Acacia Maden, Kastamonu'ya 1 Milyar TL Katkı Sağlayacak
Acacia Maden İşletmeleri Şirketi Genel Müdür Vekili Miraç Alış, Acacia Hanönü Maden İşletmesi'nde basın mensuplarıyla bir araya gelerek çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Acacia Maden İşletmeleri Şirketi Genel Müdür Vekili Miraç Alış, maden sahasında yaptığı açıklamada, Acacia Maden İşletmeleri Şirketi’nin kuruluş tarihinin 2007 olduğunu ve ortaklarının Akfen Holding ve İlbak Madencilik firmaları olduğunu belirterek; “Şirketin Kastamonu’nun Hanönü ilçesinde 14 bin hektar alana yayılmış olan 6 adet maden işletme ruhsatı bulunmaktadır. Gökırmak Bakır Madeni adıyla faaliyetlerine devam edilen ve bakır cevherinin işlenerek bakır konsantresi elde edilen işletmedeki ilk üretim 2019 yılı başında gerçekleştirildi” dedi.
‘Ülke Ekonomisine 750 Milyon Doların Üzerınde Katkı Sağladık’
Türkiye’de hayata geçirilen en modern maden yatırımlarından birisi olan Gökırmak Bakır Madeni’nden ürettiği bakırın ülke ekonomisine katkısından bahseden Alış, tesiste yılda üretilen yaklaşık 160 bin ton bakır konsantresinin tamamını ihraç ettiklerini kaydetti. Hanönü bölgesinde 14 bin hektarı aşan maden işletme ruhsatları bulunduğunu ve arama çalışmalarına devam ettiklerini aktaran Alış; “Cevherimizde tespit edilen açık ocak işletmesinde 23 milyon ton toplamda bir rezervden söz ediyoruz ama bu sürekli yaptığımız arama çalışmalarıyla artmaya devam etmektedir. Bugüne kadar toplamda 750 milyon doların üzerinde ihracat gerçekleştirerek ülke ekonomisine büyük bir katkı sağladık. İşletme sonrası yapılan yatırımlar dahil 420 milyon dolar yatırımla Gökırmak Bakır Madeni kuruldu. Yatırımı tamamlanan projelerle birlikte Acacia Maden 2022 yılında 230 milyon dolarlık ihracatın altına imza atarak Türkiye’nin en büyük metalik maden ihracatçısı, dördüncü büyük maden ihracatçısı konumuna geldik. Tesiste yıllık 2 milyon tonluk cevher işleme kapasitesi, kısa süre önce devreye alınan ilave konsantre yoğunlaştırıcı ve pres filtre yatırımı sayesinde yüzde 20 oranında arttırılmıştır” diye konuştu.
‘Her Yıl 10 Binin Üzerınde Ağaç Dikmekteyiz’
2024 yılı bitmeden 60 milyon dolar yatırımla 49,9 megawatt güce sahip bir güneş enerjisi santrali kuracaklarının bilgisini veren Alış; “Yasal izin süreçleri tüm hızıyla devam eden bu yatırım sayesinde maden işletmesinin kendi tükettiği elektriği 2 katını üreterek ülkemizin enerji alanındaki dışa bağımlılığının azaltılması hedefine de önemli bir katkı sağlanacaktır. Doğayla uyumlu sürdürülebilir madencilik anlayışı ile faaliyetlerine devam ederek, maden faaliyetleri ile birlikte faaliyeti tamamlanan alanların kapatılması, ağaçlandırılması gibi rehabilitasyon çalışmalarını eş zamanlı olarak sürdürerek her yıl 10 binin üzerinde ağaç dikmekteyiz. Faaliyeti biten sahaların rehabilitasyonu için şirket bütçesinden ayrılan meblağ toplamda 23 milyon dolardır. Faaliyet alanlarında ekosistemin korunmasına yönelik çalışmalar kapsamında biyoçeşitlilik izleme faaliyetleri uzman akademisyenler tarafından sürdürülmektedir” dedi.
