Adli tatil sona erdi
Yargıda toplu izin kullanımı anlamına gelen adli tatil sona erdi. Yeni Adli yılın başlaması nedeniyle dün Adliye önünde tören düzenlendi. Törene Vali Yaşar Karadeniz ve Belediye Başkanı Tahsin Babaş'ta katılırken tören çelenklerin konuşması saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Törende açılış konuşmasını yapan Baro Başkanı Mehmet Çiftçi 'Ülkemize, içeriden ve dışarıdan birçok hain...
Yargıda toplu izin kullanımı anlamına gelen adli tatil sona erdi. Yeni Adli yılın başlaması nedeniyle dün Adliye önünde tören düzenlendi. Törene Vali Yaşar Karadeniz ve Belediye Başkanı Tahsin Babaş’ta katılırken tören çelenklerin konuşması saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Törende açılış konuşmasını yapan Baro Başkanı Mehmet Çiftçi ; “Ülkemize, içeriden ve dışarıdan birçok hain unsur, hem silahla, hem ekonomik olarak, hem de siyasi olarak savaş açmış durumdadır. Bu hain unsurlarla mücadelede başaralı olmanın yolu, gerçek manada adaleti tesis etmek, hukuk devletini hakim kılmak olacaktır. Her adli yıl, ülkemiz için hayati bir zaferin hemen ardından başlamaktadır. 30 Ağustos, vatanımıza, devletimize, millet ve milliyetimize karşı, emperyalist ülkelerin topyekûn olarak saldırışına, bu toprakların ebediyen Yüce Türk Milletine ait olduğunun mührüdür. Bu vesile ile tüm Şehit ve Gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun” dedi. “YENİ ADLİ YILDA SORUNLARIN AZALACAĞINI UMUYORUM” Birçok sorun ile adli yıla başladıklarını ifade eden Çiftçi; “Yeni adli yılda sorunların azalacağını, bu yolda çalışmalar yapılacağını umuyorum. Ülkemizde her geçen gün, adalet kurumuna olan güven azalmaktadır. Halbuki adliye, bireyin, diğer bireyler tarafından veya devlet tarafından mağdur edilmesi halinde tutunacağı son daldır. Eğer bu dalın sağlamlığından şüphe duyulursa, insanları millet yapan bağların yavaş yavaş erimeye yüz tuttuğunu söyleyebilmek mümkün hale gelir. Bu çözülmenin önüne geçebilmenin tek yolu, devlet ve millet olarak hukuka sımsıkı sarılmaktan geçer. Yani hukuk devletinden geçer. Çağdaş anlamda hukuk devletini öz olarak tanımlamak gerekirse; insan haklarına, temel hak ve özgürlüklere saygıyı esas alan, otoritesini de evrensel hukuk kuralları ile sınırlandıran devlet olarak tanımlanabilir. Ülkemize, içeriden ve dışarıdan birçok hain unsur, hem silahla, hem ekonomik olarak, hem de siyasi olarak savaş açmış durumdadır. Bu hain unsurlarla mücadelede başaralı olmanın yolu, gerçek manada adaleti tesis etmek, hukuk devletini hakim kılmak olacaktır. Eğer biz hukuk devleti olmak istiyorsak, temel hak ve hürriyetlere saygılı olmak istiyorsak, adaleti kısa sürede tecelli ettirmek istiyorsak, adalete güveni en üst seviyelere taşımak istiyorsak, devlet otoritesini hukukla sınırlamak istiyorsak; yargıyı diğer erkler karşısında, hem tarafsız ve hem de bağımsız hale getirmek zorundayız. Temel hak ve özgürlükleri güvence altına alacak, yasama ve yürütme erkinin eylem ve işlemlerini hukuka uygunluk bakımından denetleyip dengeleyecek olan yargının bağımsızlığı, bir ayrıcalık değil, yargının tarafsız kılınmasının asgari koşulu ve hukuk devletinin gereğidir” ifadelerini kullandı. “BÖYLE BİR UYGULAMANIN BİRÇOK SAKINCALARININ OLDUĞU İZAHTAN UZAKTIR” Açıklamalarına devam eden Çiftçi; “Adalet mülkün temeli ise, bu temel, yani adalet, en güzel ve en üst seviyede hukuk devleti ile tesis edilebilecekse, şu hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, adalet ancak bağımsız yargıyla ve yargının kurucu unsuru olan bağımsız savunmayla tesis olunabilir. Bu nedenle, iddia karşısında, savunma mesleğinin elini kolunu bağlayan düzenlemelerden vazgeçilmelidir. Unutmayalım ki; herkes için adalet, adalet için avukat şarttır. Son dönemlerde, yargılama faaliyetini gerçekleştirecek olan hakim, savcı ve avukat sayılarında ciddi değişkenlikler görülmektedir. Hukuk fakülteleri ve bu fakültelerde öğrenim görenlerdeki artış, takip dahi edilemez hale gelmiştir. Buna bağlı olarak avukat sayısı da hızla yükselmektedir. Hakim-savcı cephesindeki durum ise, 15 Temmuz sonrası ihraçlar ile istinaf mahkemelerine yapılan atamalar sonucu, taşrada kıdemli hakim ve savcı kalmadı denilecek noktaya ulaşmıştır. 2018 yılı yaz kararnamesinde Araç ve Cide ilçelerimizde görev yapan tüm hakim ve savcılar tayin edilmiş, yerlerine atama yapılmamıştır. Muhtemelen kur’a kararnamesi ile görevlendirme yapılacaktır. Böyle bir uygulamanın birçok sakıncalarının olduğu izahtan uzaktır. Adalet sistemimizin daha birçok sorunlarının olduğu hepimiz tarafından bilinmektedir. Gönül arzu etmektedir ki, bu sorunlar en kısa sürede çözülsün. Lakin birikmiş bu sorunların birden çözülmesinin mümkün olmayacağı da bir gerçektir. Bu sebeple, siyasi irade ile birlikte yargının tüm unsurlarının bir araya gelerek, bu sorunların çözümünde elbirliği ile çaba göstermesinin gerekliliği açıktır” dedi. “DAHA GÜZEL BİR ADLİ YIL GEÇİRECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM” Adalet Komisyonu Başkanı ve Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hakim Gökhan Oflaz ise; “Yeni Adli yılın ilimize öncelikle ülkemize hayırlı olmasını diliyor adli teşkilatımıza ve tüm milletimize de hayırlı olmasını temenni ediyorum. Tüm zorluklara rağmen canla başla çalışan adalet mensubu çalışanlarımız sayesinde ben daha güzel bir adli yıl geçireceğimizi düşünüyorum. Adaletin en yüksek noktada tecelli edeceği bir adli yargı yılı olacağını düşünüyorum. Adli yargımız tüm unsurlarıyla güçlenerek görevine devam etmektedir. Tüm unsurları canla başla çalışmaktadır. Bunu herkes görmektedir. Tüm zorluklara rağmen ben en üst seviyede çalışmalar olduğunu düşünüyorum. Herkese başarılarının devamını diliyorum” ifadelerini kullandı. Cumhuriyet Başsavcı Vekili Savcı Rıza Ünel, adalet meşalesini aynı cesaret ve özveriyle taşıma gayretinde olacaklarını belirterek; “Bütün vatandaşlarımızın hukuk ve adalete olan güvenini en üst düzeyde olması için yargıdaki teşkilatımızın bir bütün olarak hakimi ile savcısıyla avukatıyla ve personeli ile birlikte gösterdiği gayretin yeni adliye yılda da sürdürülmesini temenni ediyorum” dedi.