54 kişi Orman Üretim İşçisi Belgesi aldı

OR-KOOP Merkez Birliği'nce müşterek yürütülen 'Ormancılık Sektöründe Ulusal Yeterliliklere Dayalı Belgelendirmenin Geliştirilmesi Projesi' kapsamında yapılan sınavlar sonucunda Orman Üretim İşçisi Belgesi almaya hak kazanan 54 üyeye belgeleri dün Orman Bölge Müdürlüğü'nde verildi. Törene Orman Bölge Müdürü Hayati Özgür, OR-KOOP Merkez Birliği Genel Müdürü Erdem Kaplan, KÖY KOOP Başkanı Erol Akar ve çok sayıda üye katıldı. 'KÖYLERİMİZDE YAŞANAN GÖÇLER İŞGÜCÜMÜZE YANSIMAKTADIR' Törende açılış konuşmasını yapan KÖY-KOOP Başkanı Erol Akar; 'Orman Bölge Müdürlüğü'müz tarafından yapılan bütün çalışmaları önemsiyoruz ve destekliyoruz. Kurumlar arası işbirliğinin ve projeler üretmenin önemli olduğunu biliyoruz. OBM'nin yaptığı çalışmalarda kooperatifimizin çok ciddi katkısı olduğunu düşünüyorum. Yapılan üretimin yüzde 70'ine yakınını kooperatiflerimizle gerçekleştiriyoruz. Bölge müdürlüğümüz ile yaptığımız çalışmalarda karşımıza çıkan sorunların hemen hemen hepsini aştık. Bölgesel sorunlardan ziyade mevzuattan kaynaklı sorunlar yaşanıyor. Dolasıyla mevzuatta yapılacak düzenlemeler bizim için önemlidir. Bununla birlikte bizim için bürokrasinin ve siyasetinin kooperatiflere olan bakış açısıdır. Kooperatifimizin de sorunları var. Bunlardan biride işgücünde azalmadır. Köylerimizde yaşanan göçler işgücümüze yansımaktadır. Bu sorun bizden kaynaklanan bir sorun değil. Bu sorunun çözülmesi gerekmektedir. Bunun da zor olmadığını düşünmüyorum. Alınacak tedbirlerle orman köylüsünün mağdur olma ihtimalinin ortadan kaldırılması gerekiyor' dedi. 'UZUN VADELİ SATIŞLA İLGİLİ GELİŞMELER SON DERECE OLUMLU' Orman köylüsünün fiyatlardan dolayı sıkıntı yaşadığını söyleyen Akar; 'Bazı argümanların devreye sokulmasıyla bu sorununda ortadan kalkacağına inanıyorum. Dikili satış üretim şekliyle sorunlu olarak değerlendirilebilir. Bizim kooperatiflerimiz taşeronlaştı. Kooperatiflerimize sağlanan haklarda dikkate alınarak, özel sektör tarafından kooperatiflerimizin kullanılmamasını, kooperatiflerimizin bu işe alet edilmemesini istiyoruz. Kooperatiflerimizin üzerinden bu işlerin yapılması, kooperatiflerimize de şaibe altında bırakıyor. Uzun vadeli satışla ilgili gelişmelerde son derece olumlu. Açılan davalarda merkez birlik olarak olumlu sonuç aldığımızı söyleyebiliriz' diye konuştu. Orman işçiliği konusunda sertifikasyon çalışmaları yaptıklarını söyleyen Akar; 'Yaklaşık 720 kişiye sertifika verildi. Günden güne bu sertifikalar anlam ifade etmeye başlayacak. İlerleyen zamanlarda daha profesyonel çalışma ekipleri oluşacaktır' diyerek kendilerine destek verenlere teşekkür etti. '323 KİŞİYİ BELGELENDİRDİK' OR-KOOP Merkez Birliği Genel Müdürü Erdem Kaplan ise; iş güvenliği hukukundan bahsederek; 'Bizimde orman üretim işçiliği de tehlikeli iş kapsamına alındı. Orman işçiliği tehlikeli işler kapsamına alındığından bizde OR-KOOP olarak 4 yıldır bununla ilgili olarak çalışıyoruz. Bende bu çalışmaları takip ediyorum. 4 yıllık süreçte öncelikle orman işçiliği meslek standartları belirlendi. Şu anda 7 meslek grubu belirlendi. Akabinde yetki aldık. Yetki aldıktan sonra sınav ve belgelendirme işlerine başladık. Orman üretim işçiliği eğitim vermeye başladık. Şu anda eğitim alanlar 30 binlere ulaştı. Bu eğitimler bizim için çok önemli. Bu eğitimler ilerleyen süreçte de devam etmelidir. Orman Genel Müdürlüğümüzün verdiği eğitimlerde altyapı oluşmasından dolayı bizim için çok önemli. Bir taraftan da biz Mesleki Yeterlilik Belgesi vermeye başladık. 