‘Sıfır Atık Prensibi Çerçevesinde Faaliyetlerimızi Yürütüyoruz’
Tesiste kullandıkları suyun yaklaşık sadece yüzde 8 ila 10 civarını temiz sudan karşıladıklarını anlatan Alış; “Geri kalanını kendi atık depolama tesisimizde dinlendirdiğimiz suyu kullanarak karşılıyoruz. Tesisimiz ve madenimiz tamamen sıfır deşarj politikasıyla yani herhangi bir atığın dışarıya deşarj edilmediği yöntemle devam etmektedir. Dolayısıyla herhangi bir atık deşarj söz konusu değildir. Atıklarımızı kaynağında ayırıp geri dönüşümünü sağlayarak gelecek nesillere temiz bir Türkiye ve yaşanılabilir bir dünya bırakmak için ‘Sıfır Atık’ prensibi çerçevesinde faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Flotasyon tesisinden çıkan atık suyun depolandığı, atık depolama tesisinde biriken sular arıtma tesisinde arıtılarak kapalı çevrim usulüne uygun olarak tesise geri beslenmektedir. Böylece tesisimizin su ihtiyacı taze suyu en az kullanacak şekilde karşılanmaktadır. Gökırmak Bakır Madeni’nde açık ocak bölgesinden çıkan sular deşarj kriterlerinin sağlanması amacıyla atık su arıtma tesisinde arıtılmaktadır. Ayrıca, personel kaynaklı evsel nitelikli atık sular için de iki ayrı evsel atık su arıtma tesisi yapılmıştır” şeklinde konuştu.
‘Madenin Yerel Ekonomiye 1 Milyar Tl’nin Üzerinde Katkısı Olacak’
Yerel ekonomiye önem verdiklerinin altını çizen Alış; “Bin kişilik çalışanımızın yarısı Kastamonu bölgesinden karşılanmaktadır. Aynı zamanda yerelden temin edebildiğimiz malzeme ve ihtiyaçlarımızı yerelden tedarik etmeye önem veriyoruz ve önceliklendiriyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı ile yürütülen ortak bir projeyle Hanönü Çok Programlı Anadolu Lisesi Maden Teknolojileri Bölümü açılmış ve okul ilk mezunlarını 2022 yılında vermiştir. Öğrencilerin üniversite eğitimleri şirket tarafından burslarla desteklenmektedir. Hanönü Kadın Girişimciler Derneği, Hanönü Nakliyeciler Kooperatifi ve Toplumsal Kalkınma Komitesi’nin kurulması; Geçim Yolu Yapılandırma ve Toplumsal Kalkınma Planları kapsamında hayata geçirilen Tarımsal Sulama Suyu Projeleri, Modern Seracılık Pilot Projesi ve Damla Sulama ile Çeltik Yetiştiriciliği Pilot Projesi başta olmak üzere çok sayıda projeyle bölgeye en yüksek faydayı sağlamak şirketimizin temel önceliklerindendir. Hanönü Taşıyıcılar Kooperatifi ile konsantremizi Samsun Limanı’na kamyonlar vasıtasıyla taşıyoruz. Kadın girişimcilerine de zaman zaman verdiğimiz teşviklerle onların ürettiği yerli ürettiği ürünleri pazarlamalarına öncülük ediyoruz. Burada çalıştırdığımız çalışanları hem Kastamonu’dan hem de diğer bölge ilçelerinden servislerle taşımak için yerelde kurulan kooperatifler ve temin ettiğimiz hizmetlerle temin ediyoruz. Şirketimizin inisiyatifiyle kurulan Hanönü Nakliyeciler Kooperatifi tek başına bölgeye bugüne dek 300 milyon Türk Lirası üzerinde iş hacmi sağlamıştır. Yine tesislerimize verdiğimiz yemeklerde de yerelden hizmet almaya gayret gösteriyoruz. Madenin ömrü boyunca yerel ekonomiye yapacağı katkının 1 milyar TL’nin üzerinde olmasını amaçlanmaktadır” dedi.
