28 Şubat'ın yıl dönümünde camilerde buluştular
AK Parti İl Gençlik Kolları 28 Şubat darbesinin yıldönümünde sabah namazı programları ile camilerde buluştu. Kastamonu Merkezde ve ilçelerinde 'AK Parti Gençlik Kolları'nın organize ettiği, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Şubesi ve İlim Yayma Cemiyeti Şubesi'nin de destek ve katılımlarıyla İsmailbey Camii'nde 'Gençler Sabah Namazında Buluşuyor' etkinliği ve basın açıklaması düzenlendi. 28 Şubat Post-Modern Darbesinin 19'uncu...
AK Parti İl Gençlik Kolları 28 Şubat darbesinin yıldönümünde sabah namazı programları ile camilerde buluştu. Kastamonu Merkezde ve ilçelerinde ‘AK Parti Gençlik Kolları’nın organize ettiği, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Şubesi ve İlim Yayma Cemiyeti Şubesi’nin de destek ve katılımlarıyla İsmailbey Camii’nde ‘Gençler Sabah Namazında Buluşuyor’ etkinliği ve basın açıklaması düzenlendi. 28 Şubat Post-Modern Darbesinin 19’uncu yıldönümünde basın açıklaması yapan AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanı Musa Kalafat; “Bugün burada milletin iradesine bir ok gibi saplanan, gayri hukuki yollarla devletimize ve milletimizin istikbaline karşı düzenlenmiş 28 Şubat Post-Modern Darbesini 19’uncu Sene-i Devriyesinde lanetlemek üzere toplandık. Hz. Habil ile başlayan doğruluk hareketinde muhabbet fedaisi olmayı görev edinmiş yiğitleri haince düzenlenmiş tuzakları ile tarih boyunca alaşağı etmeye çalışmışlardır. Nitekim yakın tarihimize baktığımızda milletimizin bekası ve istikbali için var gücü ile çalışan nice kahramanları doğrunun yanında oldukları gerekçesiyle türlü türlü hukuksuz işlemlerle özgürlükleri gasp edilmiştir. Demokratik Hukuk devleti içerisinde hukuksuz yollarla doğrudan halkın iradesini elinden almak isteyenler bilsinler ki, bizler yaptıklarını unutmadık ve unutturmayacağız. 28 Şubat ‘Post Modern’ darbesini kurgulayan ve uygulayan kadrolar bir zihinsel dönüşüm ve geri dönülmez bir yaşam biçimini dayatmayı, bir toplum mühendisliği ile kaba, ilkel ve tek tipçi bir dünya görüşünü, devletin ve toplumun vazgeçilmez bir unsuru olarak hücrelerimize yerleştirmeyi denemişlerdir. Bu kadrolar, belli periyotlarla kendilerince hizadan çıkan siyaset kurumunu veya halkı hizaya getirmekten hiç çekinmemiş, böylece Cumhuriyet tarihinde birkaç yılda başta muhalif kitleler olmak üzere toplum üzerinde korku imparatorluklarını pekiştirmek için gayri ahlaki, gayri hukuki darbeler yapmışlardır” dedi. 28 Şubat sürecinde, Cumhuriyet tarihinin Müslümanlara yönelik karalama kampanyalarının ve iftiraların ayyuka çıktığı kirli bir dönem olarak tarihe geçtiğini ifade eden Kalafat, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “İttihat Terakki zihniyetinin sermaye, üniversite, ordu ve medya dayanışmasıyla İslami değerlere karşı başlatmış olduğu ve bin yıl sürecek iddiasıyla tekebbür içinde İslami kimliğe yönelik sindirme operasyonudur 28 Şubat. Fişlemelerin, sürgünlerin, yasakların vicdansızca uygulandığı acı bir dönemdir. Başörtülü kadınların eğitim, öğrenim ve çalışma hakları anayasal ve uluslararası sözleşmeler hiçe sayılarak ucube yönetmeliklerle engellendi. Sadece resmi kurumlarda çalışan başörtülü kadınların değil, diğer tüm sektörlerdeki kadınların da istihdam edilmemeleri için söz konusu kurumlara baskılar ve baskınlar yapıldı. Başlarını açan veya peruk takan kadınlar dahi disiplin cezaları almaktan, sürgünlerle cezalandırılmaktan, memuriyetten atılmaktan ve işlerini kaybetmekten kurtulamadı. Dua ve temennimiz; bir daha bu milletin iradesine kast edenlerin hiçbir zaman başarıya ulaşamamasıdır. Allah’ın izniyle Dünya’yı aydınlatacak güneş yeniden Anadolu’dan doğacaktır.”