım. Milyonlarca üniversite mezunu genç yerine, eğitimini almış ama iş garantili şekilde bizim liseleri oluşturmamız lazım. İlk toplantıda biz hedeflerimizden biri Turizm Lisesi demiştik. Niye demiştik turizm lisesini? Bizim bugün işte buradaki restoranımızda, otelimizde, diğer turistik alanlarda yetişecek birçok öğrenciye ihtiyacımız var. Gastronomi de var. Aslında Kastamonu'da o kadar çok değerimiz var ki. Gastronomi turizmin de belki de Türkiye'de sayılı iller arasındayız. İhsangazi bölgesinde yapılacak organize sanayi, eğer hedeflerimize ulaştığımızda yaklaşık 30 bine yakın, 20 bin üstünde istihdam sağlayabilecek bir potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Tosya'daki organize sanayimizin genişletilmesi çalışmaları devam ediyor. Ve merkezdeki organize sanayinin genişletilmesi ilgili kamulaştırma çalışmalarımız da devam ediyor. Seydiler de başladı. Bunlar şu an dolmuş durumda. Bir Taşköprü'de yatırımcıya birkaç tane ihtiyacımız var. İnşallah önümüzdeki dönemde daha hızlı bir şekilde çalışmalara devam ederiz. Biz umudumuzu yitirmeden Kastamonu'muz için canla başla çalışalım, mücadele edelim. Hiç kimsenin siyasi farkındalığını gözetmeksizin” diye konuştu.

Toplantının devamında diğer katılımcılarda Kastamonu için önerilerini sıraladılar.