3 Mart Devrim Yasaları Anlatıldı

Şerife Bacı Öğretmenevi Konferans Salonu'nda 3 Mart Devrim Yasaları'nın 100'üncü Yıldönümünde Laiklik Ulusal Egemenlik ve Çağdaşlık Konferansı düzenlendi.

Düzenlenen konferansa, Belediye Başkan Vekili Hasan Fehmi Taş, STK temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. 

Konferansta açılış konuşmasını gerçekleştiren Eğitim-İş Şube Başkanı Ahmet Tevfik Bal; “2023’te Gazi Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde kurulan Cumhuriyetimizin 100’üncü Yılını hep birlikte ulus olarak büyük bir coşkuyla kutladık. 2024 Cumhuriyetin ilanını takip eden, tamamlayan ve laik cumhuriyetin şekillenmesinde en önemli rolü oynayan, 3 Mart 1924’te kabul edilen 3 Devrim Yasasının 100’üncü Yılı. Ne yazık ki uzunca bir süredir bu önemli olay bazı barolarımız, derneklerimiz ve bazı kuruluşların dışında maalesef anılmıyor ve konuşulmuyor. Eğitim-İş olarak 3 Madde devrim kanunlarının özelliklede bizim alanımızla ilgili olduğu için Tevhidi-Tedrisat Yasasının sürekli olarak gündemde tutulması için çaba harcıyoruz. Her yıl dönümünde gerekçeli olarak gerekçe merkezi olarak etkinlikler yaparak Tevhidi-Tedrisad kanununa sahip çıkmaya çalışıyoruz. Ve gündemdeki gelişmelere tepkilerimizi gösteriyoruz. Maalesef Üniversitelerimizin bu konuda sessiz olduğunu görüyoruz. Gerçi son olarak basında Hacettepe Üniversitesi'nin 3 Mart Devrim Yasaları ile ilgili bir sempozyum düzenlediğini gördük ve bundan dolayı da mutlu olduk. Hacettepe Üniversitesine bu anlamlı etkinliğinden dolayı buradan teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. 

‘Çağdaş Toplumun Temelinde Tevhidi-Tedrisat Kanunu Var’ 

Tevhidi-Tedrisad Kanunu’nun önemini vurgulayan Eğitim-İş Şube Başkanı Ahmet Tevfik Bal; “Değerli konuklar, bugün her türlü erozyona rağmen yurt ve ulus bilinci taşıyan insanlığın evrensel değerlerini içselleştiren bilim, sanat ve spor alanlarında yetmiş başarılarından gurur duyduğumuz; erkeğiyle, kadınıyla bilim insanlarımızın, sanatçılarımızın, sporcularımızın Cumhuriyet kuşakları yetişmişse bunda kuşkusuz Tevhidi-Tedrisat Kanunu payın son derece önemli. Bu kanunla birlikte başlayan Cumhuriyetin eğitim atılımına çok şey borçluyuz. Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş toplumun temelinde Tevhidi -Tedrisat Kanunu var. Gene ne yazık ki bunun bilincinde olan Cumhuriyet karşıtları, etnik bölücüler, siyasal dinciler işte tam da bu nedenle Tevhidi- Tedrisat Kanunu ve bu kanunu temel alan Laik, bilimsel karma eğitimi kamusal çağdaş eğitimi hedef alıyorlar. Bu gün ne yazık ki eğitimimiz bir kesme kes çöküş süreci yaşamaktadır. Tevhidi- Tedrisat Kanunu rafa kaldırılmıştır. Eğitimde Tanzimat Döneminde yaşanan ikilik hortlamış ve yaygınlaşmıştır. Devlet eliyle açılan Sıbyan Mektepleri ve akademik liselere alternatif olarak oluşturulan medrese tarzı eğitim kurumlarının yanı sıra apaçık, Medrese adını taşıyan oluşumlar faaliyet göstermektedir. Ve ne yazık ki Kanunları görevli iktidar bu gidişata sessiz kalmakta, hatta açık açıkta teşvik etmektedir. Bu Türkiye için Ulusumuzun geleceği için aslında büyük bir tehlikedir. Cumhuriyetimizin değerini bilen bağımsızlıkçı, laik, bilimsel düşünceden ve çağdaş yaşamdan yana olan bütün birey ve kurumların, bütün örgütlerin bu konuda hassasiyet oluşturması, bu konuda ciddi planlama ve çalışma yapmaları artık kaçınılmazdır. Zorunlu bir görev haline gelmiştir. Bu konferansımızı bu çabalara bir katkı sunmasını diliyoruz” dedi.

Açılış konuşmasının ardından Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Aydın; “3 Mart Devrim Yasaları’nın 100’üncü Yıldönümünde Laiklik; Ulusal Egemenlik ve Çağdaşlık” konuları üzerinde anlatımını gerçekleştirdi.
 

Bakmadan Geçme