‘Türkıye’de İlk’
Gökırmak Bakır Madeni’nde bakır cevherinin açık ocak yöntemiyle üretildiğini dile getiren Alış; “Gökirmak bakır yatağı ile ilgili bugüne kadar rezerv tespit çalışmaları için 110 bin metreden fazla sondaj yapılmış ve 12 binin üzerinde analiz değerlendirmeye alınmıştır. Açık ocaktan elde edilen cevher, bakır konsantresi elde etmek amacıyla, açık ocağın yaklaşık 5 kilometre doğusunda bulunan cevher zenginleştirme tesisine kamyonlarla taşınarak işlenir. İşleme süreci, kırma ve eleme işlemleriyle başlar. Cevher bu ilk aşamanın ardından öğütme işlemi için, 4 bin 400 kW güce sahip bilyalı değirmen ile beslenmektedir. Saatte 280 ton cevheri öğütme kapasitesine sahip olan değirmenden çıkan öğütülmüş cevherin boyutu 90 mikrondur. Değirmende uygun boyuta getirilen cevher toplamda 24 adet hücre bulunan flotasyon devresinde yüzdürülür. Cevher, son ürün haline gelmeden önce, Türkiye’de ilk kez kullanılan 2 bin 650 kW güce sahip, yüksek verimle çalışan dik değirmende, 20 mikron boyutunun altına kadar öğütülür. Bakır zenginleştirme prosesinden çıkan atıklar 4 kilometrelik bir boru hattı ile Atık Depolama Tesisi’ne iletilir. Bu süreçte taze su kullanımı arıtma tesisleri ve düzenli geri besleme sayesinde minimum seviyede tutulur” şeklinde konuştu.
‘7 Yılda Olumsuz Bir Kazayla Karşılaşmadık’
İş güvenliği anlamında "sıfır kaza" politikasını benimsediklerini aktaran Alış; “Toplamda 7 yıllık işletme ve inşaat sürecinde herhangi bir ölümlü kazamız olmadı. Bunun yanında çok ciddi bir kazayla da bugüne kadar karşılaşmadık. Bu anlamda insanı odağımıza alarak çalışmaya devam ediyoruz. Bu çerçevede derin ve geniş bir alana yayılan açık ocağın stabilitesi sürekli devrede tutulan yüksek teknolojik radar sistemiyle izlenmekte ve konusunda uzman ekipler tarafından anlık olarak kontrol edilmektedir” dedi.
'Doğayı Yeniden Kazandırma Süreçlerimiz Devam Ediyor’
Madende ve diğer faaliyet alanlarında doğayı yeniden kazandırma süreçlerini önemsediklerinin altını çizen Alış; “Bu anlamda faaliyeti biten alanların, doğaya yeniden kazandırılarak ilgili kurumlara teslim ediyoruz. Aynı zamanda faaliyetlerimiz devam ettiği müddetçe de doğayı yeniden kazandırma süreçlerimiz devam ediyor. Bu anlamda yaptığımız faaliyetlerin çevreye ve sosyal hayata olan etkisini belli rutinlerde hava, toprak ve su kalitesi olarak ya da biyoçeşitlik anlamında çevremizde yaşayan flora ve fauna izlenmesi anlamında raporlar oluşturularak ilgili kurumlara bu raporlar sunuluyor. İşletmememizin ciddi bir şekilde etkisi çevresel veya sosyal anlamda yoktur” diye konuştu.
‘Komşuluk İlişkilerimiz Çerçevesinde Yerele Yatırımlar Yapıyoruz’
Son olarak ilçeye yaptıkları bazı yatırımlardan bahseden Alış; “Bunlardan birisi Hanönü’nün tüketimini karşılayacak bir güneş santrali. 250 kilovatsaat kurulu güce sahip bir güneş santralinin kurulmasında maddi olarak destekçi olduk ve belediyeyle birlikte böyle bir yatırımın altına imza attık. Sosyal sorumluluk politikalarımız çerçevesinde ilk pilot çalışmasını yaptığımız sera çalışmasını bunlara örnek olarak verebiliriz. Yine aynı şekilde Hanönü’ne bir saha kazandırdık. Bu sahada Hanönü Belediyespor’umuzun maçlarını oynadığını bugünlerde görebiliyoruz. Bu anlamda bulunduğumuz bölgede komşuluk ilişkilerimiz çerçevesinde yerelde bu gibi yatırımların sağlanması konusunda her yıl belirli bir bütçe ayırmaya devam ediyoruz" diye konuştu.