ÇANAKKALE ZAFERİ'NİN 102. YILI KUTLU OLSUN!

Bugün 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 102'nci yıldönümü. Bugün ülkemizi parçalamaya gelen emperyalistlerin Çanakkale Boğazı'nın serin sularına gömülüşlerinin yıldönümü. İşte biz bugün şanla, şerefle ve büyük bir onurla bu destanı coşkuyla kutluyor ve şehitlerimizi yad ediyoruz. Ülkemizi bölmek hayali güdenler, en son 15 Temmuz oyununu sahneye koydular. Fakat Türk Milleti ne DESTAN yazmaktan usanır, ne de ŞEHİT olmaktan korkar, bunu tekrar yaşadılar. Tam 102 yıl önce 18 Mart 1915, yer Çanakkale, kendilerine medeniyet kılıfı biçmiş 7 düvel canavar, Dünya'nın en asil milletini yok etmeye saldırıyorlar. Kastamonu'nun, Türk'ün Çanakkale Türküsü ve destanı işte o gün kanla, canla yazılıyor. Kastamonu'nun bu zaferdeki payını ersiz kalan Ersizlerdere ve o yıl mezun veremeyen Abdurrahman Paşa Lisesi en iyi şekilde ortaya koyuyor. Kastamonu'dan, Kars'tan, Hakkari'den, Yemen'den, Halep'ten, bıyığı terlememiş, sakalı çıkmamış gençler, her biri akın akın toplanıyor Çanakkale'de, şahadet şerbetini içmek hevesiyle. 18 Mart 1915 saat 11.30, dünyalarını hırs bürümüş medeni caniler gökten, kimilerine göre ölüm, kimilerine göre zulüm saçmaya başlıyor. Çanakkale'de gençliğine doyamamış gençlerimiz için ise gökten bağırlarını açarak koştukları şahadet yağıyor. Arkalarında gözyaşı bırakarak Çanakkale'de düşmana karşı koşan gençlerin her biri düştükçe toprağa, öldüklerini sanma, her biri bir harf oldu, bir kelime, bir destan oldu Çanakkale Destanı'na. Kimisi nişanlı, kimisi evli, söz konusu vatan olunca durur mu Türk'ün Askeri? Çanakkale üstündeki kara duman, şahadetin aydınlığını kapamaya yeter mi? Türk'ü, Kürdü, Alevisi, Sunnisi, Arap'ı, Çerkez'i, Laz'ı bir olup koşarken şahadete, onları bölmeye 7 değil, 70 düvel olsa yeter mi? Günümüzde ataları gibi kardeş olan bizlerin arasına nifak sokarak bölmek isteyenler, tarihe bakıp 'Etin tırnaktan ayrılmayacağını' görsünler. Tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun!