Bitkin, Suriye'de Gördüklerini Anlattı

Deniz Fener İl Temsilcisi Halit Bitkin 3 kişilik ekibi ile birlikte gittiği Suriye ziyareti ile ilgili açıklamada bulundu.

Deniz Feneri Kastamonu Temsilcisi Halit Bitkin Suriye ile ilgili yaptığı konuşmasında, '2011 Yılında Ortadoğu'da sıcak gelişmeler yaşanırken Dera vilayetinde Hamza isimli çocuğun duvara 'Sıra Sende Doktor' yazması ve güvenlik güçlerinin çocuğu alıp türlü işkenceler sonrası öldürüp bedenini ailesine teslim etmesiyle başlayan hadiseler sonucu bu günlere gelindi. Milyonlarca Sünni Müslüman yerinden yurdundan edildi, kimsenin aklına gelmeyecek işkence yöntemleri ile yüzbinler şehit edildi' dedi.

'Türkmen Çocuklar Büyüdü Ve Bugünkü Fethi Gerçekleştirdi'

Halit Bitkin yaptığı konuşmasının devamında da; '14-15-16 Şubat'ta 3 kişilik bir ekiple Suriye'ye gittik. Anadolu insanının zekatları ile sadakaları ile Yayladağı'nda, Türkmendağı'nda, İdlip, Halep, Hama, Humus, Azez… Suriye'nin kuzeyindeki Türkmen çocuklar büyüdü ve bugünkü fethi gerçekleştirdi. Sünni Müslümanlara ait ne varsa bombalanarak yıkılmış. Halid Bin Velid Hz. makamının bulunduğu cami zarar görmüş. Reyhanlı'dan İdlib'e geçtik ve Humus vilayetine kadar araçla gittik. Bölgenin tamamı Sünni Türkmen bölgesi. Yol güzergahında gördüğümüz tüm köylerde evler, camiler, dükkanlar Esed rejim güçleri ve yandaşları olan Rus ve İran güçlerince bombalanmış her yer yıkılmış. Humus'ta Halid Bin Velid Hz. makamının bulunduğu camii, ve yakınındaki tüm evler bombalanmış. Yeni hükümet camii ve çevresini onarmaya başlamış. Türkiye'den geri dönüş yapanlarla görüştük. Ülkemize karşı minnettarlıklarını ifade ettiler. 'Ekmeğinizi yedik suyunuzu içtik hakkınızı helal edin' dediler. İkramda bulunmak istediler. Çocukların elimden tutup 'Abi sen Türk müsün?' diyerek sevgi göstermeleri ayrı bir duyguydu. Aynı gün Hama'ya geçtik. Orda da savaşın tüm izleri duruyordu. Yol güzergahındaki köylere uğradık ama yollar, elektrik hatları, evler camiler… oralarda da her şey yıkılmış tahrip edilmiş. İkamet etmek mümkün değil' dedi.

'İdlip'te Çadırlarda Yaşama Tutunmaya Çalışıyorlar'

İzlenimlerini anlatmaya devam eden Bitkin; 'Gece Güvenli Bölge İdlib'de kaldık. Deniz Feneri'nin lojistik merkezi ve misafirhanesi var. Ertesi gün Halep'e gittik. Deniz Feneri fırınında 5 bin ekmek çıkıyor, Aşevinde 3 bin kişilik 3 çeşit yemek çıkıyor ve Halep giyim mağazamızda savaş mağduru Suriyeli Türkmenler randevu usulü giyimleri veriliyor. Aynı zamanda bu fırın, aşevi ve giyim mağazamızdan yetimhanelerde kalan çocuklarda yararlanıyor. Ramazan ayında Kastamonu'dan 3 kişilik bir ekibimiz yine Suriye'ye gidecek. Yetim iftarları ve gıda dağıtımı için 3 kişilik gönüllü ekibimiz Suriye'ye gidecek. bir çuval un 900 TL, bir iftar 80 TL. Ramazan ayında bağışlarınızla oruçlarını tutacaklar. Halep'te Alevilere ait mahallelerde evler vurulmamış. Çatılarında güneş enerji sistemleri, cam balkonları, otomobiller, çocuk parkları, yeşil alanlar içinde lüks yaşam devam ediyor. Ama 100 metre yanındaki Sünni Müslümanlara ait ne varsa bombalanmış. Evleri yaşanmaz hale gelmiş sürekli bombardıman altında yaşayan halkın emperyal güçlerle savaşma imkanı bulunmadığından canlarını kurtarmak için Türkiye'ye sığınmışlar. Daha sonra güvenli bölge ilan edilen İdlip'te çadırlarda yaşama tutunmaya çalışıyorlar. Hava sıcaklığının eksiye bile düştüğü coğrafyada 1 mm çadır içinde geçen bir hayat ve tam 13 yıldır. Yaz döneminde okulların tatil olması ile Türkiye'den geri göç hızlanacağı dile getiriliyor. Mevcut coğrafyayı 60 bin asker ile koruyorlar ve asker alımları eğitimleri devam ediyormuş. Asker sayısının artmasıyla PKK'nın elinde bulunduğu bölgeyi de alacaklarını söylüyor halk. Çeçenistan'dan fetih için gelen askerle karşılaştık. Ancak ülke çok da güvenli değil. Esed döneminden silah bırakmayan askerlerin olduğu bazılarının dağa çıktıkları, bazılarının evlerinde olduğu da söyleniyor. Suriye'ye biz sahip çıkamaz isek sınırımızda farklı senaryolar yazılabilir. İdlib güvenli bölge olması sebebiyle işyerleri açık ve tek para birimi de TL'dir' ifadelerini kullandı.



Özel Haber

Bakmadan Geçme