Kahraman Şehitlerimiz Anıldı, Şanlı Zaferimiz Kutlandı
18 Mart Şehitler Günü Anma programı etkinlikleri Abdurrahmanpaşa Lisesi'nde Çanakkale'nin Onbeşlilerine Vefa Seramik sergi açılışı ile devam etti. Ardından anma etkinlikleri Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen programla devam etti.
Düzenlenen programa Vali Meftun Dallı, AK Parti Milletvekili Halil Uluay, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Zafer Özden, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Şube Başkanı Dursun Kan, şehit yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
‘Geçmişini Bilmeyen Bihaber Olan Nesil Acıları Tanımaz'
Geçişini tarihini bilmenin önemini vurgulayan Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Şube Başkanı Dursun Kan; “İstiklal Marşımız ‘Korkma' diye başlıyor! Bizler ‘Korkma' diye başlayan İstiklal Marşı'nı kanlarıyla yazan şanlı bir ecdadın şanlı torunlarıyız Korkmayız! Buradaki delikanlılar, genç kızlar bu duyguyu yüreklerine sindirdiklerinde, bu güzel vatanın, ataları tarafından nasıl alındığını ve nasıl muhafaza edildiğinin idrakine varırlarsa bu toprakların üstüne bastıklarında titreyecekler. Geçmişini bilmeyen bi haber olan nesil acıları tanımaz. Ne yaptığını bilmez bilemez. Öyle bir nesil bağrından yeni kahramanlar çıkaramaz. Tut ki Ali'den miras kaldı sana Zülfikar… ‘Eğer sende Ali'deki kadar yürek yoksa o Zülfikar neye yarar' diyor Hz. Mevlana. ‘Bu vatan bize dedelerimizin, atalarımızın emaneti. Bizler atalarımızın emanetlerine sahip çıkacağız. Sahipsiz bir vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır” diyor Mehmet Akif Ersoy. Çünkü bizde o yürek var. Fıtrat değişir sonra kan yine o kandır. Şehitlerimizde de o kan vardı. Bakara Suresi 250'nci ayetinde; ‘Ey Rabbimiz üzerimize sabır yağdır, savaş meydanında bize metanet ihsan eyle… Sabır yağdır, Ayaklarımıza sebat ver ve kafir topluluğa karşı bizi muzaffer eyle' diyor. Şehitlerimiz işte bu duaları ederek şehadet şerbetini yudumladılar. Geride kalanların acılarını yüreğimizin en derinlerinde, en derin şekliyle hissediyor ve paylaşıyoruz. Ama ateş düştüğü yeri her zaman çok daha fazla yakıyor. Düştüğü yerde hiç sönmüyor. Yüreği kavrulan analara, babalara, eşlere, bacılara, çocuklara sadece sırt sıvazlamak yetmiyor. Çünkü giden evlat geri gelmiyor. Bitecek inşallah bu acılar az daha sabredeceğiz. Ülkemizin bağımsızlığı, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü uğruna canlarını hiçe sayarak ölüme koşan, yurdumuz ve dünyanın dört bir köşesinde, şehitliklerde, elbiseleri dahi çıkarılmadan, kefensiz, mezar taşı olmayan, ama görevini yapmış olmanın huzuru içerisinde yatan, kahraman asker şehitlerimizi, ülkemizin esenliği, Milletimizin can ve mal güvenliği için canlarını feda eden yüreği pek, şehit polislerimizi, hak ve menfaatlerimizi koruma uğruna görev yaparken çeşitli ülkelerde hain saldırılara maruz kalan Dışişleri Bakanlığı mensubu şehitlerimizi, Yurdumuzun en ücra köselerinde insanımızı aydınlatma yolunda cefakar ve fedakarca görev yaparken şehit edilen öğretmenlerimizi ve bizlere bu toprakları vatan yapan, şehadet şerbeti içen tüm şehitlerimize ve bugün hayatta olmayan gazilerimize Allah'tan rahmet diliyor, devletimizin ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşlarını minnet ve şükran duygularımızla anıyoruz” dedi.