328 kişiyi belgelendirme sınavına tabii tuttuk. Bunlardan 55'i başarısız oldu. Akabinde yapılan sınavlardan 50 kişi daha başarılı oldu. Toplamda 323 kişiyi belgelendirdik' diyerek çalışmalardan bahsetti. 'DİKİLİ SATIŞLARDA ZAMAN ZAMAN PROBLEM YAŞIYORUZ' Dikili satış hususunda da konuşan Kaplan; 'Dikili satışlarda zaman zaman problem yaşıyoruz. Bizim amacımız orman köylüsünün mağdur olmamasıdır. Bu kapsamda proje hazırladık ve dikili satış satın aldık. Bölgedeki 7 kooperatife dağıttık ve sektöre pazarladık. Orman İşletme Müdürlüğü bölgedeki belirlediği kriterlere göre ödemelerini ödedik. Farkları da ödedik. Burada orman köylümüzün mağduriyeti olmamasını istedik. Sonuçlarını da bir brifing ile aktardık. Böylelikle köylünün işgücü kaybı yaşamadığını gördük' diyerek bilgi verdi. 'KASTAMONU'DA ORMANLARIMIZIN YÜZDE 36'SI TSE'Lİ BULUNUYOR' Toplantıda konuşan Orman Bölge Müdürü Hayati Özgür ise; 'Kastamonu'da ormanlarımızın yüzde 36'sı TSE'li bulunuyor. Ürettiğimiz envalerinde yüzde 37'si TSE'li ormanlardan üretiliyor. TSE'li neden ormanlar oluyor. Tehlikeli bir iş olarak orman işçiliğinde birincisi iş yapmayı sağlıyor. Yani biz, ormanlarımıza sertifika olarak bu ormanlarımızda üretilen envanterlerin üretimde çalışan bilinçli kişiler tarafından kesildiğini, standartlara uyulduğunu gösteriyor. Bu verilen orman işçiliği üretim belgesi bize neyi gösterecek. Ormanlarımızda çalışan üretim işçilerimizin bilinçli, bilgili ve becerikli olarak bu işleri yapmasını sağlıyor. Bizim arzumuz budur. 2 milyon 500 bin metreküp üretim yaptık. Bunları sizler yaptınız, orman köylülerimiz ve kooperatiflerimiz yapıyor' ifadelerini kullandı. 'HİÇBİR ÇALIŞMANIN BOŞA GİTMEYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM' Her yıl belli bir miktarda kişinin üretim işçiliği sertifikasına layık olduğunu söyleyen Özgür; 'Bu belgeler, bu eğitimler, bu hayatların yitirilmemesi için alınıyor. Bu yüzden ben emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Araba sürmek için ehliyet lazım ama ehliyet alanlarında yaklaşık yüzde 60'ı araba kullanmasını bilmiyor. Ehliyet almak için belli miktar bir çalışma yapıyor. Ehliyet aldıktan sonra arama kullanmazsa, çalışmasını devam ettirmemişse öğrendiklerini unutuyor ve aracı gerektiği gibi süremiyor. İşte bu belgelerde alınıp kenara konulacak belgeler değil. Orman Genel Müdürlüğü olarak ormanlarımızda üretim yaparken bakımını ve gençleştirmesini sağlamayı da amaçlıyoruz. Bu kesimlerinde gerçekten bilinçli kişiler tarafından yapılması, orman köylülerinin üretim yapması aynı zamanda kazanç sağlaması, iş güvenliği kurallarına gerçekten uyulsun, can kayıpları yaşanmasın istiyoruz. Zaten orman köylerinde çok fazla kişi kalmadı, kalanlarında üretim yaparken hayatlarını kaybetmesini istemiyoruz. Burada herkes kendisine düşen görevi yapmalı. Biz, geçtiğimiz yıllarda 720 kişiye bu eğitimleri verdik. Burada da 54 kişiye daha sertifikalarını vereceğiz. Bunu hayatımızda uygulayarak, sertifikalı orman işçisini daha da geliştireceğiz. Sınavlar, alınan belgeler önemli ama hepsinden önemlisi bunları hayatımızda uygulamak. Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü olarak tüm orman köylümüzün, burada köyünde iş yapması, orman işçiliğini bırakmaması, iş güvenliği kurallarına riayet ederek çalışması, genellikle bizin yetişemediğimiz yerlerde standardizasyona uygun olarak üretim yapması, birlikte çalışma amacıyla bu işleri birlikte yapıyoruz. Ben, hiçbir çalışmanın boşa gitmeyeceğini düşünüyorum' dedi.